• 2
    --- alıntı ---

    gülle atma sporuyla uğraşan hiç kimse bu spora neden ya da nasıl başladığını hatırlamıyor

    http://www.zaytung.com/fotos/pelintasermez.jpg

    istanbul özel avni koleji'nin dünkü konukları, türkiye'nin önde gelen güllecileri ayhan darlık, seniha gümüşçe ve pelin taşermez'di. gülle atma sporunu genç kuşaklara tanıtmak için düzenlenen söyleşide, meslekleri ile ilgili bir takım bilgileri öğrencilerle paylaşan milli sporcularımız, gülle atma camiasında hiç kimsenin bu spora nasıl ve daha önemlisi neden başladığını tam olarak hatırlamadığını da samimiyetle itiraf ettiler.

    amaç, yeni isimler kazandırmak

    gençlere gülle atma sporunu tanıtmak ve türk gülleciliğine yeni isimler kazandırmak amacıyla düzenlenen söyleşide, ilk sözü türkiye bayanlar gülle atma şampiyonu ve olimpiyat 12.si seniha gümüşçe aldı. konuşmasına başlamadan önce, çocuklara göstermek için getirdiği gülleyi eline alarak ufak bir tanıtım yapan gümüşçe, bu sporun inceliklerini "bakın çocuklar, bunu işte böyle tutup, böyle böyle fırlatıyorsunuz. aynen bu şekilde işte..." sözleriyle anlattı. yaklaşık 1 dakika süren bu tanıtımın ardından konuşulacak başka bir şey kalmadığı için toplantının soru-cevap faslına geçildi.
    söyleşinin bu bölümünde de ilk 5 dakika boyuncu salona derin bir sessizlik hakim olurken, 6. sınıf öğrencisi cemre gülsu'nun sorduğu "acaba bu sporu yapmaya nasıl başladınız? yani gülle atmak nerden aklınıza geldi?" şeklindeki soru, gülle atma sporuyla ilgili az bilinen gerçeklerden birinin ortaya çıkmasına vesile oldu.
    gülleciliğin gizemli dünyası

    türk gülleciliğinin en tecrübeli isimlerinden biri olan ayhan darlık, genç öğrencinin sorusuna, "valla o konuyu biz de camia içinde zaman zaman tartışıyoruz, ancak bugüne kadar tam olarak ne ara ya da neden bu spora başladığını hatırlayan kimseye ben henüz rastlayamadım. sorsanız ben de bilmiyorum mesela" sözleriyle yanıt vererek ekledi: "zaten herhangi bir insanın hayatının bir safhasında 'anne, baba ben gülleci olucam, bundan sonra hayatımı gülle atarak kazanıcam' gibi bir cümle kurduğunu da sanmıyorum ben..."

    konuyu canlı bir örnek üzerinden açıklamak için sporcu arkadaşlarından pelin taşermez'in gülleye başlama öyküsünü aktaran darlık, şöyle devam etti:

    "bakın mesela pelin, bi çağrı merkezinde çalışan, sıradan bir arkadaşımızdı. biraz kilo fazlası var diye zamanında spora başlamak istiyormuş. ondan sonrasında da sonuç bu. o arada ne oldu, ne bitti hiç kimse bilmiyor. 3 sene öncesine kadar herkes gibi sabah uyku mahmuru gözlerle poğaçasını yiyip çayını içen, facebook'una bakarak ayılmaya çalışan bir ofis personeliydi bu kız. 9-6, düzenli bir hayatı vardı, sevdiği bir erkek arkadaşı vardı. şimdi gülle atıyor. neden atıyor o da bilmiyor..."

    "haa hayatı şimdi de düzenli. antremanları, çalışma programı, yatıp-kalkması ve beslenmesi konularında oldukça disiplinli. erkek arkadaşıyla ayrılmış da olsalar, hayata küsmedi, iyi kötü bir şeylerin ucundan tutmaya gayret ediyor. hala dizi izliyor, hala feysbuka giriyor... bu kızcağızın sizlerden, sizin gelecekte olacağınız şeyden tek farkı, şu gördüğünüz gülleyi 45 metre uzağa atabiliyor olması...bir de evet gayet besili olması tabii. görüyorsunuz sevgili öğrenciler, kendisi hulk gibi. yalan yok, bu işten fena da para kazanmıyor, ancak o çağrı merkezindeki işinden çıkıp da sabah akşam antrenmanlarda gülle atmaya nasıl başladı, sorsanız hiçbir fikri yoktur..."
    konuşması sırasında pelin taşermez'e dönerek "pelin lütfen ağlama, artık bunların konuşulması lazım" diyerek özür dilemeyi de ihmal etmeyen tecrübeli gülleci, "yani tek bildiğimiz, galiba biri mi ne demiş, 'kızım aslında senin gülle atmaya acayip yeteneğin var' diye. ama hala o kişi kim, şimdi nerede, ne yapıyor onu da bilen yok. nasıl bir insan, gidip birisine 'senin gülleye yeteneğin var' der? hadi o dedi, sen niye dinliyorsun? bunlar hepimiz için birer soru işareti" sözleriyle gülle atıcılığın gizemli dünyası hakkında şaşırtıcı bilgiler verdi.
    darlık'ın açıklamalarının ardından pelin taşermez yüzünü yıkamak için müsaade isteyip salonu terkederken, gergin havayı dağıtmak isteyen seniha gümüşçe'nin yaptığı "isterseniz gülle atmanın inceliklerini tekrar anlatabilirim çocuklar" teklifine de öğrencilerin olumsuz yanıt vermeleri üzerine söyleşiye son verildi.

    --- alıntı ---
  • 5
    --- alıntı ---

    "nasıl olsa bana sıra gelmez" diyerek aynı anda 6 takımda birden 3. kalecilik yapan futbolcu, forma giyme şansı bulduğu ilk maçta 8 gol yiyince yakayı ele verdi

    http://www.zaytung.com/fotos/kaleci%20metin(1).jpg

    türkiye süper toto 3. liginde geçtiğimiz haftalarda oynanan keçiören mevzispor-üsküdar gençlik maçında zorunlu oyuncu değişikliği nedeniyle futbolculuk kariyerinde ilk defa kaleye geçen üsküdar gençlik kalecisi metin nazmet'in (32) peş peşe 8 gol yemesi üzerine açılan şike soruşturması, büyük bir dolandırıcılığın ortaya çıkmasına neden oldu. tam 12 yıldır alt liglerdeki çeşitli takımlarla sözleşme imzalayan metin nazmet'in profesyonel futbolcu lisansına sahip olmadığı gibi, nasıl olsa 3. kaleci olarak maç kadrolarına dahi alınmadığı için aynı anda 6 kulüple anlaşma yapması, skandalın boyutunu daha da artırdı.

    3. lig 2. grupta iki hafta önce oynanan ve 9-1 ev sahibi takım lehine sonuçlanan keçiören mevzispor-üsküdar gençlik maçı, aynı zamanda dünya futbol tarihinde eşine ender rastlanacak cinsten bir sahtekarlığa da sahne oldu. üsküdar gençlik'in as kalecisinin sakat, ikinci kalecisinin ise sarı kart cezalısı olması üzerine kariyeri boyunca ilk defa kaleye geçme ihtimali doğan metin nazmet, hafif sakatlığını bahane ederek yerini paf takımı kalecisi olkan yıldız'a bıraktı. henüz 17 yaşında olmasına karşın, keçiören mevzispor'a karşı başarıyla mücadele veren olkan yıldız'ın 1-1 devam eden maçın 70. dakikasında penaltıya sebebiyet vererek kırmızı kart görmesi üzerine eldivenlerini giymek zorunda kalan metin nazmet, maçtaki performansıyla takımının farklı mağlubiyetinde başrolü oynadı.

    yenilen gollere teknik direktörden tepki

    yıllardır çeşitli takımlarda 3. kaleci olarak görünmesine rağmen ilk defa bir maçta kaleye geçen metin nazmet, üzerine gelen penaltı vuruşunu kurtararak ilk maçına büyük bir moralle başlamış olsa da, sonraki 20 dakikada yediği 8 golle hem takım arkadaşlarının, hem de teknik direktörünün tepkisini çekmişti. maçtan sonra hocası kemal aşkın, "metin'in kaleciliğini daha önce bilmiyordum açıkçası, kendisine pek dikkat etmemişim ama kaleyi bulan şut sayısı 6, yediğimiz gol sayısı 8. bu her şeyi açıklıyor sanırım. hala daha o 2 golü nasıl yedik anlayabilmiş değiliz. kamera kaydı falan varsa bir daha bi bakacağız" diyerek yedek kalecisini açıkça eleştirirken, olağandışı skor yüzünden açılan şike soruşturması ise büyük bir skandalı ortaya çıkardı.

    yapılan soruşturmada profesyonel futbolcu lisansı dahi olmadığı açığa çıkan metin nazmet'in, bunun yanında bir de beykoz belediye ve sarıyer idmanyurdu gibi çeşitli kulüplerle sözleşmesinin olduğu anlaşıldı.
    asıl mesleği muhasebecilik

    dolandırıcılık suçlamasıyla derhal gözaltına alınan metin nazmet, ilk sorgusunda kendisine yöneltilen bütün suçlamaları kabul ederek adliye önünde yaptığı basın açıklamasında, "valla bugüne kadar bir tane bile maça çıkmadan bu işi iyi kötü bugünlere getirmiştim ama jübileme az bir süre kalmışken benim için büyük talihsizlik oldu maalesef" sözleriyle şanssızlıktan yakındı.

    asıl mesleğinin muhasebecilik olduğunu fakat doğru dürüst maç yapmıyorlar diye yıllar önce 3. kaleci olmak amacıyla sahte evraklar düzenlediğini itiraf eden nazmet, geçim sıkıntısı nedeniyle böyle bir işe kalkıştığını söyleyerek şöyle devam etti:
    "ölsem belki fark etmezlerdi"

    "12 yıldır 3. kaleciydim. ilk zamanlar antrenmanları falan kaçırmıyordum ama sonra bir baktım kimse benim varlığımdan bile haberdar değil, antrenmanlara falan çıkmayı da bıraktım. iyi ki de bırakmışım, daha bugüne kadar bir gün biri de çıkıp bana 'oğlum metin nerdesin' falan demedi. ölsem yine fark etmezlerdi. baktım beni kulüplerde sallayan yok, bundan cesaret alıp yedek kaleci arayan kim varsa haber saldım, üçe beşe bakmadan sözleşme yaptım. şu son maça kadar da her şey yolundaydı. aslında fena da oynamadım ama işte antreman eksikliği belimi büktü. kısmet buraya kadarmış..."

    --- alıntı ---
  • 7
    --- alıntı ---

    http://www.zaytung.com/...ay.asp?newsid=110888

    sarıyer spor'un yeni yıldız transferi, yapılan sağlık kontrollerinin ardından yoğun bakıma alındı

    önümüzdeki sezon iddialı bir kadro kurmak için kolları sıvayan 2. lig ekiplerinden sarıyer spor'un yıldız transferi nijeryalı demi adesanya (32), dün sabah yapılan sağlık kontrolünün ardından yoğun bakıma alındı. efor testi sırasında kalp krizi geçiren futbolcunun durumu ciddiyetini korurken, yapılan ilk tetkiklerde adesanya'nın koroner kalp yetmezliğinin yanında başta hepatit-b, akciğer amfizemi ve diyabet olmak üzere 20 kadar hastalığa sahip olduğu belirlendi.

    bir dönem ingiltere'de wolverhampton wanderers takımında attığı gollerle adından sıkça söz ettiren ve nijerya milli takımı formasını da 22 kez terleten demi adesanya'yı kadrosuna katan sarıyer spor, yeni transferini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya. geçtiğimiz hafta düzenlenen imza töreniyle 2 yıllık sözleşmeye imza atan adensaya'nın sezon öncesi yapılan rutin sağlık kontrolleri sırasında kalp krizi geçirmesi mavi beyazlı ekipte şok etkisi yarattı.

    durumu kritik

    olayın ardından basın mensuplarının karşısına geçen kulüp doktoru bilgin aktürk, adesanya'nın dünkü efor testi sırasında göğsünü tutarak yere serildiğini söylerken, "kendisi eskiden beri sempatik kişiliğiyle bilindiğinden önce bize tatsız bir şaka yapıyor sandık. ancak ağzından köpükler gelmeye başlayınca durumun ciddiyetini kavradık" ifadelerine yer verdi.
    yapılan ilk mudahalenin ardından futbolcunun derhal yoğun bakıma alındığını belirten aktürk, "krize neden olan damara stent yerleştirildi. ancak ne yazık ki yapılan tetkikler, adensaya'nın aynı zamanda birçok kronik hastalıkla da mücadele ettiğini ortaya çıkardı. açıkcası artık kendisinin 32 yaşında olduğuna da pek inanmıyoruz. bu kadar hastalık benim babamda bile yok. ki kendisi 83 yaşında şu an" diyerek, oyuncunun durumunun hiç de umut verici olmadığını kaydetti.

    bir böbreği de eksik çıktı

    futbol hayatının son iki sezonunu nijerya'nın alt liglerinde geçiren demi adesanya'nın afrika'da çok kötü şartlar altında yaşadığını tahmin ettiklerini söyleyen doktor bilgin arktürk, futbolcunun durumu hakkındaki açıklamalarını şöyle sürdürdü:
    "açıkçası halen aramızda olması bile mucize. sporcular arasında kalp krizi nispeten sık karşılaşılabilen bir durum fakat adesanya'nın etraflı muayenesi sonucu şu saate kadar 20 çeşit hastalık tespit ettik. allah korumuş, sadece kalbi değil, akciğeri, karaciğeri de çok kötü bir durumda, ölmemesi büyük mucize. ayrıca böbreklerinden teki de eksik çıktı. heralde birilerine sattı onu da, bilemiyoruz. şu an, adesanya'nın sahalara dönmesinden falan geçtik, bulaşıcı hastalık riskine karşı kendisiyle temas etmiş, aynı havayı solumuş herkese ulaşmaya çalışıyoruz. allah vere de takımın geri kalanına bir şey olmaya..."

    kulüp karantinaya alındı

    demi adesanya ile transfer görüşmelerini gerçekleştiren ve türkiye'ye gelmesini sağlayan sarıyer spor futbol şubesi başkanı hasan aykaran ise tedbir amacıyla kaldırıldığı hastanede, yaşanılanlardan ötürü duyduğu üzüntüyü dile getirdi. futbolcunun istanbul'a ayak bastığında biraz halsiz göründüğünü ancak bu durumu uçak yolculuğuna bağladıklarını belirten aykaran, "valla ne bilelim. kasetlerini izledik, canavar gibi topçuydu. yol yorgunudur, hava değişimi yaramamıştır falan dedik ama kısmet işte. bir kere almış da bulunduk, şimdi de sözleşmesi bitmeden önce ölmesin diye dua ediyoruz. vebali üstümüze kalmasın hiç değilse" dedi.
    tecrübeli yönetici, kulüp çalışanları, teknik heyet, futbolcular ve bazı yöneticilerle birlikte karantinaya alındıkları hastanede en kısa zamanda acil bir durum değerlendirmesi yapacaklarını ifade ederken, son olarak şunları söyledi: "bu bize ders oldu. hastaneden sağ salim çıkabilirsek bundan sonra sağlık testini kesinlikle imzadan önce yaptıracağız. çıkamazsak da artık bizim yerimize gelecek arkadaşlara tavsiyemiz, hiç değilse onlar dikkat etsinler bu konuya. bir de şanlı sarıyer camiası bizi unutmasın lütfen..."

    --- alıntı ---
  • 9
    http://gss.gs/Fl

    bu haber sonrası, kendilerinden şöyle bir haber bekliyorum.

    "fenerbahçe dalış takımı, kupasına kavuştu. fenerbahçe dalış takımı ikinci olarak tamamladığı normal sezonun ardından sezonu kupasız kapatmanın üzüntüsünü yaşarken, müjdeli kaber dalışçılardan geldi. kupalarını göle düşüren kürek takımı üyeleri gözyaşları içerisinde, çaresiz çaresiz beklerken durumdan vazife çıkaran dalış ekibinden bir oyuncu sabaha karşı sapanca gölüne girerek kupayı kaybolduğu yerden çıkardı. kürek takımına haber vermeden kulübün müzesine teslim ettiği kupa sonrası dalış ve kürek takımının kenan evren lisesi bahçesinde kavga ettiklerine dair duyumlar alındı."
  • 18
    sabah sabah beni güldüren haber *

    --- alıntı ---

    yeni sezon hazırlıkları için antalya-belek'te kampa giren arsenal bayan futbol takımı'nın kaptanı rachel edward(23), dün ani bir kararla kamptan ayrılarak kırmızı-beyazlı ekipte şok etkisi yarattı. kamp yaptıkları otelde garson olarak çalışan mustafa şimal(39) ile birlikte urfa'ya kaçtığı ortaya çıkan genç futbolcu hakkında basın mensuplarını bilgilendiren menajer steve o'brien, "gece bizi arayıp 'ben iyiyim merak etmeyin. mustafa'yı seviyorum. onun karısı olacağım.' dedi. ne olduğunu biz de tam anlamadık ama bu işin peşini bırakmayı düşünmüyoruz" diyerek, konuyu en kısa süre içerisinde fifa ve uefa'ya taşıyacaklarını açıkladı.

    "gelip geçici bi heves sandık"

    sabah yapılan antrenmanın ardından basın mensuplarının karşısına çıkan menajer steve o'brien'ın, bir hayli sinirli olduğu gözlerden kaçmadı. bir süredir ortada rachel-mustafa flörtü şeklinde haberlerin dolaştığını ancak meseleyi fazla ciddiye almadıklarını dile getiren deneyimli menajer, "rachel'la aralarında bi iki kez konuşma geçtiğini duydum. antremandan sonra sahilde birlikte yürürken görenler de olmuştu. ağır antrenman temposundan falan bunaldığı için kendini oyalıyor heralde diye üzerinde durmadım. meğer ateş bacayı sarmış. bilememişiz..." diyerek, kaptanlarının urfa'ya gidişinin ardından ilk açıklamalarını yaptı.

    bu sabah imzayı attı

    şimal cephesinden kendilerine başlık parası adı altında belli bir meblağ iletildiğini de sözlerine ekleyen steve o'brien, bunun yetiştirme parası olduğunu tahmin ettiklerini belirtirken, rachel edward'ın bu sabah kendini bir ömür boyu urfalı yapan imzayı attığı öğrenildi. urfa'da düzenlenen sade nikah töreninde imzaların atılmasının ardından kenarda bulunan urfa büyükşehir belediyesi flamasını öperek poz veren rachel edward'ın ilk mesajı "büyük bir camiaya geldiğimin farkındayım, mustafa'nın sadece aynı anneden 14 kardeşi var... uyum sürecini atlatır atlatmaz, ben de buranın bir parçası olmak için elimden geleni yapıcam" şeklinde oldu.

    "tekmeye kafa uzatmaktan çekinmem"

    imza töreninin ardından akşam saatlerinde bbc sport kanalına da çeşitli açıklamalar yapan rachel edward, "mustafa çok mert ve yüreği tertemiz bir insan. ilk andan beri benimle ciddi düşündüğünü jest ve mimikleriyle belli etti." diyerek olayın tamamen kendi rızasıyla gerçekleşteğini vurguladı. altyapısından yetiştiği arsenal'e çok şey borçlu olduğunu ancak şu saatten sonra kendi yolunu çizmek zorunda olduğunu ifade eden genç oyuncu, "umarım iki taraf arasındaki sorun en kısa sürede çözülür. artık kafam rahat bir şekilde tamamen yeni yuvama konsantre olmak istiyorum." derken, kocası için tekmeye kafa uzatmaktan çekinmeyeceğinin de altını çizdi.

    uefa: "gençler birbirini görmüş beğenmiş..."

    rachel edward ve eski takımı arasında bu gelişmeler yaşanırken, kırmızı beyazlı kulüp, uefa'ya gönderdiği ilk itiraz dilekçesinden beklediği yanıtı alamadı. itiraz dilekçesini inceleyen uefa'nın, arsenal kulübü'ne "mevzuatta böyle bir durumla ilgili herhangi bir madde görünmüyor. bizim yapabileceğimiz bir şey yok, gençler birbirini görmüş, beğenmiş..." şeklinde bir yanıtla döndüğü son olarak gelen bilgiler arasında.

    scartissue brüksel'den bildirdi

    --- alıntı ---

    kaynak: http://gss.gs/mei
  • 21
    şöyle bir haberi mizah adı altında yapacak kadar aşağılık insanları barındıran bir site.

    http://www.zaytung.com/...ay.asp?newsid=188878

    konu ile ilgili noktası virgülüne kadar katıldığım bir yazı

    --- alıntı ---

    bir insanın kendi tercihleriyle dalga geçebilirsiniz. onun zevksizliğiyle, tarzıyla, giyinişiyle, kendini geliştirmeye çalışmamasıyla... hoş bir şey değildir belki, ama daha makuldur.
    fakat kromozom bozukluğundan ileri gelen genetik bir rahatsızlıkla dalga geçmenin hangi mizah anlayışına, hangi espri tarzına uygun olduğunu gerçekten merak ediyorum. hadi benim mizah anlayışım çok kıt ya, lütfen açıklayın burda hitap edilen kitle "ahuhaoh ne güzel tespit, harbiden hepsi birbirine benziyo lan!!" diye tepki verecek bir kitle miydi? bu mudur sizin üzerinden espri yaptığınız konu, o şahane tespit? hahaha 21. kromozomlarında ayrılmama olayından dolayı bizden fazla kromozomları var, bu yüzden morfolojik özellikleri birbirine benzer. hakkaten çok komik.
    --- alıntı ---
  • 22
    http://www.zaytung.com/...ay.asp?newsid=188878 haberiyle downsendromlularla dalga geçmemişler, hepsinin birbirine benzemesi üzerinden bir espri yapmışlardır. bu haber üzerinden saçma sapan bi linç kampanyasına uğramasını da anlamıyorum. http://www.youtube.com/...&feature=related şimdi bu videoyu da izliyorum ve düşünüyorum, acaba ingilizler de bu diziye ve dizinin yayınlandığı e4 kanalına benzer tepkiler vermiş, bireyler kendi çaplarında boykot etmiş midir diye. hatta düşünüyorum bi ingilizi çevirip sorsak "lan sizin dizilerinizde özürlülerle dalga geçiyorlar orospu çocukları sizde rtük mtük yok mu hepiniz yavşak mısınız bir de bu diziyi izleyip gülüyor musunuz" diye muhtemelen kendisiyle makara yaptığımızı düşünür. peki ingilizler engellilere bizden daha az değer veren, onların sosyal hayatta sıkıntı çekmemesi için daha az çaba harcayan bi millet mi? hiç sanmıyorum. böyle ufak tefek şeylerle uğraşacağımıza büyük resme bakıp engellilerin daha az zorluk yaşaması için neler yapılabilir ona kafamızı yorsak daha verimli olur sanki. komikli şakalı haber paylaşan siteye özürlü kızına tecavüz eden adamlardan daha çok tepki göstermenin pek bi faydası olduğunu sanmıyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın