resim
Yusuf Demir
Takım:Galatasaray
Mevki:Sağ Kanat
Yaş:21
Boy:1.73
Uyruk:Avusturya
  • 976
    kiralanmadığı ve düzenli oynamadığı her dakika eksi yazan futbolcu. hem kendi adına hem bizim adımıza eksi maalesef. yusuf, genç oyuncular dediğimiz oyuncular arasında bile çok genç. emin bayram'dan bile genç. bu yaşta bir gencin top oynamadan gelişmesi imkansız, imkansız, imkansız. belki de gelişiminin en hızlı ve keskin olacağı dönem, 18-21 yaş arası. bu süreyi kulübede oturarak geçiriyor. çok yazık.

    bu demek değil ki yatırım çöpe gitti, topçu olmayacak. asla. biz ne isimler gördük bu ülkede 25'inde topçu oldular. yusuf da olur ama oynamadan olmaz. kerem, bize 22 yaşında geldi ancak kerem zaten geldiğinde topçuydu çünkü oynuyordu. geldiği yerde düzenli oynadığı için vücut koordinasyonu, kas hafızası, fiziksel diriliği oturmuştu. artık sadece başka bir seviyede oynayacağı için bu fiziksel kapasitesini mental özellikleriyle desteklemek kalmıştı. onu da başardı. eğer 20 yaşında gelseydi belki de oynamayacağı ve gelişemeyeceği için bizden ayrılacaktı. keza yunus akgün için de aynısı geçerli. yunus'un bütün futbol kariyeri ads öncesi ve sonrası olarak ayrılacak bundan sonra. oraya gitti, düzenli olarak en üst seviyede oynadı. futbolcu oldu ve galatasaray'a geri döndü.

    ben bu işin profesyoneli değilim, yanlış da düşünüyor olabilirim ancak benim gördüğüm sıkıntılardan biri şu mesela: yusuf'un vücut yapısı, oynamaya çalıştığı oyuna göre fazla kalın. bu yüzden hantal kalıyor. tamam kerem gibi süratli zaten değil ancak çevikliği de çok azalmış. hızlı dönemiyor. işin kötüsü kalın fiziği güç olarak da olumlu şekilde yansımıyor yusuf'a. rüzgar esse yere düşecek gibi.

    genç oyuncu oynayacak. başka yolu yok. sabaha kadar yetenekli olsun. bu yüzden genç oyuncu planlaması çok önemli. sadece alıp kaderine bırakmakla olmuyor. bu isimler daha çok genç. yönlendirme gerekiyor. oturarak gelişen bir futbolcu ben görmedim. bu yüzden ufak bir eleştiri yönetime. galatasaray, yusuf'a ciddi bir yatırım yaptı. bu yatırım, 19 yaşındaki bir çocuğun vereceği kararlara bırakılmamalı. zaten mevcut kadro çok geniş, yusuf'un forma giymesi çok zor. ya gelir gelmez bir yere gerekirse bedelsiz kiralanacaktı ya da devre arası ilk gün kiralanacaktı. biraz sert olacak ama yusuf'a bile çok söz hakkı vermemek lazım bu konuda. o, her halükarda parasını alacak. istanbul'da, galatasaray gibi bir takımın oyuncusu. o, bu hayatı bırakmak istemeyebilir. biz buna müsaade etmemeliydik.

    dolayısıyla ben öyle çok 15 dakika oynadığı lig maçıyla, yarım saat oynadığı hazırlık maçıyla yusuf'un futbolculuk meziyetlerine bir şey demem. anlamanın imkanı yok. bunun tersi de barcelona kendisini denediği için über yetenekli zannedilmesi. öyle bir şey de yok. barcelona'nın denediği emre demir, şu an samsunspor'da kiralık. barcelona zaten önüne geleni deniyordu bir ara. yusuf'u eleştireceğim nokta şu olur: kiralık gitmek istememesi. genç bir futbolcu oynamamaktan rahatsız değilse, sahaya çıkmak istemiyorsa asıl sıkıntı budur. gerekirse 1. lige gidecek evet. eğer kulübede oturmayı, sahaya çıkmaya tercih ediyorsa bu yeteneğinden falan çok daha büyük problem.
  • 978
    bana göre galatasaray futbol takımında aidiyet sorunu olan 3 futbolcu vardı.
    seferoviç gitti, geriye midtsjö ve yusuf kaldı.
    mesela bir dönem bu sorun yunus akgün’de de vardı.
    hatta sezon başı için kerem’i de sayabiliriz.
    bahsettiğim konu iyi veya kötü oynamak değil.
    ekibin bir parçası olduğuna inanmak.
    ona inandığın anda gerisi zaten kolaylaşıyor.
    icardi’nin 5 şubat 2023 galatasaray trabzonspor maçında muslera’nın sakatlığı sonrası oyuna girecek okan koçuk’u gelip öpmesidir bahsettiğim aidiyet.
    en nihayetinde icardi’den bahsediyoruz.
    umrunda olmayabilir ama öyle değil işte.
    yusuf da ekibin parçası olduğuna ikna olursa bize bambaşka şeylet izletebilir.
    sadece istesin…
  • 979
    kendisi 6 milyon euro ödeyerek yatırım yaptığımız 19 yaşındaki bir genç. bu dönem kendine ilk 11'de şans bulabileceğini düşünmüyorum. genel olarak bir çok taraftarımızı yanılgıya düşüren şey "potansiyel yetenek" heyecanına kapılarak hemen oyuncuyu görmek istemeleri.

    en güzel şöyle özetleyebiliriz diye düşünüyorum, johan cruyff'ın messi için bir sözü var; diyor ki "messi henüz 20 yaşında. oyunu biraz daha öğrenmesi gerekiyor. ne zaman doğru pas verilir, ne zaman şut çekilir, ne zaman top sürülür gibi futbolun gereksinimlerini tamamen öğrendiğinde***** sadece bir ballon d'or değil tamamen bir koleksiyona sahip olacak." ve bu sözün ne kadar doğru olduğunu messi'nin şu an 8. ballon d'or'u bekliyor oluşundan görebilirsiniz.

    cruyff'un sözünün arasına ***** şöyle bir şey ekledim. ondan öncesi bizi ilgilendiriyor. yusuf'da tam olarak öyle şu an. futbolun gereksinimlerini öğrenmesi gerekiyor. bunları öğrendiği an yusuf zaten türkiye standartlarının çok üstünde bir oyuncu olacak. altıya aldığımız bu oyuncu potansiyeline ulaşırsa ciddi bir satış yapabiliriz.

    lakin güncel hali ile taraftarın önüne 90 dakika çıkarsa bizi hem eksik oynatır hem de taraftar "biz buna mı '6' vermişiz" diye çocuğa ödenen bonservisi sorgular. bu gereksinimleri öğrenmesi için de zaten ıcardi, mertens, mata, zaniolo gibi oyuncuları dikkatli izlemesi ve onlarla zaman geçirmesi gerekir. potansiyeli taraftarımızı heyecanlandırıyor olabilir fakat güncel formu ile sahaya çıkarırsak yusuf'u ve kendimizi yakarız.
  • 980
    kendisi muhammed kerem aktürkoğlu ve berkan kutlu'dan 5 yaş, nicolo zaniolo'dan 4 yaş, yunus akgün ve barış alper yılmaz'dan 3 yaş küçük.

    berkan, yusuf'un yaşındayken isviçre'nin 5. liginde*; kerem, yusuf'un yaşındayken başakşehir'in altyapısında*; yunus, yusuf'un yaşındayken bizim u19 takımımızda*; barış, yusuf'un yaşındayken türkiye 2. ligi kırmızı grupta ankara demirspor forması giyiyordu*. sadece zaniolo, yusuf'un yaşındayken italya'da iyi süreler bulmuş. zaten o zamanlar zaniolo da italyanların altın çocuğuydu.

    demek istediğim kendisi takımımızda "genç" denilen birçok oyuncudan yaş olarak en az 3 yaş küçük. yusuf'un takımımızdaki akranları emin bayram, kazımcan karataş ve özgür baran aksaka. kendisine 6 milyon euro gibi bir yatırım yaptık diye hemen performans vermesini beklememek gerek. kendisinin eğer mental sorunları yoksa kendisinden de faydalanacağımız zamanlar gelecek. mental sorunları varsa da oyuncuya "6 milyonluk zarar, çöp" gibi şeyler söylemek bunu düzeltmez, aksine daha çok yıpratır.

    edit: akranlar arasına kazımcan karataş da eklendi.
  • 982
    2 haziran 2003 doğumlu, bu yaz 20 olacak. kerem aktürkoğlu kendisi yaşındayken 3. ligde oynuyordu.

    yusuf'un olayı fazlaca mental bence ama o da emre mor stayla değil, daha akıllı.

    bu sene olmayabilir ama şansı hak ediyor bir çırpıda silinecek oyuncu değil.

    şu anda kendisini ispat çabası sebebiyle çok zorluyor, hep deniyor ama okan buruk kendisini kazanabilir eğer yusuf da bunu isterse. o yüzden biraz zaman vermek lazım.
  • 985
    kendisine olan eleştirilerin sebebi, sahada verdiklerinden çok sahada olamayışı. demek ki yeterli çabayı göstermiyor, özverili olmuyor demek ki kendini buraya ait hissetmiyor. kerem'in, berkan'ın, yunus'un gelişimlerini ve özverilerini görünce yusuf konusunda çok gereksiz yükseldiğimi fark ediyorum. bana göre sene başında yaptığımız en iyi iki transferden biriydi. diğeri de tabii ki lucas torreira . inşallah kişisel gelişimini tamamlar ve galatasaray'ın onun için barcelona'dan bile daha büyük bir fırsat olduğunu fark eder.
  • 988
    sonunun, olabileceğinin onda biri kadar olamayan futbolculara bağlayacağına ve hatta böyle giderse emre mor kadar dahi üst düzey futbolda maça çıkamayacağına dair korkularımın olduğu futbolcu.

    yusuf demir topla ilişkisi mahalle asfaltında ve viyana spor salonlarında iyi olan bir oyuncu. buna kimsenin lafı yok, kendisinde bir "cevherimsi" var. bunu fc barcelona tarafından transfer edildiğine dayanarak söylemiyoruz, zira kulübün son 20 yılda yıldız ve yıldız adayı olarak aldığı isimlere bakarsak öyle topçular görürüz ki, darıca gençlerbirliği'nde dahi forma giyemezler. geovanni vardı, hatırlayanlar olacaktır, bu adama 18 milyon euro saydılar, transfer rekorunun 75 milyon olduğu yıllarda.

    fakat yusuf demir'in mentalitesi oldukça sıkıntılı bunu hem saha içinde hem saha dışında görüyoruz. üstelik iyi futbolculuk, yetenekten bağımsız düşünülemese de her zaman yetenekle doğru orantılı gitmez, hatta sıklıkla doğru orantılı gitmez. bunu gianluca vialli, italyan işi kitabinda çok güzel açıklar. der ki, "altyapılarda benden daha yetenekli nice oyuncular vardı, ama birçoğu o mental gücü ve irade çizgisini aşamadılar. kimisi futbolu erkenden bırakıp başka mesleğe geçti, kimisi disiplinli yaşamı kaldıramadı kimisi de çalışmadı". yusuf demir de biraz böyle. yeteneğini bir cevhere dönüştürecek havayı vermiyor. bunu havalimanında kendisine mikrofon uzatan muhabire tavrından anında anlamıştım. hafif egosu yüksek, muasır medeniyet seviyesi ülkesinden yıldız olarak geldiğini ve bu takımın üzerine titreyeceğini, avusturya'daki gibi, sıkıcı bir camiaya kattığı türk maceracılığı ile oryentalistlerin çok sevdigi baharat olacağını düşündü, ama burası gladyatör arenası bunu bilmiyor. türkiye'ye aşık her gurbetçinin, istanbul trafiğinde 2 saat geçirince hayatının şaşması gibi kendisi de neye uğradığını şaşırdı, futbolcuların çiğ çiğ yendiği ortamda. muhtemelen barcelona transferine "ben oldum" diye baktı ve bugün galatasaray'da kadroya dahi giremeyeşini anlamlandıramayarak içinden "ben barcelona'da oynadım ya" diye düşünüyor. bu sefer her sahaya çıktığında "bakın ben neyim" mesajını vermek için o spor salonlarında herkesi sıraya dizdiği anları tekrarlamak istiyor ama futbol böyle bir şey değil artık. sahada yıldız egosundan ödün vermiş mauro icardi gören taraftar, sağında bomboş adam dururken yay üstünde çalım deneyip kaptıran adamı affetmez. yusuf bu kafayı değiştirmezse, en fazla 1 "deneyelim" transferi daha yapar, ardından 4-5 yıl sonra bir bakarız ujpest'te, charleroi'da falan rotasyon oyuncusu olarak oynuyor. değiştirirse kendisi ve takım için büyük kazanç olur.
  • 989
    17 mart 2023 konyaspor galatasaray maçı kamp kadrosunda yer almıyor. böylece bu sezon ligdeki 13.maçını kaçırmış olacak. ek olarak ligde 2 maçta kulübede yer aldı ama süre bulamadı. ligde süre bulduğu maç sayısı 5, hepsinde sonradan oyuna dahil oldu. tek seferde en uzunu 27 dakika olmak üzere sadece 66 dakika forma giydi. 4 türkiye kupası maçının da 3'ünü sakatlıktan kaçırdı. oynadığı tek maçta 63 dakika sahada kaldı.

    totale vurunca 24 olası resmi maçın 6 tanesinde süre bulmuş oluyor. bunların sadece 1 tanesi ilk 11. resmi maçlarda galatasaray formasını sadece 126 dakika giymiş olacak. 6 milyon euro bonservis verildi bu arkadaşa ve ne bir kulüp yetkilisinden bir açıklama görüyoruz ne de oyuncunun geleceğiyle alakalı bir ışık...
  • 992
    çalışır ise sabredilmesi gereken oyuncu, ama nedense bana galatasaray'ı pek umursuyor gibi gelmedi. forma adaleti konusunda sonsuz güven duyduğum okan buruk eğer forma vermiyorsa, oyuncu çalışmıyor demektir. kısa süreli de olsa forma şansı bulduğu maçlarda takım oyunundan kopuk bir görüntüsü vardı. 6m gibi ciddi bir yatırım yapıldı, umarım karşılığını alırız. gerekirse orta-alt sınıf bir avrupa kulübüne kiraya verelim.
  • 993
    mertens’in sakat olduğu dönemde kendisinin değil mata’nın yedeği kadroya bile alınmamasının açıklanması gerekiyor. kendisi kadroya alınmayacak kadar tercih edilmiyorsa neden devre arası bir yerlere kiralık gönderilmedi? neden antalya kampına alındı? neden hazırlık maçlarında süre verildi?
    edit: aynı sezonda 3. farklı bir takımda forma giyemiyormuş. yine de tek 1 dakika dahi süre verilmemesi anlaşılır bir durum değil.
  • 997
    bir umut bir kıpırdanma beklediğimiz oyuncu. uzun zaman oldu bi gelişme göremedik. umarım teknik ekiple birlikte özel bir program eşliğinde gelecek yıllarımız için çalışmalar yapılıyordur. buna çok ihtiyacımız var.

    sacha boey’de geldiğinde formsuz ve güçsüzdü. fakat nasıl gelişim gösterdi kimse anlayamadan şuan takımın vazgeçilmezi oldu. aynı performansı senden bekliyoruz.
    yerli oyuncu işini bi şekilde çözdük. mertens olmadığı zamanlar o formayı giy ve bende varım de. hadi aslanım.
  • 999
    okan hocanın neden forma vermediğini izlediğim her maçta daha iyi anlıyorum. daha on dokuz yaşında ama bu oyuncadaki rahatlık, laubalilik hagi’de yoktur. peynir ekmek gibi gol atarsın anlarım tavırlarını ama arkadaş ayakta zor duruyorsun. daha geldiği ilk gün muhabiri de terslemişti. transfer tarihimize tarık çamdal’dan sonra f/p oranı en düşük olan oyuncu olarak geçebilir. dilerim ben yanılırım. yunus kendisinden belki daha yeteneksiz ama hırsı ile açığını kapatıyor. hız yok, güç yok, klas sınırlı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın