maçı
* izleyemedim, eleştirenlerin haklılık seviyesini bilemem, ama neden hep aynı şeyler oluyor?
dikkat çeken gençlerimiz, neden böyle, zihnimiz merdaneli çamaşır makinesiymiş gibi onay/veto mekanizmamıza giriyorlar?
bunu yunus özelinde yazıyorum, ama birçok gencimiz söz konusu aslında. kendi tavrıma da özeleştiri getirmek istiyorum; ozan'la ilgili bunları konuşmadan aldı, yürüdü, gitti mesela. "olacak genç oluyor mirim"... demek mi çözüm?
ozan
gitti.
bizim evimiz nasıl peki? sadece bu gençlerin parlamasını ve patlamasını bekliyoruz; yunus, en son ne zaman oynadı geçtiğimiz sene?
genç insanların hayalleri ve moralleri de emin olun, biz taraftarlar gibi anlıktır.
amatör gençlerde şampiyonluğa oynadığımız sene, kelimenin tam anlamıyla 'direkten dönen' bir şampiyonluğumuz vardı. şampiyon olan takımı 2 hafta önce 5-1 yenip şampiyon olamamıştık. şahsen benim için futbol orada bitti. istanbulspor transfer edecekti vs. bütün 'hayaller', suya düştü.
her genç için de böyledir. bizim bu çocukları sistemli bir şekilde takımımıza adapte edebilmemiz gerekiyor. ve bunu her sene yapmamız gerekiyor. yunus, parladığı anda oynamalıydı. kahrını çekebilmeliydik bence. şimdi de bir maç geliyor ve "şansını nasıl kullanıyorsun bakalım" diye arenada dövüşen gladyatörlere baş parmak gösteren çük kafalı hükümdarlar gibi haklarında hüküm veriyoruz.
yunus suçlu/hatalı bile olabilir bu arada.
ama biz çok mu masumuz? günü kurtaralım derken yıllarımız, geleceğimiz gidiyor. sanki.