bu adamın bende bile kredisi acayip yüksekti
nigel de jong'u transfer ettirene kadar. adamın 1 senedir leş oynamasına rağmen kadıköyde gol atıp galibiyet getireceğine inandım. lan başka bir oyuncu böyle oynasa değil kadıköyde galibiyet getireceğine inanmak sahaya süren maçı rakibe verir derim. ama senijder'in hep bir kredisi var gözümüzde. şimdi bi düşünüyorum bu adam bize ne kattı, bizden ne götürdü. bu kadar sevilmeyi, hatta bazı taraftarlarca kulübün bile üzerinde görülmeyi hak edecek ne yaptı diye.
verdikleri +tt arenada 2 tane fenerbahçe galibiyeti.
+juventus'a attığı gol.
+4. yıldızı taktığımız sezonun 2. yarısındaki performansı.
+zaman zaman gözlerimizin pasını silen futbolu.
aldıkları yada kaybettirdikleri -senelik 5 milyon euro gömüyoruz temiz. karşılığını da sadece 1 sene verdi.
-sözleşme uzatılırken babasına aferin güzel tohum atmışsın güzel çocuk olmuş demek için verilen 200.000 euro komisyon
*-
fatih terim ve
ünal aysal arasındaki esen soğuk rüzgarları soyunma odasında attığı terim varsa ben yokum mesajı ile kuvvetlendirdi.
-saat gibi çalışan tıkır tıkır işleyen ancak sneijder stilindeki bir 10 numaraya kesinlikle yeri olmayan bir kadro yapılanmamız vardı. hani şu manchester united'a 11 kişi defans yaptıran. işte o saat gibi işleyen sistem bozuldu
-saat gibi işleyen sistemin bozulması ile sneijder'in 10 numara olduğu 4-2-3-1 sistemine uymayan albert riera, engin baytar, johan elmander, emmanuel eboue, hamit altıntop gibi adamlar sistemin çok iyi bir parçasıyken bir anda artık ihtiyaç duyulmayan futbolcu statüsüne düştüler. birçoğunu da tazminat verip gönderdik. yeni taktiğe uygun oyuncu arayışı ile de bir sürü transfer yaptık.
-senin takımında bir oyuncu 5 milyon euro kazanıyorken diğer oyuncuları 1.5-2 milyon euroya ikna etmek çok zor. haliyle yapılan her yeni sözleşmede takımın ortalama maaşı biraz daha yükseldi.(u: fiko mesela aboubakar'a 3.3 milyon euro verirken cenk'i 1.2 milyon euroya sözleşme uzatmaya ikna etsin bakalım edebilecek mi)
-antreman kamplarına geç katılmaları, kilo sorunu.
-alt yapı hocasını galatasaray'a getirmek için 1.5 sene yönetime dil dökmesi, daha sonra çinden alt yapıya getirilen hocasını takıma teknik direktör yaptırması(u: wesley'in canı istediğinde antremanı erken bitirebildiği söylentiler çokça dile gelmekte. takımda onun sayesinde maaşını 9 a katlamış bir hoca varken normal de böyle şeyler)
-ryan donk ve nigel de jong transferlerini kendi yapmasa da bir şekilde yapılmalarına sebep olmuş olması. hemşericilik diyelim.
-1.5 senedir futbol namına hiç birşey oynamaması. özellikle oyun dengedeyken beyimiz sahada hiç yok. rakip gol atacak kapanacak da sneijder şut atacak. yoksa gözünü açtırmıyorlar.
-ayrıca kendisi de en az eleştirdiğimiz yerli tayfa kadar hoca seçer. malum sıkıya disipline fazla gelemiyor beyimiz.
bu takımda hangi yerli kötü oynasa direkt hocayı sabote ediyor dendi, bu adam 1.5 senedir sahada yok. formsuz, takım kötü vs gibi şeylerle sahip çıkıldı hep. şuan bir bakıyorum verdiklerinden kat kat fazlasını almış adam bizden. biz sneijder'i güzel hatırlamasak da olur. bizde güzel hatırlayacak adam çok. hagi olsun, popescu olsuni kewell, melo, elmander ve muslera olsun.
ama bence sneijder bizi iyi hatırlamak zorunda. çünkü şuan avrupa'da çalım atma, dripling yapma, patlayıcı koşular gibi özellikleri son derece zayıf tek özelliği pas ve şut olan bir oyuncuya hiç bir takım yıllık 5 milyon euro vermez. hele hele 30 lu yaşlara gelip kilo ve tempo sorunu yaşamaya başladıktan sonra hiç vermez. ama biz neredeyse kulübün anahtarını verdik. teknik direktörden transfere herşey ona danışılıp yapılıyor. eğer bizi güzel hatırlamazsa büyük ayıp eder.