drogba ile oynarken futbol anlamında belki daha çok rahat ediyordu ama drogba'nın gidişi kendisi açısından aslında iyi oldu. drogba daha baskın bir karakter olduğundan taraftara, yerli futbolculara ve teknik direktörüne kendini ilk anda kabul ettirdi. sneijder de lider karakterli bir oyuncu olmasına rağmen, biraz sakatlık etkisi biraz da fatih terim'in kendisine garezinden dolayı uyum sürecini geç tamamladı. ve bu arada kendisinden şüphe duyan futbol alimleri bir anda türeyiverdi. sneijder belki de onların kafasına vura vura kendisini ispat etti, takımına kritik maçlar kazandırdı, herkesi susturdu. bu arada ilginç bir şey daha oldu. takımdaki yerli futbolcular, mesela melo ve drogba'nın aksine sadece kendisine saygı duymakla kalmadı. biraz daha onu lider benimseyip sevgi duydular. birazcık daha mütevazı bir karekterinin olması ve tartışılmayacak yeteneklerinin olması bunu sağlamış olabilir. ve gerçekten normalde yüzünü asa asa topu drogba'ya bırakan selçuk, hem de kendinin bölgesinde topu frikikte sneijder'e bırakabildi. sneijder de golünü attıktan sonra herkes yerde tekmeleyecek kadar sneijder'le samimi göründü.
*bence bu takımın artık net lideri. takım onsuz organize atak yapamıyor, zor durumların üstesinden gelemiyor, eline ayağına bakıyor. elbette her yıldız oyuncu gibi etrafında iyi oyuncularla oynamayı hak ediyor. umarım hagi gibi ona da bu imkanı sağlayabiliriz.
ülkemizde her alanda olduğu gibi avrupa standartlarında bir durum yok. kendine özgü çetrefilli şartları var. o yüzden her iyi teknik adam ve yıldız futbolcu buraya uyum sağlamayabilir. bu noktada şanslı olmamız şart. bize iki tane lütuf isabet etti:
hagi bir doğu avrupalıydı. yeteneklerinin yanı sıra disiplinli bir futbolcuydu. ama gerek ülkesindeki diktatöryal yapıdan gerek balkanlı genlerinden bizi garipsemedi. uyum sağladı, başardı, öğretti ve damga vurup gitti.
sneijder bir batı avrupalı ama türklerle(göçmenlerle) büyümüş. yeteneklerinin yanı sıra disiplinli bir futbolcu. şen şakrak sempatikliğini bir başka kültüre, disiplinli yapısını bir başka kültüre borçlu. türkiye'ye uyum sağlaması bu sebeple oldu. başarılı oldu, olmaya devam edecek. inşallah da ileride kendisini efsanemiz olarak anacağız.
