resim
Wesley Sneijder
Görev:Stratejik Danışman
Takım:-
Yaş:41
Uyruk:Hollanda
  • 3930
    iyi oyuncudur, fakat bizim anladıgımız , bekledigimiz klasik 10 numara degildir. topu ayagına alıp topla beraber karsısındaki rakibinin arkasına gecip hucumda sayısal dengeyi bir anda lehe ceviremez. pas oyuncusudur. takımda h.balta, dany, sabri, aydın, burak, ceyhun , chedjou gibi topla iliskileri kotu olan adamların arasında sivrilememektedir. karabuk macında attıgı 2. gol cok guzeldir, hakan sukur'un milli takımda isvicre deplasmanında attıgı golun vurus sekli itibari ile hemen hemen aynısıdır.
  • 3931
    topu her ayagına aldıgında ara pas versin isteniyor anca defans arasına kacan kim var bir düşünün, bruma da yok takımda ya drogba'ya verecek ya da kanat oynayan burak yılmaz'a. onlara da zatensıkı markaj uygulanıyor. bu adamın hollanda'da oynaması işleyen kanatlarla oluyor. koy sola brumayı koy sağa amrabatı drogba tek forvet oynasın ozaman görün siz bu adamı.
  • 3932
    oooh. arkasından sallandığında sneijder'i savunanların qeyf zamanı.

    ama,

    19 ekim 2013 galatasaray karabükspor maçında 2 gol attı diye övülmesinden net rahatsızım. e abi adam her zamanki oyununu oynadı? sadece ceyhunlu ortasahada biraz daha fazla topla önde buluştu o kadar. görün artık şunu, bu adam kalenin önünde topla her buluşması bir olay, bir aksiyon, bir tehlike. topla önde buluşunca burak'ın koşuyoluna pas atıyor burak ofsayt oluyor eyvallah ama 1 olmaz 2 olmaz 3 gol olur. drogba'yla verkaça giriyor 1 olmaz 2 olmaz 3'te içeri kıvrılır köşeye bırakır. oyunu birden rahat olan kanat kısmına taşıyor, oradan gelen orta 1 olmaz 2 olmaz 3'te kafa topu filelerle buluşur.

    sen bu adama sürekli bunları yaptırırsan verimin kralını alırsın. bu maçta da yine defanstan top alıp ileri taşımaya çalıştı. yapma şıno. hayır. bırak chedjou - melo - selçuk hattı bu sorunu çözsün. sen topla ilerde buluş, enerjini en verimli olduğun alanda kullan.

    futbol basit bir oyun derken bundan bahsediliyor işte.

    (u: bu arada yolanthe yengeye bu gece kolay gelsin asjfghdfjasjdf :()
  • 3933
    19 ekim 2013 galatasaray karabükspor maçında gol atması önemli elbette, ama adam top kendisindeyken yanına yaklaşanlara doğru pasları veriyor. aydın da drogba da pozisyona girdi böyle. hatta burak'ın gole giderken hakemin bitirdiği pozisyonda da pası o verdi. mesele form, formsuzluk meselesi değil bence. mancini takımın organizasyon yükünü, sorumluluğunu ona verdi. o da bunu başarıyla yapıyor.
  • 3934
    --- alıntı ---

    bu adamın futbolculuğuna haksızlık edildiğini ancak bir maçı kurtardığında farkedebiliyorsak, toplum olarak futboldan pek de birşey anlamadığımız halde bolca ahkam kestiğimiz, üstüne üstlük vicdani yaklaşımlarımızın sorunlu olduğu anlamına gelir bu.

    gösterişsiz ama sağlam futbolu, bizim gibi ağdalı futbolu beğenen bir topluma hitabetmediğinden, uzun bir aradan sonra ancak bir maçı sırtlayabildiğinde kıymeti nihayet anlaşılabildi bu adamın. işin bu yönü güzel.

    ancak futbolculuğunun farkedilmiş olması yeterli değil bence. futbolculuğunun gölgesinde kalan bir özelliği var ki herşeyin yozlaştığı bir dünyada gayet nadir bulunabilecek birşey bu: karakter.

    bu adamın ne kadar karakterli olduğunu daha önce küçük küçük detaylardan farkediyordu dikkatli gözler. ancak bugünkü ilk golünde asisti yapan burak golden sonra umursamaz ve mutsuzca çekip giderken, özellikle peşinden koşup kucağına atlayarak, hem asisti için teşekkür etmesi hem de böyle gol sevincine ortak etmesi alkışlanacak cinstendi. hem profesyonel, hem adam, hem de takım arkadaşı nasıl olunurun örneğini verdi burak'ın hödüklüğüne rağmen.

    yeri gelmişken burada burak yılmaz'a da sormak isterim: ne güzel asistini yapmış golü attırmışsın. bunun gururu yetmiyor mu sana? galatasaray' ın golüne sevinmiyorsan galatasaray'da işin ne?

    https://eksisozluk.com/entry/37735493

    --- alıntı ---
  • 3937
    eğer yanlış bilmiyorsam karabükspor maçı ile birlikte bu sezon toplam üç gole ulaşarak dört gollü didier drogba'dan sonra galatasaray'ın bu sezonki en golcü ikinci futbolcusu konumuna gelmiştir.

    edit: drogba üç değil, dört gol atmış; dolayısıyla drogba ile birlikte en golcü değil, drogba'dan sonra en golcü ikinci oyuncu konumuna yükselmiş. hatırlatma için dag basini neyleyim'e teşekkürler.
  • 3943
    sneijder özelinden konuşsak da üzerinde durmamız gereken iki mesele var gibi geliyor bana:

    1- sneijder'i * eleştiren insanların, gerçekten kötü oynamasını istediğini zannedenler var mı? yoksa, problemimiz de yok.

    ama öyle yorumlar var ki, bunun olduğunu gösteriyor. böyle düşünenlerin meseleyi analiz edememe problemi vardır.

    2- asıl sıkıntı sneijder gol attığında, yani galatasaray kazandığında, yani aslolan kazandığında, buna aracı olan durumu bir galatasaraylıya ya da galatasaraylılara çirkin bir şekilde atfetmek. bu da bir karakter problemine işarettir. şüphesiz futbolu bilip, bilmemekten daha önce gelir.
  • 3944
    hoca gittiğinden beri stada gitmiyorum. uzaydan inip galatasaray başkanı olan o adam, o koltuktan inmediği, indirilmediği müddetçe de gitmem arena'ya. bundan sonra gideceğim tek arena, -gülşen için- kuruçeşme arena olur. benim gibi birçok taraftar olduğunu da biliyorum. ünal aysal başarısızlığa prim vermem diyordu. nankörlüğe prim vermeyen taraftarlar da var. bazıları tepkilerini stada gitmeyerek, ürün almayarak, hatta resmi site'ye girmeyerek dile getiriyor. kimisi stada gidip, yönetim aleyhine, imparator lehine tezahüratlar yapıyor. ben ilk gruba giriyorum. ama ikinci gruptakilerin de alınlarından öperim. onlar güzel adamlar.

    maçı* izlemedim. bugün ligtv.com.tr'den özetlere baktım. sneijder iki gol atmış. arena'da attığı goller de burada şampiyonluk çoşkusuyla karşılanmış. bir maçla sneijder bayrakları sandıktan çıkmış :(

    kendisinin galatasaray'daki varlığından rahatsızlık duyuyor, süper star olduğunu düşünmüyorum. star olduğunu da düşünmüyorum. daha önce de söylemiştim, sirk topçusu diye dalga geçtiğiniz ama sneijder'in 20 maçta yaptığı tabelayı 2 maçta yapan fernandes'le bu akşam takas etseler büyük memnuniyetle karşılarım. batalla için kendisi üstüne para veririm. olcay şahan'ın, holmen'in, cernat'ın bu ligde yarattıkları etkiyi yaratamayacağını bilirim. ama attığı gollere sevinmemezlik yapmam.

    kendisi düşüşte, futbolu demode ama attığı ikinci gol ve maç içindeki arzulu hali güzel. kendisini de, ülkeyi savunur gibi kendisini savunan mücadeleci fanboylarını da, kendisini özel jetle istanbul'a getiren, geldiğinden beri 10 numara oynayan melo'nun sırtından 10 numarayı çıkartıp çileğine veren başkanını da sevmem fakat bu attığı gollere surat ekşiteceğim anlamına gelmez. ünal aysal, beşiktaş maçı sonrası içinde tek kelime fatih terim geçmeyen bir tebrik mesajı yayınlamıştı resmi sitesinden. ben, sneijder'in attığı golde selçuk inan'ın attığı goldeki kadar havalara sıçramam, selçuk gibi yüreğime sardığım bir adam değil çünkü. ama ünal aysal'ın beşiktaş maçının ardındaki tebriği gibi tebrik ederim:

    ''dostumuz ve rakibimiz karabükspor karşısında üstün bir başarı sergileyen sneijder'i kutluyor, özen ve gayretleri için teşekkür ediyorum''

    ünal aysal
    fatih terim'i kovmak için binbir ayak oyunu yapan başkan
    galatasaray spor kulübü
  • 3945
    hakkinda eksiden alinti yapacagim futbolcu. yazani aslinda burada da yazar da anlasilabilinir sebeplerden yazmamayi tercih etmis artik burada.

    --- alıntı ---

    sneijder gibi bi adamdan konuşmak için en başta takımdan ve oyunundan konuşmak lazım.

    sneijder yıldızdır bilader. en başta şu gerçeği kabul edeceksin, sonrasında konuşmaya başlayacaksın. ajax, inter, real madrid gibi takımlarda oynadığı pozisyonun en iyisi olan bi adama yıldız demeyen biriyle konuşmaya bile gerek yok. sneijder pas oyunu oynayacaksan lazımdır, kontra atak oynayacaksan daha da lazımdır, set oyunu oynayacaksan elzemdir. ama tek başına bi takım değildir ve asla olmayacaktır.

    360 dereceyi algılayabilen ve pas opsiyonlarını karşısındaki oyuncudan 1 saniye önce görebilen bi adamın yeteneklerini ortaya çıkarabilmesi için o pas opsiyonlarının yaratılması gerekir. balansı bozuk takım dizilişleriyle, ekseni kaymış bi takımla sneijder'den yararlanamazsın. bu eksen kayıklığı nedeniyle adamı da suçlayamazsın çünkü takımda oynayan diğer adamların en temel pozisyon bilgisinden bihaber olmasının sebebi sneijder değil. aldığı maaş üzerinden kendisine vurmaya teşne, fakir edebiyatı sapıkları için kendisi kolay lokma olarak görülebilir. bu edebiyat sayesinde zekası ortalama, geliri az bi dangalak kandırılabilir. ki zaten bu ülke bu ajitasyonu iyi yapanların kral olduğu bi ülkedir. o ayrı tartışma konusu. (okuyup da beni para babası sanan bi salak varsa o da bu gruba dahil bu arada)

    topu sneijder'e vereyim de o ne bok yerse yesin tarzı bi oyunla, ihaleyi tamamen bu adama bırakarak oynamak; daha da beteri adamın pas atacağı yerde olmayıp da taca gideceği belli bi topun peşinde beygir gibi koşmakla taraftarı araklamaya çalışan tiplerden uzak durması lazım takımın. sneijder aslına bakılırsa hep aynı futbolu oynuyor. hollanda milli takımındaki tek fark kafasını kaldırdığında bekler de dahil olmak üzere en az 5 ya da 6 oyuncuyu pas istasyonu olarak görüyor olması. bunu gördükten sonra yapacağı işe ise yetenek diyoruz işte. o opsiyonlar varken en öldürücü oyunu başlatamazsa ve bunu ekseriyetle devam ettirirse o zaman yargılamaya başlayabiliriz adamı. ama öyle bi durum yok tabi. milli takımda attığı golde 20 santim aralık bulduğunda yaptığı 2'ye 1 ve çalımla attığı golü gördük. bunu yapabildiğini gördüysek sorunun sneijder'den ziyade diğerlerinde olduğunu daha net anlayabiliriz.

    oyunu enine genişletirsin, bi pas istasyonu olacak (önünde duran adama pas verecek kadar kısacası) kadar ayağın düzgün olur, manasız ofsaytlara düşmezsin, kafan önünde koşup bilinmeyen bi boşluğa orta yapmazsın, doğru yere kaçarsın ve bu sayede hem kendine hem de senin yarattığın boşluğa koşacak olan sneijder'e yer açarsın. bunları yaptıktan sonra da işi sneijder'e bırakırsın. o da ya asist yapar ya da golünü atar.

    ama sen fundamentali bakkaldan aldıysan sneijder naapsın?!

    --- alıntı ---

    link : https://eksisozluk.com/entry/37771861

    bu adami elestirmeden once uzerinde yasadiginiz ulkeyi bilin derim.
  • 3947
    ilgili giride (bkz: #1321685) 4-3-1-2 diziliminin selçuk inan'ı eskisinden daha az efektif kıldığını anlatmıştım. wesley sneijder için dizilimdeki "1" olduğu için bu geçerli değil fakat; kanatları iyi işleyen bir 4-2-3-1'de wesley de bu dizilimdekinden çok daha efektif olabilir. çünkü; kendisi ile selçuk inan'ın meziyetleri bir noktada kesişiyor. stiller pek benzeşmese de her ikisi de doğru koşuyu yapan -yapma ihtimali olan- adamlara pas göndermekte ustalar ve iyi işleyen kanatlar bu meziyeti sergilemek için en uygun bölgeler. bir de elimizde bruma gibi bir cevher varken; sanırım artık bunu deneme zamanımız iyiden iyiye yaklaşıyor. buradaki açmaz, diğer kanatta sırıtmadan oynayacak fit bir yerli açık oyuncusu. her ne kadar bencilliği çok gözüme batsa da; tipoloji açısından gökhan töre sanırım bu oyuncu biçimi için mevcut yerli kanat oyuncuları arasında en ideal gözükeni. işin aslı; kendisinden zerre haz etmeme rağmen, gerçekten çalışkan bir zihin yapısına bürünse aydın yılmaz dahi işlerlik kazandırabilir bu sisteme. en azından türkiye'de oynayacağımız maçlar için yapabilir bunu, tabii ki; öyle yata saklana maçı tamamlamayıp tırmalayarak oynarsa.

    velhasılı kelam; drogba-burak ikilisinin yarattığı bir açmaz var ortada. bu açmaz konusunda ne burak, ne de drogba suçlu; ikisi de çok kıymetli futbolcular. burak yılmaz için aksinin düşünenleriniz olacaktır, onlara da türk futbolunun üzerine kabus gibi çöken yabancı kısıtı konusunu baz almadan denklem kuramayacaklarını hatırlatmak gerekli sanırım. zira; bu şartlar altında bir önceki sezon ligde yirmi dört gol atıp sekiz de asist yapan, şampiyonlar ligi'nde sekiz gol atmış bir yerli oyuncu kıymetlidir. hem de çok kıymetlidir.

    galatasaray futbol takımının mevcut kadrosu paradoks fabrikası bir kadro ne yazık ki. kadro yapılandırılırken plansızca hareket edildi, bunda şahsi kanaatimce bu kadronun mimarı olarak bildiğimiz fatih terim'den ziyade yönetimin payı var. drogba sükse olsun diye, sneijder de fırsat transferi olarak takıma kazandırıldı. tek tek baktığımızda her ikisi de çok doğru hamleler. ancak bütünlüklü bakınca; kadronun geri kalanının yapılandırılış biçimi bu iki transferi hiç sorunsuz bir şekilde sisteme adapte etmeyi oldukça güçleştiriyor. hatta bendenizin sneijder transfer edilirken bu argümanlarla karşı çıktığı için inceden bir afaroz edilme tehlikesi atlatmışlığı da vardır. yapanların canları sağ olsun, mühim değil.

    neyse; daldan dala atladım, konu dağıldı. sonuç olarak, hem wesley sneijder'in hem de selçuk inan'ın daha efektif oynamaları için kanatları işleyen bir dizilim ile oynamaları gereklidir bana göre. bunun da tek yolu didier drogba'nın emekliliğini veya yabancı sınırının kalkmasını beklemek. bu veyayı da; o zaman iyi bir karşılık buluyorken burak yılmaz'ın eski "satılamaz" boyuttaki kıymetinin kalmayacağını düşündüğüm için ekledim.
  • 3948
    türkiye'ye gelmiş en iyi ikinci 10 numara'dır. (1.sini açıklamaya gerek yok)

    2013/2014 sezonu türkiye süper lig'de şu ana* kadar;

    7 maça çıkmış, 3 gol, 1 asist yapmış ve toplam 571 dakika sahada kalmıştır.

    çok basit bir hesapla 142,75 dakikada bir skora direkt olarak etki etmiştir bu 7 maçta.

    tam burada bir soluklanın bence, sonra düşünün 10 numara mevkiisinde oynayan oyuncudan beklentiler nedir diye?

    hala 3 puanımızın verilmediği beşiktaş maçını da 2-1 galibiyet diye kabul ettiğimizde 8 maçta 10 gol atabilmiş bir galatasaray var karşımızda şu an.

    ve wesley sneijder bu gollerin %40'ına direkt olarak (4/10) katkıda bulundu. takımımızın kaçırdığı golleri dikkate alırsak, bu formsuz ve çalkantılı döneminde dibe vurmamasının en büyük sebeplerinden biri hollanda'lı aslan parçasıdır.

    bunun da yanında takımın en çok koşan oyuncularından biridir. (her maç neredeyse ilk 5 oyuncu içerisindedir)

    o yüzden son kez söylüyorum...

    ağzınızdaki kompleksli laflarınızı bir kenara kaldırın da şu ateş parçasını izlemenin keyfine varalım, keyfimizin içine s*çmayın.
  • 3950
    kendisi bariz kötü oynuyorken fütursuzca savunanlar ve attığı 2 golün ardından göklere çıkaranlar sneijder'e en büyük zararı verenler aslında. dikkat edin galatasaray düşmanı ne kadar gazeteci varsa şu sıralar onlar da sizin gibi her fırsatta sneijder iyi, sneijder kötü, sneijder sıçtı, sneijder sıvadı gibi yorumlar yapıyor. şu adamı her fırsatta bu kadar öne atmasanız biz de rahat edeceğiz kendisi de rahat edecek. bir rahat bırakın amk.
App Store'dan indirin Google Play'den alın