resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:83
Uyruk:Türkiye
  • 5832
    hisse satışlarından 90 milyon dolar, şampiyonlar liginden 50 milyon euro, arda turan'ın satışından 12 milyon euro ve her yıl stattan 70 milyon euro gelir sağlanmışken borçlarda en ufak bir azalma olmamasını bir taraftar olarak sormak istiyorum. ne oldu bu kadar para? neden doğru kullanılmadı? neden uefa'nın kara listesine girdik?

    bu ekonomik çöküntünün zararını kulüp mü ödemek durumunda?
  • 5835
    ünal aysal'ın kalmasını isteyen birçok yakın arkadaşım var. onlarla da oturup konuşuyoruz; fikir alış verişinde bulunuyoruz. bütün görüşlere saygım var, çoğuna zaten katılmamak elde değil ama ünal aysal'ın geçen hafta yaptığı açıklama bana göre çok yanlış ve galatasaray başkanına yakışmayan bir açıklama idi.

    fatih terim için 1.teknik direktör ifadesini kullanıp, diğer antrenörlerin ismiyle hitap etmek bana göre çok büyük hatadır; hatta ayıptır. tamam fatih hoca'yı sevmeyebilirsin, zaten sevmeyeni çok ama camiaya bu kadar hizmeti olan, efsane statüsüne ulaşmış birisine bu şekilde davranamazsın. adını bile anmak istemiyorsan ona da eyvallah ama başkalarını ismiyle zikredip kendisinden 1.teknik direktör diye bahsetmek bana göre hiç olmadı.

    ben şahsen ünal aysal'ın fatih terim ile yaşadığı sıkıntılı süreci ve onun arkasından yaşanan süreçleri çok kötü yönettiğini düşünüyorum; bu sebeple umuyorum ki kongrenin sonunda bizi bu sıralar yaşadığımız umutsuz süreçten kurtaracak bir başkanımız olur.
  • 5836
    aday olmaması, fatih terimin peşinden koşacak, onu tekrar hetirmeye çalışacak, kısacası işleri başa saracak tiplerin yönetime gelmesi demek olacaksa tekrar aday olsun. yok gelecek adamlar ünal aysala tepki olarak bir takım tasarruflarda bulunmayacaklarsa keyfi bilir. ama ben zannetmiyorum ki rivadan sağlanacak rant kaymak gibi dururken bırakıp gitmek istesin.
  • 5842
    aysal aday olmayacaksa bunun sebebi ekonomik sıkıntı değil futbol takımında baş gösteren umutsuzluktur. özellikle de alp yalman gibi camia içerisinde çok hatırlı birisi aday olursa aysal asla adaylık koymayacaktır gibi geliyor.

    galatasaray'a bugüne dek en ufak yararı dokunmamış hayri kozak'ın sırf hükümete yaranmak için aysal'a her divan kurulunda saldırdığı da bir gerçek. bu sıkıntılarla uğraşmak istemez ve kaçarsa gözümüzde karton imparatordan farkı kalmaz. her şeye rağmen kalacağına ve savaşacağına inanıyorum. tek gereken daha güçlü bir yönetim kurulu.
  • 5843
    neye göre tekrar aday olup başkan olması isteniyor vallahi akıl alır gibi değil.

    tamam ilk 2 sene kulübü ayağa kaldırdı, şike sürecinde çok güzel demeçler verdi, falan filan. bunları herkes takdir ediyor. lakin bir de madalyonun öteki yüzü var.

    ab pasaportlu oyuncular yabancı sayılmayacak olayı vardı. ne oldu?
    5+3 kalksın dedik dedik durduk. ne oldu?
    basketbolda alenen şike yapıldı final serisinde bağırdık çağırdık. ne oldu?
    tff yönetimini istifaya davet ettik, istifa ettirmeye çalıştık. ne oldu?
    medyada aziz yıldırım hegomanyasını yenemedik.

    bakın tüm bunların sonuçları bizim için olumsuz oldu.

    bunun dışında bol bol ünal aysal demeçleri duyduk, motivasyon konuşmaları duyduk. yönetim beceriksizliği veya takımın yenilmesi sonrası ünal aysal tarafından hemen bir demeç fenerbahçe şöyle, aziz böyle temalı açıklamalar. tamamen olayı unutturup taraftarı fener'e karşı kışkırtma çabası.
    bunun yanında bol bol siyasilerle görüşmeler, bürokrasiyle görüşmeler falan filan. yukarıda yazdığım konuları konuşmuş olamaz. öyle olsaydı sonuçlar bizim lehimize olurdu. ülke içinde yapacağı yatırımları, alacağı teşvikleri konuştuğu neredeyse gün gibi açık. bunu da galatasaray başkanı sıfatıyla yapmıştır.

    anlamayanlar için tekrar yazalım da bırakacağı galatasaray enkazını iyi anlayın.

    geldiğinde enkaz devraldı ama sportif açıdan. mali açıdan kötü durumdaydı ama tünelin sonundaki ışık gözüküyordu. en önemli konu olan birleşme sağlanmıştı. riva değerlenmiş ve projesi yapılmıştı. stat yapılmış ve para basar hale gelmişti. adnan polat'ın son dönemindeki seçimde başkan adayı bile çıkmıyordu çünkü kulüp ekonomik olarak çok çok kötüydü. stat yapılmamış, birleşme sağlanmamıştı fakat adnan polat bıraktıktan sonraki dönemde çok sayıda başkan adayı ortaya çıkmıştı. onlarda biliyorlardı geleceğin aydınlık olacağını.

    ünal aysal seçildi ve fatih terim'le birlikte büyük bir ivme yakalandı. başarılar geldi. çok büyük paralar kazanıldı. kombineler full satıldı. şampiyonlar liginde tek takım olmanın ekstra gelirleriyle kulüp ekonomik olarak bolluk yaşadı. üstüne üstlük hisse satışı yapıldı ve 90 milyon dolar gelir sağlandı. geldiğinde borç miktarı 310 milyon dolar civarındaydı ama tüm yatırım hamleleri yapılmıştı. karşılığı alınacaktı. karşılıklar alındı ama şimdi ise borç 320 milyon euro seviyesinde.

    ünal aysal ilk geldiğinde 3 sene sonra borç 100 milyon dolar altına inecek diyordu. ne oldu peki?

    kimse farkında değil ama kulüp hiç olmadığı kadar batık durumda. birleşme için zar zor topladığımız hisseleri de sattık. 1 milyat tl borç var. şimdi çıkmış tek çare riva'yı satmak diyor.

    bırakacağı galatasaray'a başkan adayı olacak adam ya çok galatasaray aşığıdır ya da cidden galatasaray üzerinden reklam yapacak birisidir. hiç bir akıllı iş adamı bu galatasaray'a bugün başkan adayı olmaz istemez. öyle kötü bir mali durum var.

    terim'i göndermiş mancini'yi getirmiş falan filan. bunları tartışmak çok yanlış. bu konular çok arka planda kalması lazım. tartışılacak ilk konu mali yapı olmalı. biz 2015 yılında 100 milyon dolar'ın altına inecek borç beklerken 320 milyon euro borç çıkıyor.

    bu adam 2 senede galataray'ı batırdı. kişisel hırsları ve egoları yüzüden. kendi reklamını yapmak istemesi yüzünden.
  • 5847
    marx'ın en sevdiğim sözü: "olması gereken olur" aysal'ın kalması gerekseydi kalırdı. gidecekse demek ki gitmesi gerekiyormuş. ticari stratejilerin başarılı, futbol odaklı stratejilerin başarısız olduğu yıllar yaşadık. bence aysal'ın hevesi de kalmadı. özellikle 2014-15 sezonu çok plansız başladı. takım, yabancı sınırı düşünülmeksizin kuruldu, mancini'yle yollar ayrıldı ve yönetim tff'yle ilgili her konuda pasif kalıyor.

    ben aysal'ı çok seviyorum. tarzı örnek bir tarz ama bu yıl yaptığı hatalar da ortada. kendini toparlayıp devam edecekse başım üstüne, ama etmeyecekse de dünyanın sonu değil.
  • 5848
    başkanlığı bırakacağı konuşulan başkanımız. hala bırakacak, alacak fiillerinin kullanılması ilginç. hepimiz biliyoruz ki galatasaray'da başkanlar ve yönetim kurulları tayin ediliyor; kendi başlarına örgütlenip seçime girip başa gelmiyorlar. aysal'a da artık kenara çekiliyorsun yerine x'i koyuyoruz demişler belli ki. hayırlısı diyelim...

    kimseyi eleştirmeye, akıl yoluna davet etmeye gerek yok; bizim bu ülkede futbol takip etmemiz bile birey olarak ne kadar akıl yoksunu olduğumuzu gösteriyor zaten.

    şahsi düşüncem. aysal hakkındaki tartışmaların artık galatasaray'a zarar verdiği yönünde. çok kolay adam harcıyoruz. millet olarak böyleyiz. ne kadar değişiklik o kadar istikrarsızlık ve zarar demektir kanaatimce. derinler değişim zamanı dediler; değişim olacak.

    ben tüm bu olanlara bu sene ilk defa kombine yenilemeyerek tepkimi gösterdim. forma vs. de almadım. bu saçmalığa daha fazla alet edilmeye niyetim yok. önce kendi camiama bu mesajı vermek istedim. zaten dışardakiler iyice azıttı. ülkenin durumu belli. siz pasolig alanların her biri bu adamların değirmenine su taşıyorsunuz. içeride ve dışarıda haksızlık, düzensizlik görünce hiç hayıflanmayın.

    ---------

    bu şartlar altında onlarca soru çıkıyor yazar yorumlarından. benim de bazen sorduğum sorular oluyor kimseden cevap gelmiyor. içimde ukte kalıyor bu sorular. gördüğüm en son sorulardan bir grubuna kendimce cevaplar vermek isterim. belki aynı soruları soran tüm galatasaraylıların akıllarında birkaç ampül yakarlar.

    ab pasaportlu oyuncular yabancı sayılmayacak olayı vardı. ne oldu?
    dosya hazırlandı. zamanın bakanı egemen bağış'a teslim edildi. kendisi de dosyayı ab'nin ilgili makamlarına iletmekle yükümlüydü. sonradan anlaşıldı ki yükümlülüğünü yerine getirmedi. dosya öylece bakanlıkta kaldı.

    5+3 kalksın dedik dedik durduk. ne oldu?
    tff tarafından kendilerine bildirilen plan çerçevesinde sıkı sıkıya uygulanması istendi. üzerine pasolig gibi ekstralar geldi. eski tff başkanı göksel gümüşdağ -emine erdoğan'ın yeğeninin eşi - için başakşehir diye bi takım kuruldu. devletin cebinden stat yapıldı. böyle bir ortamda, evet, 5+3 dedik durduk, bişi olmadı...

    basketbolda alenen şike yapıldı final serisinde bağırdık çağırdık. ne oldu?
    aysal ve yönetim çok büyük cesaret örneği göstererek takımı son maça çıkarmadı. ateşi yaktı; taraftar uyudu. bu sene satılan basket kombine sayısı 2000.

    tff yönetimini istifaya davet ettik, istifa ettirmeye çalıştık. ne oldu?
    statta yeter demirören diye bağırarak olmadığını anlaması gerekir taraftarın. galatasaray yönetimi kanuni çerçeve içinde bildirilerde bulunabilir. gerekli yerlere şikayetleini iletebilir. bunun ülkemizde boşa kürek çekmekten ibaret olduğu açık. ama yönetimin de eli kolu bağlı. resmi olarak sorumlu olduğu merciler var. taraftar ise bağımsız.
    biraz daha sert protestolara/taşkınlığa yönelebilir. biz bunu yapmadık.

    medyada aziz yıldırım hegomanyasını yenemedik.
    şike davasının sonunda kötüler ittifaklarını daha da güçlendirdi. aziz hegomonyasını yıkmak klavyeden çıktığı kadar kolay değil.

    ne oldu ne oldu, kısaca olan oldu...
    --------
  • 5849
    kendisine teşekkür etmek gerekli. çok emek verdi, çok başarı kattı galatasaray'a. hataları elbette oldu. yanlışları başka yanlışlar ile düzeltmeye çalışmaya gayret etti. sevabıyla günahıyla bize iyi günler yaşatan ekibin başındaydı.

    şimdi galatasaray'ı zor günler beklemekte. bunun sebebi ünal aysal'ın vazgeçilemez bir başkan olması değil, altını oyan muhalefetin karşısına günümüz şartlarında başarılı bir aday çıkartamamasıdır. alp yalman gerçekten eskiden iyi işler yapmış, çok klas ve düzgün bir insan. ancak gereken dinamizm ve çözümleri kulübe an itibariyle katabilecek bir isim değil.

    taraftar olarak çok söylenildi aysal'a, sürekli gitsin dendi. artık gidiyor. yeni dönemde umarım ben haksız çıkarım başarılı oluruz. yoksa bir bir 3 sene içerisinde yaptığımız doğrular elimizden kayıp gittiğinde iş işten geçmiş olacak ve kendimizi tekrar yeniden yapılanma çabaları içerisinde bulmuş olacağız.
  • 5850
    devam etmezse sıçtığımızın resmidir. rakamların efendisi ünal aysal bile yarı yolda kaçıyorsa ekonomik vaziyet o derece kotarılamayacak durumda demektir. sportif başarının olmadığı bir galatasaray, ki ufukta olabilecekmiş gibi de durmuyor, ekonomisini asla toparlayamaz. uefa'dan men de alır, feda da der. agresif büyüme stratejisi bir yerde patlayacaktı, çabuk oldu. üzülürüm eğer doğruysa. inşallah hatasından dönerek futbolu bilen adamlarla tekrar güçlü bir yönetim kurar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın