yenilgi sonrası sağlıklı düşünemeyen bünyeleri bize göstermiştir.
galatasaray olarak süper bir jenarasyon yakaladığımız dönemde bile ancak 4 sene üst üste şampiyon olabildik. hatırlayamayanlar için:
http://tr.m.wikipedia.org/...C4%B1_2010-11_sezonu 2010 senesi. başkan adnan polat. frank rijkaard ile yola devam edilmiş, pahalı fakat başarısız ve kırılgan kadro tutulmuştur. işlerin iyi gitmediği görülünce ekimde rijkaard kovulmuş, yerine taraftarın çok sevdiği hagi getirilmiştir. ancak geçen seneden gelen pahalı transferlerin yükü, loca gelirlerinin bağlanması kulübü mali bir krize sokup saçma sapan transferler yapmamıza neden olmuştur. (bkz:
robinson zapata) (bkz:
bogdan stancu) (bkz:
emmanuel culio) sonrasında hagi de gönderilmiş, bülent ünder takımın başına getirilmiş, takım tarihinin en kötü sezonunu geçirerek 8. olmuş, adnan polat yönetimi idari yönden ibra edilmemiştir.
o ara mali krizden çıkmak için taraftar, zengin iş adamı ünal aysal'ın başkan olmasını istemişti. adnan polat yönetimiyle çalışmak istemeyen fatih terim, teklifi kabul edip takımın başına geçti. bu sene toparlanırız, seneye kesin şampiyon oluruz havası vardı ilk başta. herkes ünal aysal'ın cebinden bir şekilde para vermesini bekliyordu. öyle olmadı ama bir önceki sene hayal dahi edilemeyecek transferler ediliyordu. evet bu transferler melo, muslera, ujfa gibi isimlerdi. sonrasını hepimiz biliyoruz. şampiyonluklar, çeyrek final...
ünal aysal gitsin. peki gitsin. gittiği gün şampiyonluğu bize mi verecekler? yeni gelen başkan 10 yıl üst üste şampiyon mu yapacak bizi? ya akıl var mantık var. rakip olarak hemen hemen senle aynı sayıda taraftara sahip bir takım var. bu sektörden ekmek yiyen binlerce kişi var. her sene şampiyon yaparlar mı seni? dünyanın en ahlaklı ülkesinde(!) böyle bir şey olabilir mi?
ne istiyoruz gerçekten anlamıyorum. olası bir başarısızlıkta karar alamadan gönderilmek istenen bir başkan var ortada. o zaman başkan filan olmasın. kulüpteki tüm kararları oylamayla taraftara sorsunlar. ne gerek var başkana?
ünal aysal babamın oğlu mu ki savunuyorum? hayır. ben o günlerde gece galatasaray için ağlayıp, gündüz formayla gezen bir taraftarım sadece. ünal aysal'a şans vermek gerektiğini düşünüyorum.