• 853
    hastaneler, doktorlar, hemşireler, sağlık çalışanları fellik fellik maske arayıp bulamadığı için covid-19a yakalanıp hasta bakamaz hale gelirken, maske stoklayıp 21:00'da da yoğun bakıma düşürdükleri sağlıkçıları alkışlama yüzsüzlüğüne sahip insanımsıları barındıran ülkem.

    burada gerekli önlemleri almayan, stok-üretim sağlamayan mercilerin de payı yok mu? tabi ki var.

    ancak seni sadece günde 2-3 saat idare edebilecek o maskeyi sağlıkçıdan çalıp takıyorsun ya, gün gelir hastaneye düştüğünde tedavi uygulayacak sağlıkçı bulamayabilirsin.

    bir düşün.
  • 854
    sağlıkçısını halkın değil devletin düşünmesi gereken ülke. türkiye'ye gelmeden önce haftalarca, aylarca olacakların simülasyonunu izledik. maske mi yok, eldeki maskeleri yurt dışına fahiş fiyattan satan çakallar olduğu için maske yok. diğer ülkelerde maske sıkıntısı yaşanmadı mı? yaşandı. bunlar ön görülemez miydi, önlemi alınamaz mıydı? bal gibi alınırdı. ama başımıza gelmeyecek zannettik, para tatlı geldi, her şey olabilir. herkes kendi canının, sevdiklerinin canının derdinde vatandaşın aldığı 3-5 maskeye söz söylemek kimseye düşmez.
  • 855
    süreci çok kötü yönetmiş olan ülkedir.
    tüm dünyada en geç vaka açıklayan ülkeyiz. bu kadar süre boyunca uçuşları ve yurtdışı giriş çıkışları kontrol etme fırsatımız vardı. fakat biz tedbir almakta isteksiz davranınca eninde sonunda geldi virüs buldu bizi. halen daha thy abd'ye uçuyor. bunun hiçbir rasyonel tarafı yok.
    devleti bir yandan anlıyorum, ekonomik kayıp yaşamak istemedi. ama şu önlemleri 1 hafta önce almış olsa virüs ülkeye hiç girmiş olmayacaktı. ve ekonomik kaybımız sınırlanacaktı. bugün insanlar kendini karantina altına almadan rahat rahat gezebileceklerdi.
    tabi burada asıl önemli olan can kaybı. ekonomik kayıpların bir şekilde dönüşü olur ama giden can geri gelmez. bu canların bedelini kim ödeyecek?

    yine de geç de olsa önlem alanları kutlamak lazım. geç olması hiç olmamasından iyidir. ama halen thy uçuşlarının abd'ye açık olması bizim olayın ciddiyetini tam anlayamadığımızı gösteriyor ne yazık ki.
  • 857
    ekonomi olarak yandaşlar tarafından soyulmuş, merkez bankasının aynen bugünler için sakladığı ihtiyaç akçesi bile 2 senedir cebe indirilmiştir.
    şimdi ise verilen komik desteklerle halka güya evde kalın çağırıları yapılmakta. ben dahil bir çok insan işe gitmek zorunda bırakılmış insan sağlığı ikinci plana atılmıştır.
    verilen desteklerin hiçbiri hibe değildir ya faizli kredidir veya ötelemedir.
    bugün iş yapamayan esnaf 3 ay sonra daha da birikmiş borçlarını toplu halde nasıl ödeyecek.
    zaten devam eden krizde esnaf borçla ayakta dururken daha da krediler ile nasıl iş yapacak.
    en önemlisi 1 ay içinde milyonlarca işsiz insan doğacak ve ülkeyi yönetenlerin sonu olacaklardır.
    çünkü en tehlikeli ordu işsizler ordusudur.
  • 859
    neredeyse 100 seneyi tamamlamış, üretim ve yaşam kalitesi olarak dünya' nın en uygun coğrafyasında bulunan ülke. geçmişin en gelişmiş uygarlıklarının bulunduğu coğrafyada varoluşunu devam ettirmekte. fakat kaynakları ya doğru şekilde kullanılamıyor ya da belli kesimlerce sömürülüyor olacak ki 100 senelik ülkenin acil durumlar için halkın geçimini sağlayabilecek sağlam tedbiri, ekonomik gücü yok. kendine yetebilmesi için önce gözü açlara yetmesi gereken ülkemiz.
  • 862
    salgını iyi kötü atlatacak ancak halkı bu kadar aciz durumlara düşürenleri asla unutmayacak canım ülkem.

    ülkeyi iş bilmezlere emanet edenler, şimdi açlık ve sefaletle karşı karşıya istisnalar hariç. denildiği gibi yandaş halk bile sokağa çıkma yasağı olmadığı ve ekonomik elle tutulur tedbirler alınmadığı için ses çıkarmaya başladı.dengelerin değişeceğinin onlarda farkında. kısa vadede bir sabah uyandığımızda katar' dan birilerinin el salladığını görürsek şaşırmayacağım.
  • 863
    türkiye’de ilk corona virüsü vakası, 10 mart’ta tespit edildi. bu gelişmeyi sağlık bakanı fahrettin koca 11 mart’ta gece yarısı 01.00’de duyurdu. 12 mart’ta açıklanan bir vaka ile toplam sayı ikiye yükseldi. bu rakam 13 mart’ta beşe, 14 mart’ta 6’ya, 15 mart’ta 18’e, 16 mart’ta 47’ye çıktı. türkiye’de vaka sayısı 17 mart’ta 98’e ulaşırken, ilk ölüm haberi de aynı gün geldi. 18 mart’ta ölü sayısı ikiye, vaka sayısı ise 191’e yükseldi.19 mart’ta tablo ağırlaşmaya başladı. corona virüsü nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı dörde, vaka sayısı 359’a çıktı. 20 mart’ta ölü sayısı dokuza, vakalar ise 670’ye yükseldi. 21 mart ise ölü sayısında en fazla artışın yaşandığı gün oldu. ölü sayısı bir önceki güne göre 12 arttı ve 21’e çıktı. vaka sayısı 947 olarak açıklandı. dün itibariylede vakka sayısı 2500 dayandı. vefat edenler ise 59. allah sonumuzu hayr eylesin.
  • 864
    köprülerimizi ve duble yollarımızı kıskanan almanya, koronavirüs sebebiyle oluşan ekonomik dar boğazda büyük alman markalarını korumak (ben sayarken usandım kaç tane olduğunu), başka ülkelerin gelip satın almasını engellemek için 600 milyar euro ayırırken, kendi telekomikasyon ağını, şeker fabrikalarını ve benzeri kuruluş değerlerinin hemen hemen hepsini satan, buna rağmen kriz anında hiç parası olmayan canım ülkemdir. hangi görüşü desteklerse desteklesin, bu durumu sinirleri ve midesi kaldıranlarla hayatınız boyunca muhattap olmamanızı tavsiye ederim.
  • 865
    an itibariyle abd üzerinden gelen uçuşları hala kabul etmekte olan ülkemiz. uçaklardaki yolcuların zorunlu karantinaya alındığına dair bir bilgi de yok. umarım ellerini kollarını sallayıp ülkemize giremiyorlardır yoksa tehlike çok büyük. abd' de toplam covid-19 vaka sayısı 70 bin civarında ve dünyada en çok vakaya sahip 3. ülke konumunda. ilk ikisi çin ve italya.
  • 868
    bir an önce sokağa çıkma yasağı ilan etmesi gereken ülke. bu senaryoyu gerçekleştirirken şunları yapsa mesela:
    1- sokağa çıkma yasağı bitene kadar tüm kredi ve kredi kartı ödemeleri ertelenmiştir.
    2- sokağa çıkma yasağı bitene kadar tüm elektrik, doğalgaz ve su faturaları ertelenmiştir.
    3- sokağa çıkma yasağı bitene kadar tüm telekomünikasyon, paralı tv kanal faturaları ertelenmiştir.
    4- sokağa çıkma yasağı bitene kadar sadece yaşam döngüsünü sağlayacak yiyecek ve içecek alımına, zaruri ihtiyaç olan temizlik malzemesi satışına izin verilecektir. malzeme fiyatları devlet tarafından sabit olarak belirlenecektir. bu rakamlar dışında satışa izin verilmeyecektir.
    5- sokağa çıkma yasağı süresince sadece yaşam döngüsünü sağlayan malzemelerin (ekmek, yemek, temizlik malzemesi vs gibi) üretimini veya satışını yapan iş yerleri açık olacaktır.
    6- sokağa çıkma yasağı bitene kadar şirketler ve kamu kurumları her çalışanına 1000 tl maaş verecektir. zaruri görev sebebiyle iş yerlerine gitmek zorunda olan kişilere normal maaşları ödenecektir.
    7- market alışverişleri her mahalle için belirlenecek saatlerde gerçekleştirilecektir. bunun dışında dışarı çıkmak kesinlikle yasaktır ve dışarı çıkanlar insan sağlığını tehdit etmekten tutuklanacaktır. en az 1 hafta nezarethanede tutulacaklardır.

    bu koşullarda kabul eder misiniz?

    https://anketinho.com/1538
  • 869
    zaten virüsten önce ekonomik anlamda dibe battığımız ve ek olarak devletimizin kasasında şu an para bulunmadığı için sokağa çıkma yasağı ilan edemeyen güzel ülkem.

    bu yüzden kendi ohal'inizi ilan edin, bunun için devlet karar almak zorunda değil diyorlar.

    bizim abd, ingiltere, kanada, almanya gibi güçlü ekonomimiz yok. insanların bakmaları gereken aileleri, ödemesi gereken faturaları vs. var. elbette bunun sorumlusu vatandaş değil.

    diyeceksiniz ki ülkede zaten hayat durdu. evet bu doğru, küçük esnaf tamamen yokları oynuyor ama fabrikalar açık ve hâlen üretim durumundalar. tamamen ölü hayata geçmiş bir ülke istenmiyor.

    eğer vaka/ölüm sayıları hızlı bir artışa geçerse mecburen sokağa çıkma yasağı kararını alacaklar. bence 7-10 gün önce bu karar alınmalıydı ama şartlar müsade etmiyor.
  • 870
    5 aylık bebeğimin ilacı bittiği için bugün maske ve çift kat eldiven ile eczaneye gitmek zorunda kaldığım ülkem. eczane evime 3 dakika mesafede ayrıca yaklaşık bir haftadır ilk kez dışarı çıktım ve bu süreçte gördüklerim; gençler parkta çekirdek çitliyordu, 2 yaşlı amca kuruyemişçinin önünde taburede oturmuş dükkan sahibi ile laflıyordu, bebek arabası ve yanında yürüyen küçük çocuğu ile bir anne karşı kaldırımdaydı, ilkokul çağındaki 3 çocuk grupça pastanenin önünden yokuş yukarı koşturuyordu, iki kargo elemanı motorla ışıkta bekliyordu, evimin yanındaki oto tamircide bir şahin vardı ve etrafında en az 5 genç saydım. bütün bu saydığım insanların hiçbirinde koruyucu önlem yoktu. sokakta herkes normal hayatını mı yaşıyor sadece bizim mahalle mi yiğitlik yapıyor acaba?
  • 873
    halkı uzun yıllarca yapılan "devlet için halk" beyin yıkaması sebebiyle kafayı yemiştir.
    hastalıgi devlet mi getirdi iş yeri mi getirdi sana neden yardım etsinler diyenler mi, bu dönemde devlete yardımcı olmalıyız diyenler mi...
    maalesef bu yıllarca yapılan bilinçli çalışma sonucudur. düzelmesi de zor. bakanlar, siyasetçiler zengin hayatlar yaşarken bir ay çalışmasa aç kalacak insanlar "devlete yardım edelim" diyorsa o ülke bitmiştir. kölelik ilan edilse "devlet için bir ay köle olsan nolur" diyecekler.
    kalanlara sabır diliyorum ben uzaklardan bu haberleri, yorumları gördükçe her gün kafayı yiyorum, sizler gerçekten sinaniyorsunuz.
    (bkz: #2885792)
App Store'dan indirin Google Play'den alın