futbolcu zihniyetinden çok, teknik direktörden kaynaklanan sorundur. hiç bir türk teknik direktör görmedim; tüm takımın dahil edildiği, kalıcı bir sistem oturtmaya çalışan, yani bir-iki futbolcunun şahsi yeteneğine, hücum hattındaki üç adamın altıpas içinde karambole denk gelme ihtimaline ve duran topa dayalı futbol oynatmayan. bu ligde ekseriyetle sistem şudur:
savunmada vur, kır, parçala; ne yap ne et, gol yeme. stopere iki kasap koy, önlerine de belki biraz daha pas yapabilen iki ön libero. ileri uca da bitiricilikten başka özellikleri olmayan 2 tane uzun boylu, 30 yaş üstü, çakılı oynayan santrafor. şişir babam şişir...
kim niye öğrensin ki pas yapmayı? özellikle savunma için, "pas" kelimesinden anlaşılan şey:
-hacı hani rakip geriye gömülünce topu ileriye rastgele şişirmeden önce biraz üstümüze gelsinler diye geri dörtlüde öylesine birbirimize atıp duruyoz ya
*, onu diyo bu...
-haaa, bi an korktum; hani topu oyuna sokma mı ne, öyle bi laf dolaşıyo ya... onu soruyo sandım...