bize transfer olduğu zamanlar, ben burada yazar değildim. hikaye malum; 3ün 1i meselesi... bilmiyorum arkadaşlar o entrylerini yediler mi, yoksa duruyor mu hala o entryler; bakmaya da gerek görmüyorum gerçi ama burada inanılmaz bir hava vardı. "at. madrid bizi kazıkladı, üç oyuncunun en kötüsünü aldık." diyenler mi dersin, "tam bir katil, canavar, istemezuk!" diyenler mi dersin (messi mevzusu, hatırlayanlar olacaktır mutlaka.), ne ararsan vardı. o günler o kadar sıkılıyordum ki o yazıları okurken, anlatamam. ulan diyordum, ulan keşke şurada yazar olsam; herkes ileri geri konuşurken "efendi, efendi! ağzından çıkan kulağını konturpiyede bırakmış senin, ne dediğini bilmiyorsun sen! bitik reyes'i nasıl bu adamdan üstün tutarsın? ya da forlan gelseydi bu adamdan uzun süre hizmet vereceğini mi sanıyorsun? bu üçlünün belki de en ihtiyacımız olanını, hatta en kalitelisini aldık. aldatmasın seni forlan'ın attığı goller veya reyes'in eski günleri." diyebilsem diye hayıflandım durdum o dönem. sonra mı? sonrasını bu başlıkta geriye doğru giderek görebilirsiniz.
şimdi de aklıma henüz eboue transferi bitmemiş, bu adam sağ bek oynarken ne kadar diri olduğu geliyor. hatırlıyor musunuz o hazırlık döneminde hazırlık maçlarındaki bindirmelerini, git gellerini? ah ulan, sakatlanmasaydın da şu sene de bu çocukların başında olsaydın sahada (bkz:
semih kaya) (bkz:
dany nounkeu tchounkeu) semih'i yetiştirdin, çok şey öğrettin; farkındayım-ız ama daha fazlasını da öğrenebilirlerdi senden, biliyorum.
ah ulan, çapraz bağlar! ah!