201
berbat bir futbol izleyip yarı uyuklar yarı depresyonda boş boş ekrana bakarken yenen anlamsiz goller ve mağlubiyet sonrası basın toplantisinda duyulmasiyla sinirden insanin uykusunu kaciran söz. özledik, hastasiyiz.
202
bu söze benzer şeyleri 3 kere söyledi;
1- 2018-2019 sezonu: meşhur “8 de kapanır 18 de” sözünün söylendiği sezon. o sezon ikinci devrenin son maçı olan sivasspor maçı haricinde koca dönem yenilmedik. sivasspor maçına da şampiyon olarak çıkmıştık zaten.
2- 2019-2020 sezonu: saracchi ve onyekuru transferleriyle bir anda level atladı takım. 20 senedir kadıköy’de yenemediğimiz fenerbahçe’ye şanslı olsak 7 atacaktık. önümüze geleni ezip geçiyorduk. pandemi ve federasyonun alenen hataları olmasa zaten önümüzde duracak rakip yoktu.
3- 2021-2022: devre arası transfer dönemini göremediği için söylenecek herhangi bir şey yok ama her taraftar gibi taraftarın ukdesidir barcelona maçlarına teknik traktör torrent yerine hocayla çıkmak.
özetle, matematiksel olarak 3 kere buna benzer şeyler söylemiş, 2’sinde sözünü tutmuş, birinde de ömrü yetmemiş. bunu dalga malzemesi haline getirenler malzemenin ta kendisidir haberleri yok.
bu galatasaray taraftarının futbolu bilmemesi dünyanın en büyük gerçeğidir ya.
203
bir tanesi uefa kupası ve 8'i lig şampiyonluğu olmak üzere, toplam 20 kupası olan teknik direktörlerin dile getirmeye haklarının olduğu söylem.
204
birinde 8 puandan gelip hükümetin rakibine açık desteğine rağmen şampiyon olmuş, birinde pandemi ve tff'ye takılmış, birinde de mustafa cengiz yönetimini alt etmeyi başaramamış teknik direktörün sözüdür.
205
4 tane şampiyonlar ligi kupası olan ancelotti'nin bile (şayet galatasaray'ı çalıştırsa) dile getirmeye hakkı olmadığı söylem.
hadi söyledi diyelim, 1 olur 2 olur, ama mütemadiyen her sezonun ilk yarısında liderden bilmem kaç puan geriye düştüğün zaman ısrarla söylenirse taraftarın aklıyla dalga geçmek manasına gelir.
biz bu teraneyi 4 sene duyduk. ilk 2 sezon işe yaradı, 3. sezon olmadı (40 maçın 34'üne farklı kadroyla çıkıp sezonu elimize yüzümüze bulaştırarak kaybettik), dördüncüde zaten küme hattına son sürat ilerlerken sözün sahibi kovuldu.
özetle bu sözü duymaktan bıktık.
206
sonucundan bağımsız böyle bir cümle söylemeye hakkı yoktur hiçbir teknik direktörün. ondan sonra 15 mayıs 2021’den beri 1 averajla şampiyonluğu kaybettik diye hem övünür hem ağlarsınız sözlükte.
207
eylül ayında ilk 11 için 5 transfer yapılan yerde gayet olağan bir taleptir. ocak olarak zikredilmese de 1-2 ay sonra çok daha iyi olacağız şeklinde demeçlerle galatasaray'da çalışan bir çok hoca tarafından işaret edilmiştir. angelotti 4 kere şampiyonlar ligi şampiyonu olduysa bunu transferi yaz kampı başlamadan bitşrebilecek çapta yöneticilerle çalışmasına borçludur.
208
birkaç gün önce selçuk inan tarafından, transfere ihtiyacımız vardı o yüzden öyle söyledik itirafı gelen söylemlerden biri. 25-30 milyon euro harcanan transfer döneminden sonra bile bir benzeri söylenmişti.
209
fatih terim'in söylediği sözdür.
ama bir insanın, hele hele galatasaraylı olduğunu söyleyen bir insanın aklına, "fatih terim" denildiğinde başarılar, şampiyonluklar, kupalar değil de bu cümle geliyorsa o insan fatih terim takıntılıdır ve fatih terim antipatisini galatasaray sevgisinin önüne geçirmiştir
söylenildiğinde büyük başarılar getiren nice fatih terim sözünü hatırlama, duyunca kulağını tıka ama terim isminin ortaya her atılışında bu cümleyi hatırla. ki bu cümlenin şampiyonluk getirmişliği bile var ama bir gruba bunları anlatmaya, izah etmeye çalışmaya gerek yok.
misal; bu sözün ilk söylendiğinde "serdar aziz yollandı, şampiyonluk gitti" diyen adamlar, bir ocak ayı hamlesi olan marcao'yu beğenmeyenler şimdi bu cümle üzerinde yine terim'e sallıyorlar.
210
biraz tarihi bilgiyle başlayalım. rakamlar gösteriyor ki, fatih terim final kısımlarını çok daha iyi oynayan bir hoca. liglerin ilk yarısında fırtına gibi estiği sadece iki sezon var. ilki en baştaki 96/97 sezonu. ikincisi ise efsane 99/00 sezonu. bunun dışındaki tüm sezonlarda, hocanın ikinci yarı performansı ilk yarı performansından açık ara iyi.
garip şekilde zamanında hesaplayıp bir kenara yazmışım. galatasaray'ın fatih terim yönetiminde ikinci yarılardaki puan ortalamaları:
96-97: 2.23
97-98: 2.47
98-99: 2.41
99-00: 2.17
02-03: 2.41
11-12: 2.35
12-13: 2.23
17-18: 2.35
18-19: 2.35
19-20: 1.70
20-21: 2.25
pandemi ile bölünen 19/20 sezonu hariç, 2.30'un üzerinde bir puan ortalaması var ikinci devrelerde. ligimizde bunun yakınından geçecek başka bir hoca olduğunu düşünmüyorum. dolayısı ile ocak'ı işaret etmeye daha fazla hakkı olan bir hoca olduğunu da düşünmüyorum.
ama her şey rakamlardan ibaret değil. fatih terim'in ilk döneminde 4 yıl şampiyon yapıp uefa kupasını alması, belki de senin takımının kaderini değiştirdi. 3 şampiyonluk geride olduğun rakibinin önüne geçtin. avrupa kupasını da ekleyerek rahat rahat "en büyüğüm" diyebilecek hale geldin. muhtemelen taraftar sayısı olarak da ülkenin en büyüğü olmamız o dönemin sayesinde.
sadece bunu yapsa bile sonsuza kadar saygı duyarsın bu hocaya. ama o 10 yıl sonra tekrar gelip, art arda iki şampiyonluk daha kazandı ve takımını tekrar ligin en fazla şampiyon olan takımı haline getirdi.
bu da yetmedi. 5 yıl aradan sonra tekrar geldi ve bir çiftleme daha yaparak en yakın rakibiyle aradaki şampiyonluk farkını 3'e çıkardı. rakiplerini "bizim eski kupalar vardı onlar ne oldu ya" diye bakmaları için tarihin tozlu sayfalarına yolladı.
son iki şampiyonluğunda harika top oynamadık, tamam. artık yeter demeyi, başka hoca beklentisinde olmayı da sonuna kadar anlıyorum. ama adamı en azından, finansal fair play yüzünden transfer yapamadığı dönemden sonra taraftara moral vermek için söylediği sözden ibaret görmeyecek kadar saygın olur ya. 17-18'de ocak ayında giden ndiaye'nin yerine oyuncu alınmamışken donk'la şampiyon yapmış, 18-19'da as forveti satıldıktan sonra lige ve şampiyonlar ligine güçlü bir forvet olmadan başlamış, ocak transferleriyle o yılı da şampiyon bitirmiş; neredeyse her ocak ayında takımı bir önceki dönemden daha iyi hale getirmiş adamı bu cümleye indirgeyip alay etmeye çalışmayacak muhakemeyi nasıl yapamaz bir galatasaraylı. sen galatasaraylısın ve bu adam kulübün en büyük efsanelerinden biri. bu hınç kime, bu alev kime; nasıl bir zarar vermiş bu laf bize de terim adı geçince bu cümleye sarılıyoruz hemen.
hoca inşallah tekrar gelmez. hiç istemiyorum. ama yazıklar olsun bize cidden. hocayla yeni dönemde iki maç kaybederiz korkusuyla gelmesin diye hoca aleyhinde ne buluyorsak dört kolla sarılmaya değiyor mi? sev, sevme ama bu adama bu kadar saygısızlık yapmaya, sana güç vermek için söylediği cümleden vurmaya çalışmaya değiyor mu? bu adamı en son hatalarından ibaret zannetme ya da süreç içindeki laflarına büyüteç tutma dışında bir istememe yöntemi aklınıza gelmiyor mu?
bunlar yine en masumu, kifayetsiz diyen var, kulüple iki saniye tazminat konuşmamış adama paradan vurmaya çalışan var. daha iyi, daha kötü hoca gelir mi bilmem ama, bu kafa yapısındaki taraftarın takıma dair çok daha az aidiyet hissi taşıyan, ocak-eylül umursamayan, ilk sıkıştığı anda tazminatını alıp dönmenin hesaplarını yapan hocalara layık olduğu kesin.
211
2-3 tanesinde ffp sebebiyle 1 tanesinde de takımın en büyük eksiği olan b2b pozisyonu yerine regista olan assunçao alınması sebebiyle sezon başında takımı istediği gibi kuramayan efsanemizin isteğiydi.
2018/19 sezonunda şampiyon yaptı
2019/20 sezonunda takım mükemmel oynuyorken koronaya takıldı.
2020/21 sezonunda averajla şampiyonluk kaybetti
geçen sezon ligde xg'lerde yakaladığımız sayıları sonuca dökemedik, avrupa'yı anlatmaya gerek yok.
212
nihayet galatasaray teknik direktöründen duymadığımız, kanser söylem. taraftarın aklıyla dalga geçmeyen, psikolojisini kaybetmemiş, takımı iyi kurmuş bir hocamız var ve ocak ayını transfer için değil, takımın birlikte kamp yapıp iyice oturması için bekliyoruz.
215
adam gibi bir yonetime sahip oldugunuz surece hicbir teknik direktorden duymayacaginiz soylem.
216
bunu söyleyen teknik direktör ocaktan sonra makina gibi top oynattığı için doğru bir söylemdir. hoca bazıları giderken, dönüyordur muhtemelen. boşa konuşmaz hiçbir zaman.
217
yeni versiyonu taraftar temmuz'a kadar sabredecek olan sözdür.
219
yönetimsel hatalara bariyer olmak için fatih terim’in lügatımıza soktuğu bir açıklama. bu söz yüzünden hoca defalarca anlamsız şekilde yerin dibine sokuldu. finansal yaptırımların da etkisiyle hemen hemen takımı transferin son günlerinde tabiri caizse akşam pazarındaki çürük çarıkları toplar gibi önüne gelen formsuz, sakat, takımında gözden çıkarılmış vs. futbolcuları kiradan toplayıp kurarsan haliyle ligin ilk yarısını çöpe atmış oluyorsun zaten. birlikte kamp yapmamış, fiziken geri kalmış futbolcularla takım kurmak için yarı dönemi işaret etmek çok da mantıksız olmasa gerek. zaten hoca da genellikle bu yüzden ocak ayını işaret ederdi. ve öyle boşa da söylemez altını muhakkak doldururdu. ama şimdiki geldiğimiz durumda, sadece orta saha transferleri ki ben çürük çarık olmayacağına da inanıyorum son düzlüğe kaldı maalesef. yapacak bir şey yok bizim etimiz belli budumuz belli. bazen gerçekçi olup, ayakların yere sağlam basması şart. bu transfer dönemi sonundaki hareketlenme ile de tam net şekilde başarılı bir transfer dönemi geçireceğimize de inanıyorum. hem geçen sezon şampiyon olan takımı koruyup hem de daha iyilerini bu koşullarda takviye edebilmek her babayiğidin harcı değildir. umuyor ki sonunda şimdiki hocamız okan buruk için böyle bir açıklamaya gerek olmayacaktır. buna can-ı gönülden inanıyorum.
220
takiminin oyununu gelistirmek yerine surekli transfer isteyen bir teknik adamin lafi. ayni teknik adamin yardimcisinin 'çalışarak gelişemiyorsak, değişerek gelişiriz' diye bir sozu var. gerci simdi de durumumuz cok farkli degil. transfer yaparak tum problemlerin cozulecegini dusunuluyor.
221
fatih terim'in tüm sorumluluğu üzerine alıp yaptığı açıklama. bu açıklamaların bir tanesinde ndiaye gitmesine rağmen şampiyon olduk. diğerinde devre arası diagne, luyindama ve marcao hamleleri yapıldı yine şampiyon olduk. bir diğerinde saracchi ve onyekuru geldi, 8/8 yaptık, kadıköy serisi bitti, pandemi olmasa şampiyon olacaktık. bir diğerinde devre arası gedson geldi şampiyonluğu averajla kaçırdık. en sonuncusunda da eğer devre arasını görseydi belki de uefa kupasını alacaktık. hoca bu lafı söylerken boşa söylemiyordu. e tabi anlamak isteyene :)
222
terim'in yönetimin transfer beceriksizliklerini örtbas etmek için söylediği sözdür. son derece doğrudur ve başarıyı getirmiştir. bunu şu dakika okan buruk ve erden timur da söylese son derece doğrudur.
223
avrupa'da başarısız olunması gerçeğini değiştirememiştir. galatasaray yapılmayan transferler nedeniyle porto-schalke-lokomotif moskova grubundan çıkamamıştır. hedefimiz sadece lig ise ben torreira-oliveira ikilisini çok yeterli görürüm. ama şampiyonlar ligi için sıradışı yetenekleri olan ve zor taktikleri uygulayabilecek kaliteli isimlere ihtiyaç var.
224
ne de olsa mevcut kadroya dünya'nın en iyi orta sahası gelse de grupta 3. oluruz kimseyi transfer etmesek de 3. oluruz mantığıyla hareket edeceksek şimdiden duymaya hazır olmamız gereken sözler.
madem ki hedef avrupa ligine devam etmek. orta saha transferi için şubat ayına kadar vaktimiz var demek. ligde zaten 3 yerliyi tamamlamak için kerem demirbay veya kaan ayhan'ı seve seve kullanacağız gibi duruyor.
225
transfer sezonunun kapanmasina yakin akla gelen terim mottosu. taraftarda nasil bir travma yarattiysa her transfer dönemi sonunda akillara geliyor. en basta benim.