siz ne düşünürsünüz bilmem ama ben antalya veya beşiktaş'ı rakip olarak görmüyorum o yüzden fener'i baz alıyorum. çoğumuz da benimle hemfikirdir sanırım.
özellikle taraftarın genelinde oluşan "fener bu hafta kaybederse şampiyonuz" düşüncesinden dolayı
17 şubat 2013 trabzonspor fenerbahçe maçından önce bir değerlendirme yapmak istedim.
şimdi diyelim ki trabzon fener'e çaktı, ne olacak? herkesin bildiği gibi puan farkı 9'a çıkacak.
* geriye kaç hafta kalıyor? 12.
fener'in kalan maçları*:
kasımpaşa
beşiktaş (deplasman)
bursa
antalya (deplasman)
akhisar
ordu (deplasman)
eskişehir
gençlerbirliği (deplasman)
kayseri
ibb (yarı deplasman)
biz
karabük (deplasman)
yani 6 iç saha, 6 da deplasman maçları kalıyor.
bizim kalan maçlarımız:
orduspor
eskişehir (deplasman)
gençler
kayseri (deplasman)
ibb
mersin
karabük (deplasman)
elazığ
antep (deplasman)
sivasspor
fener (deplasman)
trabzon
yani 12 maçımızın 7'si içeride. ama kalan 5 deplasmanın 5'i de baba deplasmanlar: eskişehir, kayseri, karabük, antep ve fener.
fener'in deplasmanlarını hatırlayalım: beşiktaş, antalya, ordu, gençler, ibb, karabük.
* yani bize göre nispeten daha kolay deplasmanlar oynayacaklar. kasımpaşa, bursa, eskişehir ve kayseri gibi güçlü takımlarla hep evlerinde oynayacaklar. bu da onların avantajı. bir de bizimle olan maçları var tabi.
sonuç olarak fikstür avantajı bizde gibi gözükse de bence yalancı bir avantaj bu. çünkü farkı yaratacak olan deplasman maçları. o yüzden erken rehavete kapılmamak lazım.
yine de drogba'yla, sneijder'le, burak yılmaz'la, selçuk inan'la, melo'yla, semih kaya'yla ve en önemlisi de fatih terim'le şampiyonluğu nah veririz diye düşünüyorum.
* güzel günler, bizi bekler.