14051
son yıllarda eleştirinin ardı arkasının kesilmediği galatasaray’lı futbolcu.
öncelikle selçuk inan’ı ben insan olarak sevmişimdir. 2011 yazında şampiyonalar ligine direk katılacak fenerbahçe yerine, süper ligi 8.bitirmiş takıma gelerek nasıl bir galatasaray’lı olduğunu ispatladı o geldikten sonra futbol otoritelerinin de dediği gibi ligin seyrini değiştirdi.
ilk oynadığı sezonlarda inanılmaz bir katkı verdi. 2011-2012 2012-2013 sezonunda elde edilen şampiyonluklarda büyük pay sahibiydi. attığı frikik golleri ile yıllardır eksik yanımız olan özlemini çektiğimiz olaya son verdi derbilerde psikolojik üstünlük sağladık bu maçlarda.
selçuk’un kariyerinin bitme süreci fatih terim’in ayrılmasından sonra başladı hatta ilk o sezon eleştirildi ve yuhlanmaya başladı.
fenerbahçe ile oynanan mancini’nin hocalığımızı yaptığı sezonda maçı 1-0 önde götürmemize rağmen top ayağına her geldiğinde ıslıklandı, çıkarken de tepki olarak forma çıkardı bu haraketle galatasaray taraftarının gözünde büyük bir imaj kaybı yaşadı.
fenerbahçe o sezon şampiyon olduğu halde, şampiyonlar ligine gidemediği için 2. olduğumuz halde direkt biz katıldık. gelecek gelirler düşünüldüğünde ve o dönem belimizi büken yabancı kuralı olduğu için yerli oyuncuların önemi çok fazlaydı. ne kadar eleştirilse eleştirilsin selçuk ve burak gibi yerliler ülkenin en kalbur üstü yerli oyuncularıydı piyasada ikameleri de olmadığı için zamlı bir sözleşme yaparak onları hem onore ettik hem de kuraldan dolayı elimizi rahatlattık.
burda suç selçuk inan’ın değil. ünal aysal’ın da değil. tamamen tff’nindir. erkan zengin’in fiyatının 10 milyon € olduğu, tarık çamdal’ın türlü pazarlıklarla 5.5 milyon € ettiği bir pazar varken onlarla sözleşme uzatmak çok da mantıksız haraket değildi.
2014-2015 sezonunda şampiyon olan kadroda selçuk ve burak’ın önemi yadsınamaz zaten. galatasaray 4 yılda 3 şampiyonluk alması iyi yerlilerin bizde olmasına bağlıydı. türkiye liginde yıllarca iş böyle yürüdü zaten kimin yerli oyuncuları iyise o takımlar genellikle şampiyon oldu.
selçuk inan hiçbir zaman ne adam tayfadan olmuştur ne de fatih terim’e bir saygısızlık yapmıştır. fatih terim de bu yüzden seviyor zaten çok efendi ve düzgün kişiliği olan galatasaray futbolcusu kimliğini çok iyi taşımıştır. hiçbir zaman özel hayatıyla magazinsel olaylara karıştığını görmemişsinizdir mesela. takımda da çok sevilen kişidir. muslera’dan geçen sene kaptanlık pazubandını aldığı antalyaspor maçının sonunda muslera selçuk’a pazubandını ben verdim kaptanlığı hakedecek birisi çok seviyorum demişti. futbolcuların hiçbirinden duymamışsınızdır ya da saha içinde hissetmemişsinizdir selçuk’a karşı negatif duyguyu hep sevilen insan olmuştur.
selçuk inan’ın artık futbol oynamaya gücü yok, kendi kariyer planlamasını yapamadığı için bu halde. sadece pasları eski kalitesinde duruyor onun dışında bütün özellikleri dip yapmış görünüyor sahada adım atacak hali yok.
kendi de bu duruma düşmeyi istemezdi fakat kendi vücudunu iyi tanıyamamış yaşlılığın getirdiği fiziksel düşüş için yeni bir futbol felsefesi geliştiremediği için de ne zaman forma giyse hep en çok eleştilen oyuncu olmak zorunda kalmıştır.
selçuk artık galatasaray’a saha içinde hizmet edebilecek kalitede ve kapasitede değil buna hepimiz hemfikiriz.
ama bize yıllarca hizmet etmiş şampiyonluklar kazandırmış, kaptanlık yapmış bir oyuncu için jübile dahi yapılmasın gibi eleştirileri de yapmayalım. sonuna kadar haketmiştir, görkemli bir jübile ile galatasaray kültürüne yakışır bir veda ile onore etmemiz gerekiyor.
öncelikle selçuk inan’ı ben insan olarak sevmişimdir. 2011 yazında şampiyonalar ligine direk katılacak fenerbahçe yerine, süper ligi 8.bitirmiş takıma gelerek nasıl bir galatasaray’lı olduğunu ispatladı o geldikten sonra futbol otoritelerinin de dediği gibi ligin seyrini değiştirdi.
ilk oynadığı sezonlarda inanılmaz bir katkı verdi. 2011-2012 2012-2013 sezonunda elde edilen şampiyonluklarda büyük pay sahibiydi. attığı frikik golleri ile yıllardır eksik yanımız olan özlemini çektiğimiz olaya son verdi derbilerde psikolojik üstünlük sağladık bu maçlarda.
selçuk’un kariyerinin bitme süreci fatih terim’in ayrılmasından sonra başladı hatta ilk o sezon eleştirildi ve yuhlanmaya başladı.
fenerbahçe ile oynanan mancini’nin hocalığımızı yaptığı sezonda maçı 1-0 önde götürmemize rağmen top ayağına her geldiğinde ıslıklandı, çıkarken de tepki olarak forma çıkardı bu haraketle galatasaray taraftarının gözünde büyük bir imaj kaybı yaşadı.
fenerbahçe o sezon şampiyon olduğu halde, şampiyonlar ligine gidemediği için 2. olduğumuz halde direkt biz katıldık. gelecek gelirler düşünüldüğünde ve o dönem belimizi büken yabancı kuralı olduğu için yerli oyuncuların önemi çok fazlaydı. ne kadar eleştirilse eleştirilsin selçuk ve burak gibi yerliler ülkenin en kalbur üstü yerli oyuncularıydı piyasada ikameleri de olmadığı için zamlı bir sözleşme yaparak onları hem onore ettik hem de kuraldan dolayı elimizi rahatlattık.
burda suç selçuk inan’ın değil. ünal aysal’ın da değil. tamamen tff’nindir. erkan zengin’in fiyatının 10 milyon € olduğu, tarık çamdal’ın türlü pazarlıklarla 5.5 milyon € ettiği bir pazar varken onlarla sözleşme uzatmak çok da mantıksız haraket değildi.
2014-2015 sezonunda şampiyon olan kadroda selçuk ve burak’ın önemi yadsınamaz zaten. galatasaray 4 yılda 3 şampiyonluk alması iyi yerlilerin bizde olmasına bağlıydı. türkiye liginde yıllarca iş böyle yürüdü zaten kimin yerli oyuncuları iyise o takımlar genellikle şampiyon oldu.
selçuk inan hiçbir zaman ne adam tayfadan olmuştur ne de fatih terim’e bir saygısızlık yapmıştır. fatih terim de bu yüzden seviyor zaten çok efendi ve düzgün kişiliği olan galatasaray futbolcusu kimliğini çok iyi taşımıştır. hiçbir zaman özel hayatıyla magazinsel olaylara karıştığını görmemişsinizdir mesela. takımda da çok sevilen kişidir. muslera’dan geçen sene kaptanlık pazubandını aldığı antalyaspor maçının sonunda muslera selçuk’a pazubandını ben verdim kaptanlığı hakedecek birisi çok seviyorum demişti. futbolcuların hiçbirinden duymamışsınızdır ya da saha içinde hissetmemişsinizdir selçuk’a karşı negatif duyguyu hep sevilen insan olmuştur.
selçuk inan’ın artık futbol oynamaya gücü yok, kendi kariyer planlamasını yapamadığı için bu halde. sadece pasları eski kalitesinde duruyor onun dışında bütün özellikleri dip yapmış görünüyor sahada adım atacak hali yok.
kendi de bu duruma düşmeyi istemezdi fakat kendi vücudunu iyi tanıyamamış yaşlılığın getirdiği fiziksel düşüş için yeni bir futbol felsefesi geliştiremediği için de ne zaman forma giyse hep en çok eleştilen oyuncu olmak zorunda kalmıştır.
selçuk artık galatasaray’a saha içinde hizmet edebilecek kalitede ve kapasitede değil buna hepimiz hemfikiriz.
ama bize yıllarca hizmet etmiş şampiyonluklar kazandırmış, kaptanlık yapmış bir oyuncu için jübile dahi yapılmasın gibi eleştirileri de yapmayalım. sonuna kadar haketmiştir, görkemli bir jübile ile galatasaray kültürüne yakışır bir veda ile onore etmemiz gerekiyor.