resim
Selçuk İnan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Gaziantep FK
Yaş:39
Uyruk:Türkiye
  • 9426
    kendisini izlerken 38 yasinda ve sene sonu jubilesi kesinlesmis oyuncu havasi seziyorum.. toplari kapmak icin yaptigi hamleler asiri agir ve gücsüz, temposu pas istasyonu olmak icin saga sola bile kacsa rakip oyuncunun gec farketmesi durumunda bile bir deparla cok rahat yakalayip bozabilecegi cinsten.. ileri ciksa tüm iyi niyetiyle geri gelmeye bile kalksa 10 metre geriden gelip ataga katilan rakip oyuncudan bile geride kalacak halde.. bu yüzden ne hücuma dogru dürüst katki verir nede defansa.. ama ilginctir kafasi calisan futbolcudur.. hizi yok calima gitmez, dikine topta sürmez, atacagi paslarin rakip tarafindan sezildigini cabuk görür yana ve geriye pas atar, beli dönmedigi icin bir ani dönüsle rakip ekarte edemeyecegini bilir faul alir.. top kaptirma riskine girmez ama büyük takimda böyle bir oyuncunun yeri var midir dersenizde olmadigini sanirim artik konusmaya gerek yok..
  • 9428
    https://twitter.com/...s/783978784508772352

    ülkemiz medyasında inanılmaz bir selçuk inan sevgisi var. anlaşılmaz derecede son 3 senedir takımımızın ' el freni ' deniliyor genelde hayır kesinlikle ' geri vitesi' nasıl savunuluyor anlamak mümkün değil. futbol durarak oynansa kimse kıpırdamasa mükemmel oyuncu. ama maalesef selçuk bey dünya böyle değil. artık bu herifin rezalet futbolunu görmeye dayanamıyorum. ileriye tek pas atmaz ikili mücadele kazanamaz. ne ileride ne geride tek bir işe yaramaz ama bu beyefendi sürekli medya tarafından korunuyor. çok açık ve nettir selçuk inan'ı savunan herkes galatasaray düşmanıdır. her maç bütün stat tarafından yuhalanıp kardeşi burak'ın yanına gönderilmelidir. her atakta top kaptıran takımı sürekli yavaşlatan bir iç düşmanın galatasarayda olması kabul edilemez kabul edilmesi dahi teklif edilemez.
  • 9429
    kadıköyde kupa kaldırma ile sonuçlanan efsane sezonda benim için dokunulmazlığı olan tek adamdı selçuk inan. o kadar akıllı ve muazzam tercihleri vardı ki, bir top kaybı yapsa dahi 'vardır bir bildiği' diyordum. bu sevgi, her geçen sezon kredisini tüketmeye başladı. nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde, selçuk inan bir hayalete evrilmiş durumda. bu vakitten sonra toparlayabilir mi bilmiyorum, ama biz o 11/12 sezonundaki selçuk inan'ı arıyoruz.
  • 9430
    formsuz haliyle dahi 6 ekim 2016 türkiye ukrayna maçında en az bir frikik golü atabilecek futbolcumuzdu. frikikler tam sevdiği noktalardan, defalarca kullanıldı. saç baş yolmamak elde değil gerçekten. hele ki emre mor'un son dakikalarda frikiği kullanmak isteme hadsizliği, üstüne üstlük buna izin verilmesi de skandaldı. bir eleştirim de hakan çalhanoğlu'na olacak; eğer sen hakan'san ve avrupa'nın en iyi frikik kullanan oyuncularından biriysen, o topa vurdurmayacaksın. selçuk olsa, o topu kimseyi bırakmazdı. bir futbolcu kendi yeteneklerini ve görevini saplantı derecesinde korumalıdır.
  • 9431
    galatasaraylılık duruşu açısından kendisinin tırnağı dahi olamayacağın tugay kerimoğlu gibi bir efsaneye formanı atıp oyundan çıktığın derbi maçında sen bizim için bittin. yok yan/geri pas yapıyormuş, yok koşmuyormuş, yok takım içinde grupçuluk yapıyormuş falan bunlar hikaye. sen bizi o gün en önemli maçımızda bir kaptan olarak yalnız bıraktın, ve bunun sonucunda galatasaray'ın gerçek sahibi olan taraftar tarafından sonsuza kadar yalnız bırakılacaksın.
  • 9432
    selçuk inan ilk geldiği yıl inanılmaz bir performans gösterdi felipe melo ile birlikte. lakap olarak yerli xavi hatta xelçuk dedik. bu adam hala o yıl gösterdiği performansın ekmeğini yiyor. sanat dünyasından örnek verecek olursak çakallarla dans filmi gibi ilk filmin ekmeğini yiyip sonraki filmler iyi olmadı ama hala çekmeye devam ediyorlar. selçuk da hala bizde oynamaya devam ediyor. bakın bir tolga ciğerci diye bir adam aldık adamın mücadelesi hepimizi mest etti. neden çünkü bizim uzun zamandır mücadele eden orta sahamız olmadı. tamam belki selçuk dan mücadele etmesi rakibi ısırması beklenmez ondan oyun kurması beklenir ama selçuk bunu 2.5-3 sezondur yapmıyor. ilerde kankisi burak yılmaz’ı görmek isteme çabaları başka boşta olan arkadaşlarını görmeyip burak’ı tercih etmesi onu yavaş yavaş gözümüzden düşürdü. artık bu son noktaya gelindi de jong alındığı zaman hepimiz de jong - tolga ikilisi üzerinden konuştuk. selçuk’un artık kendisine dönüp ben nerden nereye geldim demesi lazım taraftarın gözünde biz onu o ilk sezondaki muhteşem ötesi performans sayesinde sevdik. o sezon belki avrupa’nın en verimli orta saha ikilisi bizdeydi. artık hepimiz selçuk’un yerine oyuncu bakıyoruz tolga gibi genç ve dinamik oyunculara yönelme mantığından ilerliyoruz. bunu bize aşılayan tolganın beklentiden fazla olan ve selçuk’un geriye giden performansıdır. selçuk gösterdiği bu performans ile galatasaray dan aldığı maaşı da hak etmiyor. gerçekten türkiye standartlarında yüklü miktarda maaş alıyor. selçuk biz seni o ilk yılki muhteşem performansın ile sevdik belki tekrar o seviyeye çıkman zor çünkü gerçekten inanılmaz bir sezondu ama bu kadar da düşeceğini hiç hayal bile etmedim. şu anda el freni diyoruz sana nerde ‘xelçuk’ nerde ‘el freni’.
    edit:imla
  • 9433
    25 mayıs 2011 günü galatasaray'ın transferini resmi olarak bildirmesine kadar geldiğini inanmadığım futbolcuydu. ancak geldiğinde galatasaray önceki sezonu ciddi anlamda sürklase eden ve asist kralı olan bir orta saha oyuncusunu aldığını anladığım andan itibaren, barış özbek'ten sonra galatasaray orta sahasında felipe melo'yla birlikte 4 yıl boyunca galatasaray'ın bel kemiği meastrosu olmuş, şimdilerin galatasaray futbol takımı kaptanı.*

    (bkz: old meastro)
  • 9434
    yetenek olarak ligdeki en iyi orta saha oyuncusudur ancak yeteneğini tam formda bir şekilde 1.5-2 yıl gösterebilmiştir. takım liderliği rolünü `wesley sneijder`aldıktan sonra oyunda daha az görünmeye başlamış ve bu da doğal olarak hatalarını daha fazla gün yüzüne çıkarmıştır. saman alevi misali kariyeri boyunca sadece 1-2 sene parlayan, sonrasında cepten yemeye devam eden oyunculardan olduğunu ise düşünmüyorum. çünkü selçuk özellikle duran toplarda gol yada asist yapma olasılığı çok yüksek bir oyuncu, bu nedenle maç kazandırabilecek bir oyuncu statüsündedir. kötü oyunu her zaman eleştirilmelidir ancak bu takımın kaptanıdır ve her oyuncu kadar hata yaptığında bile desteklenmelidir.
  • 9438
    15 ekim 2016 gençlerbirliği galatasaray maçında ilk dakikalarda carole'e çok iyi bir pas atıp soldan çizgiye indirdi. dedim selçuk biraz toparlanıyor galiba. lakin maçın geri kalanında aldığı topların tamamına yakınını muslera ve chedjou'ya oynadı. insan bi umut bekliyor ileri atsın ama yok. hamit bile oyuna girdi bruma'ya ters kanada muazzam bir uzun top atıp pozisyon yarattı.
  • 9439
    ya kaptan, bak kızmicam, eleştirmicem, sövmicem, sadece nacizane bi soru sormak istiyorum:

    - abi sosyal medyayı gram takip etmiyor olabilir misin? tüm galatasaray taraftarı senin geri pas yapmana takmış durumda ve sen sanki onlara inat nazire yapar gibi 45 metre muslera'ya pas veriyorsun, hem de etrafında rakip yokken ve boşta pas bekleyen takım arkadaşın (1'den fazla kişi) varken...

    neden ya?
    valla bana bi ulaş allahın varsa bak? meraktan geberiyorum!
  • 9440
    yıllardır hiç ama hiç bir şey oynadığı yok, buna her hafta canlı canlı şahit oluyoruz. ama artık adamın arkasında nasıl bir kitle var ise göz göre göre oynamamasına tonla para almasına rağmen adam gibi ne görsel ne yazılı basında bir türlü yer bulmuyor. ve her zaman bir şekilde savunulacak bir tarafı oluyor. yok yedekte kim varmış yok frikik atıyormuş yok iye gidiyormuş vs. aynı şeyleri takımda yasin ve sabri içinde söyleyebiliriz. her hafta rezil performanslarını izlememize rağmen yine her hafta ilk on bir başlıyorlar ve neredeyse maçın tamamına yakını sahada yürüyerek gezdikleri halde yine bir sonraki hafta oyunda tutuluyorlar.

    sonra biz bazı taraftarlar genç futbolculara destek olmak isterken bunların fan boyları ile karşı karşıya kalıyoruz. vay efendim hocadan iyi mi bileceğiz, yok antremanda kendini göstermiyor, yok koşmuyor yok şu olmuyor yok bu olmuyor.

    sıkıldım artık bu tarz muhabbetlerden, bu tarz adamları canlı canlı izleyip rezil performanslarını gördüğümüz halde halen savunmaya çalışan galatasaray taraftarlarından gına geldi, midem bulanmaya başladı.

    vakti zamanında terim de aynı şeyleri yapıyordu, eleştiriyorduk söylüyorduk yine terimciler tarafından itin götüne sokuluyorduk. şimdi yine aynı şeyleri söylüyoruz yine suçlu olan biz oluyoruz.

    yeter mk yeter, bir düşün galatasarayın yakasından. miyadını doldurmuş kabak tadı veren formayı elinin tersiyle iten her maç yerlerde sürünen na kaptan ne futbolcu hatta top toplayıcı bile istemiyorum bu camianın içerisinde.

    sizin gibi bir tarafının kılları kadayıfa dönmüş, çoktan emekliliği gelmiş ruhsuzları izlemek is te mi yo rum.
  • 9443
    top ayağına geldiğinde aşırı heyecan yapıyor ve bu hareketlerine yansıyor. hani bir asker bombanın pimini çeker de ne yapacağını şaşırır ya işte selçuk da topu ayağına alınca o şekli alıyor aynen. işte o aynı asker o bombayı elinden nasıl gelişigüzel çıkarıyorsa selçuk da topu ayağından öyle gelişigüzel çıkartıyor.

    ayrıca bugün attığı bir çok pası orta sahadan direkt muslera'ya attı. artık kimse toparlamasını da beklemiyor, beklemez de.
    emeğine her zaman saygı duyarım. ancak uzun süredir de performans alamıyoruz kendisinden. tam anlamıyla "silik" denebilir kendisine.
    umarım tez zamanda yollar ayrılır. çünkü galatasaray'ın vakit harcama lüksü yok. artık doğru futbolcular ile çıkışa geçmenin yollarını aramalıyız.
  • 9444
    herkes sallıyor şimdi selçuk'a çok kazanıyormuş, yatıyormuş, oynamıyormuş. kötü maçları kötü zamanları olmadı mı elbet oldu. o formayı çıkarıp tugay kaptan verdiği günü unutabildim mi hayır. yeniyetmelerin tepkilerini zaten mazur görüyorum, zira artık takım sevgisi başarıdan geçiyor. gözlerini kanatırken oynanan futbol "ihanet etmiş olurum abi gidemem" diyecek yürek yok artık yeni nesilde. beni tanıyanlar iyi bilir, uyuyamadığım geceler olurdu heyecandan, öfkeden. kalbim kıpır kıpır yurda mal bırakmaya gelen bir toptancının arka kasasında maça gitmişliğim bile vardır taa kocaeliden. peki bunca kızgınlık üzerine sırt çevirilebilir mi selçuk inan'a? benim için mümkün değil. kimse farketmedi belki ama ilk yarı (bkz: 15 ekim 2016 gençlerbirliği galatasaray maçı) pozisyon dahi vermeden 4-5 tane net pozisyon kaçırarak mükemmel bir futbol oynandı. açın bakın istediğiniz istatistik sitesinden yana geriye öne oynamış diye söylemekten önemlisi oyunun merkezi kim de? en çok kim topla oynamış? en çok kim isabetli pas atmış. kimin bölgesinde ısı haritası alev alev. be arkadaş her şeyi geçtim. selçuk'un galatasaraya geldiği gün dün gibi aklımda. o formayı çıkardığı gün git deseler gidecekti zaten ardına bile bakmadan sevdasını kalbine gömüp. hatırlayın o sezonu. galatasaray bitmiş tükenmiş, elde avuçta yok fenerbahçe milyonları sermiş selçuk için. kiminiz liseye yeni geçmiş adamlar, kiminiz benle, kiminiz çoluk çocuk sahibi duayen galatasaraylılardı. ve o gün, galatasarayla anlaştığının açıklamasından hemen sonra selçuk'un bir lafı düştü medyaya "bazen para pul işleri bir kenarda kalır. başka sevdalar vardır. ben kendimi bildim bileli galatasarayliyim".

    daha söz yok üstüne söylemeye bana kalırsa, affet bizi kaptan...
  • 9446
    maalesef olmuyor. arada o eski gunlerinin bir kirintisini ortaliga sacip bizi sasirtiyor ama iste o kadar. 15 ekim 2016 genclerbirligi galatasaray macinin ikinci yarisinda bir top kaybi yapti ki akillara zarar. genclerbirligi o ana kadar ki en net pozisyonunu buldu o top kaybiyla. ayrica her sarjda her ufak mudahalede kendisini yere birakma olayini o kadar abartiyor ki hic hakemin gormeyecegi ya da faulu vermeyecegi ihtimalini aklina getirmiyor. aninda kendisini yere birakip hakeme bakiyor. ki bu top kayiplarinin ekserisi ya defanstan top cikarirken, ya da set hucumu esnasinda kontra yemeye en musait oldugumuz anlarda oluyor. bu hareketleri en son eboue bu kadar yapar olmustu, sonu malum. umarim bir an once cin'e falan bir yere gondeririz de kurtuluruz kendisinden. basimiz cok agriyacak yoksa.
  • 9449
    15 ekim 2016 gençlerbirliği galatasaray maçında enfes güzel oynamıştır. şöyle ki;

    al-ver-al-ver (top kaybet) al-ver-al ver... :(

    ne biçim orta saha bu ya? rakibi sindirmez, adam adama markaj desen yok, rakibi kovalamaz, ama sorsan "koştu"... yahu mustafa sarp da koşuyordu iyi de bana mı koştu sanki? merkezi bir orta saha olarak savunma aksiyonu sıfıra yakın. aklı fikri sürekli kıçını rakibe yaslayıp faul aldırmakta ve oyunu tutarak soğutmakta olduğu için top kaybı da bu ara iyice arttı.

    e hücum kısmına gelirsek eskisi kadar şut denemez, ara pas atmaz, çalım desen yok, dripling yok, uzun menzilli hamle ve derin oyun görüşü yoksunu statik bir adam oldu çıktı... kırk yılın başı frikik ya da penaltı olacak diye selçuk inan mı besleyeceğiz?

    yok abicim adamın esktrası yok şu an, bitmiş işte idare ediyor memur gibi mesai dolduruyor. eski selçuk'u da biliyoruz ama bu adam şu an sıfırı tüketmiş.

    (bkz: burayı terk et)
App Store'dan indirin Google Play'den alın