resim
Selçuk İnan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Gaziantep FK
Yaş:39
Uyruk:Türkiye
  • 5427
    3 eylül 2014 danimarka türkiye maçında ilk yarı ortasahada m.topal la birlikte çok top kaybettiler. allahtan topal ı defansın göbeğine attı terim de biraz top alışverişi düzeldi. selçuk eski formundan çok uzak, verdiği paslar bile yerini bulamaz oldu, acilen toparlanmalı. ilk golümüz onun çabasıyla geldi ama maç genelinde kendisinden beklenmeyen bir performans gösterdi.
  • 5428
    hala kendisini toparlanması gerektiğinden bahsediliyor.
    "ah bir kendine çeki düzen verse" ile başlayan lafları duymaktan bıktım.
    selçuk keyfinden böyle kötü oynamıyor, bu düzende oynadığı sürece de kötü oynamaya devam edecek.
    sürekli defans önünde oynayıp, ilerideki 4 kişinin yükünü çektiği düzende hiçbir halt yiyemez. ilerideki oyuncuların durarak top beklediği düzende hiçbir şey yapamaz.
    selçuk'u sneijder bozmadı. selçuk'u bozan, burak yılmaz'ın sığ futbol düzeyidir. yani bir ikincil/yalancı koşular yapmak, defansı orta sahaya çekeren oyun kurucuları, kanatları, hatta bekleri ceza sahasına taşıyacak oyunu hazırlamak burak'ta yok.

    elmander sayesinde selçuk xavi sanıldı. hayır, elmander selçuk'un forvetteki ruh eşiydi.
    bugün galatasaray kadrosunda ona en yakın oyunu oynayacak umut'tu (bursaspor maçında kendisi hariç 3 kişinin ceza alanına girecek pozisyonu hazırlayacak kadar basit oynayabildi), pandev o bayrağı ele aldı.
    burak'ın kesildiği ya da cezalı olduğu bir hafta, özellikle iç sahada, umut-pandev ikilisiyle oynadığında belki de selçuk apayrı bir performans sergileyebilir.

    bir zorunluluk daha var. yanında melo yetmiyor. ısrarla söylüyorum, selçuk'un yanında 1 iç ortasaha daha olacak. süper kupa'da 4-2-3-1 rezaleti yüzünden oyun oynayamadık. hoca yekta'yı yanlarına çektikten sonra uzatmalarda varlık göstermeye başladık ama çok geçti.
    her ne kadar hoşnut olmayanlar çok olsa da, hoca bu gerçeği bursaspor karşısında da gözardı etmedi, yine 3'lü iç ortasaha ile oynadık. bu sefer iş değişti, topu 100 dakika kontrol edemeyen galatasaray gitti, tek forvet burak'a rağmen olabileceği kadar top yaptı, golü buldu bir şekilde. ama daha sağlam, oturmuş bir takım izlenimi verdi. şimdi cemali de var, bu transferi melo'ya alternatif olarak görmeyin derim, hocanın kafasındakileri gayet iyi biliyorum.

    ilaç artık burak'ın kesilmesi. o da olursa selçuk'u ceza yayına yakın bölgede daha sık görebilirsiniz.

    ek: milli takımdaki formsuzluğunun tüm nedenleri, galatasaray'dakiyle aynı. zira orada da aynı sorunlardan muzdarip.
  • 5430
    önüne pandev ile umut konmalıymış. yetmezmiş, melo kendisine yetmezmiş, ilaveten bir yardımcı daha konmalıymış. vay be ne selçuk'muş.
    bence arkasına da 2 yardımcı sweeper koyalım ekstradan. hem böyle daha güzel oynar.
    bu kadar tekdüze bir oyuncu mu selçuk? doğru dürüst oynaması için 40 tane şartın bir araya gelmesi mi gerekiyor? melo için neden böyle şartlar gerekmez peki?
    selçuk trabzonspor'da iyi olduğu zamanlarda da önünde burak'la oynadı.mesele şartlar değil. mesele selçuk'un kendisi. o kadar oyundan kopuk ki, o kadar konsantrasyondan uzak ki, 2 saniye içerisinde 2 pas hatası yapabiliyor. kendi içindeki sorunları çözemediğinden 3 metreye düzgün pas atamayacak hale geldi.
    sakallarını kesip tarz takıntısından kurtulduğu anda, lider bir 10 numara değil bir asker gibi oynamaya başladığı anda selçuk eski selçuk olacak.
    bir röportajında bizzat şunu demişti kendi ağzıyla;
    "ben 10 kilometrenin altında koşarsam fatih hoca beni takımdan kovar"
    selçuk'un özeti kendi ağzından çıkan bu cümlede saklıdır.
  • 5431
    attigi pasi 60 metreden adamin agzina sokan selcuk gitti yerine duz bir adam geldi. ne oldu bu aslan parcasina cözemiyorum sevgili sözluk. cok mac oynadigi icin yorulmus olabilir mi? söyle uzaklassa futboldan kafasini dinlese kendine gelir mi? frikik atan, 90 dakika kosan, cok iyi faul alan ve pirlo ayarinda top dagitan bir oyuncuydu. manisaspor da dahil ben selcuk'un hic bu kadar devirden dustugunu görmedim. potansiyelini ve yaptiklarini bilmesek zaten duz oyuncuydu diyecegiz ve uzulmeyecegiz ama adam ilk iki sezonunda cok fena top oynadi be... hem de cok. 30 metreden 90'a plase top birakan adam penalti kaciracak kadar sogudu futboldan. kesinlikle mental bir eksikligi var ve mutlaka cözmeli camia bunu. derdi para degil, sevgisizlik degil, yetkisizlik hic degil. peki derdi ne bu adamin?

    4ncu yildiza giderken kendisine cok ihtiyacimizin oldugu maestro'dur selcuk. ama su formuyla nasil takimi sirtlayacak hic bilmiyorum...
  • 5432
    2011-2012 sezonunda top selçuk'un ayağına geldiğinde hissettiğim rahatlamayı hatırlıyorum hala. top selçuk'un ayağına gelir gelmez "aha şimdi bizim görmediğimizi görecek" diyordum. "şimdi atılabilecek en iyi yere atacak topu". bu açıdan verimi müthişti selçuk'un. oynadığı bu oyun bana inanılmaz zevk veriyordu. yaratıcıydı. ne oldu da bu hallere düştü bilemiyorum tabi o kadar derin bir futbol bilgim yok ama selçuk böyle değildi. ama bence sebebi ne burak, ne sneijder. bir futbolcu sistemden dolayı kötü oynayabilir ama özellikleri sistemden dolayı değişmez. selçuk'un özellikleri değişti.
  • 5433
    pas atmaya çekiniyor kendisi.
    yine bakıyor, yine görüyor, ama o pası atamıyor. korkuyor. ıskalayıp yuhalanmaktan, ıslıklanmaktan; ve yana dönüyor.
    tutup kimse "niye korkuyor?" diyemez, dememeli. kişiliğidir bu insanın. kimi çıkar ne olursa olsun demoralize olmadan oynar, kimi bi düşüp toparlar, kimi ise böyle selçuk gibi çöker.
    umarım en kısa zamanda özgüvenini toparlayabilir, yoksa yolumuz sene sonunu ayrılırsa şaşırmam.
    sonuçta selçuk her şekilde klas oyuncudur. sadece klasının üzerine örttüğü korku perdesini kaldırmalı.
  • 5434
    hakkında gereksiz analizler yapılıyor. sanırım kendisine olan sevgimizden problemin kendisinde olduğu gerçeğiyle yüzleşmeyi kabullenemiyoruz. 3 sene önce 30 metreye nokta pas atan adam şu anda 3 metre yanındaki arkadaşına pas vermekten aciz. sebebi nedir bilmiyorum. ama taktiksel bir durum değil. çünkü yanındaki adama pas atamamak taktiksel bir mesele değil. yani oyun düzeniyle ilgili analizler anlamsız. yetenek sorunu olmadığını hepimiz biliyoruz. fiziksel bir sorun desen sözlükten herhangi bir adamı antrenmansız şekilde alıp sahaya koysan bu adamın pas hatalarını yapmaz. geriye psikolojik problemler kalıyor. ya özel yaşamında bizim bilmediğimiz ciddi sorunları var ya da artık doygunluğa ulaştı. ama ben artık sahada futboldan keyif alan bir selçuk göremiyorum.
  • 5435
    sezon başında bi açıklaması vardı şimdi üşendim bulmaya: kontratı da kaptık artık kötü oynama lüksümüz yok gibi bir şey söylemişti kelimesi kelimesine böyle olmasa da. kendisi hakkında geçen sezonki fenerbahçe maçına kadar umut doluydum ama o maç yaptıkları ve sonra özür dilememesi, bunun üstüne bir de kontrat + kaptanlığı alması ve bu ilk cümlede dediğim açıklamalar yine hakkında yanıldığımız bir oyuncuya tapmışız gibi intiba uyandırdı.

    yukarıda da yazılmış: etrafında oynayanlara uyum sağlayamayan oyuncumuz asıl burak. selçuk multi fonksiyonelliğini yitirdiği gibi tek fonksiyonunu da icra edemiyor. 2 metre yanındaki adama pas atamamaya başlaması etrafındaki oyuncu grubuyla net bir şekilde alakasız. bursaspor maçında böyle kaç pozisyon yememize sebep oldu sayamadım. koşu istatistiklerinin artmasıyla pas hatalarının ve oyun görüşünün kapanması arasındaki bağlantı ters okunuyor. selçuk her zaman yaptığı hiçbir işi yapamadığı için çok koşmak zorunda kalıyor zaten. futbol aklını yitirmiş gibi davranıyor pozisyonların çoğunda. selçuk kontratı da kaptın kötü oynama lüksün yoktu hani?

    sneijdeer ilk geldiğinde kısa süreli bir rol dağılımı sıkıntısı yaşandı. ilk başta buna bağlanıyordu selçuk'un formunun düşüklüğü zira hem hücumda hem savunmada daha fazla role sahip olmasından mütevellit formunun dağıldığı söyleniyordu. sneijder'i forvet arkasından sol iç forvete gönderince hücumda ve savunmada rol sıkıntıları giderildi ama selçuk'un formu hızla düşmeye devam etti? sonra melo ile birlikte 3'lü orta sahalara karşı koyamadıkları için çok daha fazla koştuğu savı öne sürüldü. sonra mancini ile birlikte melo selçuk ikilisinin arkasına yekta-ceyhun-emre üçlüsü getirildi ama selçuk'un performansında zerre iyileşme olmadı 1-2 maç haricinde? sonra sorun önündeki oyuncularda dendi. orta sahaya yardım etmeyen hücumcular olduğu için selçuk kötü oynuyor savı üretildi. işte bu sav en doğrusuydu ama yine de yeterli tatmini sağlamaktan çok uzak. zira orta sahamız son 4 yılın ilk 2'sinde sürekli 4+1 kişiden oluşuyordu. selçuk'un arkasını önünü yanını sürekli kollayan 4 tane arkadaşı vardı çevresinde. 3. yılda elmander gitti orta saha 1 eksildi sneijder geldi 1 daha eksildi (aslında eksilmedi çünkü sneijder her zaman bir pas opsiyonu olarak selçuk'a yakın oynamayı denedi ve savunmada da çakılı duran bir adam değildi hiç. kısaca emre çolak'ın ilk sene sol açık olarak aldığı rolü daha istatistik halinde verdi sneijder ama algı öyle ki sneijder hiç savunma yapmıyor. sneijder'in alan savunması gayet yerindedir, gölge presi de çok başarılıdır). sonuç olarak orta saha 3 kişiye düştü. selçuktan 1 adım geride melo 1 adım ileride 20 metre solda sneijder şeklinde. melo çılgın attı 4 yılın 3'ünde. 1'inde de gayet idare etti hangi sezon olduğu belli. sneijder çılgın attı geçen sezon. yekta-emre-ceyhun aldıkları sürelerde klasik rotasyon oyuncularımıza göre gayet yerine performanslar gösterdiler. bi tek selçuk geriye gitti. sistemler değişti, etrafındakiler çok ciddi değişmedi. göbek partneri hep melo'ydu mesela. ama bi türlü sorunun selçuk'ta olduğu kabul edilmek istenmedi. garip. istediği kadar koşsun, bu koşup pozisyon almalarının çoğu kendi yapamadığı ya da hatalı yaptığı şeyler sebebiyle oluyor. bir de burak yılmaz tabii. top kazanamayan bir orta saha, burak yılmaz'ın mucizevi bir ustalıkla attığı 20 sprint'ten 10'unda hücum faul yapması geri kalan 10'un da 8'inde topu önüne alamaması ve kaybetmesi ile birleşince elbette çok koşuyor oyun kurucumuz. önünde top tutan elmander varken iyi oynuyordu. önünde top tutan drogba varken kötü oynuyordu. drogba daha iyi top tutuyordu ama? demekki sorun top tutan forvet de değil tam olarak. sadece çok koşmasının sebebi bu. futbol aklının tıkanmasının sebebi değil.

    hangi yerliye güvensek hayal kırıklığına uğratıyor. en azından yabancılarda bunun yüzdesi daha düşük ne de olsa yabancı sınırlaması var.
  • 5438
    maalesef sadece bizde değil milli takımda da kötü oynayan futbolcumuz. kendisi 4-3-3 sisteminde 3 eylül 2014 danimarka türkiye maçında önde oynadı. yani topal-oğuzhan biraz geride selçuk önde başladı. ama hiçbir değişiklik olmadı orta saha mücadelesinden çok uzak kendisi. pas akışı zaten sağlayamıyor. birde oyunu çok ağırlaştırıyor. ben düzelir diye bakıyordum belki sevdiği terim onun kulağını çeker diye ancak hiçbir değişiklik olmamış. bu futbolla ben olsam milli takım teknik direktörü kesinlikle almam kadroya kendisini.
  • 5440
    performans düşüklüğünün nedenleri hala başka futbolcuların performanslarına bağlanan bir dönemin meastrosu. selçuk trabzon'da çıkışa geçtiği dönemde de burak ile oynuyordu beyler. artık yok yanındaki kötü yok önündeki kötü yok sistem yüzünden demeyi bırakın lütfen. yukarda da arkadaşların yazdığı gibi 2011-2012 sezonunda 50 60 metrelik pasları gözü kapalı atabilen adam artık 3 metre yana pas veremiyor zaman zaman. he efendim saçma sapan pas hataları yapacak, ayağındaki topu ondan beklenmeyecek biçimde verecek, sonra ama sebebi buraak ühühühü. sorun kimsede değil beyler, sorun pekala selçuk inan'ın kendisinde. form düşüklüğü yaşarken ıslıklanmanın etkisi midir, yoksa başka sorunları mı vardır bilemem. ama sorun kesinlikle kendisinde aranmalıdır, çıkışa geçerken de birlikte oynadığı burak yılmaz'da falan değil. hani aman pas yerine ulaşmaz da ıslıklanır diye artık yaratıcı özelliklerini kullanmaktan çekiniyor olabilir ama artık basit oynamaya çalışırken bile akıl almaz top kayıpları yapıyor. umarım toparlanır diyeceğim de bunu umarken bu sezon da şampiyonluk gidecek diye korkuyorum.
  • 5441
    duygusal bir futbolcu olduğu her halinden belli olan kaptanımız.

    hakan şükür gibi bir gol makinesinin düşük performansının ardından ardı ardına düşük performanslar sergilediği, uzun süre gol atamadığı seriler yaşadığı hepimizce malumunuz.

    selçuk zamanında bir hata yaptı, taraftar tarafından büyük bir eleştiriye maruz kaldı. o günden bu yana sahada casper gibi, sevimli hayalet modunda dolaşıyor selçuk.

    yaptığının doğru olduğunu söylemiyorum, yanlış diye de diretmiyorum, ama selçuk'un formdan düşmesinin aşağı yukarı o maça ve o maçta taraftarla yaşadığı diyalogla aynı zamana geldiğini unutmamak lazım galiba.

    selçuk duygusal bir çöküşe girmiş olabilir, taraftarla arasının bozuk olduğu kanısına varmış olabilir, eskiden aldığı desteği alamamanın etkisiyle motivasyonu düşmüş olabilir, dahası taraftardan kendi adına ümidi kesmiş olabilir.

    ben eminim ki,

    yarın bir maç başlangıcında tüm taraftar tek ağızdan "kaptan" diye seslenip tribüne çağırsa, maç içinde bizzat ona tezahürat edip desteğini belli etse, selçuk en kötü 2 maç içinde kendini toparlayıp eski haline dönebilir.

    ha, belki ilk sezon verdiği istatistiki katkıyı sağlayamaz ama, oyun içindeki selçuk keskin bir fark yaratabilir.
    acaba...

    destek vermeyecek kadar çok mu kızgınız kaptana?
    büyük galatasaray taraftarı eski yıldızını tekrar parlatamaz mı?
    çok mu iyimserim?
  • 5444
    bak selçuk abi bu sene 4. yıldız senesi, 2010-2011 sezonunda senin şampiyonluğunu çalanlar bu sene tekrar aç kurtlar gibi senin takım arkadaşına saldırıyor. futbol konuşacak ortam yok şuan ülkede. taraflı bir federasyon, taraflı bir hukuk, taraflı bir hükümet var. senin de yapman gereken saha içinde, dışında sessiz kalmamak abi. allah aşkına susmayalım artık, allah aşkına.
  • 5446
    kendisini son dönemdeki formsuzluğundan dolayı eleştirmek istemedim ancak gylfi sigurdsson karşısında an itibariyle tel tel dökülüyor.eğer şu anki düşük tempolu yana oyna geriye oyna futboluyla devam ederse ligde melo ve cemailinin performansıyla az çok idare edebilir ancak,şampiyonlar ligindeki rakiplerimizde mkhitaryan ve wilshere (ramsey) gibi sigurdsson'un birkaç gömlek üstünde,tek başına oyunu değiştirebilecek kalibrede göbek-forvet arkası oyuncuları var.umarım bir an önce toparlar,aksi takdirde avrupada bir adım sonrasını kelam etmek hayalcilikten öte birşey olamaz.

    edit:imla
App Store'dan indirin Google Play'den alın