8026
sağ (rb) ve sol (lb) beklerin temel görevleri
savunma merkezine kayma yapabilmeli ve mevkisindeki sağ, ya da sol boşluğu savunma anlamında kapatabilmeldir.
stoper, ya da kalecisinden topu almaktan korkmamalı, aldığında çok iyi oyun kurabilmelidir. günümüz futbolunda çoğu kez oyun beklerden başlar.
mevkisini ve kaymaları çok iyi bilmelidir.
ofsaytı asla bozmamalıdır.
kanat bindirmeleri yapabilmeli ve çok süratli olmalıdır.
rakip hücum oyuncusunu işaretleyerek ona odaklanabilmeli, odaklandığı hücumcuyu oyun içinde kaybetmemeli ve hücumcunun yapacağı bir sonraki hamleyi tahmin edebilmelidir.
kanadı boyunca geniş bir görüşe sahip olmalıdır.
savunmadan çıkışları hızlı yaparak oyunu bir anda karşı sahaya itebilmelidir.
takım stratejisine göre agresif olmalıdır ve temel savunma görevlerini aksatmadan, hücuma sürekli destek vermelidir.
herşeyden önemlisi gücünü ekonomik kullanmayı bilmeli, sprint gücünü 90 dakikaya yayabilmelidir. oyunun başlarından kontrolsüz ve gereksiz çıkışlar yaparak enerjisini tüketip oyundan düşmemelidir.
hücuma çıktığında atağı bitirmeyi bilmelidir. aksi taktirde arkasında bıraktığı alana atılacak toplarla sıkıntı yaşanabilir.
sağ bek (rb) ve sol bek (lb) oynayan oyunculardan istenen öncelikli görev savunmadır. dolayısıyla oyuncu bek oynuyorsa onun kanadından yenilen bir gol kabul edilebilir değildir. temelde savunma görevlerini kusursuz yapmalı ve bunun yani sira verebildikleri kadar hücum organizasyonlarına destek verebilmelidirler.
yukarıda bir bek oyuncusunun oyun içinde yapması gereken temel şeyler yazıyor. internette aradığınızda buna benzer şeyler bulacaksınız. sabri' ye buradan soruyorum. çünkü karşısına çıksam korkudan titrer ve sorumu soramam. kendisi bunlardan hangisini yapabiliyor? ya da kendisini savunmaya çalışan yazar arkadaşlar varsa onlar cevap versin.
bu adam bu takımdan kendi isteğiyle gitmesin. kovsunlar bunu. cümle aleme ibret olsun diye kapının önüne koysunlar istiyorum. çok şey mi istiyorum.
8028
4 aralık 2015 galatasaray bursaspor maçı'nda yaptığı ucuz hareketlerle birçoğumuza "başkası adına utanmak" duygusunu yaşatan, karakter yoksunu futbolcu.
galatasaray tesisleri girişinde yer alan "seni buraya getiren yeteneğin, burada tutacak olan da karakterindir." felsefesine de 180 derece ters kendisi. ne yetenek var ne karakter. ama gel gör ki 13 seneden beri bu formayı taşıyor. bu da felsefeyi ne kadar benimsediğimizin göstergesi.
8030
zamanında sabri'yi kendimce her yerde savundum. saçma sapan capsleri çıkarken, millet dalga geçerken abimmiş gibi sahiplendim kendimce. zoruma gidiyordu nolursa olsun bizim futbolcumuzun taşak malzemesi olması. hoş bunların çoğu da kendi suçuydu kendi malzeme veriyordu ya neyse.
sözlüğe de artık yazar olmaktan çok okur moddayım, bütün gün okuyup duruyorum ama bugün buraya yazmazsam içimde kalacaktı. herkesin yazdığı tarz olacak ama içime dert oldu. 4 aralık 2015 galatasaray bursaspor maçında yaptığı hareket, reklam panolarını teklemesi şaşırtmadı. yapmasa şaşardım. sabri nedir, kimdir sorusunun kısa cevabı açıp açıp izlemek lazım. herkesin de dediği gibi başkaları onun adında utandı belki de bugün. sabri utanmadı ama o ar damarı yok çünkü kendisinde, zaten olmadığı için o boş boş konuşmaları yapıp, o saçma hareketle tüy dikiyor. koskoca bakın cidden koskoca bi yıldız sneijder yanına gidiyor adamın hareketlere bak haspam. ilkokulda filan hani hocalar derdi ya ailen bu terbiyeyi mi verdi sana gibisinden son koz olarak. evet sabri'de maalesef bu kadar terbiye var. aileye girmek hoşuma gitmese de budur sabri. bir çocuk, bir birey her neyse her an öğrenir. beyni her an bir şeyler atar içeriye onları işler. sabri ailesinde, çevresinde, floryada, ilkokulunda, mahallesinde bunları gördü. sonuç ortada. aslında çoğu futbolcu müsveddesi aynı bok ama bu ara sabri göze batıyor o kadar. takımını türk futbolcusu kadar satabilecek başka bir ırk yoktur. profesyonellik zaten yok. insanların banka sırasında bile kuyrukta yaptıklarından farkı yoktur sabri'nin. devlete torpille giren adamdan da farkı yoktur. hepimiz aynı bokuz. çürümüş bi sistemin daha da çürük sonuçlarıyız.
açıklamasında diyor ya karşıma çıksalar imza isterler bu kadar işte. adam sabri, adam yıldız, adam futbolcu, adam imza istenecek kişi. biz kimiz amq? bu kafada bu insanlar. hatta onlara göre aynı gökyüzü altında nefes almamız bile uygun olmayabilir. bi yahudi'ler bi de bu türk futbolcular seçilmiş insanlar. geri kalanlar imza istemek için yaşıyor zaten. ulan sabri anam avradım olsun senden imza istemeyi geçtim sana imza vermem. senle aynı masaya oturmam, tavla oynamam, karşılıklı rakı içmem, ayran da içmem, çay da içmem ve bunlar karakter probleminden kaynaklı değil ona gelene kadar senle muhabbet edemem ben. içi boş bi adamsın sen boşluksun. ne konuşabilirsin ki sen benle? sen kimsin la, hakkaten kimsin? harun erdenay kim? sen kimsin? bu güruh siz ne ayaksınız amına koyayım afedersiniz de. kafayı yicem.
hayatı sorguluyorum her gün sizin yüzünüzden anasını satayım. fatih terim, sen, hakan ünsal, arif erdem sizler yediği kaba pisleyen nesnelersiniz. siz galatasaray'ı galatasaray yapmadınız. sizi galatasaray şimdiki olduğunuz kişi yaptı. sorun galatasaray nasıl bu hale geldi? nasıl bu yönetim takımın başında. ne hakkınız var bu yaptıklarınıza. bunların hesabını neden soran kimse yok? soracak insanlar bizleriz, taraftarlar. bizlerinde önünü tıkayan silahlı, paralı insanlar var gerçi. bilmiyorum nolcak. hayattan da, galatasaray'dan da, futboldan da soğuttunuz ya diyeceklerimi yazsam atılırım sözlükten ara sıra yazsam da içim rahatlıyor uzatmadan sonlandırayım.
saçma sapan bi entry oldu. enrtynin de aq.
8031
bumerang gibi herif. tam gitti diyorsun biranda beklenmedik şekilde dönüveriyor. ve ekliyorum. sen kimsin ulan taraftara atarlanacaksın. o taraftarki arması uğrunda savaşan herkesi bağrına bastı. sen kimsin ulan!! aciz sahte kabadayı.
8032
sabriyi savunacak birşeyler yazacaktım. ama hepsi yazıldı daha önce, eleştirecek birşeyler aradım ama en kralını zaten yapan bir sürü yazar var. o yüzden empati yapmaya çalışıyorum ben sabri olsam tabelayı tekmelemezdim. eric cantona gibi uçan tekme atardım kusura bakmayın ama sözleşmesinin uzayacağı maç sabahında sözleşmesinde ki maddenin kaldırılması için yönetimden istek geliyor oda eyvallah diyor. bir forma aldığı için ana avrat sabriye sövme hakkını kendinizde buluyorsunuz ama 5 milyon tl den bir kalemde vazgeçen sabriye helal olsun diyemiyorsunuz birde o maç kalkıp yuhluyorsunuz. sözlükte de aynı durum söz konusu kanırta kanırta şampiyon olduk diyen gökhan gönül sabriden daha çok seviliyor. yanlış giden birşeyler var bence;sabrinin hataları var ,eleştirilecek de bir sürü şey var. ama saygı dediğiniz şey karşılıklı olur ve bu saatten sonra sabri ne yaparsa yapsın sorumlusu taraftardır.
8033
taraftara şekil yapan futbolcudur.
sabri efendi senin maaşını biz veriyoruz,biz areneya gitmesek,biz futbolla ilgilenmesek,biz gs ürünleri kullanmasak görürdüm seni.
aldığın paranın hakkını vereceksin.biz 3 kuruş kazanmak için patronlar bir tarafımızdan kan alıyor,hem milyonlar kazancaksın,hemde trip yapcaksın.yok öyle yağma.
8035
yapacak tabi arkadaşlar tam oh be +1 opsiyonu yapmama birkaç maç kaldı derken yönetim maddeyi iptal ediyor. nasıl koyduysa artık. yaptığı hareket bunu en güzel yansıtan şeydi. güldüm.
8036
sabri sarıoğlu, 4aralık 2015 galatasaray-bursaspor maçının ilk yarısında, yaptığı iki büyük hata ile muslera'yı necid ve traore ile karşı karşıya bırakmıştır. ilkinde ofsayt'ı bozmuş, ikincisinde mevkisini bomboş bırakmıştır. eğer muslera'nın kurtarışları olmasa ilk yarıyı 2-0 geride bitirecektik.
şimdi bunları görmeyenler ya da görmek istemeyenler, yaptığı asiste bakarak iyi olduğunu söylüyorlar. denizli'de aynı şeyi söylüyor. demek ki maçı izlerken algılama yetenekleri donuyor.
defalarca söyledik, yine tekrar ediyoruz. sabri, sağ bek o-yun-cu-su de-ğil. olsa olsa yedek sağ kanat oyuncusu olur. yaptığı iki asisti görmemek olmaz ama o asistlerin asıl hazırlayıcıları sneijder ve podolskı. sabri'nin o pozisyonlarda yaptığını yapacak ptt 1. liginde bile 100 futbolcu var.
bir sağ bek'in asıl görevi savunmadır. eğer savunmayı ihmal ediyorsa, savunma yapmayı bilmiyorsa oynatılmamalı. çünkü her pozisyonu kaleci kurtaramaz, her pozisyon hatasını birileri telafi edemez.
8038
suratını her gördüğümde bendeki tiksinti ve nefret duygularının tavan yapmasına sebep olan yeteneksiz topçu.
8039
5 yabanciya dustuk eboue gitti ve tekrar bela oldu basimiza. veysel trajedisi de kurtaramadi bizi. mancini "sabrrriiiii sabriiiii ma porca puttanaaaa" diye bagirirken gidecek oyuncunun eboue degil chedjou olmasi gerektigini bir kere daha dusundum. gerci chedjou kendisinden beklenmedik bir performans ortaya koyup beni yaniltmisti, hala da guzel oynuyor. bu sene bu adam artik takimda kalmayacakti. bu adamin bu takimdan bu sekilde gonderilmesinin tek sorumlusu sozlesme yenileyen yonetim ve bu yonde rapor veren, zam yaptiran hamzadir.
8040
hak ettiğinin çok üstünde para alıp, beş maç kötü oynayıp, bir maç ortalama oynayınca efelenen futbolcu. ayrıca önündeki kanatla anlaşması çok zayıf.
8041
maçı stadda izleyenler mutlaka görmüştür ilk yarının sonuna doğru ıslıklanmaya başladığında başını ''yazıyorum bunları bir kenara'' der gibi sallamaya başladı. sanırım bu olayı kimse farketmedi ama en son yaptığı reklam panolarını tekmeleme olayı ise tamamen kendi ayağına sıkmış oldu. maçtan sonra ki ''heyecanımdan dolayı reklam panolarını tekmeledim , taraftarımıza kızgınlık söz konusu değil.'' açıklaması tamamen samimiyetsiz olduğunu gözler önüne sermiş. eğer o pozisyonlar gol olmasaydı yinede o hareketi tribünlere yapabilecekmiydi çok merak ediyorum.
8042
4 aralik 2015 galatasaray bursaspor macinda iyi oynar gibi gozukmesinin tek sebebi takim arkadaslarinin isliklanir diyerek gol pozisyonlari disinda kendisine pas vermemesidir.
8043
4 aralik bursa macini seyredemedim, simdi kahvaltida lig tv'yi izliyorum. daha ilk 3 pozisyonda yedigimiz ataklarin hepsine damga vurmus. isin ilginc yani ozellikle 2'ye bir yakalandigimiz pozisyonda sabri uyuyor chedjou one cikarken ve 5 metre ofsayti bozuyor ama lig tv yorumculari tek kelime etmiyor. sonra kontra yedigimiz pozisyonda sag bekimiz kadraja bile giremezken podolski emre'yi kovaliyor ve jose merkez orta sahadaki adama yakin durmadi diye itin kicina sokmaya calisiyorlar. ayni pozisyonda selcuk da kadraja girmiyor, selcuk nerede diye de sormuyor adamlar. sonraki pozisyon yine takim defansi yanlis kurulmus, yine tek suclu jose ligtv spikerlerine gore.
bu zihniyetin allah belasini versin. sabri acik acik suclu olmamak icin kadraja bile girmiyor, jose'nin sucu beceremeyecegi halde geri donmek mi? sabri 5 metre ofsayt bozuyor uyudugu icin adamlar agzini acmiyor. o pozisyon oncesi sabri adamina yaklasiyor, top acilinca rakibi birakip iceri giriyor spikerler yine agzini acmiyor. ustune bir de ustune sabri macta cok iyiydi diyor herifler.
siz futbol biliyorsaniz eger ikiyuzlusunuz demektir. eger bilmiyorsaniz bari susun da rezil olmayin.
sabri'ye soyleyebilecegim bir sey kalmadi artik. o cozmus turk izleyicisini, kadraja girmedikce suclu olmazsin. ofsayti da arada boz sorun degil, senden once suclanacak illa yabanci bir gunah kecisi bulunur.
8044
her gun buraya 'senden tiksiniyorum, bir sonraki macta seni yine yuhlayacagim' diye yazmak istedigim canli. futbolcu degildir belki sporcu olabilir.
8045
maça niye gidiyoruz; iyi futbol seyredelim olmuyorsa da hiç olmazsa maçı kazanalım diye. ilk yarı rezalet bir futbol ikinci yarı taraftarın hakeme olan tepkisi ile başlayan bir coşku takımı da biraz hareketlendiriyor ancak bir sorun var, ne zaman top sabri ile buluşsa bir takım ıslıklar ve protestolar bu durumu yadırgayan podolski ve muslera bile taraftara hayretle bakıyorlar. öyle ki bir pozisyonda tam atağa kalkmışız sağda sabri bomboş podolski topu sabri'ye çıkarmakta tereddüt ediyor. sonra bilinen gelişme sabri'nin dahili olduğu iki pozisyon sonunda kazanılan iki gol ve sabri'nin davranışı.
her gün bu sütünlarda senden tiksiniyorum diye yazman da hiçbir mahsur yok. hatta sabah uyanınca ilk işin bu olsun, ancak sahada o mevkide daha iyisini alamadığın veya bulamadığın için oynattığın futbolcunu üstelik takımın kazanmaya şartlanmışken her top ayağına geldiğinde ıslıklayıp protesto eden canlı, taraftar değildir. beliki kendisini galatasaraylı sanıyordur ama taraftar olamaz.
8046
4 aralik 2015 galatasaray bursaspor macinda, yasin öztekin'in golünden sonra bünyene çeşitli hormonlar salgılatarak sana haklı olduğunu hissettiren, aslında ıslık değil övgü hak ettiğini söyleyen; bundan mütevellit sinir uçlarına 'reklam panosunu tekmele' emri veren, o sert ve sinirli bakışlarını sınırlı yetileriyle tribün'e çeviren beynin var ya:
işte bizim bütün problemimiz 'o'.
8048
kendisi bana göre galatasaray'a gelmiş geçmiş en kötü sağ bektir. seneye olan opsiyonunun iptal olmasına inanılmaz sevindim. sanki ona ödenecek paralar kendi cebime girmiş kadar sevindim. sezon başında karşımda önlerini iliklerler demeyi biliyordu. şimdi ıslıklarken mi morali bozuldu beyefendinin? kendisini zerre sevmiyorum. sevmek de zorunda değilim. onun haricinde her galatasaray topçusu canımdır. dünkü maçta da zerre top oynamadı. bursaspor o koridoru hallaç pamuğuna çevirdi. sonra gol pası verince de taraftara yine artistliğini yaptı. sonra da taraftar niye ıslıklıyormuş. az bile yapıyor bence.
8049
kendisi sadece yedek futbolcu olsa, asla ilk 11 olarak düşünülmese, karakteri düzgün olsa, 500.000 euro gibi bir fiyata oynasa, kupa maçlarında oynasa, basit iç saha maçlarında ve şampiyonlar ligi öncesi-sonrası maçlarında oynasa taraftar kendisine bu kadar sinir olmazdı.
ama arkadaş, hem yeteneksizsin. hem de taraftara atar gider. tamam eskiden teknoloji falan derken, sadece kendi ligindeki adamı izliyordun. artık öyle değil yahu, belçika ligindeki sağ bekleri bile hepimiz canımız isterse gerek verileri yıllık incelemeyle toplanan oyunlardan, gerek internetteki 90 dakikalık kayıtlardan takip edebiliyoruz.
sen kimsin sabri ?
8050
passolig viralidir. passolig geldi geleli maça gitmiyorum ama stadyumda olan renktaşlara destek vermek için alacağım bir tane gidip bende ıslıklayacağım.
