bordeaux maçı sonrasıydı. bülent hoca eliyle itekledi sabri'yi sahanın ortasına gönderdi. taraftar ile kucaklaş dedi. sabrim çekingen, sabrim korkuyor... kalbi taraftar çekingesinden dolayı pır pır... topladı kendisini, kutsal formayı güzelcene serdi hafif çiseleyen yağmurun altında ahenkle dans eden yaşlı çimlerin parlak, yem yeşil ve nazik yüzeyine. forma üzerinde secdeye gitti. belki de ailesinden sonra en değerli varlığıydı o forma. o maçı sami yen'de izliyordum ben de. tarihe tanıklık ettim, ki ne mutlu bana...
yıllar sonra ölmez de sağ kalırsam, 70-80'li yaşlarımı görürsem hatırlayacağım birkaç maçın içerisinde olacaktır o maç.
üzülerek dile getirmek istediğim bir başka konu ise kapalı. her geçen sene biraz daha eksiliyor. bu sezon öncesi set çekildi yılların tribününe. etkileyeceği şüphesizdi tribüncüleri. etkiledi de. 9 yıl aradan sonra takımın ruhu yeni yeni toparlanıyorken, şimdi sıra kapalı'ya mı geldi? onlar da toparlayacaktır eminim. silkelenme vakti geldi. geçen senenin görüntüleri ile bu sene arasında bile gözle görülür fark var. daha da kötüye gitmesin ne olur. bırakın eski açık eski açık gibi kalsın. kapalı, kapalı gibi. hepsinin tadı ayrıdır. farkında olmadan bir kültürü yok ediyoruz bes belli.
bu çok uzadı. sabri kardeşime bir kez daha teşekkür ediyorum. üşenmedi ve bana kendisi üzerinden bu sözlerimi duyurmamı sağladı. aslan sabri.
http://www.youtube.com/watch?v=o1nt4I-rKcs