24 kasım 2012 elazığspor galatasaray maçında felipe melo yerine kaleye gecse muhtemelene topu tutamazdi. sadece sabri degil, melo yerine sahadaki diger 8 kisiden kim gecse o topu muhtemelen tutamazdi. melo'nun tutmasi da mucize gibi bir seydir. dahasi, kalecilerin de penalti kurtarmasi buyuk bir seydir ve genelde buyuk sevinc uyandirir.
simdi ben bu kadar bilindik seyleri niye tane tane, gerizekaliya anlatir gibi anlattim? cunku hala firsat gecse de sabri'ye caksam diyen; bunun komik oldugunu dusunebilen, bununla prim yapmaya calisan, "sozluge yazim da bir 10 numarali entry'lere girim" zihniyetiyle buraya entry girip artik bunun komik olmadigini ofsayt alinca ogrenen tonla adam var.
sabri artik yedek. ama cikti mi cluj gibi dunki gibi elinden geleni yapiyor. aynen onceki senelerde de espri yapma istegi gozunu burumuslerin de gormek istemedigi gibi iyi de oynuyor. cluj macindaki gibi o oyuna girerken tribunlere ve takima kan geliyor. simdi siz bunlari gormek istemeyebilirsiniz. gecene senelerde de gormuyordunuz da o zamanlar moda oldugu icin pek tepki gelmiyordu. biz goruyoruz ve bu takimin kaptaninin degerini biliyoruz neyseki. varsin sabri actigi 10 ortanin 3'unu daga tasa yollasin. varligi bana yetiyor.
bitmedi su adamla davaniz arkadas. hayir, derbi kazaninca falan mac sonu "sabriiea buraya uclu cektir cimbomaa" diye gevrek gevrek bagiriyorsunuz; ikiyuzluluk oluyor.
ps: sayet sozluge eskisi gibi niye ragbet yok, niye sozlugun kalitesi dustu diye merak ediyorsaniz, 5 dakikanizi sabri basligina ayirin. cok uzaklara gitmeye gerek yok.
