kalecinin kıpırdayamadığı 2 frikik golünün sahibi. lakin buradan 2 takıma da sesleniyorum, baraj için hala adam eksikse biz burdan gönderelim beyler. zati mineiro'nun taktiği sanırım, onlardan 8 kişi zaten barajda, üstüne bir de 4-5 kişi rakip takımdan, 12-13 kişilik bir baraj yapıyorlar. kaleci napsın..
menajeri 30 ekim'de türkiye'ye geliyormuş. belli ki beşiktaş'a çok yakın. futbol olarak, istatistik açısından hiçbir sike yaramayacak orası kesin de gözler de bayram edecek orası ayrı.
ancak ben artık "yeter yıldırım demirören"'e dönüşen mantıktan uzaklaşılması taraftarıyım. vizyonu olmayan transferlerin artık bu ülkede forma giymemesi lazım.
drogba tamam. sneijder tamam. ronaldinho değil.
laflarına girmeyeceğim ama cidden öyle amk. drogba'dan ne alacağın belli, sneijder belki kendini bulur dersin ama ronaldinho ne katar ki sana? sadece puslu gözlerle hatırlarsın beşiktaş formasıyla bir beşiktaşlıysan.
alacaksan barcelona'dan almalısın ki sende bir şeyler kanıtlamaya çalışsın. milan'da yapamadığını sende yapar belki. keita, lincoln, kewell, quaresma, elano hep aynı hikâye. bizde patlayacak demenin ürünleri.
hem uyarayım sahaya girersen allah allah! diye, ilk ronaldinho kaçar... yazık, günah.
806
kesinlikle bir vizyon transferi değildir elbette ama özellikle elano ve quaresma gibi oyuncularla kıyaslamak da biraz haksızlık gibi geliyor bana. keita bir alt basamağa inmiş, tekrar bir üst basamağa çıkma ihtimali olan yetenekli bir kanat oyuncusuydu; fakat yaşı da vardı. kewell, en üst seviyede oynamış profesyonel bir isimdi. lincoln ve quaresma benzeri riskler taşıyan transfer tipleri, çok yetenekli iki oyuncu. bir tanesi büyük takımlara uğramasına rağmen oralarda tutunup dünyanın en iyileri arasına girme şansı varken bunu tepmiş, nihayetinde soluğu beşiktaş'ta almış bir adam. öbürü ise; o sıçramayı asla yapamamış ama çok yetenekli bir oyuncu. elano; bana biraz nuri şahin'i andırıyor şimdi dönüp bakınca. sistem oyuncusu, iyi işleyen sistemde ışıldar ama sistemsiz bir ortamda günah keçisi olmaya müsait; ortalama üstü meziyetleri olmasına rağmen.
şimdi bütün bunları bir kenara bırakıp ronaldinho ismine bakalım. bu adam bir dönemin tartışmasız bir numarası. önce bunu bir kenara not edelim. yaşı otuz üç. fiziksel olarak elbette eski günlerini mumla aratacak durumda, ancak bizimkisi gibi ikinci sınıf liglerde iş yapmaması bana göre sadece sistemsizlik ile alakalı olacaktır. yaşı otuz üç. bir buçuk sene dahi faydalanabilirse beşiktaş kendisinden, müthiş iş yapmış olur. bunun için de hangi dizilimle sahaya çıkarsa çıksın, ronaldinho'nun fiziksel yetersizliklerini kapatacak işçiler bulundurmalı orta sahasında. dönüp bakıyorum, bu tanıma uyan orta saha oyuncuları beşiktaş'ta var mı? var. ve hatta olası bir transfer durumunda şunu da düşünmek lazım; kendisi ile bundan çok değil, bir veya bir buçuk sene önce ilgilense beşiktaş, bu transferin tam karşılığı zamanın hagi transferi olur. ha, faydalı olur olmaz meselesi tam bir kumar. böyle düşünenler ile kesinlikle hem fikirim ama özellikle beşiktaş ayarında bir takım için; maddi olarak müthiş yükümlülükler getirmeyecekse oynanabilecek bir kumar. onu da somutlaştırayım mesela; drogba ayarında bir sözleşme ile oynayacaksa ronaldinho, bu riske girerdim ben beşiktaş yöneticisi veya teknik direktörü olsaydım.
ez cümle; olası bir transferi guti veya quaresma transferine benzemez. açıkçası gözümü korkutmaz, ama sahada görmekten, izlemekten keyif duyarım.
eyyorlamam bu kadar.
807
son yıllarda fizik gücü düşmüş olsa da tekniğiyle baya bir iş yapan futbolcu. duruma böyle bakınca süper ligin gelmiş geçmiş en büyük trollü, koşmadan iş yapan, tabelaya oynayarak maç çeviren ve 35 yaşına kadar bunu başarıyla yapabilen alex'in üç gömlek daha iyisi gibi gözüküyor ki beşiktaş'a gelme ihtimali karşısında haliyle çekiniyorum. bir de memleketindeki dünya kupasında oynayabilmek için olası bir ocak transferini hayvani bir fırsat olarak görüp kasarsa durum biraz daha korkutucu olabilir, sonuçta sözünü ettiğimiz kişi 5 sene öncesinin tartışmasız en iyi futbolcusuydu.
808
türkiye'de her türlü iş yapar.
gelsin beşiktaş'ta oynasın fark etmez, nasıl ki sneijder'i, drogba'yı izlerken rakipler kıskanıyor, biz de ronaldinho'yu kıskanalım n'olacak?. futbolun güzel tarafı bu.
809
brezilya'ya döndükten sonra yükselişe geçen ve özellikle atletico mineiro'da küçük takımın* büyük futbolcusu imajına bürünen bir futbolcu. ben de türkiye liginde iş yapacağına inananlardanım.
810
basbaya da vizyon transferidir. vizyon illa avrupa ile olmaz. küçük takımların yada ekonomik olarak can cekişen takımların vizyonu lig şampiyonluğudur. en son 5 sene önce maçını izleyenler hiç konuşmasın. net çağında yaşıyoruz dileyenler açıp kendisinin maçlarını izleyebilir. şu an ki haliyle yeter ki ben futbol oynamaya geldim desin, beşiktaş'ı 3 gömlek atlatır. dünyanın en boktan liglerinden birindeyiz. derbi maçları bile güreş müsabakaları şeklinde gerçekleşiyor. bu ligde ronaldinho gibi birinin form durumuna koşmasına gerek yok ki 90 dakika rakip ceza sahası ile orta saha arasında direk gibi dikilsin ayağına top geldini hareket etsin yine iş yapar. dünyanın gelmiş geçmiş en teknik futbolcularından biri. inş gelmez :(
811
galatasaray'da oynamayan aktif futbolcular içinde en sevdiğim. umarım rakibimin formasını giymez.
henuz transfer sezonu icinde bulunmadigimiz icin, ayrica teyit edilmis resmi bir gelisme de olmadigindan oturu besiktas'a olasi transferi an itibariyle eto'o bitmiş menzilinden oteye gidemeyen futbolcu durumundadir. biz de batistuta'yi almisiz kesin bilgi ama imza ocak ayinda:(
815
kendisinin genç takımda oynarken 23-0 biten maçta 23 gol atmışlığı vardır ve ilk olarak dikkatleri bu şekilde çekmiştir.
816
ronaldinho'nun künyesi:
dünya kupası -> kazandı. balon d'or -> kazandı. şampiyonlar ligi -> kazandı. copa libertadores -> kazandı. copa america -> kazandı.
adam bir oyuncunun kazanabileceği bütün kupaları kazanmış.
fake gibi duruyor. umarım öyledir. beşiktaş'a gelmemesi gereken efsanevi futbolcu. messi gelsin ama bu adam gelmesin. hiç ligin kalitesi artar, lig renk kazanır muhabbetlerine girmeyeceğim. bu adamı rakibimde görmek istemem.
ilkokul mezunu bir beşiktaşlı'nın elinden çıktığı o kadar belli ki 5 satır yazıda 15 tane yazım hatası var. ayrıca fake olduğu adres bölümünde yazan beşiktaş'ın ş'lerinden belli. word'de eğer türkçe'ye uyumlu bir karakter dili kullanmazsanız türkçe karakterleri büyük harf olarak veya başka karakterde gösterebilir. ki burda da böyle bir durum söz konusu.
dipnot: türkçe karakter kullanılmayan yerleri de hatalı saydım. ç'nin ve ı'nın olduğu bir klavyede kimse bana ğ ve ş'nin olduğunu söylemesin.
825
anaokulunda arkadaşları patates baskı yaparken beşiktaşlı bir minik tarafından hazırlanan caps'in öznesi olmuştur.