açık açık söyleyeyim; hayatımda bir program boyunca hiç değiştirmeden izlediğim olmadı. hatta daha da net söyleyeyim; şu ana kadar izlediklerim 1 program dakikası etmez. kendisini buradan tanıyorum. eşe dosta sordum; fanatik fenerbahçeli dediler. ben de izlemeye gerek görmedim. biraz soğuk algınlığım var hava değişiminden mütevellit, annem ıhlamur falan yaptı, kıçımı sabitleim koltuğa açtım izliyorum kendisinin programını.
güntekin onay'ı gördüm. olaylı
roma maçından beri hastayım bu adama.
çocuklarımız roma polisini dövüyor demişti. benim futbolcuma çocuklarımız demesi bile yetmişti sevmem için. sonra da hiç izleyemedim kendisini zaten. neyse, rıdvan'a bakıyorum anlatıyor bir şeyler...
sözlükte anlatılan her şeyi yapıyor bir bir;
alex'i övüyor,
bilica'yı savunuyor,
daum'a şapka çıkarıyor,
fenerbahçe her branşta finalde diyor falan...
ama çok güldüm; ''bizim takımımız yani şey fenerbahçeliler diyor bizim takımımız diye''... böyle bir şey geveledi.
güldüm sadece. ben ki tv'de 1,5 saat seni izlemedim tek celsede anlattın ya bana da ne denli fenerli olduğunu. demek milli maçta semih kafayla beraberlik golünü atınca hey yavrum benim çığlığı doğuştan gelen refleksinmiş.
o değil de rıdvan hoca belki yarın öbür gün bir şekilde bu yazı gelir önüne. belki şansım yaver gider, sadece bir şey soracağım;
fenerbahçeli futbolcuların hepsi yere düşerken, topa çıkarken, plonjon yaparken, kendilerine faul yapıldığında bile yere düşmeden önceki son hamleleri ayaklarını rakibe uzatmak ya da bir diğer deyişle tekme atmak oluyor. bak iddia ediyorum bir tek fenerbahçeliler yapıyor bunu. ben daha baros'tan, ernst'ten, alanzinho'dan göremedim. ama dün gece emre, volkan ve en efendi futbolcularınızdan alex bile yaptı bunu.
(bkz:
can you make some comments about this point)