176
takımlar bir birilerinin çözümlerini kopyalarlar. yani ligde oyun kırıcı bir etkisi olan oyuncular ister istemez diğer takımları etkiliyor ve o tipolojiyi takımlar aramaya başlıyor. onyekuru'nun ve bruma'nın (burada daha farklı bir tipoloji ile oynadığını düşünsem de kariyerinin daha öncesinde bize anlattıklarıyla nani) oyunu kırması nkodu ve samual transferlerine sebep oldu. talisca'nın başarısı benzeri bir rolde oynayan (kalite olarak çok daha gerisinde olsa da) emre akbaba'yı galatasaray'a getirdi. appiah bize tek ön libero ve enine geniş alanda oynayan stoperleri hatırlattı. selçuk-colman ikilisi selçuk-melo ikilisine evrildi ve bundan bir iki sene sonra çift yönlü bir ikili yaratmaya çalışan beşiktaş atiba-veli tandemini kurmaya çalıştı (veli'nin sakatlıkları buna çok izin vermedi ne yazık ki). 4-2-3-1'de stoperlerin önünde savunmacı 2'lilerle oynamak ülkede tutunca daha fazla takım bunu yaptı. 5'li savunmaların sayısı önümüzdeki yıllarda artacaktır. yani özetle birinin başarısı bir başkası için kapı açıyor.
ghezzal'da böyle bir oyuncu. aslında bana sorarsanız bu tipolojiye çok yakın ve aynı kalitede bir oyuncu var elimizde. o da soso. ancak ghezzal'ın farkı daha stabil bir performansı hemen hemen bütün sezona yaymasıydı. bu sebepten soso "çok iyi, özel bir oyuncu" cümlesiyle kafamızdayken ghezzal ligi kıran bir oyuncu olarak aklımızda.
hocalar belli prensiplerine uyacak farklı kaynaklardan çözümleri kullanıyorlar.
haliyle galatasaray'ın oyuncu ararken aradıklarını özetlemek için ghezzal'ı örnek göstermesi çok doğal. benim tahminim bu ghezzal tipinde bir oyuncu konuşuldu ve menajeri de piyasa yoklaması için bize de oyuncu önerdi. tamamen spekülasyon yapıyorum bu arada ancak bana makul geliyor. ben galatasaray'ın özellikle ghezzal'a gittiğini tahmin etmiyorum.
not: bu arada hepimiz kabul edelim soso içimizde ukde kaldı. soso'nun tavanını çok daha yukarıda görsem de ghezzal kaliteli bir performansı düzenli gösterince bakın nasıl ligi kırdı. (bu arada ben ghezzal'ı çok beğendim geçen yıl. belki de objektif olmadan değerlendirdiğimde ben soso'yu onun da üstüne koyuyorum.)
ghezzal'da böyle bir oyuncu. aslında bana sorarsanız bu tipolojiye çok yakın ve aynı kalitede bir oyuncu var elimizde. o da soso. ancak ghezzal'ın farkı daha stabil bir performansı hemen hemen bütün sezona yaymasıydı. bu sebepten soso "çok iyi, özel bir oyuncu" cümlesiyle kafamızdayken ghezzal ligi kıran bir oyuncu olarak aklımızda.
hocalar belli prensiplerine uyacak farklı kaynaklardan çözümleri kullanıyorlar.
haliyle galatasaray'ın oyuncu ararken aradıklarını özetlemek için ghezzal'ı örnek göstermesi çok doğal. benim tahminim bu ghezzal tipinde bir oyuncu konuşuldu ve menajeri de piyasa yoklaması için bize de oyuncu önerdi. tamamen spekülasyon yapıyorum bu arada ancak bana makul geliyor. ben galatasaray'ın özellikle ghezzal'a gittiğini tahmin etmiyorum.
not: bu arada hepimiz kabul edelim soso içimizde ukde kaldı. soso'nun tavanını çok daha yukarıda görsem de ghezzal kaliteli bir performansı düzenli gösterince bakın nasıl ligi kırdı. (bu arada ben ghezzal'ı çok beğendim geçen yıl. belki de objektif olmadan değerlendirdiğimde ben soso'yu onun da üstüne koyuyorum.)