gece uyanıp durdum. aklıma sürekli ndiaye'ye verilen paralar geldi. bir türlü makul bir duruma oturtamadım.
bonservis konusunda haydi diyelim, tamam. taksit, maksit ayağına faiziyle (faiz haram aslında ama
*) 9 m €'ya aldık. ingiliz takımları öyle bonservisler ödüyorlar ki ndiaye için gerçekten çift haneli rakamlara çıkmış olabilirler. ona da bir şey demiyorum. zira onlar için artık tek haneli bonservis rakamları bedavadan biraz pahalı. ndiaye fena oyuncu da değil. 27 yaşında. ona da tamam.
ama arkadaş yıllık 2,75 m €'yu ben içime sindiremiyorum. aklım almıyor. 4 yıllık sözleşme bir de. hadi en temiz yürekli halimle bu paranın 750 bin €'sunun menajer komisyonu olduğunu düşüneyim yıllık. yine de ndiaye için 2 m € keş para çok fazla. çok yahu. hiçbir yerde alamazdı bu parayı. ne bjk ne fener vermezdi. avrupa'da zaten eline keç geçecek paranın 2 m € olması için 4 m € civarı bir sözleşmeye imza atması lazım. mümkün değil.
tamam kabul ediyorum. tolga'nın ve serdar'ın 2 m € aldığı yerde belki ndiaye için de 2 m € makul karşılanabilir. ama yine de bilemiyorum yani altan.
üstünde aşırı bir baskı olacak. çok iyi oynaması lazım. skora ciddi katkı yapması, sahada göze hoş gelen işler yapması ve takımın hem hücum hem de defans yükünü ciddi anlamda sırtlaması lazım. iki işi birden çok iyi yapmak zorunda.
bir yandan da şanslı. zira eğer torpil olayı dönmezse etrafında iyi adamlarla (fernando, belhanda, feghouli, maicon, mariano, gomis hatta 1 tane de bu seviye sol kanat deniyor) oynayacak. eğer ki geçen seneki takıma bu şartlarda gelseydi devre arasında donk'tan beter muamele görürdü.
oyuncuya yüklenmeyelim yalnız. adam daha yeni geldi. zamana ve takımı tanımaya ihtiyacı var. ilk defa büyük takımda oynuyor. bu çocuğa yüklenmek bize sadece daha fazla zarar getirir. ancak bu paralar mutlaka sorgulanmalı.