eurosport spikeri
aras yetiş'in snooker maçı anlatırken hakkında şöyle ilginç bir hikaye paylaştığı snooker oyuncusu. ben de biraz araştırdım ve daha detaylı yazayım.
neil avustralya'dan taşınıp ingiltere'nin cambridge şehrinde yaşamaya başladığı zaman
joe perry ile aynı kulübe gitmeye başlıyor ve hazırlıklarını orada yapıyor. bir süre sonra antrenmanlarını perry ile yapmaya başlıyor ve aralarındaki arkadaşlık giderek artıyor. o sıralar (2006-2010) neil büyük bir çıkış yakalarken perry çok kötü bir dönem geçiriyor. nihayetinde 2010 yılında neil dünya şampiyonluğuna kadar ulaşıyor. bu esnada perry de neil'in ona hiç destek olmadığını düşünüyor hatta bir röportajında bunu dile de getiriyor. daha sonra bu neil'e sorulduğunda perry'nin ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu ama bu yeteneğinin ortaya çıkması için bir turnuva kazanıp omzundaki yükü atması gerektiğini söylüyor.
yıl 2013 ve perry 22 yıllık kariyerinin ilk şampiyonluğunu kazanıyor ama bu küçük bir sıralama turnuvası olduğu için (tenisteki atp 250 gibi diyelim) çok da değerli bir şampiyonluk olmuyor tabi. ama bu şampiyonluk ona bir form kazandırıyor ve sonraki dönemi iyi geçiriyor. yıl 2014 ve nihayet kariyerinin ilk büyük turnuvasında wuxi classic'te finale çıkıyor ama finalde rakibi arkadaşı ve yıllarca beraber antrenman yaptığı neil robertson oluyor. 19 frame üzerinden oynanan final maçında perry 9-8 önde iken son iki frame'i neil alıyor ve şampiyon oluyor. maç bitiminde ise neil robertson şampiyonluğa sevinmek yerine perry ilk büyük finalini kaybettiği için gözyaşlarını tutamıyor.
işte o maçın son frame'i.
https://www.youtube.com/watch?v=SpDRHCBPgu8