• 21951
    "kupa maçlarımız vardı. geçen hafta ligde galatasaray ile oynadık. şu anda da fikstürün azizliği mi diyelim. cumartesi günü de fenerbahçe ile oynayacağız. kupa da oynamayan arkadaşlarımızı görevlendirdik. galatasaray maçında çok üstün oynamıştık. oyun olarak bizi memnun eden bir maç oynadık. önemli olan tabiki istediğin kadar iyi oyna puan alamadıktan sonra bir anlamı yok."

    "fenerbahçe maçında tek amacımız puan ya da puanlarla ayrılmak. rakibimizin kendi sahasında güçlü olduğunu biliyoruz, herşeyin farkındayız. ben takımıma güveniyorum. galatasaray maçında olduğu gibi galibiyeti düşünürek oynayacağız. elimize gelen fırsatı değerlendirmek istiyoruz."

    "bütün hakemler bir gerçek büyük takımlara karşı hata yapmaktan korkuyorlar. böyle olunca da büyük takımlara karşı genelde hata yapmıyorlar. bizim gibi anadolu takımlarının verilmeyen penaltıları gündeme gelmiyor."

    "galatasaray ile oynadığımız son lig maçında ilk gol öncesinde faul yok ama faul verildi. yine maçta murat ceylan'ın ayağına gelen krampon oyuncumun bileğini deliyor hakem görmedim diyor. ama ben başka takımla oynarken benim oyuncumu rahatlıkla atabiliyor. anadolu takımlarına baktığınız zaman hakemler kahraman gibi davranıyor. ancak büyük takım maçlarında ise çekiniyorlar. maalesef türkiye'de hakemleri koruyamıyoruz, hakemlerin arkasında da güçlü şekilde durulsa onlar da her maçı korkmadan yönetebilirler. yine anadolu takımlarının maçlarında hata yapılsa bu defa basın yazmıyor. geçilip gidiliyor. eğer büyük takımın bir maçında hakem bir hata yapmışsa veya büyüklerin aleyhine verilen penatlıdan gol atıldıysa hakem en ufak şeyde penaltı verecek diye bekliyoruz. federasyon hakemlere gerekli korumayı yapar destek verirlerse daha iyi maç yönetirler."

    "hakemler büyük takımlara karşı hata yapmaktan çekiniyorlar. bizim kimseden korkumuz yok. hakemlere de güveniyoruz. maalesef hakemlerimiz de çok hata yapıyorlar. bu yıl uygulanan 6. hakemlerin faydasından çok zararı mı oldu bilmiyorum. inanılmaz şekilde hata yapıyorlar. dünkü beşiktaş - adana demirspor maçında hakan söyler'e kırmızı kart verildi. veli kavlak, eğer bana darbe gelmedi demese oyuncu kırmızı karttan dolayı iki maç ceza alacaktı. takımlar bir yere gelmek için uğraşıyorlar. hatalar takımları etkiliyor. hakemlik dünyanın en zor mesleklerinden birisi, onlara destek olmamız lazım. hakemlerin de biraz daha dikkatli olmaları gerekiyor."

    rıza çalımbay
  • 21952
    "galatasaray ile oynadığımız maçta çok iyi oynadık. neticesinin farklı olması gereken bir karşılaşmaydı. bir takımın deplasmanda nasıl oynaması gerektiğini gösterdik. açıkçası sonuçtan dolayı üzüldük. önümüzde fenerbahçe maçı var. üst üste iki tane güçlü takıma karşı hem de deplasmanda oynuyoruz. galatasaray maçında yaptığımız hataları fenerbahçe maçında yapmayacağımızı düşünüyorum. daha iyi bir oyunla iyi sonuç alacağımızı düşünüyorum."

    sinan kaloğlu
  • 21953
    "bunu, çok abartılacak bir şey olarak görmüyorum. zaten normalde olması gereken bir şey. bunun yapılmış olması, başkalarının yapmamasından dolayı bu kadar önem ifade etmeye başladı. veli'ye teşekkür etmiyorum, görevini yaptı. biz beşiktaşlıyız. sadece herkes bunu görsün. beşiktaşlı olan herkes aynı şeyi yapar. bu konuda beşiktaşlıların veli'ye teşekkür etmesi gerektiğini düşünmüyorum. biz zaten öyleyiz. başkaları bundan ders çıkarsın."

    ahmet nur çebi
  • 21954
    galatasaray tv yayınında 24 aralık 2014 pınar karşıyaka galatasaray basketbol maçı ve galatasaray erkek basketbol takımı ile ilgili

    "bizim itiraz hakkımız elimizden alındı. kurallar doğru uygulanmadı. federasyon yetkilileri dün akşam tedbir almadı. 3. anonsa rağmen hakemler sahayı terk etmedi. basketbol federasyonu şu anki kuralları uygulasa ortada sorun kalmayacak. ama uygulamak için cesaret gerekli. galatasarayherkesle iyi olacaktır. ama galatasaray gerektiğinde aslan gibi olacaktır. hiç kimse merak etmesin.dün salonda bütün merdiven boşlukları doluydu. kimse bundan bahsetmiyor. dün federasyon ve hakemler görevlerini yapmadı. hem balo salonunda oturmasını biliriz, hem sokakta yürümesini biliriz. biz aslanlar gibi aslanız. uçakta dönerken turgay demirel'den randevu istedim. yaşadıklarımızı anlatmak ve galatasaray'ın mağduriyetini gidermek için."

    "bir tane uzun ve bir tane forvet oyuncusu cuma akşamına kadar galatasaray'a transfer edilecek. taraftarın içi rahat olsun."

    cem kınay
  • 21958
    glokal
    ben 10 yıldır dilim döndüğünce mücadelesini veriyorum, bir sürü değerli spor yazarı abilerimiz var daha uzun süredir savaşan... nihayet bu mücadelenin sonucunu almaya çok yaklaştık; ülke futbolunun dibine dinamit koyan yabancı sınırının kalkması artık resmen futbol yöneticilerimizin gündeminde.
    özellikle son 10-15 yılda süper lig kulüplerinin gelirlerindeki geometrik artış, yerli futbolcu piyasasını alt üst etmişti. almanya’da-isviçre’de-avusturya’da 1 milyon euro alamayacak adam, yabancı sınırlaması yüzünden türkiye’de 3 milyon almaya başladı. yerli oyuncuların maaş bareminin bu düzeylere çıkması, avrupa’nın beş büyük ligine ihracatımızı sıfır noktasına getirdi. şu anda türkiye’de doğup avrupa’nın elit liglerinde top koşturan tek bir oyuncumuz var. hiçbir oyuncumuz elit liglere gitmeyince, yarı maaşlara ingiltere’ye-ispanya’ya gitmeyi aptalca bulunca, gelişimleri durdu; vizyonları daraldı.
    üstelik bu yüksek maaşlar sadece türkiye’de doğan türkler’i değil, avrupa’da doğan türkler’i de olumsuz etkiledi. 19-20 yaşlarında, daha dortmund’un-leverkusen’in ikinci takımıyla 5 maça çıkmış adam süper lig’den milyonluk teklifleri alınca başı döndü; gelişimini önemsemeyip ankara’nın, kayseri’nin, istanbul’un yolunu tuttu. sonuçta orada kalıp ilkay, mesut, hakan çalhanoğlu olacakken, buraya gelip nizamettin çalışkan, tanju kayhan, yasin öztekin oldular. ve ne kendilerine, ne ülke futboluna, ne milli takıma katkısı olmadı bu gençlerin...
    50 yıllık bir ezberi bir türlü aşamadık: “yabancı sınırlamasını açarsak, türkler oynayamaz, milli takıma oyuncu bulamayız” dediler sözleşmişçesine... oysa bu yerli oyuncu bu ligde o yabancıyı yenip formayı alamıyorsa, uluslararası maçta zaten nasıl yenecekti ki aynı adamı? istanbul trafiğini mercedes’e, bmw’ye kapatmanız, tofaş’ı mı geliştirecekti? yasakçılıkla kim, hangi sektörde, ne zaman gelişti allah aşkına?
    sonuç hüsran oldu... milli takım, fifa sıralamasında 49, uefa sıralamasında 32’nciliğe düştü. uefa kulüpler sıralamasında da 2007’den beri ilk kez 12’nin dışına çıkma tehdidiyle karşı karşıyayız. bariz hastalık, teşhisi getirdi, şimdi de amaç, hep birlikte doğru tedaviyi bulmak...
    kriterler nasıl konmalı?
    fatih terim’in ve yıldırım demirören’in açıklamalarından anladığımız kadarıyla, yabancı sınırlamasını kriterli olarak açacağız ocak’ta... demirören, ntv’de “yüzde 10 barajı koymayı düşünüyoruz, ama o zaman da melo sınıra takılıyor” diye bahsetmiş planlarından. sanırım üzerine biraz daha kafa yorulursa, en doğru metot bulunacaktır. benim naçizane önerim şu şekilde:
    1) kulüpler sezon başında tff’ye 28’er kişilik oyuncu listeleri versinler. geniş listede 8, her maçın ilk 18’inde 4, ilk 11’inde de 2 altyapı oyun- cusu zorunluluğu getirilsin kulüplere... bu yöntemin maksadı şu: türkiye’ye bir yabancı oyuncu transfer olduğunda onun sabri’nin değil koray’ın, emre’nin değil salih’in önünü kesmesinden endişe ediyoruz. çünkü emre, sabri ya da ersan, belli bir yaşa geldikten sonra hâlâ formalarını yabancı rakiplerine kaptırıyorlarsa, zaten uluslarararası maçlarda da onu yenemeyeceklerdir.
    ama atınç’ın, salih’in, koray’ın durumu biraz farklı. onların gelişmesi için, potansiyellerini göstermeleri için, kapasitelerinin en tepesini izlememiz için oynamaya ihtiyaçları var. dolayısıyla yabancıyı sınırlamak yerine genç oyuncuyu oynatmaya teşvik etmek, daha mantıklı geliyor bana...
    2) altyapı oyuncusu tanımını da gerçekçi yapmak lazım. bir futbolcunun, altyapı oyuncusu sayılması için 23 yaşını doldurmaması ve türkiye’de herhangi bir kulüpte iki yıl eğitim alması yeterli olabilir.
    3) genç oyuncu teşvikini doğru biçimde yaptıktan sonra, yabancı oyuncuyu tanımlamaya gelecek sıra... tff başkanı demirören’in bahsettiği “yüzde 10 milli olma şartı” mantıklı. ama bu şartnameyi ülkenin fifa sıralamasına göre derecelendirmek gerek.
    a) oyuncu, 23 yaş altı ise herhangi bir milli kademede, 23 yaş üstü ise a milli kademede oynama şartı aranacak.
    b) oyuncu, fifa sıralamasının ilk 15 ülkesinden geliyorsa hayatında 1 kez milli olması yeterli. eğer fifa sıralamasının ilk 15’inin dışında bir ülkeden geliyorsa, o zaman son iki yılda ulusal takımın maçlarının %10’unda (veya %20’sinde) oynama şartı aranabilir.
    türk futbolunda bu tarz bir değişiklik olur ve selçuklar, bekirler, cenkler burada forma bulamazlarsa diye düşünenler de lütfen şunu unutmasın: burada 3 büyüklerde forma bulamazlarsa, ispanya’nın orta sınıf veya hollanda’nın-belçika’nın üst sınıf takımlarına gidecekler. ve her halükarda gelişecekler. dünya görüşü açısından. vizyon açısından. lisan açısından. bir gün yine gelişmiş olarak dönecekler türkiye’ye, hatta milli takıma.
    daha vizyoner, daha yenilikçi bir gençlik umuduyla. mutlu haftalar.

    uğur meleke
  • 21959
    rivayet mi gerçek mi bilmiyorum ama ben kendisinden böyle bir cümle beklerim.

    23 aralık 2014 diyarbakır büyükşehir belediyespor galatasaray maçının ardından formasını isteyen rakip takım oyuncusu şehmuz'a;

    "bu formanın üzerinde ay yıldız var, sen taşıyamazsın"

    olcan adın

    edit: chassituyardı; cümlenin, bir sosyal medya efsanesi olması muhtemelmiş.
  • 21961
    "keçiörengücü galibiyetinden sonra da böyle demiştik. pazar günü altınordu ile maçımız vardı. rakibimiz salı günü maçını oynadı. biz bugün oynadık ve ancak yarın dönebileceğiz. dinlenme zamanı olmadığı için paf takımından ve fazla oynayamayan oyuncularla maça çıktık"

    "iyi bir takımlar. bu kadar asılmalarına bir şey diyemiyorum. o da hocanın değerlendirmesi. biz elimizden geleni yaptık"

    dilaver mutlu manisaspor teknik direktörü
  • 21962
    "bunu alışkanlık haline getirmek istiyoruz. kötü olduğumuz zamanlar oluyor. skordan çok rakibe saygı duymalısınız. rakibinize oynayabileceğiniz en iyi oyunu oynayıp sonuç almalısın. futbolun gereği bu..."

    "rakibin size karşı koyması sizi ilgilendirmez. sonucun ne olduğu bizi ilgilendirmiyor. bizi ilgilendiren şey oyunumuzu rakibe kabul ettirmek. gerisi rakibin sorumluluğunda."

    dilaver mutlu'nun "neden bu kadar üstümüze geldiklerini anlayamadık." açıklamasına

    "skorla ilgili yorum yapmak çok yanlış bir şey. biz skor değil futbol yorumu yapıyoruz. futbolun içindeki bazı sonuçları sindiremiyorsanız, bunları başka şeylere bağlamamak lazım. böyle bir açıklama yapıldıysa yanlış. o zaman bu işi yapmayacaksınız. sahaya çıkmayacaksınız."

    ersun yanal
  • 21965
    "cumhurbaşkanlığı sarayı'ndan çok etkilendik. muhteşem. bazı yabancı oyuncularımız o kadar hayran kaldı ki, türkiye vatandaşı olmaya karar verdi. dünya'nın hiçbir yerinde böyle bir sarayın olduğunu düşünmüyorum. bu bir eserdir. biz ölüp gideceğiz. yeni nesil de burada hizmet edecek. yabancı uyruklu insanlar da gelip burayı görüp imrenecek."

    abdürrahim albayrak

    abi çok iğrenç ya. başka diyecek bir şey gerçekten bulamadım..
  • 21967
    "sakatlık nedeniyle 2 ay ara vermek zorunda kalmıştım. yerine başka oyuncular gelince geri dönüşte ilk 11 için savaşmak zor oluyor. bir ara bastia'ya forma giyme ümidiyle gittim ancak olmadı. şimdiyse fenerbahçe'de öylece oturuyorum ve maaş alıyorum"

    roberto carlos takımın başındayken sivasspor'un kendisiyle ilgilendiğini de itiraf etmiş şöyle söylemiş; "sonra carlos oradan ayrıldı. kötü oldu. çünkü sivasspor kötü bir kulüp değil. elche durumu da benzer. şartlar memnun ediciydi. sonra fifa'dan transfer yasağı aldılar ve transferim suya düştü."

    son olarak "fizik olarak hazır olduğunu vurgulayan krasic, düzenli forma giyebileceği bir kulübe gitmek istediğini" belirtmiş.

    milos krasic
    *
  • 21974
    "bizim açımızdan çok değerli bir galibiyet. darüşşafaka doğuş bana göre türkiye liginin şampiyonluk adaylardan bir tanesi ve ligin en istikrarlı basketbol oynayan takımı"

    "takımın dengesinde bir bozulma oldu. 7-8 kişiyle maçlar oynadık. avrupa'da kazanırken, ligde çok kritik maçlar kaybettik. bu maç genelde bizim üstünlüğümüzde gitti. karşılaşma başa baş olduğunda onlar daha kritik toplarda hata yaptı. tabii ikinci yarıda micov'un çok üst düzey bir performansı var. ribaundlarda da bugün ciddi anlamda bir üstünlük sağladık. bizim açımızdan değerli bir galibiyet. inşallah bu galibiyetle ligde yeniden yukarılara doğru çıkmaya başlarız. salı günü de thy avrupa ligi'ndeki maratonumuz başlayacak. onun öncesinde moral bulmuş olduk"

    "sinan'ın geçen yılki play-off maçlarından itibaren bir çıkışı var. milli takım'la dünya kupası'nda da müthiş bir turnuva oynadı. bu sezon da bizim takımımızın en önemli parçalarından bir tanesi. bize çok sayıda maç kazandırdı. sistemin içinde çok önemli bir rol oynuyor. bugün de ikinci devre çok ciddi anlamda katkı verdi"

    "maric bizim takımda olmayan tarzda bir oyuncu. özellikle thy avrupa ligi'nde çok geniş uzunlara karşı onu kullanacağız. çok fazla katkı beklemiyoruz ama görevini yapabilecek tecrübede. maric'in bize tecrübesiyle katkı vermesini umut ediyorum"

    "ilgilendiğimiz 2 forvet oyuncusu gelabale ve justin carter. yönetime 2 ismi de verdim, hangisini alırlarsa o olacak. maric daha dün akşam geldi. biraz kilolu gözükebilir ama zaten bu tip bu uzun arıyorduk. zamanla faydalı olacağına inanıyorum."

    ergin ataman
App Store'dan indirin Google Play'den alın