• 20551
    "'türkiye cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, terör örgütü kurmak veya yönetmek, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde görevlendirilenlerin görevlerini yapmalarına engel olma, kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme, bunların hareketlerine katılma, ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma, görevi yaptırmamak için direnme, kamu malına zarar verme.'

    ne mutlu bizlere ki, isnat edilen bu suçlamalar içerisinde halkı gece - gündüz, çoluk - çocuk, genç - yaşlı demeden gaza boğmak yok !
    bir tenhada acımasızca, hunhar bir şekilde bir genci döverek öldürmek yok !
    "üç tane sıktım" yok !
    çatıdan adam atmak yok !
    ondördünde fırına "ekmek" almaya giden kara kaşlı bir fidanın onbeşinde, onaltı kilo toprağa verilmesi yok !
    hırsızlık, yolsuzluk yok !

    "bir eylemin ahlaki değerini eylemin sonucu değil, eylemin ardındaki niyet belirler."
    yukarda yer alanlar kimin niyetinin ne olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

    hayatın kendisini gerçeğe çok yakın kılmak gibi bir derdi yoktur, hayat gerçeğin ta kendisidir.

    16 aralık'ta deplasmana gidiyoruz;
    adalet için, hukuk için, vicdan için, ülkemizin yarınları için gidiyoruz.
    van'da üşüyen, soma'da ağlayan çocuklar için...
    sokak köpekleri için, yetimler için, yaşlılar için gidiyoruz.
    karadeniz'e dere olmak için gidiyoruz.
    bizi kanser eden bu hukuksuzluğa ilik bulmak için gidiyoruz.

    tribüne çıkmak bizim için bir davadır, beşiktaş davasıdır.
    gittiğimiz her yerde bu dava için haykırmaktan geri durmayız.
    16 aralık deplasmanında da o mahkeme kürsüleri bizim için insanlığın davasını haykıracağımız bir tribündür.

    bu süreçte bizlerden desteğini esirgemeyen herkese teşekkürü bir borç biliriz.
    asla pes etmeyeceğiz, haramilerin sofrasına diz çökmeyeceğiz."

    çarşı
  • 20552
    "en büyük pişmanlığım c.ronaldo transferini bitirmeye çok yakınken sonuçlandıramamak oldu. bu olay bugün bile canımı yakıyor"

    "en iyisi hangisiydi bunu söylemek zor tabi ama lauren farklı bir transferdi. sağ kanat olarak kadromuza katmıştık ama sağ bekte harika işler yaptı."

    "drogba'yı fransa'da oynarken kaçırmıştım ve daha sonra büyük bir oyuncu olacağını biliyordum. bize daima sorun çıkardı"

    şu an rahat bir konumdayız. önemli oyuncularımızı kadroumuzada tuttuk ve alexis sanchez gibi bir oyuncuyu kadromuza kattık" i

    arsene wenger
  • 20553
    beşiktaşlılar hiç üzülmesin, bu beşiktaş böylesine puanlar kaybedebilir ama bu gruptan çıkma ihtimali yüksek ligde de zirveye oynayacak karaktere sahip.
    tek şart, `bilic ile oğuzhan gerekirse aynı evde kalacaklar, gerekirse oğuzhan'ın üstünü örtecekler onu pamuklara saracaklar` ve bir an önce de olimpiyat stadı'ndan kurtulacaklar.

    rıdvan dilmen

    ne işi var burada demeyin, gündem yalnızca bjk ve ts olduğu için fazla malzeme yok idare edin artık :(
  • 20554
    beşiktaş'ta son zamanlarda tehlikeli bir görüntü var; futbolcular oynuyor gibi yapıyorlar. seyirciyi de aldatıyorlar, kendilerini de. ama sahada oynamıyorlar. dün gece hiçbir beşiktaşlı futbolcu yüzde elli randımanın üstüne çıkmadı. bizde şu sıralar en moda bahane sahanın zemini. başı sıkışan sahanın zemininden başlıyor buna bir de rüzgarı da ekleyenleri bile var. milli takım son maçta rüzgardan dolayı başarısız olmuştu (!) hatırlarsınız açıklamaları... dün gece de bilic sanırım sahanın zemininden bahseder herhalde!

    erman toroğlu
  • 20555
    "ben pankartı göremedim ama kulüp bundan haberdar. büyük bir saygısızlık. bu kadar güzel bir atmosferin olduğu yerde utanç verici bir durum. bu bizim için kesinlikle kabul edilemez, büyük bir problem"

    18/09/14 partizan-tottenham maçında tottenham teknik direktörü mauricio pochettino', kendisine yönelik olarak açılan "only jews and pussies" pankartı için.
  • 20557
    "ilk tercihim malaga oldu çünkü geçen sezon burada kendimi iyi hissettim. katar, suudi arabistan, yunanistan, ingiltere premier lig'i ve ispanya'dan teklifler almıştım. fakat malaga'ya söz vermiştim"

    "türkiye'de 8 yabancı kuralı var ve 5 tanesi sahada olabilir. 4 tanesi zaten savunma tarafında. kaleci muslera, sol bek alex telles, defans chedjou ve orta saha melo. onlarla genellikle sneijder oynayacak. benim de oynamam çok zor olacaktı. bu yüzden ayrılmaya karar verdim."

    birçok kişi benzema'ya benzediğimi söylüyor ama ben daha iyi görünüyorum (gülerek)

    afrika kupası bu sene çok özel çünkü. fas'ta oynanacak. malaga'da 2-4 maçı kaçıracağım. neler olacağını göreceğiz.

    hiçbir zaman idolüm olmadı ama sevdiğim oyuncular; ronaldo, figo, overmars, zidane.

    bence son 20 yılda en iyisi mustapha hadji. deportivo'da naybet ile birlikte oynadı. bayern münih'teki benatia da çok iyi bir oyuncu.

    ben bir yıldız değilim. takım oyuncusu olarak çok çalışırım.

    hücumda 3 pozisyonda da oynayabilirim. gol ve asistler yapmaya çalışacağım. sol kanatta oynamak istiyorum ama teknik direktör santrafor oynatmak istediği zaman orada oynayacağım.

    onlar çok farklı oyunlardır. galatasaray'da 4 kez real madrid ile oynadık; ikisi gruplarda ikisi de çeyrek finallerde. madrid'e karşı 3-2 galip geldiğimiz maçtan sonra elenmiştik. çünkü ilk maçı 3-0 kaybetmiştik. malaga da o gece dortmund'a elenmişti.

    burada kalırsam çok mutlu olurum. neler olacağını göreceğiz. malaga'da kalmak istiyorsam en iyisini vermek zorundayım. bu ihtimal var.

    nordin amarabat
  • 20558
    "melo'nun saha içindeki performansından memnunum. maç sonlarında gidip sevincini taraftarla paylaşması güzel. ama sahada arkadaşları yuhalanmışken taraftarla diyaloğa girmesi paylaşım adına yakışıklı durmadı. zaten melo takım içinde sevilen bir oyuncu değil. gökhan zan ile antrenmanda bir tartışması olmuştu. gökhan da, "genç takımdaki arkadaşlara bağırmasın diye ikazda bulundum' demişti. takım içinde sevilmiyor melo"

    "galatasaray'ın toparlanması lazım. başkan'dan başlayarak galatasaray camiaya kadar toparlanmalı. bu kadar sevgisizlik ortamının oluştuğu bir an görmedim. sabır gösterilmezse galatasaray birçok oyuncusunu kaybedecek. burak ile selçuk yeniden kazanılmalı"

    oğuz altay (360 ekranlarındaki kale çizgisi adlı programda)

    şimdi bir laf söyleyeceğim ama gerek yok.
  • 20559
    "blerim son derece disiplinli ve kendini futbola adamış biri. galatasaray, onun için doğru kulüp. burada, napoli'dekinden daha başarılı olacaktır"

    "blerim uygulamada benim tavsiyelerimi dinledi, çok çalıştı ve sonunda profesyonel bir futbolcu oldu"

    "türkiye'nin başta spor olmak üzere birçok alanda ilerlediğini duydum. türk takımları her geçen yıl avrupa'daki turnuvalarda daha fazla yer alıyor. blerim'in kariyerine türkiye'de devam edecek olmasından dolayı mutluyum. makedonya'da türk takımlarını destekleyen çok sayıda vatandaş var. blerim'in galatasaray'a transferinin ardından makedonya'daki galatasaray taraftarlarının artacağına inanıyorum."

    blerim dzemaili'nin beden eitimi öğretmeni olan babası fekredin dzemaili
  • 20560
    --- habertürk ---
    "galatasaray'ın içinde bulunduğu rezil duruma bakar mısınız! başkanın en has adamı, galatasaraylı olmaya çalıştığı günlerde galatasaray’daki eli ayağı durumundaki bülent tulun, başkanın eşi hakkında dedikodu yapıyor, başkanın eşi de şampiyonlar ligi maçı sırasında loca loca dolaşıp tulun’u arıyor.

    bulsa rezaletin büyüğünü göreceğiz.
    bu bile durumu özetlemeye yeter.

    şimdilerde herkes, ünal aysal’ın kaçacağını konuşuyor.
    eğer genel kuruldan istediği yetkileri alamazsa bırakacakmış. istediği şu.
    galatasaray’ın tüm mal varlığını satma yetkisi.
    riva’yı, florya’yı, her şeyi.

    aysal başkan olduğunda riva’yı satsan borçlar ödeniyor, geriye de 100 milyon sermaye kalıyordu.
    şimdi riva ile florya’yı birlikte satsan borcu kapatmıyor.
    muazzam ufuklu işadamının galatasaray’ı getirdiği nokta bu.
    1 milyar borçla bırakır gider bence de.
    zaten onun için sosyal sorumluluk projesinden ibaretti galatasaray.

    çeker gider. galatasaraylı değil ki, umurunda olsun.
    galatasaraylılar da şimdi yeni başkan aramaya başladılar.
    geçen hafta duydum, “muharrem yılmaz’ı ikna edecekler’’ diye.
    hemen aradım. “hayırlı olsun galatasaray başkanlığın’’ diye.
    haberi yoktu. arayan soran olmamış.
    “haftaya gelirler” dedim. “şakası bile hoş değil’’ dedi.
    “gelecekler, hazırlıklı ol’’ dedim.
    “telefonumu kapatayım en iyisi’’ diye yanıtladı.

    yılmaz’ın böyle bir niyeti yok, galatasaraylıların haberi olsun.
    ama yine de galatasaray havuzundan kimi çeksen ünal aysal’dan daha iyi başkan olur.
    çünkü aysal’dan başka hiç kimse galatasaray başkanlığı’na “sosyal sorumluluk projesi’’ diye bakmaz.
    çünkü oradaki herkes doğuştan galatasaraylı.

    aysal gibi 65’inden sonra türkiye’de tanınmak ve iş kotarmak için galatasaraylı değil."

    --- fatih altaylı ---

    (bkz: sorarlarsa bizden değiller)
  • 20562
    mourinho'nun portekiz "milli takımı'nın başında yabancı hoca istemiyorum" açıklaması üzerine,

    "portekiz milli takımı'nın başına kimin geçeceğine karar verecek olan kişi mourinho değil. yanılmıyorsam kendisi hala chelsea takımını çalıştırıyor. portekiz futbol federasyonu başkanı falan değil!"

    "bence dünyanın en iyi antrenörleri italyanlar'dan çıkıyor. gerçekten iyi çalışıyorlar ve üst düzeyde rekabete hazırlar. claudio ranieri'nin yunanistan'da iyi işler çıkaracağına eminim. carlo ancelotti, son şampiyonlar ligi kupasını kazanan isim. galatasaray'ın başına geçen cesare prandelli'yi unutmamak gerek".

    "çok sıkı çalışıyorum. her gün yürüyor ve onlarca kilometre bisikletle pedal çeviriyorum"

    roberto mancini
  • 20574
    prandelli, çok değerli bir teknik direktör... ama bu ligde başarı için harika bir cv, harika bir oyun bilgisi, muazzam liderlik vasıfları yetmiyor maalesef; başka kriterler de devreye giriyor: bu ülkede hafta içi bir oyuncunuzun menajeri, diğer bir oyuncunuzu beklenmedik bir şekilde suçlayabiliyor mesela... bir başka oyuncunuz da yakın arkadaşlarına, anderlecht maçında korktuğu için şutu atamadığını açıklayabiliyor. ve her nasılsa bu yakın arkadaşlarıyla paylaştığı büyük sır (!) öbür gün gazetelerin spor sayfalarını süsleyebiliyor boy boy.

    prandelli, çok değerli bir teknik direktör... şüphesiz ki zamana ihtiyacı var, çalıştığı hemen her takıma olduğu gibi galatasaray’a da zamanla mesafe kat ettirecektir. ama 1957’de brescia’da doğmuş, 57 yıllık ömrü boyunca da italya dışında hiçbir ülkede çalışmamış olması belli ki bazı arızalar çıkarıyor ona istanbul’da.

    maç öncesi olcan’ın kadroda olmaması konusundaki bir soruya, “bana idmanlarda kendini gösteren oyuncu lazım” demiş prandelli... galatasaray’a da “maçlarda kendini gösteren oyuncu lazım” sinyor... görünen o ki bu takıma idmanlarda değil, maçlarda kendini gösteren oyuncu lazım...

    galatasaray bu sezon 5 resmi maç yaptı, galibiyet sayısı 1... 480 dakikada atabildiği gol sayısı ise yalnızca 3... yani ortada net bir kriz var.

    kadronun çok önemli bir kısmında düşük form problemi var; dolayısıyla bekleneni veremeyen olcan-telles gibilerin istanbul’da kalması, veysel gibilerin de kulübede olması doğal. ama bu kadro tercihlerinin takımdaki adalet duygusunu güçlendirmesi için seçimlerin çok hassas yapılması gerek.

    daha önce de değinmiştim; veysel kötüyse veysel, selçuk kötüyse selçuk, burak kötüyse burak kulübede oturursa, bu oyunculara da formanın değerini anlama ve özleme fırsatı verirsiniz. şu kadro seçimlerine bakılırsa galatasaraylı oyuncuların hepsi eşit, ama bazıları daha eşit!

    adalet sağlamak istiyorsanız, bir takımda herkes eşit olmalı, listede daha eşitler olmamalı. belçika’daki hazırlık maçında sağ bekte göz dolduran furkan’ın da sırası gelmeli, orta sahada bu kadar kötü varken umut gündoğan da şans bulmalı. selçuk kötüyse selçuk, burak kötüyse burak kenarda oturmalı. eğer galatasaray kadrosunda eşitlik samimi biçimde sağlanmazsa, görünen o ki bu “daha eşitler” prandelli’nin başına iş açmaya devam edecekler.

    uğur meleke http://www.milliyet.com.tr/...skorergaleri/?PAGE=1
App Store'dan indirin Google Play'den alın