• 16826
    "yönetim istediği insanla çalışır, istediği insanla da çalışmaz. ancak fatih terim'in sözleşmesinin feshedilmesi kararı alınmasını, zamanlama ve şekil olarak yadırgadım"

    "hem galatasaray'ın değerlerinden bahsedip hem de fatih terim'in görevine antrenmandayken son vermek örf ve adetlerimize uymadı. yönetim istediği profesyonelle çalışır veya çalışmaz, bu onların takdiridir. fatih terim'le geride kalan 2 sezonda çalışıldı ve başarılı olundu. son iki ayda ne değişti. bence hem zamanlama hem de şekil olarak doğru olmamıştır"

    "bir kulübü yönetirken, zaman zaman kendi kişisel hırslarınızdan arınıp, idare etmeniz lazım. genel kurulun yönetim kuruluna yüklediği görev budur. geçmiş dönemde hep böyle görev yaptık. biz olası problemleri kulübe zarar gelmeden önlemeye çalıştık. geçtiğimiz iki sezonda kulübü fedakarlıklarda bulunarak, egolarımızın altında ezilmeden idare ettik. galatasaray adına da çok önemli iki sene geçirdik. sonuçta yetki yönetimin"

    "galatasaray çok büyük bir kurum, fatih terim de iyi bir profesyonel. başkan ile aysal arasında iletişim kurmak için kimseye ihtiyaç yok. zaten başkanımız da bu ihtiyacı görmediği için seçime gidip yönetimde değişiklik yaptı. eğer galatasaray kulübü başkanı bir çalışanıyla görüşmek isterse, çağırır ve görüşür"

    "yetki de onların, sorumluluk da onların, galatasaray büyük bir camiadır ve kişilere bağlı değildir. hepimiz gelip geçiciyiz, emanetçiyiz. elimizden geldiğinin en iyisini yaparak çalışmış ve zamanı geldiğinde görevi bırakmışızdır. hep böyle olmuştur. mutlaka bu günler de atlatılır. kimse karamsarlığa kapılmasın"

    ali dürüst
  • 16827
    "galatasaray 'a yakışanı yaptılar… lucescu 'yu şampanyalı " veda partisi " ile uğurladılar…
    rijkaard giderken , galatasaray kültüründen örnekler sergilediler …
    skibbe , hagi gibi sıradan hocaların gidişinde bile galatasaray'ın örnek tavrını korudular …
    yedi kat yabancılara bu özeni gösterenler;
    kendi öz evlatlarıyla görüşmeden, konuşmadan, haber vermeden yolları ayırdılar …
    o öz evlat ki , kulübün profesyoneli olsa bile ,galatasaray 'ın 7446 sicil numaralı yüksek divan kurulu üyesi fatih terim …
    profesyonelliğe gelince;
    galatasaray 'ı en fazla şampiyon yapan hoca …
    galatasaray'a en fazla kupa kazandıran hoca …
    galatasaray'ı avrupa şampiyonu yapan hoca …
    galatasaray tarihine büyük zenginlikler katıp, o tarihin bir parçası olan hoca …
    sonra da "galatasaray değerleri zarar görüyor " diyorlar …
    şimdi görmedi mi ?
    ayrılığa lafım yok …
    ayrılığın şekline isyanım var …
    bir baba, öz evladına bunu yapmaz…
    böyle ayrılık olmaz …"

    şansal büyüka
  • 16829
    kurumsallaşma diye diye, türkiye'nin en köklü kurumlarından birini dünyanın en vefasız kurumu haline dönüştürdünüz.

    bu nasıl bir kurumsallaşma ki, 24 saat geçmeden türkiye'nin gördüğü en kötü federasyon başkanı bile alay etti.

    ne olursa olsun, istersek 10 kupa alalım, bu yönetimi hatırlayacağımız bir tek şey olacak; fatih terim'e yaptıkları bu inanılmaz vefasızlık.

    süheyl batum
  • 16838
    "kulüpler sevinç, hüzün mutluluk fedakarlık ile yazılmış tarihleriyle nefes alır verir. eğer siz bu tarih sayfalarını yırtıp atmaya kalkarsanız yarin dünün gerçekleri peşinizi yine bırakmaz. aslolan galatasaray diyenler ile aslolanı unutanlar arasında ince bir çizgi vardır. ve gerçekleri silemezsiniz ve o gerçekleri hep tarih yazar. ben sen o farketmez gönüllerden isimleri hafızalardan hatıraları silemezsiniz. şunu biliyorum ki; galatasaray taraftarı unutmaz."

    hakan şükür
  • 16841
    ''gazeteciliğimin taze yıllarıydı..
    galatasaray yönetimi, tarihin en büyük galatasaraylılarından biri, benim tanıdıklarım içinde birincisi gündüz kılıç'ı kovdu. karar ittifakla alındı.
    sonra..
    baba gündüz'ü kovanlar, kulüpten arkalarından teneke çalınarak yollandılar. gündüz kılıç hasnun galip'e omuzlar üzerinde döndü..

    ***

    üç yıldızın üzerindeki satırları kesip saklayın.. özellikle de ünal aysal ve emir kulları mutlak yapsınlar..
    bir gün çıkarıp bakacaklar..

    ***

    "gündüz kılıç" deyin, bugün 7 yaşında bir galatasaraylıya.. bilir.. duymuştur, okumuştur.
    "peki onu kovanlar kimlerdi" diye sorun, en yağız galatasaray muhabiri ve yorumcusuna.. üyeleri geçin.. "başkan kimdi, o sırada" deyin.. bakın bakalım bir, tek bir kişi hatırlar mı?.
    ünal aysal ve onun "ittifakla" karar veren emir kullarını yarın hatırlayacak tek kişi olmayacaktır.
    fatih terim ise, tarihe çoktan geçmiştir bile.. hem türk, hem galatasaray, hem de dünya tarihine..
    tarih kimi yazacağını iyi bilir.

    ***

    levent tüzemen ntv'de tokat gibi konuştu, anlayanlara..
    ntv sunucusu "ittifakla alınan karar" deyince, levent sözünü kesti.
    "olağanüstü kongre, bu karar ittifakla alınsın diye yapılmıştı zaten.."
    tezgah o zaman kurulmuştu yani..
    eski yönetim kurulu olsa, aysal, geçin "ittifak"ı, "ekseriyetle" bile çıkaramazdı o kararı..
    olağanüstü kongre, fatih terim'i camia baskısı ile kerhen takımın başına getiren, arka arkaya gelen lig ve kupa şampiyonlukları yüzünden atma fırsatı da bulamayan aysal amacına ulaşsın diye yapıldı.

    ***

    şimdi herkesin birbirine söylediği bir şey var..

    "aysal gibi başarılı bir iş adamı, hem de tam dere geçilirken, b planı olmadan at değiştirmez. aysal terim'in yerine getireceği ile anlaşmasını yapmıştır bile.. ama işin önceden tezgahlandığı izlenimini vermemek için, bir süre oyalanacaktır."
    bir yanılgısı var, böyle düşünenlerin..
    fatih terim'in kendisi b planıydı aysal'ın.. başkan olurken kafasında çok başka bir isim vardı.
    terim'i "ilk fırsatta harcama kararı" ile işin başına ve "kerhen" oturttu.

    ilk eylemi, bülent tulun'u sağ kolu ilan etmek oldu. terim, tulun'u florya'dan kovdu. aysal bu hareketi yutmak zorundaydı, yuttu.. ama tulun'u getirip ali sami yen kompleksine yerleştirdi ki, terim'e karşı kullanmaya devam etsin..
    ne var ki, başarılar ard arda gelince, camianın zaten sevgilisi anıt adamı kovmanın intihar olacağını gördü. oyununu değiştirdi. yeni planını "terim'i istifa ettirmek" üzerine kurdu.

    tuzaklarıyla terim'i eninde sonunda istifa ettireceğine inandığı için, birbirinden abartılı söylemlere de girişti..
    "ben yaşadığım sürece terim işin başındadır. ben başkan kaldığım sürece terim'le çalışacağım.."
    bol keseden atıyordu ki, yarın terim gittiğinde "ben elimden geleni yaptım, söyledim, ama adam gitti ne yapayım" diyebilsin..
    herkesi kör alemi sersem sanıyordu aysal..
    terim, hepsi birbirinden çirkin hamlelerle kurulan tuzaklardan hiçbirine düşmedi..
    açık seçik ve net konuştu..

    "ben galatasaraylıyım. bu kulüp için tek satır mukavele imzalamadan da çalışırım.. 'git' denilene kadar buradayım.."
    ünal aysal için yapacak tek şey kalmıştı artık.. terim'i kovmak..
    emir kullarını göstermelik topladı.. o kullar, kararı açıkladılar.
    "ittifakla..

    ""galatasaray değerleri" gibi caf caflı laflar taşıyan açıklama televizyonlarda alt yazı olarak geçerken, fatih terim, florya'da takıma antrenman yaptırıyordu.
    "galatasaray değeri" antrenmandaki hocayı, kendisine haber bile vermeden mi kovmaktı?. sırf bu eylem, bizzat "ittifak kulları"nın galatasaray değerleri denen şeyden zerre nasiplerinin olmadığını göstermiyor muydu?.
    ***

    ünal aysal "hiç kimse ile görüşmedik. planlarımız arasında yerli hoca yoktur" diye konuştu, kararın ertesi günü..
    televizyonda dinlerken güldüm..
    "daha önce kimseyle görüşmedik. planlarımız arasında yerli hoca yok!.."
    emin misiniz bay aysal?.
    ***

    ünal aysal ile fatih terim bir arada olamazdı. olmadı nitekim.. aysal terim'i kovdu sonunda.. bugün tablo öyle..
    gerçekte "kazanan" fatih terim oldu.. aysal'ın tüm tuzaklarını boşa çıkaran terim oyunu kazandı.
    aysal ve ittifakçıları (!) bu bölümü de kesip saklasınlar..''

    hıncal uluç
  • 16843
    “bugün ben galatasaray’ı dağınık tutmaya çalışanlara prim de malzeme de vermem ama benim anlamadığım, koskoca fatih terim’i savunmak tff başkanına mı kaldı? fatih hocanın savunulmaya, hele de galatasaray’da savunulmaya hiç ihtiyacı yok. böyle bir ihtiyaç olduğunda biz galatasaraylılar en iyisini yaparız. yıldırım demirören, galatasaray’ın başkanını ve başkanlık makamını bu şekilde fütursuzca eleştirmeye, yıpratmaya çalışmaya devam ederse, artık yönetici olmasam da alacağı cevaplar hiç hoşuna gitmeyecektir. bilmesinde fayda var. bence, eğer yapabiliyorsa, kendi işine baksın.”

    adnan öztürk
  • 16845
    bu karar ile suc isleyenler degil, kulubumuz cezalandirilmistir. esas magdur burada besiktas 'tir. tamamlanmayan bir macta maglup ilan edilerek zaten 2. kez cezalandirilmistir. baskanimiz fikret orman'in da belirttigi gibi sahaya atlayanlar besiktasli degildir. oyleyse bu ceza neden? besiktas yasalar cercevesinde her türlü güvenlik önlemini almistir. taraftara verilmis tek bir bedava bilet bile yoktur. kulubumuz her türlü suc duyurusunda bulunmus ve haklarini korumak icin tum hukuki birimlere girisimini baslatmistir. karsilamayi ekranlari basindan izleyen milyonlarin da gördügü gibi, sahaya girenler bir provokasyonun ürünüdür. yönettigi her besiktas macinda tartismali kararlar veren aydinus'un bu maca neden atandigi merak konusudur. besiktas'in yükselisi ve önünün kesilmesi mi amaclanmistir. ancak ve ancak tahkim kurulu'nun bu cezalari tamamen kaldirmasiyla vicdanlarin aklanabilecegini düsünüyoruz. pfdk'nin verdigi bu karari kabul etmiyoruz. haksiz verilmistir bir karardir, düzeltilecegine inaniyoruz. bizim de gordugumuz kadari ile bilic, kamuoyunda da davranislari ve ahlaki konusunda sevilen bir kisidir. maça dair hazirlanan raporun calakalem hazirlandigini ve acikcasi art niyet dolu oldugunu dusunuyoruz.

    ahmet çebi

    şakamısınız lan siz...
  • 16846
    50 tane bostagezer bulun.100 tl para verin.sinir oldugunuz takımın macında sahaya atlasın?hem saha kapansın,hem de yapanın yanına kalsın...

    zafer algöz

    bu da bi başka mal... kendi taraftarı bile arenaya girip maç izleyemiyorken, 50 tane boşta gezer stada girecek... hadi girdi diyelim, sahaya girmek için önce gs taraftarını çiğnemek zorunda olduğunu bilmiyor sanırım... fikret kafasını yaşıyor...
  • 16848
    "ben deli miyim ki bu denli başarılı birinin görevine son vereyim. ama gelişmeler galatasaray değerlerini alt üst edecek hale geldi. beşiktaş maçı öncesi hocayı birkaç kez aradım ama cevap vermedi. mesajıma cevap vermedi. maçtan sonra pazartesi günü konuşarak yine anlaşıp, sorunlarımızı çözeceğimizi düşünüyordum. ancak lütfi arıboğan'a, 'bana hande üzerinden ulaşın' diyerek ipleri kopardı. düşünün ben fatih hoca'ya ulaşmak için futbol şubesinin basın sorumlusu hande hanım ile konuşacağım. fatih hoca ipi koparmak içink kararlı gibiydi. bize başka yol bırakmadı."

    ünal aysal
App Store'dan indirin Google Play'den alın