''sene içinde ben “arda’yı messi’ye değişmem” dediğim zaman bir takım arkadaşlarımız bu lafın niye edildiğini dahi düşünmeden, mal bulmuş mağribi gibi sarıldılar ve benimle alay ettiler. o arkadaşlarımla şimdi yüz yüze gelmek istiyorum. 2008 avrupa şampiyonası’nda hatta mecbur kaldığı için oynatmaya başladı fatih hoca arda’yı. ilk kadrosunda yoktu. cezalılar ve sakatlıklar sonucunda mecbur kalarak oynatmaya başladığı arda’nın 2008 avrupa şampiyonası’nda milli takıma katkısını ve milli takımı nereye getirdiğini bütün dünya seyretti. 2010 dünya şampiyonası’nda arjantin’de bana messi’nin maçını demiyorum pozisyonunu söyleyin hatırladığınız. şu maçta neydi messi… o çalımı neydi, o şutu neydi, o maçı neydi, o takım liderliği neydi… son maçta trt’deki spiker ve yorumcunun nasıl bir peşin yüküm mahkûmu olduklarını acıyla izledim. spiker “messi’ye rağmen hezimete uğruyor” diyor, yorumcu da “futbol bir kişi ile oynanmaz takım oyunudur” diyor. ''
(bkz:
hıncal uluç)