---
bursaspor dergisi ---
"bursaspor teknik direktörü hamza hamzaoğlu, rıdvan dilmen’in bursaspor ile ilgili, 'bakmayın bursaspor’un şu anki konumuna, bu kadro bir teknik direktörü kahraman yapabilir.' şeklindeki sözlerine katıldığını belirterek, takımın çok şey yapabileceğini söyledi.
galatasaray’dan ayrılış şekline üzüldüğünü vurguladığı açıklamasında, hak etmediği bir şekilde galatasaray’dan ayrıldığını düşündüğünü belirterek, şu ifadeleri kullandı:
ama futbolda bunlar oluyor. bu kararları verenlere de her zaman saygı duyuyorum. bir süre çalışmama kararı almıştım aslında. bir sene çok yoğun geçmişti. dinlenmek istedim. bu arada bursaspor ertuğrul hoca ile ayrılınca -acaba teklif gelirse olur mu?- diye kendi kendime düşünüyordum. ertuğrul hoca ayrıldıktan sonra benimle ilgili bir kamuoyu olmuş bursa’da. beni bursa’daki dostlarımızdan biri aradı. ‘hocam bursa’daymışsın’ dedi. ben de o arada ailemle birlikte roma’daydım. şehrin acayip çalkalandığını söylediler. bunu duyunca ben de heyecanlandım açıkçası. taraftarı biliyorum, inanılmaz bir potansiyel. bu gücü birleştirip bursaspor’un lehine kullanabilirsek çok güzel şeyler yapılabilir diye düşündüm. stat bitiyor, daha önce şampiyon olmuş bir şehir var. bu hedefleri koyabilecek bir potansiyel var. ben bunları düşünürken, tabi beni arayan olmadı (gülüyor). ben de hiç ses çıkmayınca, yurt dışında çalışıp orada futbol kültürünü alayım, yabancı dilimi geliştireyim diye düşünmeye başladım."
*bursaspor'a gelişi; "bir gün, eşimle birlikte almanya’ya gidiyordum. tam uçağa bineceğim, uçuş kartlarını verdik, telefonum çaldı. numarayı da tanımıyorum. baktım başkanımız recep bölükbaşı. ‘hocam biz seni takımımızın başına düşünüyoruz, görüşebilir miyiz?’ dedi. ‘başkanım ben yurt dışına çıkıyorum, hatta uçağa binmek üzereyim’ dedim. ‘binme, kal’ dedi. ama tabii o anda artık dönme şansım yoktu. eşim de yanımdaydı. ‘başkanım yurt dışında bekleyen dostlarım var. gitmem gerekiyor’ dedim. o da ‘dönüşte görüşelim o zaman’ dedi. bir hafta almanya’da kalacaktım. ancak başkan 2 gün sonra tekrar aradı. baktım ki baya ciddi olarak düşünüyorlar. bu iki günlük süre zarfında eşimle de oturup konuştuk, değerlendirme yaptık. daha sonra olabileceğini düşünüp başkan ile randevulaştık. türkiye’ye dönüp başkanla istanbul’da buluştuk. çok da uzun sürmedi görüşmemiz.”
bursaspor’da kendisinden çok şey beklendiğinin farkında olduğunu belirten hamzaoğlu, şampiyon olmuş bir takıma geldiğini ve daha iyisini yapmak zorunda olduğunu kaydetti. “yeniden şampiyon olabilirsek, ya da avrupa kupalarında daha iyi dereceler elde edebilirsek, belki bir final, belki bir uefa kupası gibi” diyen hamzaoğlu, bu yükü omuzlamaya geldiğini ifade etti.
bursa'nın şampiyonluk şansı ile ilgili;
“şuanda diğer anadolu kulüpleri içinde baktığımızda en yüksek şansa sahip takım olarak bursaspor’u görüyorum. istikrarlı bir şekilde geriden gelen kulüpler de var. ama onların içinde en şanslı bursaspor’dur. şuanda çok olumsuz bir hava varmış gibi şehirde ama bunu çok kısa zamanda olumluya döndüreceğiz diye düşünüyorum. pozitif bir sinerji çıkacak ortaya. önceki ile kıyaslama yapmamak lazım. arkaya bakmamak lazım. bu sene farklı.”
geçtiğimiz yıl galatasaray’ı çalıştırırken türkiye kupası ve süper kupayı’yı bursaspor’un elinden aldığının hatırlatılması üzerine espri yaparak, “iki kupa borcum var, onları ödemeye geldim” diyen hamzaoğlu, şunları ifade etti:
“türkiye kupası’nda biraz da şans galatasaray’dan yanaydı. bursaspor o gün daha etkili oynadı. maç bursa’da. seyirci avantajı, şehir avantajı her şey bursaspor’un lehineydi. maç da öyle gelişiyordu. ancak sonuçta kupa galatasaray’ın oldu. herkes beni 3 kupalı hoca olarak lanse ediyor. şunu söylemeliyim. 3 kupa alınırken o takımın başında hocaydım. kimsenin tek başına bir şey yapmaya gücü yetmez. benim evimde 3 kupa yok. galatasaray’ın müzesinde duruyor. bizde fotoğrafları var sadece.
elbette gururluyum bana nasip olmasından dolayı. mutlaka bizim de katkımız var. kimse bunu göz ardı edemez. ama tek başıma bir şey yapmadım. bunu yineliyorum. bu bir ekip işidir. herkes kendi üzerine düşeni en iyi şekilde yaptığında işte o fotoğraf ortaya çıkıyor. burada biraz önce de dediğim gibi herkes birbirine saygı duyacak, birbirinin görevini rahat yapmasını sağlayacak.”
---
bursaspor dergisi ---
*