• 926
    hayatım boyunca seni daha çok tanımayı istedim. bununla beraber hayatını okuyarak, yaptıklarını ve bizlere kattıklarını özümseyerek yaşadım ve yaşayacağım.

    senin izinde ilerledim anadolu'nun karış karış topraklarını gezip gençlere anlattım seni, konuşmalar yaptım. tarihiyle gurur duyan bir türk genci olarak yaptığın devrimin ve bu ülkenin kaderini nasıl değiştirdiğini aktardım bazen yazdım.

    bugün vicdanım rahat. çünkü senin izindeyim. her zaman senin izinde olacağım ve her zaman seni anlatmaya yaşatmaya devam edeceğim. vicdanınızla baş başa kalın dostlar. bu gece uyurken bunu düşünerek uyuyun. emanetine sahip çıkacağız her ne olursa olsun.
  • 934
    kendisi vasıtası ile bu gün ortaya çıkan sonuca şaşıran ve üzülen arkadaşlara üzülerek söylemeliyim ki türk halkı 100 yıl önce de buydu. isterseniz 100 yıl önce türkiye cumhuriyet rejimine nasıl geçmiş ya da daha doğrusu atatürk bunu nasıl başarmış araştırın. türk halkı asmayı kesmeyi daha önemlisi kulluğu köleliği sever. atatürk zamanla alışırız zannetti ama olmadı malesef.
  • 937
    türkiye cumhuriyeti'nin kurucu cumhurbaşkanıdır.
    emanetine sahip çıkamadık diyenler sanırım evet vermiş olacaklar. çünkü bizler emanetine sahip çıkmaya çalıştık ama başaramadık. şu saatten sonra yapmamız gereken hatalarımızdan ders çıkarıp, mevcut şartları kullanarak içimizden genç, vizyoner, akıllı bir lider çıkarmak ve tekrar senin ilkelerine sahip çıkmaktır. bunu yapmak cephede kurşunu bitmiş şekilde düşman üzerine süngüyle ölmeye giden bir millet için çok zor olmayacaktır.
  • 942
    --- alıntı ---
    ey türk gençliği!

    birinci vazifen, türk istiklâlini, türk cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

    mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

    (gbkz: ey türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır! muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur)!

    --- alıntı ---

    durup durup okumak mıh gibi zihnimize kazımak lazım,

    (bkz: ileri görüşlülük)
  • 943
    ben kendisinin başlığında dün yaşanan anayasa değişikliği referandumu hakkında bir şeyler yazmak istiyorum. aklıma gelen her meseleye değinmeye çalışacağım. yazı neler getirir bilmiyorum ama ciddi hakaretler edebilirim sağa sola. başlayalım o halde.

    burda nerdeyse hepimiz kendisinin kurup şekillendirdiği ancak malesef ömrü yetmeyip yarım bıraktığı devletin, cumhuriyet'in insanlarıyız. senelerdir kendisi hakkında yazılan şeyleri okuyoruz görüyoruz. diyeceğim şu ki kendisi hakikaten büyük adammış. ancak ben bu halkın kendisiyle aynı saik doğrultusunda işbirliği yaptığını sanmıyorum. 90 senede cumhuriyetin adam edemediği bu toplumun osmanlı artığı dedelerini savaş esnasında vatan millet diyerek pekala motive edersin de işin yeni devlet kurma kısmında atatürk bu halkı olsa olsa kullanmıştır. halka rağmen halk için denir ya hani. işte atatürk'ün yaptığı budur.

    kendisinin geçmişten gönderdiği mesajların en duygulandıranı da akıl, bilim, eğitim ve gençliğin çağdaşlaşma ve sekülerleşmedeki yerine yaptığı vurgulardır. cumhuriyeti gençlere emanet ederken boş konuşmuyordu. bugün hangi yaş aralığının sandıkta hangi tercihleri yaptığını görünce bu mesajı daha iyi anlıyorsunuz. eğitim kısmında ise dedemi örnek vermek isterim. benim dedem bugün evet oyunun en güçlü çıktığı yer olan kayseri'nin bir köyünden çıkma. anneannemle beraber atatürk'ün kurduğu ve son yüzyılın en iyi şey projesi seçilen köy enstitüsünde eğitim almış emekli öğretmen olan dedemin verdiği oy ile bugün aynı köyde yaşayanların verdiği oy tahmin edeceğiniz üzere farklı. aradan geçen 70 koca yıl. bugün seçim yalnızca üniversite mezunları arasında yapılsa ki emin olun çoğu üniversite bile değil çıkacak sonuç ile dün çıkan sonuç farklı. bir ülke düşünün ki profesörün kaderini sütçü belirliyor. genel seçim olsa bu kadar söylenmem ama bu anayasa referandumu. devran bir gün döndüğünde sütçünün de haklarını korumak için oy verilmişti oysa.

    diğer konu iller. ne desem boş. bir kez daha söyleyelim. izmir'in, antalya'nın, muğla'nın, çanakkale'nin, ankara ve istanbul'un kaderini ilim irfan yuvası bayburt, yozgat, konya ve rize belirliyor. şaka demek isterdim ama türkiye diyorum.

    seçim sırasında kural değiştiren ysk mı dersin, baştan itibaren eşit şartlarda gitmeyen referandum süreci mi dersin, chp lideri kemal kılıçdaroğlu'nun sonucu kabul eden açıklaması mı dersin. ulan sandıktan belki hayır çıktı ama direnme gücümüzü en başta en büyüğümüz kırıyor. hadi malum parti ve zihniyeti atatürk'ü katiyen anlamamış da sen de mi be adam? sen kabul edersen biz ne diyelim?

    seçimin olumlu tarafları da oldu. kürt milliyetçileri ile türk milliyetçileri ilk defa aynı safta yer aldı. akp seçmeni ne diyeceksiniz. onlar olsa olsa tayyip milliyetçisi olur. bu kadar da netim. diğer olumlu tarafa gelirsek mhp seçmeni ben koyun değilim dedi. ekmeleddin'de birleşemeyen muhalefet bu sefer bütün olumsuz koşullara rağmen sandıkta ne aldı tam bilemesek de televizyonda %49 oy aldı. bunlar da seçimin artılarıydı.

    sonuç olarak sosyal hayatı olan, kendi hayatı ve benliği olan bizler üzüldük. dün sözlüğe uzun süre entry girişi yapılmadığını okudum az önce. vallahi mutlu oldum. çünkü bizler gerçeğiz. birlikteyiz. çoğunluk değiliz ama yalnız da değiliz. inşallah cehalet bir gün yenilecek. ilime yenilecek, mizaha yenilecek, demokrasiye yenilecek. bize yenilecek. eminim o gün galatasaray şampiyon olmuşçasına mutlu olacağız. bu kez yanımızda fenerbahçeliler de olacak tinerciler de. ülkenin gördüğü en büyük kalabalık denen yenikapı mitingleri halt edecek. biz taksimi taşıracağız. cumhuriyet meydanlarına akacağız. en çok entryi de o gün gireceğiz.

    ve atatürk'e dönüp diyeceğiz ki; gençliğin kazandı.
  • 946
    aşık veysel'in atatürk'e ağıtı:

    https://www.youtube.com/watch?v=IYjgtVD8mK0

    aşık veysel kadar büyük efsaneler bu topraklara zor geliyor ancak biz değerlerimize yeteri kadar sahip çıkmayı bilmiyoruz.
    bayramlarda seyranlarda, kırk yılın başında 5 dakikalık konuşmalarla anarak bu büyük efsanelere sahip çıkamayız.
    ha mustafa kemal'imize dahi sahip çıkamadığımız yerde
    neyin muhabbetini yapalım orası apayrı olay.

    böyle muhteşem bir eser, ağıt olabilir mi ya! ata'm ancak böyle kocaman hislerle uğurlanabilir, arkasından ancak bu denli içten bir sesleniş yapılabilirdi.

    ağlayalım atatürk'e
    bütün dünya kan ağladı
    başbuğ olmuştu mülke
    geldi ecel can ağladı

    şüphesiz bu dünya fani
    tanrı'nın aslanı hani
    insi cinsi cem'i mahluk
    hepsi birden ağladı

    doğu batı cenup şimal
    aman tanrım bu nasıl hal
    atatürk'e erdi zeval
    amir memur altın kürsü
    yas çekip mebusan ağladı

    iskender-i zülkarneyin
    çalışmadı bunca leğin
    her millet atatürk deyin
    cemiyet-i akvam ağladı

    atatürk'ün eserleri
    söylenecek bundan geri
    bütün dünyanın her yeri
    ah çekti vatan ağladı

    fabrikalar icat etti
    atalığın ispat etti
    varlığın türk'e terk etti
    döndü çark devran ağladı

    bu ne kuvvet bu ne kudret
    vardı bunda bir hikmet
    bütün türkler inönü ismet
    gözlerinden kan ağladı

    tren hattı tayyareler
    türkler giydi hep karalar
    semerkand'ı buhara'lar
    işitti her yan ağladı

    siz sağ olun türk gençleri
    çalışanlar kalmaz geri
    mareşal fevzi'nin askerleri
    ordular teğmen ağladı

    zannetme ağlayan gülmez
    aslan yatağı boş kalmaz
    yalınız gidenler gelmez
    felek-el mevt'in elinden
    her gelen insan ağladı

    uzatma veysel bu sözü
    dayanmaz herkesin özü
    koruyalım yurdumuzu
    dost değil düşman ağladı

    yaşa aşık veysel! yaşa mustafa kemal paşa!
  • 948
    kırmızı çizgimdir. bir türk (atatürk'ün verdiği anlamla) her görüşten, her siyasi partiden, her takımdan, her mezhepten - örnekler çoğaltılabilir - olabilir. ama atatürk'ü sevmeyen adam adam değildir bu kadar net. neden diye sorulacak olursa cevap çok basit. önce türkiye'ye bakın. sonra muadilimiz olan diğer ülkelere bakın. muadili açmak gerekirse: benzer coğrafya, benzer din inancı, benzer kültürel yapı.
  • 949
    bu aralar simmel, mary douglas, featherstone okuduğumdan modaya fena sardım. moda dediğim işte benim stilim falan değil tabi. gerçi o program da ilk çıktığı zamanlarda üç aşağı beş yukarı belirli alt kültürlerin belirli giyim modaları hakkında bilgi veriyordu. sonrası kaos tabi.

    neyse, arkadaşlar giyim modasında net söylüyorum, ben atatürk kadar güzel seçimler yapan insan çok az gördüm. işin en ilginci, mesela sokakta gördüğümüz on insanın dokuzuna yakışmayacak kombinler atatürk'e öyle yakışıyor ki.
    https://img-s1.onedio.com/...70c8607f11fb962b.jpg

    modada esas olan değişimlerdir. atatürk, değişimi ve arzuladığı batı giyimini anlaşılan kendi üzerinde başlatmış. ve bunu harikulade yapmış zamanında.
    kendisinin yaka seçimlerinin bir benzerini post-modern zamanlarda gökmen özdenak da yapmıştır, ancak başarılı olamamıştır.

    başarılarıyla, başarısızlıklarıyla -ki başarılarına kıyasla oldukça düşük yüzdelidir-, iyi niyetine sonuna kadar inandığım güzel bir insandır atatürk.
    giyim konusunda ise kesinlikle alkışları hak ediyor.
    devlet adamlığı ve askeri zekası bir numaraysa, iki numaraya da giyim zevkini koyarım.
  • 950
    öyle bir lider ki savaşın ortasında bir meclis kuruyor. yıllar sonra bu tarihi en masumlara, gelecek nesillerin ışığı olacak çocuklara bayram olarak ithaf ediyor. abuk subuk ideolojik safsatalara girmiyor. çocuk diyor yahu. ömrü savaşlarda geçmesine rağmen vicdanını korumayı başarmış. belki de tam tersi savaşlar onu bu hale getirmiştir.

    yaş olarak değil ama ruh olarak kendini hala çocuk hisseden bir türk vatandaşı olarak tekrardan özlemle anıyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın