lucescu'nun a milli takımdaki muhteşem(!) performansı.
1953
şampiyon olduğumuz yıl beşiktaş' gidişi çok koyan eski hocamız. beşiktaş'ta yaşadığı sinanlı, çakıcılı şaibeli şampiyonluğu için laf etmeyip bir sezon sonra kaybettiği şampiyonluk için konuşması bende hayal kırıklığı yaşattı. ancak 3. yıldızı takan hoca olması bende yerini ayrı tutmasına yetiyor. 70 yaşından milli takım hocası olması bizim federasyonun futbol ile alakasızlığına güzel örnektir. artık emekli dönemini yaşayan bu ismi galatasaray'a gelmesin diye milli takıma alanlar fatih terim'in dönüşü ile bin pişman oldular. ihtiyar kurt yine yaptı yapacağını diyebiliriz.
--- alıntı --- lucescu: "bu seviyeye gelmek benim hatam değil. milli takımda daha önce oynamış olan tolga ciğerci, şu anda takımında oynamıyor. ozan tufan, volkan şen, arda turan, burak yılmaz, hakan balta gibi iyi oyuncular var ama kendi takımlarında oynamıyorlar. çözüm bulmak zorundaydım." --- alıntı ---
...
1955
(bkz: ne dediler/#2544366) bunadı diye dalga geçilince kızıyordum da adam gerçekten bunamış. hakan balta'nın futbolu bıraktığından bihaber. bu saatten sonra lucescu'ya kızmam. allah şifa versin.
1956
cüneyt tanman'ın son 30 yılda süre almaması kendisinin suçu değil, ya da hasan şaş yıllardır oynatılmıyor, saffet sancaklı desen tbmm'ye hapsolmuş... bu şartlar altında nasıl sağlıklı takım kurabilsin ki? birazcık anlayış lütfen!
1957
ciddi ciddi insanımızla dalga geçtiğini düşündüğüm teknik direktör. yok dalga geçmiyor da yorumlarında ciddi ise o daha da kötü. yani her iki olasılıkta da durum kötü.
1958
ciddi ciddi 2018'de hakan balta'yı aramış teknik direktör.
utanmasa as santrfor hakan şükür'ü iade etmiyor diye suçu amerika'ya atacak. ama önce hasan şaş'a verilen cezanın hesabını sorsun tff'den! o değilde bir fatih terim vardı eskiden taş gibi stoperdi o ne oldu ya?
1959
(bkz: ağam bizimle eğlenir) arkasında olduğum ulu insan. böyle federasyona böyle zeka.
1960
''hakan balta, kendi takımında oynatılmıyor'' açıklaması yapan teknik direktör. hakan balta'nın kulübü hangi kulüpmüş, sormamışlar mı? ben olsam o anda "hoca bir dakika, bir dakika. hakan balta hangi kulüpte oynuyor? bana açıklar mısınız?" derdim.
1961
artik bu noktadan sonra luce icin en hayirli sey bol bol sudoku.
1962
hayatım boyunca bu kadar ağlayan bir insan görmedim. ben bu işi yapamıyorum diyeceği noktada sürekli bahane buluyor. efendi senin o bahsettiğin yabancı sınırı olmasa cenk tosun, çağlar, zeki, cengiz gibi adamlar hala dördüncü sınıf avrupa takımlarında forma giyiyor olacaklardı.
1963
her basın toplantısında aynı şeyleri zırvalayan, son kullanma tarihi geçmiş teknik direktörümsü.
bıktık artık ''bizim futbolcularımız kendi takımlarında oynamıyor, isveç, ukrayna, hırvatistan yıllardır aynı kadrolarla oynuyor'' söylemlerinden.
anladık milyon eurolar tatlı geliyor ama biz de enayi değiliz. seni bu ülkede ciddiye alabilecek tek kişi demirören'dir.
1964
kendisinin milli takimda basarili olmak gibi bir amaci olmadigi icin uzerine konusulmasi kritik yapilmasi son derece anlamsiz. bu tarz durumlarda yokmus gibi davranmak en iyisi. mesela bazilarinin ulkeyi iyi yonetmek gibi bir amaci olmadigini bildigim icin yillardir siyasetle ilgilenmiyorum ve ulkenin en mutlu muhalifiyim.
1965
hükümeti eleştirse görevine saniyesinde son verilecek teknik direktör. milli takımın anasını bellemesinin ise zerre önemi yok.
1966
ağzından çıkanı kulağı duymayan ya da gerçekten yaşının etkisiyle bazı yetilerini kaybetmiş kişi. koca türkiyede bulunabilecek vasat üstü bir teknik direktör bunun yaptığını yapardı. para kazanmak için karakterini bir kenara koyan, yabancı sınırı gibi yukarıdan söylenmesi istenen şeyleri söyleyen zayıf kişiliği olan biri olarak kalacak aklımda. kendisine duyulan saygıyı yerle bir etti milli takıma geldiğinden beri. konuştukça batıyor.
1967
burnunun ucunu bile göremeyen * milli takım teknik direktörü.
1968
yav bu adam en iyi ve en başarılı döneminde üç büyüğün ikisinden ağlatılarak kovuldu.
nefret etti bizlerden, öcünü almaya yemin etti, şimdi tüm ülke futbolunu ağlatarak içinin yağlarını eritiyor.
intikam soğuk yenen bir yemektir.
1969
artık * eşşeğin ayağına iyice su kaçırmış olan teknik direktör. amacını anlıyoruz. federasyonun yabancı sınırı arzusunu desteklemeye çalışıyor. ama hakan balta nedir arkadaş? adam futbolu bıraktı. el insaf. sus bari.
1970
desteklediği yabancı sınırının kendisi için de geçerli olmasını dilediğim futbola yabancı insan.
1971
koskoca dünyada 11 tane kendi takiminda ilk 11 de oynayan türk futbolcu bulamiyorsa biraksin bu isleri.
eger dünyada kendi takiminda ilk 11 oynayan türk yoksa bu türk futbolcularin ayibidir.
yabanci sinirina ragmen takiminda yer bulan yerli futbolcular'dan daha iyi verim alabiliriz.
1972
kusurun ve suçun tamamı tüpçü ve yardımcılarına aittir. zenit bunadığı gerekçesiyle lucescu’yu gönderiyorsa insan bir araştırmaz mı neden bunadığı sonucuna vardıklarını?
bizimkiler çok bilirler ya araştırmazlar ve de inanmazlar. zenit kim bilir hangi yanlış! gerekçe ile gönderdi diye düşünürler.
lucescu oğlunu yardımcısı olarak istemişti ve de çok ısrar etmişti. demek ki biliyordu durumunu ve oğlunu vasi olarak istiyordu.:)
tüpçü istifa.
1973
kendisinin yaptığı belki de tek olumlu hareket arda/burak gibi sorunlu karakterlerden milli takımı temizlemesidir. bundan ötesini beklemek hayalcilik olur. kendisine teşekkür edilip en kısa zamanda paketlenmeli ve türk bir teknik direktörle hazırlıklara devam edilmeli iş işten geçmeden.
1974
sırf galatasaray'a yar olmasın denilerek tüpçu tarafindan milli takımın başina getirilen şahis.
kendi kaziklari kuyuya kendileri düştüler. darısı mayıs ayinın başina.
1975
milli takımı düşürdüğü durum içler acısı. formada bulunan türk bayrağı hatrına kendisinin de milli takımımız paralelinde başarılı olması beni mutlu ederdi ancak geldiğimiz yerde tribünlerin federasyonu istifaya çağırıyor olmasından açıkcası mutluluk duyuyorum. mademki dibe vurmadan kendimizi sirkeleyip yukarı ivmelenemeyeceğiz o zaman federasyonun ve lucescu'nun bu çöküşün sorumlusu olmasından mutluluk duyacağım.