galatasaray taraftarinin kendisine buyuk bir sevgisi ve kredisi var. peki neden? sadece sampiyon yaptigi için mi? kanimca hayir. bunun nedeni biraz da lucescu'nun gonderilis hikayesinde gizli. galatasaray'in 5 sezon boyunca ligin acik ara en iyi kadrosuyla oynayip, firtina estirdigi, avrupa'da kupalar kaldirdigi, evinde inanilmaz bir yenilmezlik serisi kazandigi o muazzam seneler sonunda gelen mali ve idari kriz takimimizi vurmusken, hagi, jardel, popescu, davala, taffarel, emre, okan gibi as oyunculari gitmisken, elindeki kit kadroyla ali sami yen'de 17'de 17 yaparak sampiyon yapti bizi lucescu. dogruya dogru, bir onceki sezon muthis kadromuzla kaybedilen sampiyonlugun ardindan o kadroyla, hem de 12 sampiyonlar ligi maçi yaparak sampiyon olamamamiz, olmamizdan daha olasiydi. fakat egrisi dogrusunu buldu ve ilk kez bizden daha guclu bir kadro kurmayi basaran fenerbahçe'ye karsi 28
nisan 2002 kocaelispor galatasaray maçında sampiyonlugumuzu ilan ettik. bu basariya ragmen lucescu'nun ne kadar elestirildigini cok net hatirliyorum. ozellikle deplasman fobisi ve daha da ozel olarak bir onceki sezon kaybedilen sampiyonluk sonrasi, fatih terim ismi yine herkesin "gonlunde"ydi. nitekim ozhan canaydin da baskanlik seciminde fatih terim ile anlasacagini "galatasaraylilarin gonlundeki teknik adam"la calisacagini soyleyerek belli etmisti. bu lucescu'yu "magdur" yapti biraz. dahasi besiktas ile anlasip, uzerine fatih terim'in galatasaray'ini gecerek sampiyon olunca "magdur"a olan ozenme disinda, bir de pismanlik girdi devreye. nihayetinde ukrayna'da efsane yazan lucescu, sahtar ile bir de kadikoy'de hayallerimizdeki avrupa sampiyonlugunu alinca pismanlik iyice hayranliga dondu.
lucescu benim galatasaray'da kalli ile beraber gordugum en iyi teknik direktordur. bir gun bize gelmesini yine cok cok istiyorum. bu umarim bir an once olur.