resim
Milan Baroš
Takım:Vigantice
Mevki:Santrfor
Yaş:43
Boy:1.83
Uyruk:Çek Cumhuriyeti
  • 2102
    baros'u severim ve iyi bir baros'un dünya çapında bir forvet olduğunu düşünürüm.

    ama bu adamın kart görme, itiraz etme hastalığına bir çözüm bulmak lazım. ya elle oynar ya hakemle uğraşır. adam itiraz yüzünden kart görür, üç beş maç ceza alır pfdk'dan, ilk çıktığı maçta yine itirazdan kart görür, sakatlanır bir kaç maç oynayamaz, geri döner sahalara, bir maçın son 20-25 dakikasında oyuna girer, yine gider itiraz eder kart görür.

    yeter kardeşim artık yeter, biraz aklını kullan, sana ihtiyacı var bu takımın, çuvalla parayı alırken itiraz etmiyorsun, al, helal olsun ama biraz gözünü sevdiğim, kurban olduğum biraz da sahada görelim seni artık...
  • 2108
    balondan, kraldan anlamam. ben bir kral bilirim o da hakan şükür'dür.

    oynadığı zamanlarda çok yararlı bir golcü ama ben senede 15 - 20 maç oynayacak adamı neyleyeyim ki hele de onun yerine oynayacak forvet yok iken.

    seneye kalacaksa kesinlikle maç başı sözleşme yapılması gerekir.

    bu arada inanmadım ama kendisine rusya liginden 9m €'luk bir teklif varmış. ola ki böyle bir teklif gerçeğe dönüşürse baros özel uçakla rusyaya kadar götürülmelidir.

    bu söylediklerim acı ama artık galatasaray'ın ne sokağa atılacak tek kuruşu ne de yanlış oyuncu seçme şansı yok.

    galatasaray büyüktür diğer her şeyden...
  • 2109
    kendisi üzerinden durmadan ist-301 * dersi verenlerden oynadığı maçta aldığı kart,sakatlık süreleri,elle oynama oranları gibi nice değerlendirmeler bekliyorum.
    tamam biz de seviyoruz,takımdaki en kaliteli 2-3 adamdan biri olduğunun farkındayız da.bunları görüyoruz diye saçma sapan aldığı kartları eleştirmeyelim mi?

    kendisi hakkında yapılan yorumlardan anlıyoruzki milan baros'un gördüğü kartlar hep yerinde,hep doğru kartlar.ne zaman rakip kontraya çıksa baros kosar topla giden adamı indirir, defansta az kişi kalmış galatasaray'ı rahatlatır.
    hep destek tam destek bizim mottomuz değil beyler.

    ekleyeyim: birde "kendisini eleştiren, serveti destekliyordur,onlara servet müstahaktır" gibi bir durum var ki ona ayrı gülüyorum.
  • 2110
    2010-2011 futbol sezonunda 32.hafta itibariyle galatasaray futbol takimi 40 puan -8 averajla 36 gol atmis,ligin en az gol atan 4-5.takimi konumunda.uretkenligin 0 oldugu takimimizda bu gollerin 9 tanesini cogunda oynamadigi halde bu adam atmis ve su halde takimin en golcu oyuncusu.kim ne derse desin milan baros birilerinin sahada ikinci sariyi gormek icin adam kovaladigi,birilerinin onunden gecen topa rijkaard gitsin diye dokunmadigi,birilerinin ilk karpaty macinda resmen umursamazliktan gol yedirdikleri,kisacasi galatasaray'i rezillige iteledikleri 'galatasarayli yerli' futbolcularin arasinda frank rijkaard'in takimin basinda son defa sahaya ciktigi o kara gecede adeta yirtinan,ipten galatasaray'i almak icin canini disine takan euro 2004 gol kralidir.kendisi simdi yerli futbolcularin neler yaptigi belli olan bir sezonda,yonetimin kalmadigi,takim icinde arkadasligin 0 oldugu bir ortamda,lokomotif olmasi gereken yerli futbolcularin kendisinde 'guvenilmezse performans gostermeme' hakkinin bulundugu bir takimda hala acimasizca elestiriliyor.hemde iddia edildigi kadar vurdumduymaz olmadigi galatasaray'in ciddi hedeflerinin oldugu haftalara bakildiginda gorulebilecegi halde.evet cok kart goruyor ve sakatlaniyor.sakatlik olayina birsey diyemem fakat kart olayi tamamen takimin durumundan kaynakli.ilk geldigi sezon asiri kart derdi yoktu neden acaba sizce?(u: turk futbolcularin tavirlarina bakinca takimda turklerle yabancilar arasinda imam gaz yaparsa cemaat ... iliskisine donen bir durum var aci ama gercek )bunlar turkiye'ye belli hedefler adina profesyonelce futbol oynamaya gelmis adamlar.o sebeple hakan sukur'le,arif erdem'le karsilastirilmalari kadar sacma birsey olamaz.karsilastirdiginiz adamlarin kariyerine basladiklarinda hayal ettikleri takimlardan biridir galatasaray,tek takimdir turkiye'de cogu icin.buna dikkat etmek lazim.
    ayrica sunu hatirlamamiz lazim.bazi renktaslar ciddi gaza gelmis,takimin neredeyse tamaminin degisecegini zannediyorlar.bu mumkun degil ister unal aysal degil bill gates gelsin harcayacagin para,alacagin futbolcu sayisi belli.su durumda gelecek sezon icin yeniden kazanilmasi gereke bir numarali adam milan baros.zannediyormusunuz ki baros gidince yerine kat kat iyisini alacagiz?(u: ayni seyler daha once cassio lincoln,kader keita gibi oyunculara da yapilmisti.yok keita numaraciymis falan.yolladik da ne oldu?daha iyisi mi geldi?nasil ariyoruz simdi.ama inatla aynisini baros'a yapiyoruz neymis su herseyin bittigi haftalarda asiri kart goruyormus disiplinsilzigin kural oldugu takimda )oncelik vermemiz gereken cok adam var bu takimda,golge markajcilar,performanscilar,uyuyan adamlar var yerlerinden oynatilmasi gereken.en azidan sahaya ciktiginda kazanma hirsi adina elinen geleni yapan baros'a gelene kadar.
    iddia ediyorum eger fatih terim gibi bir adam gelirse takimin basina,florya o'nun egemenligin girerse milan baros bu takimin 1 numarali adamlarindan biri olacaktir.yeter ki su kaos bitsin.bekleyip gorelim.
  • 2112
    sürekli sarı kart görmesi isteyerek yaptığı bir şey onu biliyorum. ama rijkaard ilk geldiği yıl yanlış hatırlamıyorsam gördüğü sarı kartlar bariz azalmıştı sakatlanana kadar.

    milan çok zeki bir oyuncu. hem de tam tilki. kurnaz yani. takım da disiplinsizliğin olduğunu bizzat kendisinin hareketlerine bakarak söyleyebiliriz. düzgün bir hocayla baya azaltır onları. hatta yanına ikinci bir forvet gelirse neredeyse hiç görmez.

    takımın şu haline bakıp gitsin demek de eşşeğin amına su kaçırmaktır. fatih hoca gelirse milan baros kendisini katlar performansta. tam zaten fatih hocanın adamı. vazgeçilmezi olur cana ile birlikte.
  • 2113
    kaybetmeyi kabullenmiş bir takımda haksızlığa ve kaybetmeye karşı koyduğu için tepki verdiği için gördüğü sarı kartlar için kellesi istenen futbolcumuz.

    kelle avcıları sen sarı kart görmesende senin kelleni almaya birgün geleceklerdi. işte o gün geldi.

    sahada kaybetmeyi daha maç başlamadan kabullenmiş loserların içinde kazanmayı isteyen birkaç adamdan biridir. haksız bir durumda hakeme tepki veren bir futbolcudur. bazıları haklısın hocam diyip hakemi tebrik ederken o bunun tersini yapıp takımının ve kendisinin haklarını korumaya çalışıyor. berbat bir sezonda bile haksız bir faule tepki veriyor. aman olsun altı üstü bir faul demiyor.

    rıdvan dilmen dinleyip gaza gelen kitleye sesleniyorum eğer referansınız rıdvan dilmen ise gidin fenerbahçe'yi tutun.

    şimdi biraz bilgi verelimde rıdvan dilmen dinleyip gaza gelen kitle bilgilensin.

    2010-2011 sezonunda ligde 7 sarı kart,
    2009-2010 sezonunda ligde 5 sarı kart,
    2008-2009 sezonunda ligde 11 sarı kart görmüştür.

    bu sezonun yıldızı, herkesin takdir ettiği burak yılmaz bu sezon kaç sarı kart görmüştür? 11 sarı kart görmüştür.
    bu sezon emre belezoğlu kaç sarı kart görmüştür? 7 sarı kart. verilmeyen bir sürü kartta vardır.
    bu sezon diego lugano kaç sarı kart görmüştür? 10 sarı kart. yine emre gibi verilmeyen bir sürü sarı ve kırmızı kartta cabası.
    bu sezon andre santos kaç sarı kart görmüştür? 5 sarı kart.
    bu sezon gökhan gönül kaç sarı kart görmüştür? 7 sarı kart.
    bu sezon ricardo quaresma kaç sarı kart görmüştür? 5 sarı kart.

    şimdi rıdvan dilmen denen zat, burak yılmaz hakkında "bu kadar çok sarı kart gören bir forvet olur mu?" dedi mi?
    rıdvan denen zat, kendi takımının futbolcusu olan emre belezoğlu hakkında "yahu bir futbolcu bu kadar bu kadar çok kart görür mü?" dedi mi?
    bu rıdvan denen zat, lugano'nun gördüğü kartlar hakkında bir kelime bile konuşmuş mudur?

    rıdvan denen zat bunları konuşmaz, söylemez.

    onun tek hedefi, tek söylediği; 3 senedir berbat bir sezon geçiren bir takımın kaybetmeye tahammülü olmayan, kaybetmeyi kabullenmeyen bir adamın itirazlar sonrası gördüğü kartlardır.
    bunları söyleyip milan baros'u hedef tahtasına koyacak ki, süperlig tarihinin en iyi forvetlerinden birisinin rakip takımdan gitmesinin yolunu açacak olmasıdır. kendi takımının yıllardır böyle bir golcü bulamadığı içindir. kendi takımı 14 milyon euroya gol makinesi yerine çamaşır makinesi aldığından 5 milyon euroluk gol makinesi çekememesindendir.

    haydi bakalım rıdvan dilmen'i dinleyip gaza gelen kitle gün sizin gününüzdür. istediğiniz kadar milan baros gitsin çığırtkanlığını yapın. siz gitsin dediğiniz kadar biz kalsın diyeceğiz. ta ki bu takımın bütün futbolcularının kaybetmeye tahammülü olmayana kadar. işte o gün bizde belki milan baros gidebilir diyebiliriz.
  • 2116
    fatih terim'in gelişiyle akibetinin ne olacağını merak ettiğim aslan parçasıdır. tekrar bir patlama yapıp yine değişmezimiz de olabilir tamamen yok olup gidebilir de.

    iyi çalışıp, az sakatlanıp, daha sakin olup seneye elinden gelenin fazlasını yapmalı. en son şüphe duyacağımız adam o iken şüphe duyurmaya başlıyor.
    dediğim gibi kendine gelirse imparator forvete adını yazar.
  • 2117
    hocanın * kalması yönünde vermiş olduğu rapor sonrasında hakkında ki fikirlerimi değiştirdiğim oyuncudur. en azından artık olumsuz birşey yazmam kendisi hakkında. işte hocanın karizması bunu sağlayacak. geliyoruz artık milan baros hakkında kötü birşey yazmaz arkadaş. hoca ne diyorsa o. mutlak sadakat ile seninleyiz imparator.

    uzun zamanlardan beri söylediklerine tam anlamıyla güvenecek ve ''o söylüyorsa doğrudur ben kendi futbol düşüncelerimi bir gözden geçireyim'' dedirtecek bir hocaya öyle hasretiz ki bir bilsen sevgili sözlük.

    milan baros ulan...!!!

    edit: rapor yalan deyolaa...mühim olan isimler değil... her kim ki hoca tamamdır diyorsa benim için başımın tacıdır.
  • 2119
    bir gün,

    "diğer takımlarda forvetler, forvete geçmiş bekliyorlar, arkalarında xavi'ler, lampard'lar, gerrard'lar, forvetlerine pas atıyorlar, forvetlerine gol attırıyorlar, seviniyorlar. baros aklından geçiriyor, bizde de bir xavi olsa, bizim de bir lampard'ımız olsa" derse, "yönetim bize niye almıyorsun, bizde niye yok?!" derse..

    ne diyebiliriz?

    sabret biraz daha baros.
  • 2123
    bu adam öyle kolay gözden çıkarılacak bir adam değil.

    birisi bunu alacak karşısına, ki o fatih terim'dir, diyecek ki "oğlum bundan sonra kendine çok daha iyi bakacaksın, zırt pırt sakatlanıp takımı yalnız bırakmayacaksın, sahada artislik yapmak yok, elle oynamak yok, kendini yere atmak yok, çıkacaksın bam bam bam topunu oynayacaksın".

    "he patron" derse, ki fatih hoca anlar, samimi mi değil mi... eyvallah.
    ıvır kıvır yaparsa da, mecburen, iyi bir şekilde elden çıkarılır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın