• 901
    22/01/2014 tarihli yazısı. http://www.fanatik.com.tr/...Detail_34_352352.htm
    --- alıntı ---
    basit düşünün. yalın...
    hiç olmadıysa bile şike sebebiyle küme düşürülmeyi mi tercih edersiniz?
    yoksa kayrılıyormuş gibi algılanmayı mı?
    bunu hangi fenerbahçeli’ye sorduysam bugüne kadar,

    -tabii ki düşmeyi dedi...
    tek bir aksi görüş duymadım.
    hatta bu, bizzat ali koç tarafından dillendirildi de... şampiyonlar ligi’nden ihracın hemen ardından.
    ama bu yalın ve rahatlatıcı talep bin türlü zırvayla bulandırıldı.

    ‘kişilerle kulüpleri birbirinden ayırmak lazım’ ‘ama sahaya yansımamış’
    bakın! konu ortada şike olup olmaması değil.
    sorun başka...
    aziz yıldırım ‘biz şike yapmadık’ diyorsa... tamam! kabul.

    ‘bizim yaptığımız şike değil’ diyorsa ona da tamam.
    ‘sadece girişim diyorsa...’
    ‘bir tek biz yapmış değiliz. eğer yaptıysak da en az biz yaptık’ diyorsa o da tamam. hepsine kabul!
    ben hepsini kabul ederim.

    ve fenerbahçe küme düşecekse de düşer...
    fenerbahçe küme düşer, kupa giderse ne olur? diyorsanız, cevap basittir. ‘hiçbir şey olmaz.’
    cefayı fenerbahçe çeker
    yine her maç 50 bin kişiyle amatör ligden gümbür gümbür çıkarsın.

    bunu yapamayacağını düşünen var mı?
    10 defa düşsen, 10 defa çıkarsın.
    bunda kızacak, küsecek bir şey yok...

    bu ülkede eğer birileri cefa çekecekse tabii ki herkesi en çok ilgilendiren kulüp çekecektir. ben kimin en çok taraftarı olduğunu bilmem. ama hangi hislerle olursa olsun herkesi en çok ilgilendiren kulübün fenerbahçe olduğu tartışmasızdır.
    o yüzden cefa çekilecekse onu da fenerbahçe çeker.

    işte konu budur. basit ve yalındır...
    kayrılmak kabul edilemez

    öte yandan aslında neyin ne olduğunu, ne olup bittiğini, tarih yazar. işte mesele budur. o sayfada kayrılmayla ilgili en ufak bir şey olmamalıdır. kabul edilemez olan yegane durum budur.
    yoksa işin özü zaten unutulmuş, terkedilmiş, bulanmıştır. çünkü kimsenin konuya tarafsız bir gözle bakmak gibi bir derdi yok. net olarak kamplaşmış kitleler var. kimseye bir şey anlatmak olası değil.
    bugün bu toprakların halkının kimyası bozuk. en yukarıdan en aşağıya herkes sadece bir şeylere inanıyor. soru sormak, cevap bulmaya çalışmak, bilmeye çalışmak yok. acaba? diyen yok. böyle olunca da bir hafta arayla 180 derece ters iki fikri savunmak mümkün olabiliyor koca koca adamlar tarafından.

    tv’ye bağlanıp karar hakkında görüş bildiren hukuk adamlarının kararı hiç okumadıklarına şahit olduk defalarca.

    aynı avukatın 3 gün arayla tam ters fikirler savunduğunu.
    birbirimizi kandırmayalım

    sadece inandıklarımızın üzerine davalar inşa ediyoruz hep birlikte. herkes cephesine çekilmiş, aynı tezleri kendi tribünlerine tekrarlıyor.
    herkes yüzde 100 haklı. herkes komplolara gelmiş.

    herkes en güçlü ve herkes en mağdur...
    o yüzden herkes istediğine inanıyor... sorgulanamaz ve değiştirilemez şekilde.
    dolayısıyla mevzu şike filan değil artık. birbirimizi kandırmayalım.

    neyi tercih edersiniz?

    eğer öyle olsaydı doğru ya da yanlış bu karar bugün açıklanmazdı. yeniden yargılanma konusunu kamuoyunun tartışma alanına sokan bizzat iktidar partisiyken... ülkenin yargı sistemini baştan aşağı tartışmaya açan ülkeyi yöneten liderken...

    yeniden yargılanma için düzenleme sinyali güçlü bir şekilde ortadayken. yargılamayı yapan mahkeme tarihten silinmişken...
    normal şartlarda yargı lehte bir gelişme olacağına dair bunun gibi bir sinyal görürse kararı geciktirir değil mi?
    hatta durdurup bekler...

    işte bunun olmaması bile konunun şike olmadığının delilidir.
    şike var ya da yok... karar doğru ya da yanlış bilemem.
    bildiğim, asıl konunun binbir saçmalıkla bulandırıldığıdır.
    o yüzden basit ve yalın düşünmek gerekir.

    hiç olmadıysa bile şike nedeniyle küme düşürülmeyi mi tercih edersiniz?
    yoksa kayrılıyormuş gibi algılanmayı mı?
    işte basit cevap ancak buna vereceğinizdir.

    hepsi bu!
    yoksa zaten tarihin şaşmaz adaletinin elinden kimse kurtulamaz.

    --- alıntı ---

    hala bu adamın tarafsızlığından, adaletinden bahsedecek galatasaraylı varsa bir zahmet benden uzak olsun.
  • 903
    en fazla benim kadar tarafsızdır, ancak kendisi spor yazarıdır, televizyon programlarında boy göstermektedir ve bu işten ekmek yemektedir. yani en fazla benim kadar tarafsız olması kamuoyu vicdanının delik deşik olmasını engellemeye yetmemektedir maalesef. takkenin defalarca düştüğü, ancak sihirli bir elin sürekli kele yapay saç tohumları ektiği canına yandığım memleketimde bir başka aciz kalemşordur mehmet demirkol benim gözümde. basit, çaresiz, ekmeğin ve hırsızın peşinde pervane bir hayat.
  • 906
    uefanın sopasından nasibini alacaklardan yalnızca bir tanesi. isimlerin arkasında bunlar. inanın aptal değil bunlar, biliyorlar her şeyi. farkındalar. son bir şans komplo bu demekten geçiyor. dediği gibi her türlü zihinlere kazındı fenerbahçe, şikeci artık. ceza alsa da almasa da şikeci. 20 yıl sonra hatalı bir gol yediğinde rakibi, ahaa yine şike yaptılar demeyecek miyiz? aklımıza gelmeyecek mi? kulüp geleneği ne yaparsan yap kazan mantığına kurulu bir topluluk için ahlaksızlık sınırı yoktur. bunu böyle bilip, bu ekibi, bu ülkeyi komple böyle değerlendirmek gerekiyor. hepsinden topyekün midem bulanıyor. okumayın dinlemeyin bu insanları, tek önerim bu.
  • 907
    son yazısında* ofsayt ne var anlamadım.

    'şike var yok, ben oraları geçtim' diyor.
    ''şikenin olmadığına inanıyorsanız, şike yoksa bile küme düşüp temizlenmeyi mi istersiniz, yoksa tarihinize 'fenerbahçe kayırıldı' lekesi sürmeyi mi istersiniz'' diyor.
    ''ben ve danıştığım bütün fenerbahçeliler de 'küme düşmeyi' tercih ediyoruz'' diyor.

    ve bende şöyle diyorum.
    tarafsızlığı, taraflılığı geçtim. adam olaya başka bir yönden yaklaşmış ve fenerbahçe'nin küme düşmesi gerektiğine bağlamış. mevcut iktidar ve muhalefet bile özel yetkili mahkemelerin tarafsızlığını sorgularken, bu adam oralara hiç girmeden, ki başta özellikle 'çok yalın ve basit düşünün' diye yazmış, fenerbahçe küme düşsün demiş.

    ne istiyorsunuz abi siz? herkes sizin gibi düşünmeyecek. herkes, her şeyi galatasaray'ın lehine yazmayacak, sizin istediğiniz gibi yazmayacak. bunları artık kabullenmek gerek.
  • 910
    demiş ki;

    --- alıntı ---
    ...
    işte bunun olmaması bile konunun şike olmadığının delilidir.
    şike var ya da yok... karar doğru ya da yanlış bilemem.
    bildiğim, asıl konunun binbir saçmalıkla bulandırıldığıdır.
    o yüzden basit ve yalın düşünmek gerekir.
    ...
    --- alıntı ---

    kısmen haklı. sürecin bu noktaya gelmesinin tek sebebi konunun, şike sahaya yansımadı - kişilerle kurumlar ayrılsın gibi binbir saçmalıkla bulandırılması. lakin kamuoyunu olabildiğince oyalama amacıyla yapılan bu hareketin yegane sebebinin de görevini yapma cesaretinden ve bilincinden yoksun dönemin tff yönetimi olduğunu bilmesi gerek. soruşturma başladığı gün erdemli, tarafsız, görevinin gereğinin bilincinde olan bir tff yönetimi olsaydı (ya da tff yönetimini piyon olarak kullanmayan, spora elini sokmayan, onurlu bir siyasi iktidar mı desek) gerektiği şekilde fenerbahçe'yi küme düşürür, şikeye bulaşmış başkan ve yöneticileri de para ve spordan men gibi cezalara çarptırarak dosyayı kapatırdı.

    mehmet demirkol ise şike davasını bizzat yöneten tayyip erdoğan ve siyasi iktidara laf çarpma cesaretinde olmadığı için lafı eveleyip gevelemiş. ayrıca kaldı ki sürecin uzamasına neden olan bu saçmalıklar ve aziz yıldırım'ın komplo iddiaları vs. şike yapıldığı gerçeğini değiştirmiyor. çünkü önümüzde kapı gibi duran mahkeme, uefa ve cas kararları olduğunu da demirkol'a hatırlatmak lazım. kendisinin deyimiyle basit ve yalın düşünürsek gördüğümüz manzara budur.
  • 912
    sözlükte sürekli mehmet demirkol başlığına bir sürü entry girildiğini görüyorum.yine napmış bu adam diyerek başlığa tıklıyorum, demirkol'un bir lafı veya yazısı üzerinde "taraflı-tarafsız" tartışması. lafa yada yazıya bakıyorum,tartışma koparcak ne var hiç bir şey anlayamıyorum gerçekten.

    duymak istediklerimizi,tam da duymak istediğimiz şekilde bize söylemeyen herkese tepki göstermek nedir, ötekileştirmek, düşman safa yerleştirmek nedir? "kayırılacağına adam gibi düşürülsün" temalı bir yazısından bile huzursuzlanmak,onu şeytanlaştırmaya çalışmak hakkaten mantıklı bi iş değil.

    mehmet demirkol'a gelene kadar binlerce sorunlu kafa,zihniyet var şu ülke futbolunda. geçiniz.
  • 914
    aslında görüyor ve söyleyemiyor. biliyor ama bilemiyor. duyuyor ama duymuyor.
    fenerbahçe siyasetçiler(iktidarı-muhalefeti) ve dolayısıyla tff tarafından açıkça kollanmıştır. tff'yi eleştirmek basit mehmet beyefendi. olay perde arkasını korkmadan yorumlamakta. sizin gibilerinin çokluğu yüzünden hak-hukuk uygulanmıyor. güçlüler kollanıyor.
    fenerbahçe'nin büyüklüğünden bahsetmeyi de unutmamış cefayı herkesi en çok ilgilendiren kulüp çekermiş. aykut kocaman'ın ''herkes şike yaptı radara biz yakalandık'' ağlamasına ne kadar da benziyor bu böyle.
    evet evet paralel devlet :(
    lafı da öyle dolandırmış ki ne demek istediği tam olarak anlaşılmamış. neye inandığını kapalı cümlelerle anlatmış. 'kayrılıyor' diyemiyor 'kayrılmış gibi görünüyor' diyor. kimseden tapki almayacak söylemler yani.
    ulan hiçbirinizin şu futbol ortamından şikayet etmeye hakkınız yok be.
    ama şunu söylemek gerek. eleştirmiş gözüküp eleştirmemek, objektif sanılmak da büyük iş. tebrik etmek gerek.
  • 915
    ısrarla, galatasaray yönetiminin, bu senenin başında fatih terim'e; "hocam bu yabancı sınırını halledeceğiz, sen planlamanı korkmadan, çekinmeden yap" dediğini söylüyor. galatasaray'ın bugün yaşadığı yabancı bolluğu/sıkıntısını buna bağlıyor.

    bu ön kabulü neye göre yapıyor? açıkça fatih terim'e yönetim böyle bi'şey demiş mi? bunu ispat edebilir mi?
  • 916
    kendisi galatasaray lisesi mezunu bir fenerbahçe taraftarıdır.

    "aha, takım tuttuğunu ispatladım" demeyi gerektirecek bir giz ve esrar perdesi yoktur bu gerçeğin etrafında.

    son yazısı da içerik olarak çok doğru ve güzel olmuş, ancak bu ülkede kayırılmaktansa küme düşmeyi göze alacak tek bir kulüp var, o da kendi tuttuğu takım değil. ders aldığı sıralarda düşünse imiş, etik değerlerine hangi camianın daha uygun olacağını. fenerbahçe tarihi kuruluşundan bugününe kadar kayrılma ve hamasiyet üzerine inşa edilmiştir. bir insan olarak yakarışı doğru ama bir fenerbahçe taraftarı olarak adama derler önce tarihini bil, sonra otur yaz diye.
  • 924
    istediği ünü kazanmıştır demesi tamamen farklıdır.eğer bugün programın tamamını izlediyseniz yunus yıldırım'ın penaltı konusunda tuhaf bir takıntısı olduğunu neredeyse hiç çalmadığını söyledi ve bunu herkesin bildiğini söylemiştir. zaten herkes de bundan bahsediyor tamam fenerlidir ama bugün fenerbahçeyi koruyacak şeyler söylememiştir sadece yunus yıldırım'ın ne kadar kötü bir hakem olduğunu söyledi ve tamamen katılıyoruzdur sanırım.
  • 925
    bugünkü sözlerini yarım yamalak alıp yorum yapan yazarlar var maalesef. ayıp be kardeşim! adam dedi ki "fenerbahçe'nin komplo teorilerinde yüzde yüz haklı olduğunu kabul edelim, ama yine de yunus yıldırım bundan bağımsız olarak da hiç penaltı çalmıyor, bunu bilinçli olarak yapıyor" dedi. yani bilinçli olduğunu fenerbahçe'nin önünü kestiklerini söylemek maksadıyla dillendirmedi, yunus yıldırım'ın penaltı çalmayarak kendine bir ün yaratma peşinde olduğunu belirtti.

    insanları kelime ayıklayarak suçlamayın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın