resim
Muhammed Kerem Aktürkoğlu
Takım:Benfica
Mevki:Sol Kanat
Yaş:26
Boy:1.73
Uyruk:Türkiye
  • 1517
    öncelikle yaşadığı şeyin karşılığı karşısında marcao’nun takımdan gitmesi gerektiğini düşünen biri olduğumu belirteyim.
    burada konu kerem de değil ayrıca, galatasaray spor kulübünde hiç bir futbolcu maç içinde arkadaşına saldırıp, darp edemez.
    ediyorsa benim için onun galatasaray spor kulübünde işi yoktur.
    he kulüp yollar veya yollamaz (bedava gitsin demiyorum) kendi kararıdır ama ben medeni tepkimi maç sırasında eğer oynarsa marcao’ya gösteririm.
    velhasıl benin gözümde marcao’nun galatasaray ile işi bitmiştir.
    konunun bu kısmı anlaşıldıysa, gelelim kerem ile ilgili kısmına.
    futbol takımlarında isteseniz de istemeseniz de bir hiyerarşi vardır.
    bu sadece bize özgü de bir durum değildir.
    dünyanın en medeni ülkesinin bir takımında bile vardır.
    kerem’in yaptığı hareket tabii ki marcao’nun saldırmasına sebep olacak bir hareket değildir ama her futbolcuyu sinir edecek bir harekettir.
    şahsen marcao yerinde ben olsam maç bitimi soyunma odasında “sen hayırdır” derdim.
    dünyanın neresinde olursa olsun, yarım sezon top oynamış adam gidip takımın eskisine o hareketi sürekli yapamaz.
    kimse marcao gibi tabii takım arkadaşına saldırmaz, çünkü onun yaptığını ancak psikolojik sorunları olan biri yapar.
    ama o hareketi gören takımın her eski futbolcusu bunun hesabını sorar.
    yarın kerem galatasaray’da 4-5 yıllık futbolcu olsa, genç biri ona aynı hareketi yapsa, emin olun o da hesabını sorar.
    bunlar futbol takımlarında olan ve olmaya devam edecek olan, yazılı olmayan kurallardır.
    bir gün kerem galatasaray’da farklı bir konuma geçtiğinde aynı hareketin kendisine yapılmasını asla sindiremez.
    bu yazdıklarım bir çok arkadaşıma garip gelecektir, şaşırmakta da haklılar ama futbol oynamış her insan bunu bilir.
    inşallah konu kerem’in mutlu olacağı şekilde çözülür.
    çünkü yaşadığı şey, bir genç insanın yaşamak istemeyeceği halde milyonların gözü önünde yaşanmıştır.
    insanın gururuna dokunur, izledikçe de unutmaz…
  • 1556
    dünya'da bir erkek grubunda gereksiz yükselme sonrası yaşanan en uzun küslük rekorunu ele geçiren oyuncumuz.

    ya arkadaş gerek futbolda gerek sosyal hayatta eğer ortada derin bir mesele yoksa klasik nabız yükselmesinden kaynaklanan yüzlerce kavga gördüm bir tanesini bilmem küskünlüğün bitmesi ertesi güne kalan. nedir bu ya? bu caner'in sopa yemediği adam yok futbol dünyasında; önce caner'in kavga haberi düşer, 15 dakika sonra kardeşiz diye de fotoğrafları. iki ingiliz oyuncu öldüresiye kavga eder 3 gün sonra el ele maça çıkarlar. yok kerem'in gururu, yok kerem'in ailesi, yok bilmem kim... abi neyin kafasını yaşıyorsunuz ya? yaz dizileri kesmedi herhalde herkes saçma sapan triplere girdi, bir tek müge anlı'ya çıkmadık.

    ben bildim bileli canlı maçlarda millet birbirinin, hakemin anasına, bacısına söver. bir kere duymadım bir futbolcunun başkasının annesinden özür dilediğini. kerem'in ailesi nasıl olaya dahil oldu lan! uzadıkça uzadı, kerem çıkıp zekasız caner erkin kadar olup iki fotoğraf paylaşamadığından millet marcao'nun eşine çükünün fotoğrafını çekip atıyor. iyice sürecin boku çıktı ve ben kesinlikle kerem'in bebeliğinden kaynaklı olduğunu düşünüyorum.

    kerem'e de özel not: keremcim böyle genç kız tribine girip yataklara düşeceksen kimseye öyle sus kes yapma, yok yaparım diyorsan da unutma ki 2 haneli iqya sahip adamlarla yaşıyorsun biri böyle gelir alır aklını o zaman da ağlamayacaksın. bu nedir ya kaç gündür dünyanın en boş kavgası yüzünden nelerle muhattap olduk.
  • 2832
    kendisi eski gölcük belediye başkanı şaban aktürkoğlu'nun torunudur.

    bir gün annem dedesine "başkanım" diyeceğine dili sürçmüş ve "şaban'ım" demiş. kerem'i ne zaman izlesem aklımda hep bu olay canlanıyor. dünyanın bu kadar küçük olması çok enteesan *

    bir de kendisiyle aynı yaş grubundayım. kim bilir kaç defa gölcük sokaklarında denk geldik. belki de kendisini yolda gördüğümde "hele hele, artiste bak" deyip kendi içimde yargılamışımdır. ya da kerem beni gördüğünde "tipini ziktiğime bak" demiştir, kim bilir. ama muhakkak denk gelmişizdir. küçük yer burası.

    ama kerem büyük. çok büyük karakter, büyük vizyon sahibi. bu adam geçen seneden bu yana gözümüzün önünde büyüdü. her geçen gün eksiklerini giderdi, her geçen gün kendini iyiye götürdü ve götürüyor. daha da iyi olacak çünkü çalışmaktan sıkılmıyor, mükemmeliyetçi. hep daha iyi olmaya zorluyor.

    rakip kayserispor olmuş ya da barcelona olmuş fark etmiyor. kerem topu önüne alıyor, yardır babam yardırıyor. ben buna şaşırmıyorum. gölcük çocuğuyuz sonuçta kardeşim, alayına gider :)
  • 9653
    fenerbahçe'ye irfan can, cengiz ve (muhtemel transferleri) oğuz aydın'a karşılık teklif etsek ali koç herhalde aynı dakika helikopter kaldırır bu takas için. elimizdekinin kıymetini bilmiyoruz. bu oyuncu bize 2 alt ligden bedavaya geldi ve çok düşük bir maaşla oynuyor hâlâ. bizimse tek yaptığımız onu küstürmek. saydığım o isimlerin hepsinden fazla skor katkısı var yıllardır.
  • 1207
    şampiyonluk maçındaki en büyük silahımız olmuş genç yetenek. bu satırı unutmayın, çünkü lazım olacak.

    ** flashback **

    ligin en önemsiz, hatanın en tolere edilebilir olduğu haftalarından itibaren terim'in veteran hücum hattı;

    1. hafta. arda-falcao-feghouli.

    2. hafta. arda-falcao-feghouli

    3. hafta. arda-falcao-feghouli

    4. hafta. arda-diagne-feghouli

    5. hafta. babel-falcao-kılınç

    6. hafta. babel-falcao-kılınç

    7. hafta. babel-diagne-kılınç

    8. hafta. arda-babel-feghouli

    9. hafta. akbaba-diagne-oğulcan

    10. hafta. akbaba-diagne-oğulcan

    11. hafta. akbaba-diagne-oğulcan

    12. hafta. akbaba-diagne-oğulcan

    13. hafta. akbaba-diagne-oğulcan

    14. hafta. arda-diagne-feghouli

    15. hafta. arda-oğulcan-kılınç

    16. hafta. arda-oğulcan-kılınç

    17. hafta. akbaba-diagne-oğulcan

    18. hafta. arda-diagne-oğulcan

    19. hafta. arda-diagne-oğulcan

    ** ilk yarı sonu **

    fatih terim; ''sadece onyekuru'yu değil, visca(32)'yı da istiyorum(sakat)''.

    20. hafta. arda-babel-feghouli

    21. hafta. arda-babel-feghouli

    22. hafta. arda-babel-kılınç

    23. hafta. onyekuru-babel-kılınç

    24. hafta. arda-mustafa-onyekuru

    doğa olayları. su basması, balçık.

    25. hafta. babel-mustafa-kerem

    ''

    ''

    39. hafta. babel-halil-arda

    40. hafta. babel-halil-arda

    ** flashback **

    seneye tekrar göremeyeceği bir veteran ekibinin içinde, ilk 11'i görmesi 25. haftaya tekabul etmişken, 40. hafta şampiyonluk maçına veteranları ipten almaya girdi. başka bir şey söylemeye gerek yok.

    833 dakika(9.2 maç) 6 gol 3 asist.

    bu sezonun en büyük, en acı, en kritik kaybıdır. ordu zihniyetine kaybetti.
  • 6320
    szymanski ligde 6 maçta 4 gol, 1 asist yapınca herkes alkışlar,
    kerem ise ligde 6 maçta 3 gol, 5 asist yapınca yuhalanır!

    kerem gergin, kerem kavgacı, kerem saygısız, şöyle böyle...
    medyanın bu iğrenç iftiralarına uyup da, kerem'i harcamayın. kerem bugün fenerbahçe'de bu istatistikleri yapsa 7'de 70'e herkes 150 milyon euro'dan başlardı. biz ise top kaptırmayacak, defansa yardıma gelecek, orta sahadan top alacak, çalım atacak, asistler yapacak, goller atacak gibi şeylerin hepsini bir arada istediğimiz için, çünkü çok mükemmeliyetçiyiz ya(!) birini bile yapmayanı ıslıklayıp değersizleştiriyoruz.
    yapmayın, etmeyin!

    kerem 2 yıl önce bizi küme düşürmekten kurtaran bir oyuncuydu. evet, bunu utanarak yazıyorum ama durum böyle.
    geçen sene icardi ile birlikte skor yükümüzü çekip, bizi şampiyonluğa ulaştıran isimdi.
    bu sene de allah'ın izniyle yine damga vuracaktır. yeter ki desteklemeye devam edelim ve onun bunun söylediklerine bakıp da ıslıklamayalım.

    edit: düzeltme.
  • 2860
    bir bölüm galatasaray taraftarı tarafından zamanında saçma sapan nedenlerle eleştirilen büyük yetenek.
    abisi fb’liymiş, yüzü gülmezmiş, sempatik değilmiş, milattan önce yakın arkadaşının şöyle tiviti varmış vs.

    bakın bu çocuk bize gelmeden ts’li, bjk’lı, fb’li hatta uzaylı bile olabilir, umurumda değil.

    daha 4-5 ay önce hiç diretmeden, sıkıntı çıkarmadan, absürt şartlar, yüksek ücretler istemeden galatasaray’da kontratını 5 sene uzattı. hem de onun seviyesinde olan bir futbolcu için komik sayılabilecek bir ücrete, 8 milyon tl yani 0,5 milyon euro.
    zaten önce çok daha düşük bedele oynuyordu.

    lens, llajic, sosa, babel, gustavo gibi performansı yetersiz topçuların ücreti ile karşılaştırırsak gerçekten büyük fedakarlık.

    isteseydi menejer aracılığı ile işi zora sokar, babel’i feghouli’yi örnek gösterip yüksek paralar ister, sıkıntı çıkarıp yurt dışına veya yurt içinde başka takıma giderdi.
    bu çocuk kendine şans veren kulübe ihanet etmedi.

    kendisi benim neznimde, bizim evladımız dediğimiz, kendilerini yetiştiren bütün nimetlerinden faydalandıkları kulübe hiç faydaları dokunmadan, ilk fırsatta arkasını dönen bartuğ ve mustafa kapı’dan bin kere daha galatasaray’lıdır.

    çünkü galatasaray’lı olmak lafla değil icraatla, galatasaray’a faydalı olmakla olur.

    bu çocuk bu formanın hakkını veriyor beyler.
  • 583
    hakkında set oyununda, 3 kişiye karşı boşluk bulmaya çalıştığı bir maç izlemeden atıp tutulan oyuncu. inanılmaz çabuk ve boşluğu iyi değerlendiriyor ancak cidden güçsüz ve o boşluğu bulamadığı maçlarda ne yapacağını kimse bilmiyor fakat hafta içi kendisini idmanda gören hocası biliyordur diye tahmin ediyorum.

    herkes genç oyuncuyla oynamak ister. ogulcan yapamadığı onca şeye rağmen takımın 11 oyuncusu. ayni ışık kendisinde olsa kendisi de 11 başlardı. birde şu ozan kabak için mecbur kaldığından oynatıldı yorumunun yapılması (burada defalarca aslında öyle olmadığı anlatıldığı halde) bana art niyetli geliyor.
  • 33
    yetiştirme bedelinin yüksek olması ve bu bedelden çıkmak için uzun süre alt kategorilerde oynamayı tercih etmiş olabilir. bulunduğu kategorinin çok üzerinde bir oyuncu.
    geçen sene sahada sadece 3 kişi olduğumuzdan sebep, sürekli değişerek izleme yapamıyorduk. neyseki birbirinin gözüne ve sözüne sonuna kadar güvenen bir ekiptik. başkalarının yapması gereken ama yapılmadığı için , işimize olan saygımızdan dolayı takip etmeye başladığımız kiralık oyuncuları izlerken görmüştük oyuncuyu. hem de daha fazla gol atan diğer kanat oyuncusuna rağmen dikkatimizi çekmişti. sonrasında cenk özkaçar ve kerem’i izleme görevimi oğuzhan kardeşim yaptı. raporumuz her iki oyuncunun da takıma kazandırılması yönündeydi lakin ligdeki sıkıntılı durum, yönetim belirsizliği ve yeni yönetim ilgisizliği derken kaynadı gitti.
  • 3469
    şans açısından sıkıntı yaşayan futbolcumuz. başka da bir sıkıntısı olduğuna inanmıyorum. antalya maçında çektiği harika şut direkten dönmüş, ümraniye maçında yaptığı harika asistte direkten dönmüştür. o iki pozisyon gol olsa şu an geçen sezon gibi sadece kerem'in takımı sırtladığı konuşulacaktı. kolay harcanacak adam değildir. en kıymetli hazinelerimizden birisidir. özellikle yerli oyuncu oynatmak zorunda olduğumuz düzende.
  • 8105
    türkiye futbol tarihinde 3 sezon üst üste double-double yapan (bu sezon 2 asist daha yaparsa double-double yapmış olacak bu yüzden yapmış kabul ettim) tek kanat oyuncusu.

    adam manchester united'a iki maçta da attı, fenere attı beşiktaşa attı trabzona attı. büyük maçlarda hep vardı.
    kim min jae'den hava topunu alıp karşı karşıya kaçırınca eleştiriyorlar. pozisyonu nasıl geliştirdi bakan yok.

    bu adamın kıymetini değerini bilmemiz gerek. 3.bölgede pirana gibi her an pozisyona girebiliyor, skora dönüştürebiliyor. şimdi gitse yerine alabileceğin futbolcu en az 20 milyon euro bonservis 3 milyon euro maaş ister.

    tanım: türkiye liginin 3 sezondur en iyi kanadı.
  • 7695
    11 ocak 2024 sivasspor galatasaray maçında gördüğü kırmızı karttan sonra maçın hakemi zorbay'a:

    "sen hayatımda gördüğüm en kötü hakemsin biliyorsun değil mi? sana hakkımı helal etmiyorum. şimdi al topu kendin oyna" dedikten sonra maçın dördüncü hakemine de isyan ederek soyunma odasına gitmiştir.

    helal olsun demekten başka bir şey yazmayacağım.
    gol kaçırıyormuş, eleştiriymiş tarzı şeyleri siz de yazmayın ve helal olsun deyip arkasında durun. çünkü eleştiriyle değil, isyanla ilerleyeceğiz.
  • 2451
    26 kasım 2021 günü sabah işe giderken bindiğim takside florya sahil yolunda yan aracımda kendisinin audi a5 markalı 41 ka plakalı aracı kullandığını gördüm. sanıyorum antrenmana gidiyordu yiğidim aslanım. kırmızı ışıkta durduğumuz sırada dayanamayıp taksinin camını açıp kendisine kalp işareti yapıp seni seviyoruz diye bağırdım. başını kaldırdı utangaç bi şekilde selam verdi yoluna devam etti. güne daha nasıl güzel başlayabilirdim bilmiyorum.
  • 1711
    kendisi genç bir oyuncu kesinlikle kötü performans gösteriyor diye eleştirmem. hatta kötü performans gösterse dahi kendisine şans veren hocayı da eleştirmem. lakin ;

    vücut dili dışarıdan çok hadsizce hatta terbiyesizce görünüyor. bugün bir pozisyonda feghouli ile anlaşamadı, feghouli kibar şekilde kendisini uyarmasına rağmen kafası önde tripli tripli yoluna devam etti oralı dahi olmadı. onun dışında kaybettiği hiçbir topu takip etmiyor. kendisinin daha arkasında olan futbolcu onun kaybettiği topun peşinde koşuyor kerem eli belinde geziyor.

    saha içindeki bu dört başı mahmurluğun ve umursamaz tavırların kötü performansla falan alakası yok. analizcisinden isteyip incelesin, bugün kendisi kaç top kaybetmiş, barış kaç top kaybetmiş, kendisi sacha'ya ne kadar yardım etmiş, barış ne kadar yardım etmiş. 6 pastan boş kaleye gol de kaçırabilirsin ama saha içinde bu kadar vurdum duymaz bir tavır takınamazsın.

    berkan ve taylan sahada basmadık yer bırakmıyor ama en ufak hata yaptıklarında veya arkadaşlarından uyarı aldığında özür dileyip, elini kaldırıp, olumlu bir reaksiyon verip görev yerine koşuyor. kerem kendisini uyaran, kendisinden 8-10 yaş büyük takım arkadaşlarına tenezzül edip cevap vermiyor.

    yolu yol değil. fiziksel anlamda eleştirmiyorum ama umarım mental anlamda bir an önce toparlanır. yoksa kimse kendisinin bu yıldız olmadan yıldız kaprislerini çekmez.
  • 2194
    galatasaray taraftar profilinin nasıl değiştiğinin en net göstergesi olan futbolcumuz. bu adam bir sene önce üçüncü ligde top oynuyordu. bu sene hem ligde, hem avrupa'da hem de artık milli takımda banko oynayıp skor katkısı veriyor. elbette çok eksiği var. ancak yaşı genç ve öğrenebilecek çok şeyi var. gençleşmek isteyen bir takımda bu tür futbolcular el üstünde tutulur ve gelişimleri takip edilir, geliştirilir. sonunda hem futbolcu hem de kulüp başarıya gider. sabırla olur bunlar. ancak bizim taraftar profili o kadar kötü bir yöne kayıyor ki bunun galatasaray taraftar kültürüyle alakası yok. bu dönem taraftarı maalesef sosyal medya ve spor basınının etkisi altında. bu normal ama arkadaş özellikle bu dönemde galatasaray ve mensupları hakkında hangi sitede veya gazetede olumlu yazılar gördünüz. hep olumsuzluk pompalıyorlar. hani organize kötülük vardı ya. işte onlar hiç durmuyor. bizim taraftar da buna çanak tutuyor. kerem ne yaptı da hemen üçe beşe bakmadan satılsın moduna geçildi? yazık. böyle taraftarlık olmaz. aynı şeyi diagne, luyindama vb. futbolcularımıza da yapıyoruz. sonra da neden futbolcu satamıyoruz diye hayıflanıyoruz. nasıl satacaksın ki? sen kendin değersizleştiriyorsun elindekini.
  • 8911
    2021-2022 sezonunda olimpik lyon kerem’i dikkatli izliyor.
    o sezon malum bizi tek başına sırtlamıştı diyebiliriz.
    sonrasında iş “top kayıpları çok fazla, daha fazla izlenmeli” diye kapanıyor.
    kerem’e stadyumda yapılan ıslıklı tepkileri asla kabul etmemekle birlikte zaten yapanların toplam 5 bin kişiyi geçmediğini düşünüyorum.
    işin bu kısmı bence fazla ajite ediliyor.
    her neyse konumuza dönecek olursak bizim taraftarın ıslıkla tepki göstermeyen ama kerem’i eleştirenlerin temel argümanı anlamsız top kayıpları.
    %56 topla oynamak fecaat bir durum.
    bakın 1,5 sene önce barış alper de benzer durumdaydı.
    burada başlığına defalarca barış sakin kal, barış sakin kal diye defalarca yazdım.
    barış bu eksikliğini üstüme koya koya geliştirdi.
    bugün tabii ziyech seviyesinde olmasa da iyi bir noktaya getirdi.
    peki yeterli mi? tabii değil ama 1,5 yıl önceki barış alper ile arasında çok fark var.
    işte kerem hızlı oynayayım diye düşünürken çok fazla top kaybı yapıyor ve bunlar çok fazla geçiş yememize sebep oluyor.
    taraftarın en çok kızdığı nokta da bu ve aslında kerem gol kaçırdı diye tepki verildi zannediliyor.
    halbuki ben dahil binlerce taraftar gol kaçırdı diye değil ama abuk subuk pas verdi diye eleştiriyoruz.
    gerçekten canı sağolsun, kaçırsın problem değil.
    ama rica ediyorum pas yüzdesini %75’in üstüne çıkarsın.
    her şeyi geçtim, bu kendisinin avrupa’ya transferinin önündeki en büyük engel.
    barış için bugün 20-25 milyon euro konuşuluyorsa kerem için de en az 10-15 milyon euro konuşulmalı.
    3 ekim 2023 manchester united galatasaray maçının son anlarında bir pozisyon oldu.
    onana kalede değildi ve mertens, kerem’e topu verdi.
    kerem ne yapacağını bilemedi ve topu kaptırdı.
    biraz şansla da olsa önemli bir pozisyon olmadı.
    kerem orada topu auta vursa bile daha hayırlıydı bizim için.
    bunları çözdüğü an zaten avrupa’ya transferi gerçekleşecektir.
  • 7293
    29 kasım 2023 galatasaray manchester united maçında rakip adına şans bulan alejandro garnacho, facundo pellistri, antony ve anthony martial dörtlüsünün hiçbirinden eksiği olmayan, hepsinden fazlası olan göz bebeğimiz.

    en çok eleştirilen iki özelliğini kullanarak mükemmel bir gol attı. first touch’ı eleştirildi, zımba gibi pası tık diye ayağında eritti; bitiriciliği eleştirildi, zor pozisyonda harika bir vuruşla golü yapıp altın değerinde puanı getiren oyuncu oldu.

    kerem aktürkoğlu galatasaray için büyük bir şans, tarihi bir piyango. bayrak adamımız olacak seviyede ve aidiyette bir futbolcu. yarın avrupa pazarından bir tane daha kerem aktürkoğlu alayım deseniz kapıyı açacakları yerde dudağınız patlar.

    ayağına, yüreğine, mental gücüne sağlık aslan kardeşim benim. her zaman daha iyiye gitmek için her koşulda sürdürdüğün sonsuz inadına sağlık. her fırsatta yazıyorum, hep de yazacağım. baş tacısın. şımarık güruha asla aldırış etme, gerçek galatasaray taraftarı her zaman arkanda olacaktır.
  • 6004
    şu çocuk kadar uğraşılan biri yoktur futbolcular arasında. sadece futbolu değil, takım içi ilişkileri, inancı, sözleri, tipi, vücut dili... söylenmeyen kalmadı, taş olsa çatlardı.

    bunlara rağmen o hep kendi işine baktı, oyununu geliştirdi, her sene bir meziyet edindi, yanlışlarından ders çıkardı, çok çalıştı. büyük maçlarda da sorumluluk aldı, asist kralı oldu, ikinci kaptanlığı sonuna kadar haketti.

    güzel kardeşim, sen böyle devam et. aşağı çekmeye çalışanlara kulaklarını tıka. daha da iyi olacaksın. yeteneğin ve karakterinle beraber galatasaray efsanesi olabilirsin, bunun için hiçbir engelin yok.

    seni çok seviyoruz aslan.
App Store'dan indirin Google Play'den alın