telegol'de izlerdim kendisini. geyikti, gerisini bilmem. futbol sohbetini kaya'dan dinleyeyim demem yani.
şimdi, aykut demir'in sakalları hakkında yaptığı yorumlara bir bakalım.
insanların özgürlüğü, kişinin istediği gibi yaşaması muazzam bir "masal"dır. sürekli okunur, biz de güzelce dinleriz. arkadaşlar, saat 10'dan sonra içki alamadığınız bir ülkedesiniz. veya çocuğunuza dini eğitim alması için bir vakıf, yer bulsanız gözünüz arkada kalmadan güvenemeyeceğiniz bir ülkedesiniz. iki uç örnek verdim. bu sadece bizim ülkemiz. hani diğer ülkelerde mesela 12'de de gider içkini içersin. ama mesela o ülkede de x noktasında içemezsin der. veya çocuğun dini eğitimi alır. ama başka bir konuda sıkıntı yaşar. her istediğimizi alamayız, ve özgür değiliz. hatta, özgür iradenin bile "tartışıldığı" bir dönemdeyiz.
http://www.evrimagaci.org/fotograf/73/3423 buyrun inceleyin.
yani, özgürlük güzel bir masaldır. yasalar var baba, özgürüm diye yasaları aşabiliyor musun mesela? herkesin özgürlük tanımı farklı. o yüzden özgürüm demek, manasız. yapılan her tanım manasızdır gerçi. anarşist bir dünyada değilsek, özgürüm demek biraz saçma geliyor. hadi beyaz saray'a çıplak girip duvarlara adalet mülkün temelidir yaz bakayım.
*neyse, özgür olmadığımız gibi, bazı kalıplara sahip bir dünyadayız.
sokaktan 10 kişiye "teröre müslümanlığı alet eden" terörist çiz desen, hepsinin ortak noktası sakal olurdu. mesela aynı 10 kişiye iş adamı çiz desen, hepsi gömlekte giydirirdi. 10 tane gence hippi çiz desen, yine üç aşağı beş yukarı aynı şeyler çıkardı.
o yüzden, kaya'nın yaptığı yorum çarmıha germelik bir yorum değildir. ve evet, birisi birisine yani o sakallar ne diyebilir. hatta terörist sakalına benzemiş de diyebilir. ancak yasalar gereği, terörist sakalı bırakmışsın, teröristsin sen diyemez. cezası vardır. bakın burada da özgürlük illüzyonuna, özgürlük tanımına, x kişinin özgürlük tanımının y kişisinin özgürlük tanımıyla alakasız olmamasına, tanımların ve yasaların yarattığı karmaşıklığa geldik.
şöyle bakalım olaya, bu olaydan sonra kimse yaralandı mı? aykut kalben yaralandıysa, açıp kaya abi niye böyle dedin çok kalbim kırıldı diyebilir. ha aykut böyle biri mi? hiç sanmıyorum. kaya ters cevap mı verdi ama? dava açarsın. yasalar böyle diyor üç aşağı beş yukarı.
"teröre şehitler verdiğimiz şu zamanlarda teröristleri andıran o sakallar hoş olmuyor. hem madem bu kadar dinine bağlı birisin neden rakibine tokat atıyorsun?" söylediği şey tam olarak bu sanırım.
o sakallar hoş olmuyor demiş. bunlar sakallı, bunlar terörist, bunlar ışid mensubu dememiş.
ha şu da var, kaya sana ne abicim? bıraksın sakalını, girsin tarikatına veya cemaatine. birilerine zarar vermediği sürece istediğini yapsın.
ama şu laftan dolayı da kaya'yı yerden yere vurmak manasız. siz de yarın kaya'ya hayırdır beatles'ın kayıp üyesi misin o nasıl saç diyebilirsiniz.
beatles ile ışid bir mi demeyin, insanların kimi nasıl tanımladığını bilemezsiniz. ki, popüler müzik gruplarının veya sanatçıların da "dinsel" bir etki ettiği, hatta yeniçağ dinsel pratiklerine konu oldukları çok görülmüştür.