türkiye'ye arabistan ya da katar ligi gözüyle baktığı artık bir sır olmayan abimiz. şeyh uçmaz müridler uçurur hesabı, gündeme geldiğinden itibaren kendisinin türkiye ligi'ne katabileceklerine dair pek çok güzellemeler yapılıyordu.
alp özgen'in bütün maç saçmalamalarından gaza gelen taraftar da bu masalları o iyimser havayla süslüyordu.
belli ki kendisiyle hiç o konular konuşulmamış. klasik bir aziz yıldırım taktiği olarak, galatasaray'ın şampiyonluğunu ve ayak sesleri gelen dominasyonunu psikolojik olarak püskürtme adımı olarak ortaya atılmış.
ortada büyük bir para var. o da bu paranın karşılığında kendisine biçilen rolü oynuyor. gün geçtikçe ve olaylar yaşandıkça da bu durum ayyuka çıkıyor.
rakiplerle oynamayı her zaman seven bir adamdı ama bunu çıkıp da "rakip hoca şu kadar santimetre sahaya girmiş" ya da "rakiplerimizin sarı kart görmediğini bilmiyordum" gibi eğreti laflarla yapmazdı. üstelik dışarıda uğraştığı adamı saha içinde madara ederdi.
21 eylül 2024 fenerbahçe galatasaray maçı özelinde bakarsak, okan buruk'un riske ettiği hiçbir opsiyonu randımanlı kullanamadı, gel gel dediği yerlere çıkmaya cesaret edemedi. kağıt üzerinde üstün başladığı orta sahayı domine etmeye bile cesaret edemedi. barış ve yunus'un skor düşünmeden, sadece oyalamak için boş koşular atmasına bile mahkum oldu. çok gerilerden derin top atmak dışında hücum aksiyonu yapamadı. irfan can ve mert hakan gibi bu ortamların kaşarı topçuları bile son 20 dakikaya 3-1 geride girince sahaya atabildi.
korka korka oynadığı maçta 3-1'le ucuz kurtardı özetle.
bir de maçtan sonra çıkıp "saçma bir cevap ama onlar daha fazla gol attığı için kazandı" dedi. okan buruk'un toplantısı fazla uzadı diye basın toplantısına çıkmadı.
sakın kendisine sufle verilecek sosyal medya zırvası kalmadığı için olmasın?