resim
Hamza Hamzaoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:54
Uyruk:Türkiye
  • 3076
    ntv'de konuk olduğu programda rıdvan gibi bir adama "rıdvan abi" diye hitap etmesi, tarafımca hoş olmamıştır.

    yanlış mı duydum diye tekrar izledim. tamam, futbol oynadığınız dönemde böyle bir ilişki olabilir, hatta bu alışkanlık şimdi de devam edebilir ama galatasaray taraftarının hassasiyetlerini göz önünde bulundurmak gerekliydi. büyük bir kitlenin seyredeceği bir programda, bu hitabı çok yadırgadım. kendisi çok iyi niyetli bir insan. sanırım yavaş yavaş bu tarz şeylerin farkına varacaktır.

    hoş, en iyisini kendi bilir elbet, ben akıl verecek değilim tabii ki. olay beni üzmüştür, hepsi bu.

    izlediğim bölümün neresi olduğunu bilmiyorum, o yüzden link veremeyeceğim. vermek de istemem zaten.
  • 3077
    ntv'de konuk olduğu programda ki açıklamara bakınca bu seneyi geçiş yılı olarak görüyor.

    burada ki arkadaşların hepsi içinde bulunduğumuz durumu gözden kaçırıyor. ffp kuralları bakımdan sıkıntılı bir dönemden geçtiğimiz gerçeğini göz önüne alırsak bu düşüncenin çok da mantıksız olmadığını düşünüyorum.
    tabi yapılacak o 3-4 hamle çok önemli. inşallah yanlış hamleler yapılmaz.

    hoca kızdığım noktalardan biri serdar aziz. hocam ne işi var o kazmanın bizde.
    onun dışında özelte; dany'nin sözleşmesinin devam ettiği kullanabileceğini (gönderemezsek başka seçenek yok)
    bruma'yı kazanmak istediğini
    sabri'den ayrı sağ bek istediğini
    forvet alınacağını
    söyledi.
  • 3078
    galatasaraylı mıdır? galatasaraylıdır.
    taraftar mıdır? bizden daha fazla.
    hatalarından ders alıyor mu? umut konusunda biraz geç olmuş olsa da evet alıyor.
    çalışkan mı? azimli mi? inkar edeni allah çarpar.

    bizden daha galatasaraylı, florya'nın havasını solumuş, bu takım forması altında kupalar kaldırmış, manchester'ı elemiş adam bu adam. şampiyonlar ligi'nin zorluğunu senden benden daha iyi bilir zira dediğim gibi biz mahallemizin tozlu yollarında dizlerimizi kanatırken bu adam şampiyonlar ligi tecrübesini old trafford'da iliklerine kadar deneyimlemiş biriydi. arkadaşım bu adam farkında değil mi sanıyorsunuz o seviye için çok farklı oyuncuların gerektiğini? emin ol senden benden iyi biliyor! ama ffp diye bişey var bildin mi? öyle oradan kafana göre ibrahimovic'i alamazsın mesela. bonservissiz oyunculara ve nispeten az değerli oyunculara yönelmek zorundasın ki bu da en başta ligden transfer yapmaya sevketti hamza hocayı.

    huyunu suyunu herşeyini bildiği, tanıdığı bilal'i alarak başladı mesela işe. bilal iyi transfer, kalitesinin de bu ligin üzerinde olduğunu düşünüyorum. şu an kesinleşmiş tek transfer bu. bişeyi daha hatırlatmak istiyorum, transfer dönemi yeni başladı. ama siz maşallah akbabalar gibi üşüştünüz hocanın başlığına. kesinlikle maçsızlık sendromu olduğuna inanıyorum bunun, rahatsız ve huzursuz türk milleti* saracak, eğlenecek yer arıyor işte.

    serdar aziz, şeyşu, volkan şen söylentileri çıktı sonra. avrupa'dan kalburüstü bir stoperi bedava alsan bile bunun imza parası var, maaşı var, vırtı var zırtı var varoğluvar. onları nasıl karşılayacaksın kıt paranla ve uefa'nın gözü senin üzerindeyken? dolayısıyla ligimizde kendi bölgesinde fark yaratmış oyuncuların peşine düştü hoca. kendisi istemez mi sağda nani solda ribery önde ibra ile çıksın cl finaline? senden benden fazla ister ama kulübün durumu bu, adamın da eli kolu bağlı yani. bu yüzden de mecbur az maaş-çok performans verimi verecek oyuncular peşinde koşuyor.

    bonservissiz yabancıları da kovalıyoruz. zaten hoca da 50 sefer söyledi taraftarı heyecanlandıracak 2-3 oyuncu almayı düşünüyoruz diye. mesela dani alves yavşağını alacaktık ancak gerek istediği para gerek bizim lige burun kıvırması sebebiyle olmadı. ayew desen doğal olarak epl'yi seçti, yine bizimkilerden kaynaklanan bi durum yok. gignac da parayı seçerek meksika'ya gitti ki bu konuda zaten bizi tercih etmesini beklemiyorduk değil mi?

    adam üzerine basa basa sağ bek alacağız dedi, umut'la burak'la olmaz dedi ve yanılmıyorsam kanat transferinden de bahsetti. çalışıyor hoca beyler merak etmeyin ve kimsenin yanında da 4'er 4'er yiyerek başladığımız sezonu 2 kupayla birden kapamamızı sağlayan, bizi o muvaffakiyete ulaştıran hamza hamzaoğlu'na nankörlük ettiğinizi belli etmeyin. adamı ayıplarlar. bir de çok itici oluyorsunuz o "çapsız, vizyonsuz, köylü" gibi aşağılık sözlerle beyler, söyleyeyim.

    kendisini eleştirebileceğim tek yanı gereksizleri hala göndermemiş olmasıdır, ama transfer sezonu yeni başladığı için ben bu konuda sabırlı olup bekleyeceğim. yani sizin gibi daha sezon başlamadan hocaya hakaret etmeyeceğim ki göndermese de etmem zaten. zira kendisine minnettarım ve bende kredisi çok fazla.

    eleştirmeyin demiyorum, birinin sevdiğini başkası sevmeyebilir ancak bu saygısızca olursa olmaz. hele ki fenerlilere "3 yıldızlı naber lan xdxd" diye takılmanızın en büyük sebebi olan adam ise bu saygısızlığın hedefi, hiç olmaz.

    saygılar.
  • 3079
    daha ligin en hararetli dönemlerinde yazıyordum, şimdi de yazayım. iki kupa almasına rağmen yollanması gereken adam. bu kafayla avrupa'da geçen seneki gibi madara olmamak elde değil. sonra burak ve selçuk kankiler bu rezaleti örtmek için bir iki lig maçında asılır, attıkları gollerden sonra avrupa'da rezil olduğu için kenarda melül melül duran hamza hocalarına koşar, biz hocamızın arkasındayız mesajı verirler.

    yanlız işler geçen seneki gibi yürümez hamza hoca bunu bil. sen çok güveniyorsun bu yerlilere. bunu geçen yıl hollanda-meksika maçında başta sneijder'e olmak üzere genel olarak ligdeki yabancılara sallarken öğrendik sağolasın. tipik "bizim çocuklarımızın yabancılardan ne eksiği var, daha az paraya daha çokk mücadele ediyorlar" vs kafasına sahip olduğun net bir şekilde görünüyor. yalnız bu "bizim çocuklar" da çerez parasına oynamıyor kimse milleti kandırmasın. senelik 3 milyon € alan ama top kontrol edemeyen bir forvetimiz var ve sen bu adamlarla avrupa'da başarı hedefliyorsun.

    hoş pek hedeflediğin de söylenemez. bu takım senin bizzat gidip berlin'de izlediğin son cl finalisti juventus'la yarı finalist real madrid'in olduğu guruptan çok değil, 1.5 sene önce çıkmıştı. o zaman kadroda şimdiye göre fazaladan drogba, riera ve eboue bulunuyordu. hadi telles riera yerine idare eder diyelim, bu yaz transfer edeceğin bir taşşaklı forvet ve kaliteli sağ bek bile seni başarıya götürebilecekken sabri'yle sağ bekte devam edip hangi avrupa devini yenmeyi düşünüyorsun acaba merak ediyorum. daha büyük korkum ise burak'ı kesmesin diye taşşaklı bir forvet almama ihtimalin. güya çifte kupa sahibi takımız ama transfer döneminde geçen senelerki heyecanın bir gramı bile yok bende. içimizdeki şampiyonlar ligi hevesini alıp götürdünüz resmen.

    ayrıca bu sene yanında burak-selçuk kankileri, melo'ya atar yapan sabri'leri sakinleştirecek, onları gazlayıp oynatacak bir abdürrahim'in de yok. şimdiden geçmiş olsun sana ve bize.
  • 3080
    herkes kafasındaki eleştiriyi veya savunmayı yaptı. ben sadece tek bir şeye değinmek istiyorum en azından bir iki transfer çalışması görene kadar.

    galatasaray tarihinde, ligde dubleyi geçtim, şampiyon olduktan hemen sonra, bu kadar fazla eleştirilen, bu kadar fazla insanın güvenoyunu alamayan bir hoca var mıdır?

    peki bunun sebebi kariyersiz olması mı? yerli olması mı? sadece bu sebepler yüzünden bu kadar eleştirileceğine cidden inanan var mı?

    bir yerde bir problem var arkadaşlar, ama hoca da mı problem, yoksa taraftarda mı onu bilmiyorum.

    tabi ki galatasarayımızın bekası için inşallah hatalı olan kesim, taraftardır.

    fakat şu an için açıkçası yanlışın hocanın stratejilerinde olduğunu düşünmekteyim.

    inşallah yanılıyorumdur.
  • 3081
    galatasaray tarihinde sampiyon olduktan sonra gonderilen lucescu ile kiyaslanan hoca. halbuki kendisinin futbolculugunda da yasadigi bir hollman gercegi de var.

    eger basima birsey gelmeyecekse dany kararindan memnunum. garip bir sekilde dany'nin ozelliklerini begeniyorum. ailecek basan bir galatasaray'in yedigi kontraataklari kesecek hizda bir futbolcu. tek eksigi tecrube idi zannedersem.

    bruma ve telles israri da olumlu. kendisini savunan yazarlarda genelde bu iki oyuncuya alerji var garip bir bicimde. hocayi elestiren bende de bu tur secimler olumlu etki yapiyor.

    benim elestirdigim nokta basta sabri olmak uzere, balta, burak mevkileri. sag bekte sabri'ye yardimci biri sozu nezaketen edilmistir bence. yine de sabri'ye neden nezaket gosteriliyor anlayabilmis degilim. ne yapiyor da bu kadar vazgecilmez oluyor anlayabilmis degilim. yani taraftarin orta ve sut antrenmaninda dalga gectigi, ileride kaptigi iki top disinda takimin achille tendonu olmasi disinda ne bir ozelligi olmayan, hicbir kulupten hicbir zaman en cok da kadro disi oldugu donemde teklif bile almamis bir futbolcu uzerinde bu kadar durulmasi gercekten buyuk sacmalik.

    gecen sozlugu actigimda random bir entry gordum. 10metin10hagi10arda idi sanirsam yazari. cok guzel ozetlemisti.

    bal yapmayan santos gider aydin kalir
    yoklari oynayan elano gider yoklari oynayan baris sarp kalir
    yasli drogba gider yasli ayhan kalir
    yerden kalkmayan eboue gider sag beki brumaya kitleyen sabri kalir

    gibi bir yaziydi. bir kismini uydurmus olabilirim kusura bakmasin yoldayim bulamiyorum da bir taraftan.

    rvp transferi olumlu eger gercekse. amrabat'in da katki verecegine inaniyorum.

    forvet, sag bek, sag acik ve defans transferleri sart. lakin eger bu transferler yapilacaksa kamptan once yapilmalari da sart. cunku biliyoruz ki gec transfer hicbir halta yaramiyor.

    hocanin ozelinde tahminde bulunmamiza gerek var mi bilmiyorum. yazdigimiz onca yazi teknik taktik yeterliligine guvenimizi tam olarak yansitiyor diye dusunerek huzurunuzdan ayriliyorum.

    bu ne trafik arkadas ya.
  • 3084
    kendisinden 7 yaş büyük bir futbolcu abisine, rıdvan dilmen'e, abi diye hitap ettiği için bile eleştirilen hoca.
    beyler, hanımlar, biraz sakin! bu insanlar arkadaş. siz kabul etmek istemeyebilirsiniz; ama arkadaşlar. nasıl ki sizin fenerbahçeli arkadaşlarınız var, o arkadaşlar ki ana avrat küfürler ediyor galatasaray'a; futbolcuların ve hocaların da fenerbahçeli arkadaşları var.
  • 3085
    kendisi hakkındaki 300 entry galatasaray'da göreve başlamadan önce girilmiş. geriye kalan 3000 tanesi son 7 ayda girilmiş. roberto mancini için ise 1000 tanesi görevi bıraktıktan sonra, geriye kalan 3700 tane entry galatasaray'da iken (9 aylık bir süreç) girilmiş. (başlardaki küçük kısmı saymadım). prandelli'yi bu hesaba katmıyorum. fatih terim hakkında ise yaklaşık 11000 tane entry var. bu istatistik yazar sayısıyla da değişen bir şey ama genel olarak durumu belirtmek istedim. bu arada istatistiğe de yeni bir soluk getirdim :)

    hamza hamzaoğlu bizim teknik direktörümüz elbette hakkında konuşulacak ama sezonu çifte kupa ile tamamlamış bir teknik direktör için eleştirilerin ve övgülerin neredeyse eşit sayıda olduğunu görüyorum. eleştirilerin sebebi de çoğunlukla şu; "kalibresi galatasaray'a yetmeyecek". ben hamza hoca'yı bu kadar küçümsemenin yersiz olduğunu düşünüyorum. ben kendisinin eleştirildiği gibi çok keskin bir yerli yabancı ayrımı yaptığını düşünmüyorum. gittiği kesinleşen pandev'e çok şans verdi. dzemaili'ye şans verdi, yine bruma ve telles'te ısrar etti ve etmeye devam edecekmiş. transferde önceliğini yerlilerden yana kullanması bir kusur değil bir özelliktir (ki şuan resmi bir transfer yapmadık, söylenti ve ihtimal üzerinden konuşuyoruz). mancini ve prandelli önceliği yabancılardan yana kullanmak istemişti. teknik adamların bir çok tarzı vardır. kimi yerliyle başarılı olacağını düşünür kimi yabancıyla kimi 3-5-2 ile kimi 4-3-3'le.

    dün rıdvan ve güntekin'in programına katıldı, ben de izledim programı. hocanın genel tavırlarını çok beğeniyorum. transfer hakkında söylediklerini de beğendim. şampiyon olmuş bir takımı neredeyse komple değiştirmek, dünya üzerinde görülmemiş bir şeydir. "güçleneceğiz" dedi. biz de bekliyoruz. beklerken sıkılıyoruz, konuşuyoruz. konuşurken ki eleştirilerin yıkıcı değil yapıcı olmasını isterim. programın ortalarında güntekin onay hamza hoca'nın karakteri hakkında çok güzel bir özetleme yaptı. bu kısım bence çok önemli. şahsen karakterli insanlarla başarısızlığı, karaktersiz insanlarla başarıya tercih ederim.

    not: son cümlede hiç kimseye laf sokma çabası güdülmemektedir.
  • 3086
    hamzayı çok seviyorum. delikanlı adam. galatasaray için yardımcı antrenör olabilir ancak benim için bu ayrı bir tartışma konusu. açıklanan sözleşmeye göre net 2 milyon alacak yıllık. takıldığım nokta burası işte. şenol 1.5 milyon alıyor hamza 2 milyon. bu durumda ya biz çok zenginiz ya beşiktaş çok fakir. ya biz çok safız beşiktaş çok zeki. ya hamza şenoldan daha iyi antrenör ya da şenol hamzadan daha kötü.
    hayırlı olsun hamza allah yolunu açık etsin inşallah. yanlış anlamasakın yarım milyon senin köpeğin olsun ama insan sormadan edemiyor işte ;)
  • 3087
    neden şenol güneş'in 1.5 milyon, kendisinin 2 milyon aldığını basit bir dille açıklamaya çalışayım. birisi sezon başında aldığı takımla başakşehir'in altında kalmıştır. diğeri devre arasına yakın bir zamanda takımın başına gelip iki kupa kazanmıştır. birisi büyük takım hocasıdır. diğerinin bunca yıllık kariyerinde çalıştırdığı veya futbol oynadığı en büyük kulüp takımı trabzonspor'dur. bana kalırsa şimdi de büyük olmayan , tam çapına uygun bir takıma gitmiştir. hadi hiçbirini kabul etmediniz; hamza hamzaoğlu'nun galatasaray'a 2014-2015 sezonunda iki kupa alarak elde ettiği haklarla (şampiyonlar ligi vs.) kazandırdığı parayı (devre arasında tek bir transfer yapmadan) şenol güneş'in bursaspor'a kazandırdığı parayla bir karşılaştırın. sonra gelip burada bir daha o 500.000 euroluk farkı konuşalım olur mu?
  • 3090
    benim için mühim olan kazanılan başarıdır. 15 senedir hiç kimse çifte kupa getirmiş mi? getirmemiş.

    bu adamdan önce en iyi italyan teknik direktörler getirilmiş. şahsen ben mancini'nin kalmasını çok isterdim ancak ligde 9-10 puan fark yemişsin. bu açık bir başarısızlıktır. ne dedi mancini sürekli? bu kadroyu ben kurmadım. haksız diyemem ama bu kadroyu da hamza hoca kurmadı. hepsinden önemlisi bu adam babasının vefatının ardından(burası da önemli bir nokta) geldi ateşten gömleği giydi. evet, galatasaray teknik direktörlüğü bir şans ama özellikle yerli hocalara yalnızca bir kez gelen bir şans. 4. yıldız döneminde bu kadar kötü bir takıma gelmek yürek ister. hatırlarsan fatih terim bile gelmemişti 2010-2011 sezonu devre arasında.

    şimdi burada bu adamın üzerindeki psikolojik baskıları saydım. futbol sadece tekniğe taktiğe dayalı bir oyun değildir, özellikle türkiye'de hiç değil.

    kaldı ki komşumuz olması nedeniyle akhisar'ı lige çıktığından beri takip ederim. bir belediye takımı olması itibariyle çok çok düşük bir bütçesi vardı ama hamza hoca bu takımı benim nazarımda 4 büyüklerden sonra ligin en saygı duyulan takımı yaptı. bu da çok büyük bir başarı.

    taktik açıdan baktığımızda şahsen hocanın ilk 11 tercihlerini çok problemli bulmuyorum. takımı bana kurdursan en fazla bir oyuncu değiştiririm. o da herkesin eleştirdiği sağ kanat.

    evet ben de hoşlanmıyorum umut-olcan ısrarından. evet ben de hocanın çoğu değişikliğini hatalı buluyorum. büyük maçlarda gittiği kadro değişikliğini yanlış buluyorum.

    ama önümde duran bir gerçek var. o da şu ki: bu adam sene başında herkesten 4 yiyen, lig sonuncusu takımın tek galibiyetini aldığı, psikolojisi bozulmuş ve özgüveni paramparça olmuş takıma geldi (takım dediğime de bakma takımdaşlık olgusu sıfırdı) ve o takımı şampiyon yaptı. ne bu takımı ben kurmadım dedi ne de devre arasında milyonlar harcayıp transfer yaptı.

    bu adamın yaptıklarını manevi ve yüzeysel destekle sınırlandırmak büyük haksızlıktır. şimdi bir de şu yönden bakalım.

    sneijder ve muslera şampiyon yaptı diyorsunuz. mancini döneminde de ikisi vardı. üstüne bir de drogba vardı lakin şampiyon olamadık. prandelli döneminde de vardı. ilk dönem muslera bile kendi performansına kıyasla vasatı aşamamıştı. bu adam ayrı ayrı her oyuncudan aldığı verimi maksimuma çıkardı. bu da oldukça iyi bir özellik.

    kupa töreninde sneijder ve selçuk el ele, yanak yanağaysa bunun mimarı hamza hamzaoğlu'dur.

    fazla uzun oluyor burada kesip bir de transfer politikasına değineceğim. öncelikle transfer dedikodusu üzerinden teknik direktör eleştirmeyi son derece yersiz buluyorum. her dönem yüzlerce oyuncu konuşulur, bunlardan 5'i, 6'sı alınır en fazla. yerli oyuncuya yönelmeyi desteklemesem de bilal gibi sayısı biri-ikiyi geçmeyecek maliyetsiz yerli oyuncu almasında bir sakınca görmüyorum. sonuçta yabancı serbest olsa da ligi tanıyan oyunculara da ihtiyacımız var. bu ligden baroniler, elanolar, joneslar geçti bilal'in verdiği katkının yarısını vermedi. dediğim gibi transferler yapılsın hele bir. bu eksende devam ederse hepimiz eleştiririz ama yapılmadan eleştirmek abesle iştigal.

    toplamak gerekirse hamza hamzaoğlu mükemmel bir hoca değil, ama yaşı itibariyle birçok özelliği olan potansiyelli bir hoca. hatalarından ders çıkarabilen, hatasını kabul eden ve onlarla barışık bir adam. ben kendisine bu kadar yüklenilmesini haksızlık olarak görüyorum.
  • 3091
    https://www.59saniye.com/...-hakkindaki-sozleri/

    kimse kusura bakmasın ama ben bunları unutmadım. bu sadece küçük bir kısmı. gelip özür dilemiş olması öyle düşünmediği gerçeğini değiltirmez. bakın burası çok önemli, tekrar söylüyorum, geldiği gün özür dilemiş olması onun aklındaki fikirlerini değiştirdiği anlamına gelmez. atıyorum galatasaray değil de trabzonspor'un başına geçse sneijder ve "bizim oyuncularımız" hakkında ki fikirleri değişecek miydi. hayır.

    aslında ana konu sneijder değil, konu "bizim oyuncularımız". bizim oyuncularımızdan bazıları sneijder kadar, bazıları da ona çok yakın maaş alıyor ama haklarını veriyorlar mı acaba.

    "bunları da düşünmek lazım konuşurken, her şey bu kadar basit değil" hele bu cümle en can alıcı yeri.
  • 3092
    geçen sene ş.liginde içerde-dışarda delik deşik olan takımdan hiç ders almamış hocamız. birde düştüğümüz grupta üst düzey takım yoktu. şimdi belki bayern,barça,chelsea,real m. grubuna düşeceğiz. ama hocamız sabri,semih,bilal,selçuk,emre ç. v.s bu adamlarla bu gruplarda başarılı olmanın hayallerini kuruyor. bu zihniyetteki hoca ve yönetimle tek hayalimiz inşallah bjknin rekorunu kırmadan ş.ligi bir an önce başlar ve biter geçer.

    yeni sezonda başka bir tehlike daha var. biten sezonda işler iyi giderken dünkü bok emre çolak bu hocayı iplemedi. bu olay soğumada burak yılmaz aynı hareketi yaptı. özür bile dilemedi. üzerine sırıtarak ne var bunda normal şeyler diye açıklama yaptılar. futbolcuların fazla umursamadıkları gibi bir görüntü var şu an da. yeni sezonda inşallah bu olaylar artarak devam etmez
  • 3093
    milli takımda çalışırken yaptığı yorum üzerinden hala eleştirilen hala yerin dibine sokulmaya çalışan hocamız. sneijder, kendisi hakkında mourinho gibi açıklama yapar. geldiği günden beri sneijder'in, melo'nun, muslera'nın yaptığı açıklamalara bakıp herhangi bir eleştiri kötü yorum okudunuz mu? bilakis hepsi hamza hocadan sonra takıma ne kadar etkili olduğunu bahsetti. evet trabzon'a gitse tabiki trabzonlu futbolcuların hakkını koruyacak şekilde hareket edecektir. tıpkı sivasspor maçında djemailiye güvenlik görevlisinin iteklemesi üzere nasıl koruduğu gibi. hocanın en büyük artısı hiç bir futbolcusunu ateşe atmadı. hatalı golde de takım vurgusunu yaptı hiç bir oyuncunun itibarını zedelemedi. daha kendisi hakkında yazacak o kadar olumlu şey var ki. kendisi bizim için bir türk hoca olarak büyük fırsat. türk takımları eğer avrupada başarılı olabilecekse bunu yapacak olan ya türk hocadır yada türk gibi hareket edebilen yabancı hoca sayesinde olacaktır. eğer kendisi geliştirmeyi bırakmazsa bir gün o alamadığımız kupayı getirebilecek kişidir.
  • 3094
    futbol takımını nereden alıp nereye getirdiğine, sneijderin oyuna etkisini nasıl artırıp takım için kilit isim yaptığını bilerek "omo dönyo koposunda nö dömüştüüü" diye eleştirilmesini anlayamıyorum bu adamın. hoca sneijder'den mutlu, sneijder hocadan mutlu. delik deşik olan takım son 6 maç gol yemeden şampiyon oluyor, herkes mutlu. kulüp de hocaya güveni vermiş 3 yıllık kontratla, hala "ama ya hala öyle düşünüyosa .s.s.s.s.s :(" diye konuşmanın anlamı ne? öyle düşünüyorsa bile ne farkeder? sneijder hayvan gibi oynayıp bizi ipten alan, gol attığında hepimizi ayrı bir mutlu eden adam değil mi? bu sezon kendisini bu kadar geliştirmesinin nedenlerinden birisi de hamza hoca değil mi?
  • 3095
    her şeye eyvallah, hamza hocayı savunabilirsin, en doğal hakkındır ama, eleştiren adamlara "üslup üslup ama yhaaaa:(((" diye saldırıp da aynısını onu eleştirenlere yaparsan komik olursun. hani genel olarak söyleyeyim dedim.

    bir de allah aşkına şu son 6 hafta gol yememe muhabbetini bi kapayın arkadaş. sanarsın ki, kalenin önüne duvar ördük, savunmada geçit vermedik. ulan defans başta sabri olmak üzere baştan aşağı folloş oldu son 6 haftada. adamlar ağzımıza sıçtı geldikleri her topta. kalede insanlıktan çıkıp wakabayashi genzo'ya bağlayan nando olmasa görürdüm ben o son altı haftayı.

    yahu bir şeyi savunurken neyi savunduğunuzu bilin en azından.

    tanım da yapalım eksik kalmasın, başarılı olmasını umduğum , fakat olamayacağını düşündüğüm teknik adam.
  • 3096
    kendisini teknik-taktik açıdan yetersiz olduğunu defalarca söylemiştim. ama elbette ki sezon ortasında gelmiş olması bir şeylerin bahanesi olabilir. sonuç olarak da iki kupalı bir sezon oldu. sonuca göre yorum yapmak bizi yanıltabilir ama bu dünyanın kanunlarına da uymak zorundayız. başarılı sonuçlar aldığı müddetçe takımın başında kalır, daha ötesi yok, bu kadar basit.

    kendisini eleştirenleri hain, troll, fenerli, parelel olarak nitelemek son dönemlerde ülkede yaşadıklarımızla doğrudan ilgili. idarecisi neyse vatandaşı, taraftarı da aynı kafada oluyor haliyle. merak etmeyin diye söylüyorum. biz de sizin kadar galatasaray'ı seviyoruz. öyle 1 miyon tane nedenle etrafa tükürük saçarak itham etmek mantıksız. sizlere de yakışmıyor.

    yapacağı transferler ve şampiyonlar ligi'nde alacağı puan hocanın kaderini belirler. gerisi boş laf. o zamana kadar da bu başlığa bir daha yazmayacağım.
  • 3097
    sahip cikilmasi gereken hocamiz. henuz hicbir transfer yapilmamisken, medyada her yil cikan haberlerle vizyonsuzlukla elestiriliyor. bu adam bilmiyor mu aq ibra'yi, alves'i, rvp'yi falan istiyoruz demesini?

    paramiz yok arkadasim anliyor musun? paramiz yok!

    nontvspor'daki rido ve gultoyla yaptigi yayinda "ayaklarimizi yere bu sene saglam basmaliyiz, seneye daha guclu bir kadro kurabilmek icin" gibi bir ifade kullandi.
    bu demektir ki; alinan 2 kupa ve insallah alinacak super kupa'dan sonra taraftardan 1 sene musade istiyor.

    benden sana musade hocam. terim'e, milli takima gitmeden once, verilen destegin 10'da 1'ini cok gormeyin su adama.
  • 3098
    yaşı büyük olanlar hamza diye bik bik konuşmaktan oynadığımız maçları veya geçirdiğimiz sezonları düzgünce izleyememiş sanırım. yada yaşları büyük olduğu için bazı şeyleri görmek, kabullenmek, haksızım demek zor geliyor.

    takımda sadece arkadaşlık, bütünlük oluşturduğu söylenmiş. taktik-teknik olarak hiç bir şey verememiş takıma. baak sen.

    fatih terim-mancini-prandelli 3'lü döneminde sneijder bu kadar bütün performans gösterdi ben yanılıyorum sanırım. takımın hucüm bölgesine taktik-teknik-moral anlamında sınıf atlatmıştır. ileride sırtı dönük oynayabilen forvet olsa 1-2 tık daha artacaktır bu seviye. defans için ise pek bişey söylemeye gerek yok takımın en sıkıntılı bölgelerinden biri. bireysel performans artmadıkça oraya şu oyuncularla müdahale edebilmek zaten mümkün değil. buradan istediğiniz kadar eleştirebilirsiniz.

    evet yaş itibariyle sizin hamza diye hitap etmeniz saygısızlık değil. asıl saygısızlık yapılan hiç bir olumlu maddeyi görmemeniz ve ben haklıydım demek için saçma sapan konuşmalarınız. siz fm'de teknik adamlık yapıyor olabilir, hamza hoca ile yaşınız aynıda olabilir. bu yüzden sürekli rahatsız olmak zorunda da hissedebilirsiniz kendisini. eleştirilemez değildir ancak mantık çerçevesinde olmalıdır.

    dünyaca ünlü teknik patronluğumuzu yapan 2 italyandan da daha başarılı olan hoca. şimdilik.
  • 3099
    teknik taktik anlamında galatasaray'da geçirdiği kısa dönemde benim gözüme çarpan 3 büyük hamlesi vardır.

    (kronolojik sırayla yazıyorum)
    1) sniejder sol, emre sağ orta sağ oldu. iki bir birine en uzak oyuncu arasına da pas bağlantısı kurdu. burak'ı geriye çekip oyunda düzlüğü azaltıp derinlik kattı. bu plan kısa vadede tutsa da kolay çözülebilecek bir sistemdi. fatih terim'in 3. dönemindeki oyuna benziyordu ama o zamanki oyuncular buna daha müsaitti.

    2) kendisi o dönem ntv'de katıldığı programda sneijder'i sola hapsetmek istemediğini söylemişti. bu dönemde şansı bruma ve yasin verilen şansları iyi değerlendir diler. böylece 2 tane üçgen kurdu. solda telles (olcan), yasin ve sneijder; sağ da sabri, selçuk ve bruma. böylece kanatlarda 3'e 2 hatta zaman zaman 3'e 1 oynadık. kasımpaşa maçındaki veysel'in berbat performansı bundan. çünkü önünde yasin, sneijder ve telles vardı ve o tekti.

    3) bu dönem de ise üçgenlerden vazgeçti. atarak değil tutarak kazanma kararı aldı. bu dönem 2 farklı şey gördük. 1.'si daha sık gördüğümüz umut'un sağda olduğu sistemdi. bu bizi kısırlaştırdı. ama daha yaslanan bir takım olduk. bunun başlıca sebebi arkada muslera'nın oluşu. baktı hoca muslera gibi bir adam varken ona güvenebileceği sonucuna vardı. olabildiğince kötü açılardan muslera'ya şutların gelmesini sağlamaya çalıştı. umut'u sağ tarafa koyaraktan da hücum da 2 amacı olduğunu düşünüyorum. bir biz ağırlıklı sol tarafı kullanıyoruz. umut'un soldan gelen hücumu sağdan arkadan destek santarforu olsun istediğini düşünüyorum. aynı şekilde maç içinde değişiklik hakkını kullanmadan oyuncuların yerini değiştirerek rakibi bozmak olduğunu düşünüyorum. nasıl? sneijder iyice sola gelip, yasin sağa geliyordu ve umut öne atıyordu kendini. bu plan ne kadar tutt tartışılır. ama bu dönemde benzer bir hamlesi daha vardı ki bana göre tuttu. aynı değişikliği hamit ile yapmak. ama bu ön tarafı değil orta sahayı destekleme için yapılan bir hamle idi. aynı mantık. hamit gerektiğinde orta sahayı 3'lüyor orada kalın bir blok yapıyor ama sneijder'in verimini artırmak istediğimiz de yasin sağ'dan sola geçiyor sniejder ortaya yerleşiyordu.

    bana göre bu 3 temel hamle ve bir iki nüanslar ile kendi ilk senesini bitirdi hoca.
  • 3100
    teknik taktik anlamında galatasaray'da geçirdiği kısa dönemde benim gözüme çarpan en az 3 büyük (u: buraya ''3 büyük salak'' yazmıştım ama uyarı aldım bir yazar tarafından, sözlükten atılma ihtimalimden bahsetti bu sebeple düzelttim) hamlesi vardır.

    kronolojik sırayla yazmıyorum/yazamıyorum zira hem tarih bilimine haksızlık olacak hem de bu hataları sürekli yapmıştır.

    1) şampiyonluk yolunda en kritik maçlardan birinde son 20 dk'da 1-0 önde oynayan takımda selçuk sakatlanmış, bütün maç deli danalar gibi koşmuş umut bulut'u selçuk yerine orta saha oynatmıştır. hem de tam tamına 14 dk. uzatmalar da dahil buna. bu sırada orta sahaya takviye yapmak yerine oyuna olcan'ı almaya niyetlenmiştir. önce yekta'yı sonra olcan'ı ondan sonra da yekta'yı yanına çağırmıştır oyuna almak için. kendisi muhteşem bi teknik adam olduğu için olcan'ı orta sahada oynatmaya heves etmiştir. yekta'yı da maç bitimine 1 dk kala oyuna aldı.

    2)en büyük aşkı umut bulut'u sağ açık oynatmıştır.

    3)bruma'yı fener maçında oynatmamıştır. çocuk o günden beri oynamadı. o maça kadar da iyiydi. bruma'nın kendi açıklaması var hamza hoca gelince daha iyi oynamaya başladım diye. çocuğu kendi mevkisinde oynatmadı bütün sezon. kendisi muhteşem bi teknik direktördür. atlamayalım.

    4)defans yapamayan olcan'ı sol bek oynatmaya heves etmiştir. olcan sürekli arkasına adam kaçırmaktadır. ancak hamza hocam muhteşem bi teknik adam olduğu için olcan'ın önüne telles'i monte etmeyi denemiştir. zira sol açık olarak oynayabilecek yasin ve bruma'nın orjinal mevkisi kaleci olduğundan hamza hocam burada teknik adamlığını konuşturmuştur.

    5)dzemaili denen adama 1 sezon boyunca kondüsyon yüklemek konusunda oldukça başarılı! olduğundan yardımcı antrenör konusunda da hamza hocam dünyanın en iyi yardımcı antrenörleriyle çalışmaktadır. öyle eş dost akraba ilişkilerini işiyle hiç karıştırmaz hamza hocam. bilenler bilir hamza hocamın ekibindeki kaleci antrenörü kulüpte taffarel olduğundan dolayı altyapıda görev al-ma-mıştır. öyle eş dost ilişkilerini hiiiiiç mi hiiiç işine yansıtmaz. profesyonel adamdır hamza hocam.

    6)hamza hocam çok muhteşem bi teknik adam olduğu için öyle takıntılı filan da değildir. misal yasin'i en iyi oynadığı maçta oyundan çıkarmıştır. önceki 2 hafta ve bu maçtan sonraki maçta da yasin'i yine oyundan çıkarmıştır. ama hocamın öyle takıntılı filan bi hali yoktur.

    7)yasin demişken bütün bir sezon boyunca yasin'in sağ açıkta oynaması fikrini düşünmemiştir. bu da kendisini yeni yine ve yeninden muhteşem bi teknik direktör yapar.

    8)burak'ı sezon içerisinde 2 kez sakatlama başarısı göstermiştir. bunlardan birini alanya'da çamur tarlasındaki bir stadyumda hazırlık maçında gerçekleşmiştir. o gün itibariyle burak yılmaz gol krallığına koşmakta idi. ama hamza hocam burak'ın ne kadar hazır olduğunu görmek istemiştir bir hazırlık maçında.

    9)burak'ın ikinci sakatlığı da oyuncunun oynama istediğinden kaynaklanmış ama hamza hocam muhteşem bi teknik adam olduğundan oyuncunun fizyolojik özelliklerini yine çok iyi analiz etmiş ve en kıymetli futbolcusunun oynamasına izin vermiştir. işte bunlar hamza hocamın muhteşem analiz yeteneğinden kaynaklanmaktadır.

    10)sakatlık demişken semih'i alanya'daki çamur deryasında oynatma fikri de yine kendisinin ileri görüşlü bi teknik adam olduğu gerçeğini değiştirmez elbette.

    11)ha alanya'da aynı maçta koray günter de sakatlanmış ama onun sakatlığının sebebi koray'ın gökyüzündeki kuşları seyrederken ayağının takılıp düşmesinden kaynaklanmıştır. galatasaray o dönem stopersiz kalmıştı ama olsun varsındı ne de olsa muhteşem teknik direktörümüz vardı.

    12) tarık çamdal denilen arkadaşın sezon boyu varlık gösterememiş olmasının sebebi hamza hocam olmasa gerek, zaten bruma da tarık çamdal da geçimsiz huysuz adamlar. hamza hocam futbolcunun halinden çok iyi anlar.

    yazının başında 3 büyük(u: salak kelimesini burada da kullanmıştım ama kaldırmak gerekli sanırım zira sözlük moderatörlerinin hamza fanboy olduğu söylentisi mevcut.) hamle var demiştim siz arasından seçin artık.
App Store'dan indirin Google Play'den alın