belli bir yaşı geçmiş oyuncuların kaderini oyuncuların kendisinden daha çok teknik direktörlerin oyuncularla ilgili planlamaları ve o oyuncu ile ilgili kadro tercihleri belirlemektedir.
hakan balta da bu oyuncuların başında gelmektedir. (bkz:
26 ağustos 2010 karpaty lviv galatasaray maçı) kendisi için belki de galatasaray kariyerinin son maçı anlamı taşımaktaydı. o maçın ardından kendisi hakkında oluşan kanaat barış özbek, ayhan akman, mustafa sarp üçlüsüne olan hislere yakındı.
2011 yılında fatih terim'in gelmesiyle camiada ve taraftarda oluşan pozitif hava kendisini de etkilemiş, özellikle o sezon fiziksel anlamda belki de son kez oynayabildiği sol bek mevkisinde sergilemiş olduğu üstün ''mücadele'' ile birleşince fikirlerde de bir değişiklik meydana gelmiştir.
hakan balta için kırılma yılının 2015'te kazanılan lig şampiyonluğu olduğunu düşünüyorum. o dönem, biraz da zorunluluktan, ligi sol stoper olarak tamamlamış, ''ihtiyaç halinde görev verilen deneyimli oyuncu'' tanımlamasına namzet bir kişinin vermesi gereken katkıyı vermiştir. işte; tam da bu noktada o dönemin teknik direktörü hamza hamzaoğlu'nun kendisiyle ilgili doğru planlamayı yapamaması hakan balta'yı yeniden 2011 yılı öncesine götürmeye başlamıştır. o sezon eğer ki hakan balta takımın birinci stoperi olarak görülmese, rotasyonda değerlendirilecek bir planlama yapılsa ve kendisine de bu şekilde bir rol biçilse eminim ki hakan balta kariyerinin son yıllarını çok daha faydalı ve galatasaray taraftarının gözünde daha değerli bir noktada geçirebilirdi.
ben kendisini (bkz:
4 şubat 2012 gaziantepspor galatasaray maçı) karşılaşmasında çizgiden çıkardığı mucize pozisyon ve (bkz:
26 nisan 2015 galatasaray gaziantepspor maçı) karşılaşmasında attığı kritik kafa golü ile hatırlamayı tercih edeceğim.
yolu açık olsun.