bana eski günleri hatırlattı yaptığı hareket.
efsane kadroda takımdan birine bir şey olduğunda bülent, hagi, hakan şükür, hasan şaş, arif, tugay, ümit davala hemen rakip futbolcular ve hakemin dibinde biterlerdi. hiç sindiklerine şahit olmadım.
ya da çok eskiye gitmeye gerek yok.
2011-2012 kadrosunda da öyleydi. ujfalusi iyi bir kaptandı mesela o açıdan. o zamanki takım tam bir takımdı.
yine 2012-2013 sezonunda kadıköy'deki maçta drogba'nın her olayda volkan'a geri adım attıran adam olması çok değerli benim için. ya da geçen sezon ali sami yen arena'daki maçta da sneijder'in yanındaydı hep, sneijder de arkadaşlarının yanında oluyor genelde. takım olmak böyle bir şey.
melo'yu sırf bu yüzden bile çok severim. takım arkadaşına ya da kendisine art niyetli bir şey yapıldığını anladığı anda o da karşılık veriyor. geçen sezon ilk beşiktaş derbisi mesela; motta önce çok sert bir şekilde sabri'ye girdi daha sonra da gitti bildiğin art niyetli, sakatlama amaçlı bir şekilde muslera'nın üstüne atladı. duramama bahanesiyle yaptı ama çok rahat durabilirdi ve bilerek yaptığı çok barizdi. yemin ediyorum melo'dan bir hamle bekliyordum. beşiktaşlılar da topu vermediler bize, muslera topu sakatlandığı için dışarı atmıştı zira. neyse sonra melo bir girdi, pir girdi. sonrası malum.
gökhan zan'ı da çok severdim zaten. juventus maçı sonrası yaptığı açıklamalar nasıl bir galatasaraylı olduğunu göstermişti, melo'ya bu olayda destek vermesiyle takım olmanın ne demek olduğunu bildiğini göstererek daha da çok sevdirdi kendini. takdir ediyorum ulan.
yıllardır derbilerde her türlü pisliği yapanlarla arkadaş oldukları için sarmaş dolaş olan sözde galatasaray kaptanları örnek alsın bu adamı. nasıl arkadaş lan onlar?
galatasaray kaptanı dediğin adam; cüneyt tanman'dır, bülent korkmaz'dır, hagi'dir, hakan şükür'dür, tugay'dır, vs...
arda, selçuk inan bu adamlara bakıp kaptanlığın ne demek olduğunu öğrensinler biraz.
beğenilmeyen aydın daha çok sahipleniyor takımı böyle durumlarda. ki aydın'ı da sırf bu yüzden çok takdir etmişimdir.
inşallah bir an önce selçuk, burak, semih ve diğer oyuncularımız da ayarı verirler. yoksa melo'nun yüzüne bakarken utanmayacaklar mı?
gökhan bu açıdan galatasaray formasını en çok hakeden oyunculardan biri. geçen sezon zaman zaman sakat olduğu için zaman zaman da hoca tarafından cezalandırıldığı için kadroya giremedi sanırım ama hatasını anlamıştır zaten. inşallah sık sık girer kadroya ki kadroda hava toplarında en iyi olan stoper de kendisi gibi.
gökhan-chedjou tandemi çok iyi bir tandem olabilir bazı takımlara karşı. hem hava hakimiyeti olur, hem de gökhan geride bekleyen stoper görevini semih'e oranla daha iyi yapabilir. en kötü ihtimalle gökhan sakat olmadığı zamanlarda çok çok iyi bir yedektir. ama sağlam olduğu zamanlarda ben ilk 11'e bile yazarım çoğu zaman.
savaşa gitmiyoruz elbette, bu sadece bir oyun. saha içinde ya da dışında şiddet de olmasın hiçbir zaman.
ancak biz sustukça, biz alttan aldıkça karşıda daha da terbiyesizleşen bir güruh var.
en azından susmayalım, birbirimizin yanında duralım. biz birbirimizin yanında durursak zaten yapamazlar.
bir dahaki derbi için önerim ise çok anlamlı, ayar dolu bir pankart açmak ve mükemmel bir oyunla, ezici bir skorla yenmek. sezon sonunda da hatrı sayılır bir puan farkıyla şampiyon olmak.
ama sözde değil gerçekten bir takım olalım.
hakem şerefsizlik mi yapıyor, dibinde bitsin oyuncularımız. rakip ibnelik yaparken 2 kere düşünsün.
birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için!düzeltme: arda hakkında unuttuğum bir şey aklıma geldi. kendisinden özür diliyorum. 2009'da ali sami yen'deki derbide o da takımı müthiş sahiplenmişti ve galatasaray kariyerindeki en iyi şeylerden biridir. çok takdir etmiştim ve hala ederim.
ekleme: arda'ya kızdığım noktayı yazayım; arkadaşları. ne işin var senin onların yanında!