"is there one club that’s particularly close to your heart?
i’d love to say romania, but you’ve asked about clubs. i’ve honestly loved all of them, without exception. all these clubs, in their own different ways, have played very important parts in my career and my development as a player. i worked hard and i did my very best at every club i played for. that was my way of loving them. and though i spent more time at galatasaray than anywhere else – five years – i’ll never forget the times i had at farul, steaua, real, barça and brescia, or with romania."
yarım yamalak çevirisi:
+ özellikle kalbinizde olan bir kulüp var mı?
- romanya demek isterdim ama siz kulüpler hakkında soruyorsunuz. samimiyetle söylüyorum ki hepsini seviyorum, istisnasız. bütün bu kulüpler kendilerine has biçimde benim kariyerimde ve bir futbolcu olarak gelişimimde önemli roller oynadılar. çok çalıştım ve oynadığım her kulüpte elimden gelenin en iyisini verdim. benim onlara karşı olan sevgim bu şekilde zuhur etti. `bunun yanı sıra galatasarayda herhangi bir kulüpten daha fazla -beş sene- vakit geçirmiş olsam da farulda, steauada, realde, barçada ve bresciada yahut romanyada geçirdiğim zamanı da asla unutmuyorum`."
(bkz:
neden hagi)
küfretse gocunmam da, galatasarayın başına geçtiğinde "galatasaray ne zaman kötü, ben o zaman var" diyen adam kalkıp fifaya karşı neden bu şekilde konuşuyor? hepsini ayrı ayrı seviyormuş. çok mu zor tek kelimeyle galatasaray demek hagi? neden hagi? bariz şekilde ayrıcalığımız yokmuş adamın gözünde.