1
spor yazarlarının bir fantezisidir. rijkaard eleştirilirken de akla gelen ilk argümandır. efendim, galatasaray'ın kadrosu 2000 yılından sonraki en iyi kadro. bu kadroyla 3. olması olacak iş değildir, başarısızlıktır. böyle söyler bu yav.. yavrular. bu argümanın sakatlıklarından biri galatasaray futbol takımının 2000 yılındaki kadrosunu şimdiki kadro ile kıyaslarken diğer takımları, yani rakiplerinin durumlarını, yayıncı kuruluş durumlarını, bahis vaziyetlerini, menajer kazıklarını, basını, vs'yi göz ardı etmesidir.
burada bir ceteris paribus durumu var. yani? diğer şeyler sabit vakası. ki bu analiz aracı iktisattaki en primitif, en ilkel, en kaba analiz yöntemlerinden biridir. diğer değişkenleri sabitlerken tek değişkeni dikkate alır. iktisatta ya da genel olarak yaşamda sadece tekbir değişkenin değişim durumunu göz önünde bulundurur bu analiz aracı. iktisatçıların ufaktan ufaktan alışmaları için önlerine sunulmuş bir oyuncaktır handiyse. dolayısıyla hakikatı hiçbir zaman kucaklayamaz ceteris paribus yaklaşımı. hatta hikakati holistik bir biçimde kucaklamak şurda dursun hakikatın kıyısından ucundan dahi geçemez. dolayısıyla tek değişken izah edicilikte diğer değişkenlerle desteklenmediğinde son tahlilde tahlil edeni mahzun ve mağdur etmeye makhumdur.
bir diğer husus ise 2000 yılındaki kadro ile bu kadro arasındaki iyilik kötülük farkının nereden kaynaklandığına dairdir. öncelikle neye göre iyi neye göre kötü? ya da fatih terim ikinci döneminde neden başarısız oldu? bunları soran var mı? eskiden spor programlarını izlerdim az çok, son yıllarda sadece özet görüntü izlemek için başvuruyorum. zira ne izan var ne mantık ne akıl. futbol yorumcuları böyle olan ülkenin futbolu da elbette o nispette olurdu ancak. nitekim öyle. kimseler avrupa şampiyonasındaki yarı finalden sonra gelen dünya kupası elemeleri fiyaskosunu sorgulamıyor? neyi izliyoruz biz dostlar? neyi konuşuyoruz? oynanan ne, futbol mu? konuşulan ne futbol mu?
burada bir ceteris paribus durumu var. yani? diğer şeyler sabit vakası. ki bu analiz aracı iktisattaki en primitif, en ilkel, en kaba analiz yöntemlerinden biridir. diğer değişkenleri sabitlerken tek değişkeni dikkate alır. iktisatta ya da genel olarak yaşamda sadece tekbir değişkenin değişim durumunu göz önünde bulundurur bu analiz aracı. iktisatçıların ufaktan ufaktan alışmaları için önlerine sunulmuş bir oyuncaktır handiyse. dolayısıyla hakikatı hiçbir zaman kucaklayamaz ceteris paribus yaklaşımı. hatta hikakati holistik bir biçimde kucaklamak şurda dursun hakikatın kıyısından ucundan dahi geçemez. dolayısıyla tek değişken izah edicilikte diğer değişkenlerle desteklenmediğinde son tahlilde tahlil edeni mahzun ve mağdur etmeye makhumdur.
bir diğer husus ise 2000 yılındaki kadro ile bu kadro arasındaki iyilik kötülük farkının nereden kaynaklandığına dairdir. öncelikle neye göre iyi neye göre kötü? ya da fatih terim ikinci döneminde neden başarısız oldu? bunları soran var mı? eskiden spor programlarını izlerdim az çok, son yıllarda sadece özet görüntü izlemek için başvuruyorum. zira ne izan var ne mantık ne akıl. futbol yorumcuları böyle olan ülkenin futbolu da elbette o nispette olurdu ancak. nitekim öyle. kimseler avrupa şampiyonasındaki yarı finalden sonra gelen dünya kupası elemeleri fiyaskosunu sorgulamıyor? neyi izliyoruz biz dostlar? neyi konuşuyoruz? oynanan ne, futbol mu? konuşulan ne futbol mu?