istanbuldaki çoğu maçını 8-9 taraftara oynayan, buna rağmen mütemadiyen maç ve kupa kazanan takım. senede bir gün de olsa maç yaptıkları şehirlerde salona gelen 30-40, havalimanından çıkışta kendilerini bekleyen birkaç kişiyi görünce gözleri dolacak, defalarca "allah razı olsun" diyecek kadar ilgiyi açlar ne yazık ki. hani amatör branşlarla ilgili hep söylediğim birşey vardır "en kötü zamanında tribüne gelecek onbinler, bir oyuncusundan imza almak için sıraya girecek yüzlerce insan yok arkalarında" diye. bu sıfatı en çok hakeden takımımız herhalde engelsiz aslanlardır. "şube kaptanı"
dilara endican'ı bir kenara koyarsak muhtemelen arada sırada gidip hatırlarını soran bir yöneticimiz bile yoktur, şampiyonluk sonrası kupayla yapılan fotoğraf çekimlerini saymazsak tabi...