• 6326
    2018-2019 transfer sezonunda çok gerildi...

    şimdi maç olsa...

    cimbom juventus'a koysa...

    stadyumda bir anda...

    o sen olsa bari çalsa...

    bafetimbi gomis ooooo diye böğürülse...

    sonra ordan bir ses: galatasarayımızın golü dese mesela...

    18 numaralı formasıyla deseee....

    bafeeee dese...

    hemen gerginliği bir kenara bırakıp gomiiiiisss diye bağırıcaksınız...

    stadyumda olsun olmasın tv nin karşısındaki adam daha çok bağırıcak biliyorum...

    kabul et bu gerginliğimiz falan hep galatasaray eksikliğinden...

    yoksa biz iyi taraftarız...

    kafayı yedik takımı özledik ailecek...
  • 6327
    inanılmaz sabırsız bir taraftar grubudur. canım kardeşlerim, lütfen biraz sakin olun. daha transfer dönemi açılmadı bile.

    elbette hepimiz yabancı yıldız transferleri istiyoruz ama önce uefa'dan alacağımız ceza bir kesinleşsin. ayrıca bu takımın yerli rotasyona çok ihtiyacı var. o yüzden bonservisi elinde veya makul bir şekilde alınabilecek -takas yolu da olabilir- oyunculara yönelmek zorundayız. bakın zorundayız diyorum burası çok net.

    lütfen imparatora ve yönetime güvenin ve zaman verin. daha sezon biteli iki hafta oldu. gerekeni yapacaklardır.
  • 6328
    basketbol şubesi için örgütlenip yönetime isteklerini ve tepkisini iletmesi gerekendir. erkek ve kadın basketbol takımlarımız için hala sponsor bulunamadı ve çıkan haberlere göre oktay hocanın istediği transferler yapılmıyormuş. para bulmak için orada olan yöneticiler para yok diye ağlamaktan başka bir şey yapmıyormuş. siz para bulamayacaksınız biz mi bulalım parayı? para bulamayacaksanız orada işiniz ne? mustafa cengiz şu dönemde mesaisinin çoğunu futbola ayırıyor olabilir ancak biz bir spor kulübüyüz futbol değil.

    avrupa’da kupalar kaldırmış basketbol şubesine sahip çıkmamız gerekiyor. bu şekilde sessiz kalırsak geçen sezondan* farklı bir sezon yaşamayacağız.
  • 6329
    ibne basının esiri olmuştur. yine.

    parmaklarında oynatıyorlar hepimizi. a spor'undan tut zürrüyetine kadar.

    hiç bilmeyen biri baksa şampiyon takımın içini komple boşalttık ve şampiyonluk gelsin diye postaladıklarımızı geri döndürmek için uğraşıyoruz.

    bruma, sabri, snejder, semih ve burak yılmaz.

    hanımlar beyler hani hepimiz cin gibiydik falan filan ne oldu ya? hep aynı senaryo ve hep aynı tepkiler. yeter lütfen.
  • 6331
    içinde bulunulan transfer döneminde gereğinden fazla eleştirilen taraftarlardır. tamam belki bir kısmının çıtası çok yükseklerde, bir kısmı da şımarık. ama unutmamak gerekir ki, tudor'u gönderen de fatih terim'i getiren de arda turan'ı aldırmayan da yine çoğunlukla bu kesimdeki taraftardır. eleştirin. eleştiri güzel şey lakin hakarete varan söylemler var. hocamız her fırsatta şampiyonlar ligi'ni işaret ettiği için bu taraftarlara da çok kızmak anlamsız. çıkıp denilse ki, "uzun vadeli hedeflerimiz var, şu an ekonomiyi toparlayıp, ligde de şampiyon olabilecek bir kadro kurmaya çalışıyoruz" %95 oranda bu konuda destek alır yönetim. ama öyle yapılmıyor. hedef en tepe gösteriliyor. o yüzden eleştirin ama hakaret veya aşağılamaya girmeyin. ayıptır. hepimiz galatasaraylıyız.
  • 6332
    galatasaray taraftarı eğer ki basının manipülasyonlarına gelmezse taraftarlık çıtasını arşa çıkarmıştır. ancak dedikoduların ve manipülasyonların etkisinde çokça kaldığını düşünüyorum. türkiye'de kulüplerin kararlarına bu kadar etki edebilen taraftar topluluğu yoktur. bu, taraftarın galatasaray'ın yararına bir konuda tek ses olabildiğinin ve bunu yönetime ulaştırabildiğinin göstergesidir.
  • 6333
    bir bütünleşme ve kenetlenme yaşadığı zaman şampiyon yapan,oynattıran,gol attıran ve baskı yapan taraftardır. her güzel şeyin bir kusuru da vardır bizim kusurumuzda sürekli herkesi, herşeyi eleştirmek ve bir konu dahilinde en iyiyi biz biliriz durumuna evrilmek. tabi ki herkes kendi fikrini belirtmekte özgürdür ama kendi oyuncularımızı öyle kolay harcıyoruz ki bugün gelinen noktada anadolu kulüplerinin astronomik rakamlar istemesine neden olan ana etkenlerden biri de taraftarımız. çünkü diğer insanlarda herkes gibi sosyal medyayı yakından takip ediyor ve oluşan algı sistemini görüyorlar. bu yüzden adamlar bizden birisini istediği zaman gayet komik teklifler oluşuyor. ama galatasaray bir oyuncuyu istediği zaman milyon euro'lar havada uçuşuyor. bu anlattıklarım herkesi kapsamadığı gibi kişiden kişiye değişiklik tabiki de gösterebilir. yanlış bir anlaşılma olmasın.
  • 6335
    2017-2018 sezonu şampiyonluğunda emeği geçenler sıralaması yapılsa kesinlikle 1.sıraya konulması gereken.

    ancak ; zaman geçtikçe , sosyal medyanın da etkisiyle taraftarımızda inanılmaz derecede bir sabırsızlık hali hakim. uefa kıskacındayken, güvenilir başkan, hoca ve teknik heyet üçlüsünü birarada yakalamışken; yapılması gereken bu sezonun sinerjisini transfer dönemine de yayarak, doğru bir kadro yapılanması için sabretmektir.
  • 6336
    türk futbol tarihinin gelmiş geçmiş en vizyonu geniş ve ateşli taraftarıdır fakat son bir kaç senedir de enerjisi özlenendir. özlenen enerji ise; 20 ekim 1993 manchester united galatasaray maçında manu'ya sahayı dar eden, eric cantona'yı kudurtan, ryan giggsi titreten, aradan seneler geçmesine rağmen gary neville'a bile hala bu maçı anlattırandır.

    özlenendir.
  • 6338
    bir türlü mutlu olmayan/olamayan, bir pozitif hava oluştuğunda içerisindeki negatif durumları abartan, negatif bir konjonktür içerisinde gelişen pozitif olayları küçük gören son olarak da şükretmeyi hiç bilmeyen taraftardır.

    çok değil 2017 aralık ayının ortalarında nasıl bir ruh halindeydik? başımızda dursun ve tudor çapsızlarıyla göz göre göre şampiyonluktan uzaklaşıyorduk. çoğumuz "şu dursun'dan kurtulalum da 3 sene şampiyon olamayalım razıyım" raddesine gelmiştik. önce tudor'dan kurtulduk takımın başına efsanemiz fatih hoca geldi. "hocam seninle başarısızlığa da varız" dedik. sonra en büyük yaramız dursun'dan kurtulduk gayet iyi bir profil ve insan olan mustafa başkan geldi. bu şekilde iklim düzelince şampiyonluğa kilitlendik, çok istedik ve bu isteğimiz de gerçekleşti. daha sonra dursun tehlikesini ilelebet savdık ve mustafa cengiz- albayrak- fatih terim üçlüsüyle uzun süre çalışma fırsatını yakaladık. en son uefa kararları aklımızı kurcalıyordu "men cezası yemeyelim de yaptırımlara razıyım" diye düşünmeye başladık. nihayet bu konudan da gönlümüzce sonuçlarla ayrıldık.

    kısa sürede geldiğimiz nokta buyken taraftarımıza bakıyorum hala bir "battık" edebiyatı var. 6 ay önce bugün ki senaryoyu düşünsek çok iyimser bulurduk galiba. ama daha alınıp alınmadıği tam belli olmayan muğdat bizi öyle bir ruh haline sokuyor ki sanki tüm sezonu 11 tane muğdat'la oynayacağız. bu arada ben de muğdat'ın başarıli olma ihtimalini zayıf görüyorum ama bu kadar da karalar bağlamanın alemi yok yani. bir de fenerbahçe'ye bakıyorum abartısız olarak şampiyonlar ligi seviyesinde 3 futbolcusu bile yok. hemen hemen bizimle benzer bir süreç yaşadılar, hocaları belli değil populist bir yaklaşımla tutma ihtimali çok düşük olan isimli sportif direktör getiriyorlar, alt yapı romantizmine giriyorlar. ama adamlar şimdi 2-3 sene sonra dünya devi olacaklarına falan ciddi ciddi inanıyorlar. tıpkı 3 sene önce arama motorunda arama yapıp ronaldo'yu alacaklarına inandıkları gibi. bu safça yaklaşım ne kadar kötüyse bizim taraftarımızın bu arabesk ruh hali de o kadar kötü.

    hepimiz kendimize gelelim burdan sahaya kadar. gücümüzün farkına varalım. içinde bulunduğumuz durumun öyle kara kara düşünülecek, yangın çıkarılacak bir durum olmadığını idrak edelim. en önemlisi de başkanı dursun, hocası hamza/riekerink/tudor olan kulüp taraftarı ruh halinden çıkalım.

    sabır, sabır, sabır.
  • 6344
    rocky koreografisi sonrası taraftarımız ve takımımıza atılan iftiraları unutmadan, alel acele müfettiş görevlendiren başakşehirli spor bakanını unutmadan, 15 ocak 2011'den sonra kulübümüze oynanan oyunları unutmadan, rivayı floryayı almak pahasına dözbek gibileri başımzıa bela edenleri unutmadan sandığa gidecek taraftardır...

    şahsen ben hiçbirini unutmadım! hepsi taze, hepsi sıcak. vakit hesap vakti.
  • 6346
    galatasaray'a 'fetösaray' yazan tv kanalını,
    stat açılışında rahmetli başkanına hakaret edenleri,
    yediği tarihi protesto yüzünden yıllarca yolları yapmayıp metroyu çalıştırmayanları,
    sermaye artışını reddedip o spk başkanı'nın fenerbahçe'ye üye olmasını,
    ünal aysal'a randevu bile vermeyenleri,
    koreografi yüzünden koca kulübe fetöcü damgası vuranları,
    diğer takımların eski fetöcü futbolcularından ilk 11 çıkarken sus pus olanları,
    şikeyi aklayıp memleket futbolunun dibine dinamit koyanları,
    en güçlü olduğumuz dönemde inatla yabancı sınırı koyanları,
    2018'de yine güçlendiğimizde bu sınırı isteyenleri,
    fenerbahçe'nin basketbol, beşiktaş'ın futbolda sürüyle yabancı oynatmasına ses etmeyenleri,
    demirören adında bir futbol terörisini türk futbolunun başına bela edip futbolu siyasetin kucağına oturtanları,
    statlardan atatürk adını silenleri,
    tribünlerden yükselen izmir marşı'na siyasi diyenleri,
    ısınmaya atatürk tişörtüyle çıkan fethiyespor'a ceza verenleri,
    dursun özbek isimli organizmayı başımıza musallet edip destekleyip, onun vasıtasıyla gayrımenkullerimizi gasp edenleri,
    dopingçi basketbolcu eskisini federasyon başkanı yapanları,
    milli takımı tek bir partinin propaganda aleti haline getirip milleti soğutanları,

    ve daha birçok şeyi hatırlayarak sandığa gidecek taraftardır. en azından ben böyle yapacağım.
  • 6348
    hırsıza,
    yolsuza,
    terörün en büyük destekçilerine,
    sporu siyasetin köpeği haline getirenlere,
    kandırılanlara,
    yalancılara,
    şeriatçılara,
    ağaç katillerine,
    galatasaray'a alenen terörist diyenlere,
    galatasaray her şahlandığında siyaset ile önünü kesenlere,
    ali sami yen'i elimizden alan ve bizi dağ başına gönderenlere,
    saraylarda yaşayanlara,
    galatasaray'ın mallarını gasp edenlere,
    şikecileri kurtaranlara,
    başakşehir gibi bir ucube yaratıp alenen galatasarayımızın ve diğer takımların hakkını yiyenlere,
    stada gidecek olan metroları yapmayanlara,

    oy vermeyecek olan asil ve onurlu taraftarlardır. unutmayın. bize neler yapıldıklarını unutmayın.
  • 6350
    muğdat meselesini eleştirenlerin hiçbiri ne başkana ne de hocaya güvenmiyor.

    'yo hayır güveniyorum ama yaptığını da eleştiririm' diyene inanmam söz konusu değil.

    hayır yani diyelim ki balon, çöp, yanlışın babası. eee sonuç? bu meseleyi haftalardır sakız gibi uzatıp çiğnedikçe çiğnemenin ne faydası var? muğdat galatasaray tarihinin ilk yanlış transfer mi olacak yani?

    adam çıksın sahaya dökülsün önce sonra sokun itin neresine istiyorsanız ama bu ne ya?

    sezon bitti satılık medyanın gazıyla şampiyon takımı dağıttılar, gomis'e atarlandılar, belhanda'yı astılar, garry'î yolladılar, maicon'u sattılar.

    sözlük mü böyle genel bir ruh hali mi anlayamadım abi. okumak da istemiyorum ya.
App Store'dan indirin Google Play'den alın