• 1901
    çok önemli değil aslında ama 10 numara butonu ile alakalı.

    biliyorsunuz 10 numara butonu sayesinde daha önce beğenilmiş entryleri görebiliyoruz. bazen hızlı hızlı tıklayınca okumak istenen entry yanlışlıkla geçilebiliyor. geri tuşuna tıklayınca da aynı entrye dönülmüyor.
    bu çözülebilirse güzel olur. dedigim gibi çok önemli değil ama gündemsizlikten böyle şeylere takılıyorum.
  • 1902
    şimdi burda her kesimden farklı insanlar var. bu da ayrı zevkler, ayrı hobiler, ayrı hayat şartlarını işaret eder. daha önce bir hevesle alıp şu an kullanmadığımız ya da yenisini aldığımız ya da evimizde şu an kullanmadığımız bir sürü eşya vardır. elektronik ürünler olsun, spor aletleri olsun, aklınıza ne geliyorsa artık. bunları satabileceğimiz ya da swap yapabileceğimiz bir başlık olursa bence çok faydalı olabilir bizim açımızdan.
  • 1905
    ben yaklaşık 2 yıldır galatasaray sözlük yazarıyım ve burada yazmaktan gerçekten çok mutluyum.
    her ne kadar 19 temmuz 2018'de sözlüğümüze yazar olmuş olsam da galatasaray sözlük'ü takip etmeye başlamam çok eski zamanlara dayanıyor.
    şüphesiz ben bilir kişi, otorite veya uzman değilim.
    uzun süre düşündükten sonra, naçizane, bir konuda düşüncelerimi dilim döndüğünce ifade etmeye karar verdim.
    tüm açıklığımla yazmak istiyorum. ben belirli konularda entry girerken, görüşlerimi belirtirken korkarak yazıyorum.
    korkuyorum; çünkü üzerimde baskı hissediyorum.
    "bu baskı nasıl bir baskı?" derseniz, bunu tam anlamıyla tarif edemem. ama hissediyorum işte.
    tahmin ediyorum ki benim gibi düşünen ve hisseden yazarlarımız da vardır.
    bana kalırsa mutabık olmamız gereken bir husus var.
    hepimiz galatasaraylıyız.
    hepimizin ortak çabası galatasaray. burada ortak paydamız galatasaray.
    galatasaray'ı çok seviyoruz, hepimiz galatasarayla yaşıyoruz.
    hepimiz her zaman aynı görüşte olamayız. bu mümkün değil.
    o zaman neden fikir ayrılığına düştüğümüzde birbirimizi hedef alarak yazıyoruz zaman zaman?
    eğer katılmadığımız bir entry okursak, düşüncemizi belirtmenin pek çok yolu var.
    örneğin mesaj atarak, entry sahibiyle bu konuyu güzel bir üslupla değerlendirebiliriz.
    belki de bu değerlendirme sonucunda görüşlerimiz benzeşir.
    belki de benzeşmez, bunun önemi yok.
    belki de yepyeni dostluklara, arkadaşlıklara yelken açarız böylelikle.
    bir entry için birbirimizi kırmaya değer mi?
    bir sözlük yazarı bir galatasaray sporcusuna sempatiyle bakıyor diye, girdiği entry ofsaytlanmalı mıdır mesela?
    iğneleyici, üzücü, kırıcı, yaralayıcı entry girersek ne kazanacağız?
    haklı çıktığımızı düşünerek tatmin olunca ne elde edeceğiz?
    bize madalya mı takılacak?
    burada birbirimize karşı haklı çıkmaya mı çalışıyoruz?
    şahsen amacım asla birisine karşı haklı çıkmak veya "zafer kazanmak" değil.
    benim galatasaray sözlük çatısı altında olmamın yegane nedeni burayı sevmemdir.
    burada olmayı istemem ve buraya ait olduğumu düşünmemdir galatasaray sözlük'e yazar olmaktaki saikim.
    sadece burası için söylemiyorum.
    kalpleri kazanmak her zaman gönül kırmaktan çok daha iyidir.
    hayat bir süreç.
    her anının kıymetini bilmemiz gereken bir zaman dilimi.
    ve bana göre hayat, her zaman iyilik adına çabalamamız gereken, iyiliğin izinden gitmemiz gereken bir süreç.
    buraya kadar okuyup da sıkılanlar olduysa, onlardan da özür diliyorum.
    haddim değil tabii ki insanlara hayat dersi vermek.
    kaldı ki çok tecrübeli biri de değilim, 28 yaşındayım. :)
    ben sadece sıkıntı duyduğum bir hususu açık yüreklilikle yazmak istedim.
    amacım sadece sözlüğümüzle ilgili hislerimi anlatmaktı, bir polemik ortamı oluşturmak değildi asla.
    covid-19 pandemisi nedeniyle duran süper lig 12 haziran 2020'de kaldığı yerden devam edecek.
    inanıyorum ki galatasaray süper lig 2019-2020 sezonunu şampiyon olarak tamamlayacak.
    hepimiz biliyoruz ki futbol maçları üç ihtimalli.
    ya kazanırsınız, ya berabere kalırsınız, ya da kaybedersiniz.
    elbette sporda zaman zaman desteklediğimiz takım yenilebilir.
    o zaman ne yapacağız?
    üzüntü ve stresle birlikte aklımıza her geleni sözlüğe yazacak mıyız?
    benim açımdan bu sorunun cevabı "hayır" olur her daim.
    gerçek bir sporsever bence duygularına hakim olmalıdır.
    sporun sürgit devam eden, tatlı bir rekabet olduğunu, hayatımızdaki tek ve en önemli şey olmadığını, her sezonun ardından yeni bir sezon başlayacağını, yeni umutlarla yeni sezonlara hazırlanacağımızı, her takımın her zaman en üst noktada performansa sahip olmasının eşyanın tabiatına aykırı olduğunu bilmeliyiz.
    kuşkusuz biz taraftarız. galatasaraylıyız.
    elbette istemediğimiz bir skorla sahadan ayrıldığımızda takımımız, üzülüyoruz.
    ama bir sonraki maç için yeniden takımımızı umutla, heyecanla destekliyoruz değil mi?
    kendi adıma konuşuyorum. ben böyle yapıyorum.
    her kaybedilen maçın sonrasında kazanılacak bir maç mutlaka vardır.
    her şampiyon olunamayan sezonun sonrasında şampiyon olunacak bir sezon vardır.
    dünyada tek bir takım yoktur ki tarihi boyunca kazansın veya tarihi boyunca kaybetsin.
    galatasaraylılar olarak vakur tutumumuzu korumamız gerektiğine inanıyorum kazandığımızda da kaybettiğimizde de.
    şahsım adına, ben sözlük yazarlarımızı, yazar olma aşamasında olanları, burayı takip edenleri, tüm galatasaraylıları ve dahası tüm insanları seviyorum.
    kalbimizde sevgi varken, inanın ki üstesinden gelemeyeceğimiz zorluk yoktur.
    sevgiyle kalın, hoşgörüyle kalın.
    "dünyada yenilmez kimse, yenilmeyen takım, yenilmeyen ordu, yenilmeyen kumandan yoktur. yenilgilerden sonra üzülmek de tabiidir. ancak bu üzüntü insanın maneviyatını yok edecek, onu çökertecek seviyeye varmamalıdır. yenilen, toparlanarak kendini yeneni yenmek için olanca gücü ile, azimle daha çok çalışmalıdır."
    yüce önder mustafa kemal atatürk
  • 1908
    sevgili moderasyon size bir düzenleme tavsiyesinde bulunmak istiyorum.

    "kayıp zamanlı entry / zaman bakımından niteliksiz entry" ifadesi gerekli entry kuralını doğru şekilde ifade etmiyor bana kalırsa.

    aslında bu kural, belirli tarihte yaşanmış bir olayın ya da maçın tarih içeren başlığını vermeyince kural ihlali yapıldığını ifade etmeye çalışıyor.

    fakat ihlal kuralında kullanılan ifadeler yanlış durumu doğru şekilde ifade etmiyor. çünkü "kayıp zamanlı" ya da "zaman bakımından niteliksiz" deyince sanki zaman aşımına uğramış ya da aradan geçen zaman sonunda güncelliğini yitirmiş bilgi gibi bir anlam çıkıyor ve yazarlar bir süre nasıl düzelteceğini anlamak için karmaşa yaşıyor.

    halbuki canlandırmak için yapılması gereken tek şey silinen entry'e tarih başlığı eklemek ama bana kalırsa kural başlığı bu anlamı doğru şekilde ifade etmiyor.

    moderasyona tavsiyem "kayıp zamanlı entry / zaman bakımından niteliksiz entry" ifadesini "bahsedilen tarihe yer verilmemiş entry" ya da "söz konusu tarihi bulundurmayan entry" gibi bir terimle değiştirmeleri. böylesi anlam ve ifade olarak türkçe'ye daha uygun olacaktır diye düşünüyorum. ama tabi takdir kendilerinin.
  • 1914
    benim bir talebim vardı sevgili moderasyondan. tekrar gündeme getirmek istiyorum. açık halini buraya da yazayım.

    başlıkları engelle

    arda turan diye bir başlık var, sürekli birileri bir şekilde bir şey yazıyor. ya gündem sekmesinde, ya bugünya da entryler de karşıma çıkıyor. ben böyle bir ismi hayatımın birçok yerinde engellenenler listesine eklemişken, burada yapamıyorum.

    şu engelle butonunun yanında başlıkları engelle diye bir seçeneğinin olmaması, sözlüğün benim gözümde en büyük eksiğidir.

    (bkz: engelle/@bratisko)

    (bkz: galatasaray sözlük ile ilgili istekler/@bratisko)
  • 1915
    entryler arası geçiş için ''önceki'' ve ''sonraki'' butonları eklenmesi. mesela xxxxxx numaralı entry'e gittim, entry'nin sol aşağı tarafında ''önceki'' yazsın, bir önceki entry'e gidebileyim, sağ aşağı tarafında ''sonraki'' yazsın, bir sonraki entry'e gidebileyim.

    ben bunu özellikle yıllar önceki kritik günlerde, maç saatlerindeki entryleri okumak için yapıyorum ama bunun için arama çubuğundaki entry sayısını sürekli bir arttırmak gerekiyor, önceki ve sonraki olursa böylesi daha kolay ve etkili olur.
  • 1916
    mobil versiyonunda ekranın üst ve alt kısmındaki arka plan renkleri kullanılan temaya uyumlu olacak şekilde değişse çok güzel olurdu. bu şekilde tema siyah, üst taraf kırmızı, alt taraf beyaz görünüyor. hem çirkin görünüyor hem de karanlıkta gözü yoruyor)

    https://gss.gs/bOt.jpg (tema gece modu yani siyah, üst taraf kırmızı, alt taraf beyaz görünüyor)

    https://gss.gs/cEa.jpg (klavye gelince alt taraf otomatik siyah oluyor)

    https://gss.gs/xOt.jpg (ekşi sözlük uygulaması, üst taraf uyum sağlamış, alt taraf beyaz kalmış)

    https://gss.gs/6Bd.jpg (google uygulaması, hem üst taraf hem alt taraf siyah olmuş, beklediğim tam olarak bu)

    telefonun ön tarafında sağ üstte yer alan kameralar nedeniyle genelin dışına çıkan bir durum yaratıyor ve özel bir kontrol gerektiriyor olabilir, ancak çözülemeyecek bir sorun olduğunu düşünmüyorum.

    telefon: s10+ (gece modu aktif)
    işletim sistemi: android 10
  • 1923
    herhangi birisini engellediğiniz zaman takip ettiğiniz bir başlığa yazdığı zaman takip başlığının ışığı, o kişinin yazdığı entry'i okuyamadığınız için sönmüyor. bundan kurtulabilmek için ya engellediğiniz kişinin engelini kaldırıp yazdığını okuyacaksınız ya da başka birisinin daha o başlığa yazmasını bekleyip onun entry'sini okuyup, sistemin daha önceki entry'leri okuduğunuzu farz etmesini sağlayarak takip ışığını söndürmesi.
    çözümü nasıl olur bilmiyorum ama geçen gün böyle bir şey tecrübe ettim.

    not: @tyty1920 güzel bir öneride bulundu, başlığı takipten çıkıp tekrar takip edince durum çözülüyor ama hiç yanmaması daha makbule geçer sanki.
  • 1924
    mobilden girip yazan arkadaşlar entrylerini paragraflar hâlinde yazarsa çok daha güzel olacağına inanıyorum.

    sözlüğü genelde mobilden kullanıyorum ve bazen önüme böyle entryler düşüyor. açıkçası çok çirkin bir görüntü oluşuyor. fikirlerinizi merak ediyorum, lütfen entrylerinizi yukarıda söylediğim hususa göre yazın ki okurken daha rahat edelim.

    sevgiler, iyi geceler.
App Store'dan indirin Google Play'den alın