• 16227
    spesifik ve gereksiz başlıklar açılan ve sözlükten çok yavaş yavaş karalama defterine dönmeye başlayan sözlüğümüz, aynı renklere bağlanan insanların toplandığı bilgi yuvası. kafasına göre yazmak istediklerini yazmak için başlık açanlar mı dersin, küfürlü entry girenler mi dersin... yani liseden beri okurum ve azımsanmayacak süredir de yazarım, ne şu seneki kadar küfür ne de bu kadar gereksiz başlık görmemiştim. umarım whatsapp grup ismi gibi başlıklar açılmasının ve yine whatsapp gruplarına geçecek cümlelerin bir şekilde önüne geçilir...
  • 16228
    bazı yazarlamızda hayatlarında belki tek güzel olan şeyin galatasaray olmasından mütevellit aşırı derece pozitivizm hakim. bu durum rasyonel bakış açısına sahip yazarların aşağılanmasına kadar gidiyor. ben de samiyetle söylüyorum bir zamanlar düştüm bu hataya muhasebeci taraftarı fazlasıyla gömerek. potansiyeli olmayan vasatlığa
    tamah etmek zor geldi galatasarayımızda.

    aşırı olumlu olma ihtiyacını anlayabiliyorum bazen doğru gelmese de normaldir. her şey kötüye giderken bile bir umuttur galatasaray. her zaman da öyle olmuştur tarihte. büyük buhranlarda, depremlerde ve çanakkale savaşı dahil en zor anlarda. her zaman insanımız için tutunabileceği bir dal olmuştur. öylesine büyüktür koca çınar, gölgesiyle kapsar bütün halkımızı.

    ancak unutmayalım galatasaray’ı galatasaray yapan, işler iyiyken hatalarını görebilmektir. başka camialarda olmayan yegane fark budur. misal, bizde kotü yönetici asla barınamaz. anında değişim gelir. en yakın örneğiyle (bkz: burak elmas) efsane falan da dinlemeyiz ha bu arada kim kendini cimbomdan fazla görürse “hadi güle güle” deriz. kimse galatasaray’dan büyük değildir en nihayetinde.

    ben seviyorum galatasaray’ın bu pollyannacılıktan uzak kültürünü. iyiye iyi, kötüye kötü, göze göz diyebilen cesur kültürunü. şampiyonlar ligi arenasına girdiğimiz bu saatlerde takımız daha iyi nasıl olabilir diye kafa yoran sayısız renktaş var bu sözlükte. eğlenmek yerine, her olumsuza pembe gözlükle bakmak yerine doğru bildiğini savunan. böyle kuruyoruz dengeyi.

    şampiyonlar ligi logosundaki sekiz yıldızdan biri istanbul’dan yükselir. bu yıldız galatasaray’dır. unutulmasın.

    kuruluş hedemize dair emin adımlarla her daim yürüyedur galatasaray ve dağ başını duman almış yürüyelim arkadaşlar. hep beraber layık olduğumuz hedeflere ve güzel bir hayata doğru.
  • 16230
    kendisi eleştiri yapmadığında kimse eleştiride bulunmasın isteyen kimi taraftarımızın maç sonrası arttığı sözlük. bir de x bir futbolcumuz için "halen eleştiri gelmemesi şaşırtıcı olan futbolcu" gibi dolaylı şekilde iğneleme içeren entrylerin de neyi amaçladığını merak ediyorum. maç kazanılmış, gruplara kalınmış ama adeta birileriyle ters düşeyim diye çabalayan kişilerin olduğunu görmek üzücü.
  • 16237
    yazarlari cok uzun suredir mevcut durumu oyle bir carpitiyor ki hem kendileri hem de futbolcular kurduklari hayalin esiri haline geldi. yani kac gundur yazilan entrylere kahkaha atmamak mumkun degil.

    suraya bakip piyasa degeri belirlense bugun kerem 105m, berkan 125m euro'ya a real madride gidiyor falan olmasi lazimdi. kerem gider adama carpar, seken topu icardi'ye yollar icardi 0.1 xglik pozisyonu 90a takar bir acarsin "waauww kerem skill acti, vauw repertuarina sunu da ekledi". berkan nerede duracagini bilemez, reel hicbir faydasi olmayan 10km kosu yapar adi "ortasahaya dinamizm katiyor, bitmek tukenmez enerjisi var" olur. bir acin bakin sampiyonlar ligindeki takimlarin oyuncularinin standardina. city'e falan bakmayin psv'ye bakin mesela her mac 50 top kaybeden kanatlari, sahada bombos dolanan, 5m'ye pas atamayan ama hala "yav bu cocuk dogustan psvli, temiz cocuk varsin oynasin" diye kadroda tutulan ortasahalari var mi? molde diye dumduz takim geldi hepimize tersten istiklal marsi soyletti.

    evet zor olacak ama biraz gerceklerle yuzlesirsek, yanki odasindan cikarsak takima da faydasi olacagini dusunuyorum.
  • 16238
    en büyük problemi; göndermeli, iğneleyici entryler olan sözlük.
    yani yazarlar fikirlerini belirtirken, aksini düşünenlere illa bir laf çakma derdinde oluyor.
    aksini düşünenlere laf sokmadan, sadece düşüncelerini yazmak bu kadar zor olmamalı. bu hatayı ben de yapmışımdır.

    birisi üstte x futbolcu için iyidir der,
    altta birisi "çok bilmiş futbol ulemalarına göre iyi olduğu söylenen yetersiz futbolcu" yazar. yahu yaz, neden yetersiz olduğunu belirt ama neden üstteki yazara laf çakıyorsun?

    "yerli kuralı varken berkan gitmemeliydi" demek yerine,
    "şimdi kına yakabilirsiniz, çıkıp siz oynarsınız ergen şımarıklar" demek arasında büyük fark var.

    farklı fikirlere saygı duymasak da saygı göstermek zorundayız.
  • 16239
    31 ağustos 2023 itibariyle kıvama gelmiş sözlük*. yanlış anlaşılmasın, sözlüğün bu halini hiç mi hiç sevmiyorum. ama "şunu çeker, şundan çıkarız. şu da ne güzel olur, ıslak rüyamız, çileğimiz olur." falan safsatalarından "orta saha nerde aloo?!" aşamasına gelip, dünyada var olan bütün orta sahaların başlığı hortlatıldığına ve alakasız insanlara dahi "sen niye burdasın, orta saha yok sen de git!" denmeye başladığına göre göre bu sene de güzel geçecek demektir*.

    nereden biliyorsun diye sormayın, biraz istatistik biraz hissiyat...
  • 16240
    çoğu yazarın premier ligi bile izlediğini sanmıyorum. zaten her bir lig ayrı bir kanalda, hepsine üye değilsen açıp keyfe keder izleyemezsin. anca illegal yollardan.

    ama iş yorum yapmaya gelince belki yıllardır izlemedigi adamı eleştiren yada öven var. misal dünyanın en çok izlenen ligi premier ligi bile izlemeyen ama donny'i isteyen elzem olduğunu söyleyen oluyor. yahu adam 3 senede 10 tane 90 dakika ya oynamış ya oynamamış, son sene 48 maçı diz sakatligindan kacirmis ama transferi "elzem". çünkü oyuncuyu ajax'ta 4 yıl önceki haliyle şampiyonlar ligi'nde görmüş. transfer sezonu bitse de bunlardan arinsa keşke sözlük.
  • 16241
    yazarlarının biraz sakin olmasında fayda var. burada kimse yerli oyuncu düşmanlığı yapmıyor.
    gökdeniz gürpüz daha 17 yaşında oldukça gelecek vadeden hücumcu orta saha oyuncusu. driplingi gayet iyi, pas verip boşa çıkıyor çok önemli bir özellik. şutu fena değil ve fiziksel yönü gelişecektir diye tahmin ediyorum. ancak transferi yerli oyunculara destek veriyoruz ayağına yatıp derdi başka olan kişilerin umurunda değil.
    barış alper yılmaz, emin bayram, kazımcan karataş gibi genç oyuncular aklı başında birçok yazar tarafından destekleniyor bu sözlükte.
    ama okan buruk gelirken burun kıvıran, erden timur'a doğrudan laf edemeyen bu vasat seviciler berkan kutlu niye gönderiliyor diye feveran ediyorlar. merak etmeyin daha gelecek türk pasaportlu oyuncular var.
  • 16244
    alışılageldiği gibi yine bir transfer sezonu sonuna doğru darağacının kurulduğu sözlük. bazısı yönetimin, bazısı üstü kapalı erden timur'un, bazısı okan hoca'nın ipini çekme peşinde. 95 yılından beri bu takımı takip ediyorum, ilk defa erkenden transferlerin bir çoğu yapıldı ve takıma adapte oluyorlar. orta saha için ise belli ki kaliteli isimler üzerinde duruluyor ve bunlar uygun maliyetle yapılmak durumunda. az para harcanmadı maalesef. tüketmeye o kadar alıştık ki 1 ay önce icardi yeter bize havasındaki taraftar, şimdi kelle istiyor. berkan, yunus satıldı diye yapıyor bir de. basamakları yavaş yavaş tırmanıyoruz, altta kalanı eliyoruz ki bu çok normal. bu adamlarla nereye kadar gidilebilir? bence yedek kulübesi için bile gereksizlerdi. takım sanki 150 oyuncudan oluşuyor. o gelsin, bu gelsin, bunlar ne olur olmaz kulübede beklesin gibi saçma bir anlayış yok. adam galatasaray kalibresinde değilse, gönderilecek tabi ki. önce yerine azman biri gelse kimse berkan'ın gönderilmesine laf etmezdi sanırım. tersi olunca niye yangın oluyor? aklı selim davranıp, asmadan kesmeden şu sürecin sonunu beklemek gerekiyor. 2 gün önce ağzına geleni söyleyip sonra "kral erden timur", "okan hocam müthiş", "dursun özbek bu döneminde mükemmel" güzellemeleri hoş olmuyor. günlük değil burası.
  • 16248
    bir miktar polyanna olduğumuz zaman sanabiliyoruz ki hepimiz galatasaraylı olduğumuz için hepimiz kardeşiz ve hepimiz aynı şeyi istiyoruz ama bu devasa ötesi bir yanılgı çünkü yeterince büyük kümeler seçildiğinde görülecektir ki herkes aynı şeyi istiyor. örnek vermem gerekirse başarılı olmak, mutlu olmak, ölmemek** vs... aslında "hepimiz galatasaray'ın başarılı olmasını istiyoruz" cümlesi bile doğru değil çünkü çoğumuz galatasaray'ın kendi doğrularımızı takip ederek başarılı olmasını istiyoruz. her şey hala güzel gibi görünüyor değil mi? değil ulan vallahi değil.

    bu noktada gauss dağılımından bahsetmekte fayda var; nam-ı diğer normal dağılım. nedir bu? şudur:*

    "...örneklem ortalaması için örnek dağılımı, örneğin kaynağı olan anakütle için dağılımın normal olmadığı gayet açık olsa bile, yaklaşık olarak normal dağılım göstermektedir. bunun yanında, değerleri bilinen ortalaması ve varyansı olan bütün dağılımlar içinde enformasyon entropisini maksimum yapan dağılımın normal olduğu ispat edilmiştir. böylece örnek ortalaması ve varyansı ile özetlenen her veri için bilinmeyen kaynak dağılımı olarak normal dağılımı kullanmak gayet doğal bir yaklaşım olması çok uygun bir davranıştır. istatistikte kullanılan dağılımlar aileleri arasında normal dağılım pratikte en çok kullanılanıdır ve birçok istatistiksel test, normal dağılımın varolduğu varsayımına dayanılarak geliştirilmiştir ve kullanılmaktadır..."

    hadi ben bunu biraz basite indirgeyim. rastgele seçilmiş yeterince büyük bir kümeden bahsediyoruz. tek ortak noktamızın galatasaray olması rastgeleliğe halel getirmez, bunu tartışmaya gerek görmüyorum. nerede kalmıştık? hayır terim değil ben, hah, basite indirgemek. şimdi gauss dağılıma göre şöyle oluyor:

    bir çan eğrisi düşünün, üniversite okumuşsunuz veya sağdan soldan duymuşsunuzdur. baş aşağı duran çeperleri süslü ve kıvrımlı bir çandan bahsediyorum. bu eğri insan sayısı ve insan zekasını temsil etsin. normal zekadaki insan sayısı çanın göbeğine denk gelecektir. ne demek bu? ele aldığımız kümenin mensuplarından en çok sayıda insan normal zekaya sahip demektir. bu sayı ileri zekaya ve geri zekaya doğru gittikçe azalacaktır. normal zekada 20x insan var ise normal zekanın az üstünde 3x insan varken çok üstünde 0.5x insan olacağı sonucu buradan çıkarılabileceği gibi normal zekanın az altında 3x insan varken çok altında 0.5x insan olacağı da bu dağılımın aşikar ettiği gerçekler arasındadır.

    şimdi ben bu kadar laf salatasını niye yaptım? bazılarımız gerizekalıyız beyler hanımlar. fazla ciddiye almayın hiçbir yeri. takımdaşlık, kardeşlik falan güzel şeyler ama dikkate değer insanlardan(+0.5x) iki satır maç yorumu, üç kelime futbolcu yorumu okumak için birtakım gerizekalıların(-3.5x) yorumlarına mecburen maruz kalıyoruz. bu örneklem kümesine -söylemeye uyanıyorum ama malum-3.5x de aramızda- ben de dahilim modlar da ne yazık ki dahil. hatta belki anlamayıp niteliksiz der silerler bunu da ama umrumdaysa o silenden beter olayım. babasıdır niteliksiz.

    konudan kopuyorum geri döneyim. herkesi gerizekalısı kendine. a'ya göre b gerizekalı iken b'ye göre a düşük kalibre bir truva. yazacağınızı yazın, her şeyi okuyun ve beğenmediğinizi eksileyin veya engelleyin başkası düşsün derdine. modlar da kendi niteliklerinin yetmediği kendilerine ters fikirleri niteliksiz diye siledursun. o onların niteliksizliği. ben 15 senedir ekşiye "yazıyorum, burada kaç hesabı sildim geri geldim belli değil.

    her şeye rağmen buranın tadı başka. ne kadar ciddiye alacağınız ne kadar sallayacağınız size kalmış ve buradan alacağınız keyfi belirleyen şey de aslında o.

    dip not: manchester'a gezdire gezdire çakar ikinci tura biz kalırız*. seviyorum bizi. uçabilirim ama geri de gelirim. görelim bakalım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın