• 16076
    toplumun ayınesi. linç kültürü, hızlı tüketim kültürü, cyber bullying, edit tayfa, melankoli, oyun kültürünün birleşimiyle beraber, o gelsin bu gitsin, bundan çıkalım, bunu çekelim, bu topa vuramıyor, bu geri dönmüyor, hoca tvye konuşuyor, artık burayı bile etkilemeye başladı.

    arkadaşlar bi salın. herşeyi de en iyi biz bilmeyelim. bu takımın ekşideki ilk entrysi 99/00 sezonuna en kötü hazırlık maçlarıyla hazırlanan takım. sonunda uefa alındı. tur atladınız sevinin ve bazı şeyleri zamana bırakın. lig tarihinin 14 maçlık galibiyet rekorunu kıran, 2.38 puan ortalaması yapan hoca ve takım aynen burda.
  • 16077
    şampiyon bitirilen sezonda ve olumlu havanın sürdüğü takımda bile gayret edip bir şeyleri eleştirmek(!) moda oldu sözlükte. hemen her gün erden timur olmasa türkiye'ye tatile bile ugramayacak oyuncularımız dozu aşacak ölçüde eleştiriliyor(!). yetmiyor basinda galatasaray ile ismi anılan her oyuncu gelsin yahut gelmesin bir sekilde bu acımasız eleştirilerden(!) payını alıyor.

    bakın normal eleştiriyi ayrı tutuyorum. eleştirilere saygım var ve zevkle de okuyorum. ama daha doğru düzgün izleyemedigimiz angelino'nun zaniolo'nun, geçen yılın kahramanı nelsson'un, efsanemiz muslera'nın, gelmeden önce ve geldikten sonra zaha'nin, basında ismi bizimle anılan hemen her oyuncunun istikrarlı şekilde köpeğin malum yerine sokulması normal değil.

    hele hele maç sonrası kazansak dahi sözlüğe girilmiyor. ne galatasaray'ın futbol takımligi, ne oyuncuların çöplüğü, ne okan hocanın antrenörlüğü kalıyor.

    şuan malum yere sokulmayan sadece icardi var. o da geçtiğimiz sezon gelmeden bi ugradi oraya zaten. şimdi tüm maaşını biz veriyoruz ve bu türkiye rekoru bir maaş. yarın sendeledigi ilk maçta, kaçırdığı ilk golde "10 milyon maas verilmez, topçu değil bu herif, bu çöpü gönderin!" eleştirileri(!) gelecek. hele allah göstermesin 5-6 maç formsuz geçirsin gol atamasin o zaman görün.

    sözün özü; eleştiri dozunu aşan, takımı ve oyuncuları itibarsizlastiracak hakaretamiz yaklaşımlardan uzak olalım. normal yaşantınızda atamadiginiz öfkeyi, kini ve nefreti sözlükte atmaya çalışmayın.
  • 16079
    değişen dünya davranışlarına ayak uyduran ya da uydurmak zorunda kalan sözlük. artık hızlı tüketim çağındayız. kimsenin aynı futbolcu grubunu 2. sezon izlemek gibi bir sabrı yok. emin olun hagi bile şu ortamda 3. sezonunda gitsin diye yazılırdı burada.

    zaha transferini bu açıdan önemsiyorum biraz. yeni nesilin o açlığını bir nebze olsun karşılayacaktır. makine gibi takımınız da olsa yenilemek zorundasınız takımınızı maalesef.
  • 16080
    sözlüğün en sevdiğim özelliği, yazarlarından ben de dahil olmak üzere açık ara çoğunluğunun futboldan gram anlamaması ama pasif izleyici haliyle ahkam kesmesi. evvela rashica kimdir bilinmez, birden bire sanki ikinci ali sami yen. gedson’u kimse tanımaz idi, oldu bize unutulmaz aşk. icardi’yi bile başta kuşkulu karşıladık, sarı saçlarına kıl olduk. zaniolo’nun gelişine hakikaten kaç kişi ihtimal verirdi? şimdi de yollamaya başladık. ulan ekonomi almış yürümüş, herkes hayat mücadelesi veriyor, ne ara ciddi ciddi futbol takip edeceğiz? biraz fm fifa pes biraz da sosyal medya. boş yapıyoruz boş, önümüze konan isimlerle idare ediyoruz genelde. saçma sapan oyuncu kafamıza göre devşiriyoruz mevkiye performansa bakmadan sallıyoruz gidiyor çünkü imkan bu kadar. neymiş angelino üçlü defans bekiymiş. kapasitemiz bu kadar işte vasat tv izleyicisi olarak. birbirimize masal anlatıyoruz. takıma güvenin, hocaya güvenin, bir de erden bey’e…

    o değil de acaba zaha’yı santrfor olarak deneyip kerem’i on numaraya mı kaydırsak :( okan hocam duy bu sesi :((
  • 16081
    galatasaray sözlük ile ilgili zaman zaman benim de düştüğüm bir yanılgı, herhangi bir konuda yangın yapan, daha doğrusu panik yapan bir grup taraftar varsa bu sözlük'ün genel ruh haliymiş gibi algılanıyor, ancak aslında gerçekleşen bir o kadar da "yangın yapmaya gerek yok diyenlerin" olması. bu açıdan sözlük, internetteki diğer mecralardan ayrılıyor. gerçekten kaybedilen maçlardan sonraki ortam hiç çekilmiyor, çünkü o zaman normalde pek gözükmeyen figürler bir anda çıkıp herkesi çer çöp ilan ediyor. ama mesela normal bir zamanda şu tweet'i ve altındaki seviyesizlikleri burada görmeniz mümkün değil: https://twitter.com/.../1687034693193973761

    bence bu yüzden de sözlük çok değerli bir forum, hep böyle kalması dileğiyle.
  • 16082
    ortalığı karıştırmak için entry yazan ve bunu da diğer entryisinde kendince dalga geçerek belirten yazarların olduğu sözlük ve her kötü kilimin alıcısı olduğu gibi bunun da alıcısı var ki savunanlar çıkıyor hemen. moderasyon bu entry yazan trolleri temizlemek yerine bunlara tepki gösteren yazarların entrylerini siliyor. bence yakışık almıyor.
  • 16083
    aşırı şımarık bazı yazarların yazdığı sözlüktür. artık yüz ekşitiyor. bu şımarıklığın yanında vizyonun ise yerin dibinde olması kusturuyor. her gün rastgele bir oyuncuya gereksiz demeler, satalım demeler. kim olduğu önemsiz. kadro nasıl planlanılır? hangi oyuncuyu yedek oturtabilirsin? hangi oyun takımla iyi anlaşıyor? hepsinden bihaber olup da fm oynar gibi, transfer obezi, o gitsin bu gitsin diyerek onlardan da kötü oyunculara para gömdürmeye çalışan taraftardır. kadro dinamiğini bilmez ama işin komiği vizyonu da dar. normalde uçup kaçsa işin ayrıntısını sallamayn bir taraftar der geçerim. bu kadar düşünüp böyle dar vizyonlu olmak konferans ligi çeyrek final maksimum.

    galatasaray artık oyuncu yollayan değil oyuncusuna talip olunan bir kulüp. öyle fener gibi tek tük yılda bir oyuncu da değil. her oyuncuya talip var. artık altını gümü, gümüşü bakır parasın satmayız. tam tersi. ama öyle bir konuşuluyor ki altın'ı bakır'a yollayacaklar. hayır başka gümüş'e de altın muamelesi yapılması...

    edit: bazı yazıların kasıtlı olduğunu dahi düşünüyorum.
  • 16084
    istenilen transferlerin, buraya yazılan isim ve mevkilerin kaç tanesinin menajer hesaplarıyla iş birliği yaptığını merak ediyorum. bunca çakal menajer ortasında bizim saf masum sözlüğümüzün de yönetime baskı unsuru olarak kullanilmak istediğini düşünüyorum artık. bunca oyuncu bolluğunda, yerli zorunluluğunda, altyapı oyuncusu bulundurma mecburiyetinde hala transfer gerekli olduğunu söylemenin ne mantığı var anlayamıyorum.
  • 16085
    büyük oranda takımını seven, aklı başında insanlardan oluşan sözlük. bizim toplumda tartışma ve fikir ayrılığını kabullenme kültürü olmadığı için hemen polarizasyona ve birbirini suçlama eğilimine giriyoruz. halbuki herkes takımın başarısını istiyor ve herkesin buna giden yoldaki reçetesi farklı olabilir.

    kimi yıldızlarla büyüyelim, kimi gençlere gidelim, kimi yavaş yavaş inşa edelim der. yıldızlarla büyüyelim diyen, yavaş gitme isteğini şımarıklık olarak görür; yavaş gitmek isteyenler ötekini.

    büyük resme ve armaya odaklanın arkadaşlar. birbirinizi suçlama ve cadı avından vazgeçin. fikir ayrılıklarını zenginlik olarak kabul edin, kendi varsayımlarınızın yanlış olabileceği ihtimalini göz önünde bulundurarak okuyun ve o alternatif görüşü sunan kişiye içinziden teşekkür edin. bu hayatta tek doğru yok, başarıya giden tek yol da yok.

    real bile bir sezon 35 yaşında yıldızlarıyla şampiyonlar ligi kupası kaldırdı, sonraki sezon temizliğe ve yenilenmeye gitti. konjonktüre ve şartlara göre, stratejik ve pragmatik düşünmemiz; demokratik yaklaşımı benimseyip tek gerçeğin bizimki olmayabileceğini kabul etmemiz lazım. bunu yaparsak bütün tartışmalar daha rahat akacak. yapamazsak, fenerbahçe space odasına döneceğiz.
  • 16088
    slovenya deplasmanında devreye 1-0 önde giriyoruz ama hem futbolcu başlıklarında hem de maç başlığında herkes birilerini gömüyor.*

    berkan yetersiz, sergio bitik, nelsson-abdulkerim’le bu iş olmaz, bakambu beceriksiz…
    zamanında kötü bir futbolla macaristan’ı deplasmanda 1-0 yendiğimizde eleştirilere karşı fatih hoca, sanki sürekli fark atıyoruz da neden 1-0 yendiğimiz sorgulanıyor demişti.

    gerçekten de beklenti nedir? sıfır hata yapılarak deplasmanda 45 dakikada 3 gol atıp keyfimize mi bakacağız? tüm transferler 1 temmuzda bitecek, okan hoca 20 günde makine gibi işleyen takım kuracak, rakipleri 90 dakika boyunca boğacak mıyız?

    yenilirken negatif basmayı hadi anlıyorum. hepimiz dönem dönem bunu yapıyoruz. duygular öne geçiyor falan filan… ama öndeyken bu kadar aşırı negatif yorum görmek resmen sözlükten soğutuyor insanı. bir şeyin de tadını, keyfini çıkarın arkadaşlar.
  • 16089
    her sezon başında ve devre arasında geleneksel 10 dakikada yeni transferin notunu verme şenlikleri başlamıştır. bu kadar çok uyaran var, sakin olun her şey yoluna yavaş yavaş girecek. istiyorlar ki gelen oyuncular hemen youtube skills videosundaki oyunu göstersin.

    lütfen oyuncularla ilgili ivedi yargılarınızı dağıtmadan önce düşünün: sabırsızlığımı bütün internetle paylaşmalı mıyım?

    bu seneki yapılan transferlere giden emek ve maddi kaynak ortada. bunları da birinci günden acımasızca eleştirecekseniz ve bir yaralı parmağa işemeyecekseniz galatasaraylılıktan anladığımız şeyler farklı diye düşüneceğim.
  • 16090
    şu genelleme işi bir kenara bırakılsa çok iyi olacak. 1 kişi olumsuz bir şey yazıyor, 10 kişi olumlu şey yazıyor. ama nedense o bir kişinin yazdığı genelleniyor. gerek yok buna. sözlükte 1 tane yazar yok ki. elbette yüzlerce farklı düşünce olacak. ama azınlık görüşleri sanki genel kanıymış gibi sunup yorumlamak doğru değil. bırakalım farklı düşünceler de olsun, sözlük tek düze olmasın.
  • 16091
    hayatlarinin ortak noktasi galatasaray olanlarin bulustugu en guclu sosyal medya platformu.

    son zamanlarda ise maalesef taraftar profilimiz sacma bir yere evriliyor. isteniyor ki transfer sampiyonu olalim, sezon basi gelene gecene 5-10 atalim. herkes bunu ister ama devaminda da istikrar ister. dalga gectigimiz lacivert takimin dongusunu yasamak istiyorsaniz sizi suyun karsi tarafina alalim.

    elestirilere her zaman acigim ama ozellikle kendini belli eden 5-10 tane truva yazar yuzunden de sozlugun ne hale geldigini goremeyecek degilim.

    hayatimizin merkezine koydugumuz cok sevdigimiz galatasaray icin suraya gelip iki kalem sey ciziktiriyoruz bari bu keyfimize turp sikmayin.
  • 16092
    (bkz: 8 ağustos 2023 olimpija ljubljana galatasaray maçı)

    3-0 kazandığımız maç sonrası, yunus akgün adına 45, cedric bakambu adına 56 entry var. bu arkadaşlar anlık liderliği ele geçirdiler.

    bunun bir üst versiyonu için, zalgiris maçında, mertens gol atana kadar lider konumdayken, sonrasında iş sergio, berkan, angelino vs. şeklinde devam etti.

    (bkz: inanılmaz bir olay)
  • 16094
    küçük insanlar kişileri, ortalama insanlar olayları, büyük insanlar ise fikirleri konuşur diye bir söz vardır bilirsiniz. üzgünüm ama maalesef devamlı futbolcularımızı konuşuyoruz ve devamlı futbolcularımızı acımasızca eleştiriyoruz. bir galatasaray'lı olarak kendi futbolcularımızın, taraftarlarımızca bu kadar yerildiğini görmek beni üzüyor.
  • 16099
    icerisinde daha cok futbol, taktik, sampiyonlar ligi, kadrolar konusulmasini istedigim platform. biliyorum ali koc'un nefret stratejisi sebebiyle ortalik trol kayniyor ve haliyle yapilanlara yazilanlara karsi fenerbahce hakkinda cok entry giriliyor ancak bence birakalim onlar trolluge devam etsin, biz futbolumuza odaklanalim, beraber kadromuzdan oynumuzdan keyif alalim.

    beni fenerbahce'nin basarisizligi ya da dustugu gulunc durum degil, galatasaray'in avrupada cok iyi yerlere gelmesi mutlu eder.
  • 16100
    yazarlarının elinde galatasaraylılık ölçer cihazlarıyla gezindiği platform. pek çok yazar bülent korkmaz'ın, hasan şaş'ın falan galatasaraylılığını beğenmiyor. hayat hakikaten çok garip.

    edit: eşime de sık sık söylerim ben bu çağın insanı değilim sanırım. dinlediğim müziklerden tutun, değer yargılarıma kadar. sosyal medyayı çok kullanıyoruz ama yazılanları görünce insan bir şaşırmıyor değil.
App Store'dan indirin Google Play'den alın