• 2327
    onlara göre galatasaray, kazandığı her maçı cemaat, fransa, hükümet, mit, israil ve hakem sayesinde kazanmış kaybettiği her maçı ise sonuna kadar hakederek kaybetmiş birnevi ilahi adalet yerini bulmuştur. attığı her gol bal, yediği her gol helaldir. gördüğü her kart haklı, rakibinin gördüğü her kart şaibelidir. galatasaray`a yapılan fauller, penaltılar minik dokunuş, yaptığı fauller, penaltılar ayak kırma teşebbüsüdür. yani neyin kafasında oldukları bilinmeyen taraftar zamazingosudur.
  • 2332
    yıllardır ağızlarından düşmeyen, 7 yaşındaki veletlerin bir anadolu takımı maçında bile kameralara işaret ettiği "6" rakamını; askerlik yapmamış, "yasadışı örgüt kurmak ve şike yapmak"tan gün itibariyle hüküm giymiş babaları, başkanları, hayatlarının anlamı aziz yıldırım'ın aldığı ceza açıklandığında "yıl" kelimesinin sol yanında gördüklerinde hangi şekle girdiklerini merak ettiğim güruh.

    tanrının mecaz anlayışına hayranım.
  • 2335
    bunları erkek, fenerbahçe'yi ve ise bir kadın olarak düşünürsek;(u: ben erkek olduğumdan empati yapmak kolay olsun diye takıma kadın taraftara erkek dedim. bayan fenerbahçe taraftarları tam tersi olarak düşünebilir)
    birbirlerini çok sevmişler, evlenmişler.
    kız o kadar güzel ki(u: galatasaraylı olmam ve şu andaki fenerbahçenin çamurlaşmış yüzü kendisinin 100 küsür senelik bir dev, türkiyenin 2 büyük spor kulübünden biri olduğunu gerçeğini değiştirmez) erkek onu daha iyi yaşatabilmek için geceli gündüzlü çalışıyor, bir dediğini iki etmiyor(u: en çok cironun fenerium tarafından yapılması, son yıllardaki kombine satışlarında fenerin üstünlüğü, vs vs...)...
    ama gün geliyor bu kadına bir şeyler oluveriyor. hastalanıyor kızcağız.*
    bi gidiyor sütçüye, bi gidiyor tüpçüye veriyor.(u: koskoca fenerbahçenin adının şike davası ile anılması, stata büyü yapılma mevzusu, hakem odaları basmalar, ıvır zıvır...)
    adama eşi dostu "bak birader senin hatun iyidir hoştur ama bu ara bu kızda bişeyler var. böyle böyle laflar çıkıyor" diyorlar iyi niyetli olarak.
    adam da farkında bu hastalığa* yakalandığından beri karısında bi bokluk olduğunun ama kadın hasta oldu olalalı daha bi güzel yemek yapıyor, evi daha bi temiz tutuyor* diye görmezden geliyor ve eşine dostuna "siz kıskanıyorsunuz bizi." diyerek posta koyuyor. dolayısı ile yapayalnız kalmaya mahkum kalıyor. yalnız dediysek öyle kıskanıldığından yalnız değil amk. sevdiklerinşi bir bir kaybeden yalnızlardan.
    gün geliyor birisi bizimkine "eşin seni aldatıyor. bir dost" diye bir mektup yolluyor.*
    bizimki başta afallıyor.
    "lan acaba?" falan diyor.
    ama çok seviyor amk. "olmaz öyle şey" diye yırtıp atıyor o "bir dost"tan gelen mektubu.
    "karımla ben birbirimize yeteriz. size ihtiyacımız yok" diyorlar.*
    tabii durumlar biraz ortaya çıkar gibi olunca sucu, sütçü, tüpçü çıkıyor piyasaya "yalan, iftira atıyorlar kadına. allahtan korkun bre zındıklar" diyiveriyorlar.(u: cemaattin oyunu diyenler, kulupler birliği, masumiyet karinesi :( )
    bi zaman bu durum böyle devam ediyor.
    bi süre sonra karısı ile birilerinin uygunsuz fotoğraflarını yolluyorlar adama.
    ama adamın gözler kör olmuş amk artık.
    "geçen bizim hanım bi mağazadan bi elbise almış. ama o elbiseyi bizim apartmanın yöneticisi de istiyomuş. bizim hanım alınca çok kızmış ondan böyle olmuş*" diye saçma sapan bi argümanla karşı çıkıvermiş herkese, savunmuş karısını.
    böyle böyle geçmiş zaman...
    aylar ayları kovalamış.
    adam bırakmamış sevgilisini.
    zaten sevgilisini bırakması orospu evlatlığı demek.
    önemli olan o hastalığı* tedavi ettirmesiymiş.
    yapmamış.
    o hastalıklı hali ile daha çok sevmiş karısını.
    aslında o hastalığı sevmiş arada karısını da sever gibi yapıyor olmuş zamanla.
    ve 2 temmuz 2012,
    günlerden pazartesi.
    adamın siklemediği "bir dost" en sonunda bunun karısının çatır çatır s*kiştiği görüntüleri istanbul çağlayan'da bir dev ekranda izlettirmiş cümle aleme...
    bakalım ne yapacak bizimki.
    benim hiç umudum yok.
    kimse kusura bakmasın ama onun sevgi dediği şey bana göre gavatlık...
    gavat olarak mutluysa, arkasından sıfatını söylediğimizde kızmayacak amk!

    hikaye devam ediyor...
    bakalım daha nelerini görecez bu aykırı çiftin...
  • 2337
    3 temmuz 2011den beri yaşanan süreçte, bugune dek etrafta bas bas "türk adaletine güvenimiz sonsuz" diye bağıranlar, bugun hebele hübele demektedirler.

    önce uefa'ya gideriz "onur davamız" dediler, kıçlarına baka baka geri döndüler. sonra "türk adaleti" dediler, bugun yine kıçlarına bakarak döndüler. şimdi "yargıtay kararı" diyorlar, ve cahilce aziz yıldırımı savunuyorlar. 1 senedir şike ve örgüt kurma suçlarından içeride yatan adamı yine baştacı etmeye çalışıyorlar. nasıl olsa yarın medya da kahraman ilan edecektir aziz yıldırımı, medyayı manipule etmek çok kolay, büyük kısmı fener'in kuklası.

    ulan biraz düşünün ! biz geçen sene neden avrupa'da yoktuk diye kendinize sorun. şu tanrısallaştırmaya çalıştığınız adamın *, 105 yıllık klubunuze sürdüğü tarihin en buyuk lekesinin farkına varın.

    bir avuç aptal olmaktan kurtulun artık !
  • 2339
    aklı selim olan azınlığı hariç tutarak söylüyorum ki hangi eğitim sisteminin ürünüdür? düşünme organları işlev görememekte midir yoksa normal insandan farklı bir organ olup çenelerine ve pembe hayal dünyalarına mı hizmet etmektedir? hepsi mi birer burhan altıntoptur? ayrıca avukat diye tuttukları adam beraatle tahliyenin farkını idrak edememişken ve suçsuz olduklarının kesinleştiğine dair bir söylem tutturmuşken 'lan diplomayı da mı parayla alıyo bunlar' dedirtendir. *
  • 2343
    şike yapmaları hukuki olarak kesinlik kazanmasına rağmen sanki cl kupası kazanmış gibi sevinen ve son şampiyonluklarında başkanlarının şike ve teşvik yaptığı tescil edilmesine rağmen başkanlarını cezaevi kapısında karşılayan, o esna deliren çıldıran zafer ile hüsranı dahi karıştıran ne yaptığını yıllar sonra çocuklarının babalarına soracağı olan (dilerim soran bir nesil gelir ve sorar) şimdilik ne idüğü belirsiz davranışlar gösteren topluluk.
    (bkz: şikede ne yaptın baba)
  • 2344
    içinde kafası çalışanlarının olduğunu görmek şaşırtıcıdır.

    --- alıntı ---

    koyu bir fenerbahçe taraftarıyım, kadıköyde otururum. tüm maçlarını izlerim sarı-lacivert renklerin.

    şike soruşturması ilk başladığında ana avrat düz gittik adalet sistemine, oynan oyunlara, derin devlete gözümüz kapalı. sıkı takip ettik, esnafla tartıştık, içimizde bi buruklukla izledik yaşanan süreci.

    sonra "acabalar" başladı. neresi düzgün ki bu ülkenin dedik avuttuk kendimizi.

    sonra takip etmez edemez oldum. içim kaldırmadı daha fazla. ulan şu dünyada ki tek hobimdi futbol ardından fenerbahçe onu da işte bu adam sikti.

    şikeci diyecekler işte şimdi. anlatamazsin ki biz renklere gönül verdik diye. kısacası yordu ve daha çok yoracak bu adam bizi.

    lekelenmiş gibi hissediyorum lan.

    --- alıntı --- *
  • 2347
    şike yaparak kulübünü ve camiasını rezil eden başkanını hapishaneden karşılıklı çiçek atarak karşılar. böyle de midesizdir. ya galatasaraylı olduğum için değil, gerçekten iğreniyorum senden fenerbahçe taraftarı. senle aynı havayı soluduğumdan, aynı metrobüse binip, simitçiden simit aldığıma utanıyorum. ne biçim insansınız lan? gururdan haysiyetten bir zerre kalmadı mı hiçbirinizde? yorumsuz....
  • 2348
    hani küçükken yapardık ya, bir halt yerken yakalanırdık, kimimiz bokunu çıkarmadan kabullenir cezasına razı olurdu, kimimiz ise çamura yatar , ağlar da ağlardı. ben bu güruhu veletken çıngar çıkartan tayfaya benzetiyorum açıkçası. önce, hele ki fenerbahçe büyüklüğüne ad koyamamaları yok mu, bitiryor beni. timsaha yatarsın, kulübün şike yaptığı tescillenir, başkanım çıktı diye sevinirsin. sıvı nitrojen soluyorlar muhtemelen. başka bir izahı yok bu durumun.

    tanım: tarih boyunxa kişileri her zaman kurumlardan önde tutmuş taraftar topluluğudur.
  • 2349
    şikeci başkanlarına olan sevgilerini keyifle izlediğim taraftar. neden keyifle izliyorum? çünkü galatasaray taraftarının böyle bir şey yapmayacağına eminim. üç beş paralı çapulcu dışında hiçbir galatasaray taraftarı, şikeden hüküm giymiş başkanı sevgi gösterileriyle karşılamaya gitmez.

    varsın satılmış medya bu durumu, ''camia kenetlendi'', ''taraftar takıma sahip çıktı'' olarak yansıtsın. bu utanç tablosu, ancak ve ancak sarı-lacivert renklerle boyanabilirdi, öyle de oldu...
  • 2350
    3 temmuzdan beri yaşanan bu süreçte * söylemleri şu şekilde sıralanmıştır.
    biz şike yapmadık > bizi ele geçirmeye çalışıyorlar > ama herkez yaptı > 58.madde değişsin > yok yok değişmesin > tarlalar totemdi > ilk etik kurulu raporu yarımdı > ama sahaya yansımadı > gözlemci ve hakem raporlari temiz ! > mahkemede görüşürüz > mahkeme de cemaatten > son kale fenerbahçe > tahliye istiyoruz > gereken hesap sorulacak > yuppii büyük başkan özgür > allahın izniyle yargıtayda beraat geliyor.

    şimdilik hatırladıklarım bu kadar. arada kaçan birşeyler varsa affola.

    not: iş bu entry herhangi bir hiciv, ironi filan içermemektedir. kayıtlara geçsin diye yazıya aktardım.*
App Store'dan indirin Google Play'den alın