ittirilikçe daha fazlasını isteyen, rezillikleri büyüdükçe iftiraları ve hezeyanları da aynı boyutta büyüyen, akıllı bir insanın, şahit olduğunda şaşkınlıktan dili tutulacağı haksızlıkları yaptıkça, kendi haksızlığa uğrama yüzsüzlüğünü aynı oranda büyüten, özellikle son bir yılda iyice etimle kemiğimle nefret ettiğim camia.
yıllardır hezimetleri öyle büyüdü ki bu hezimetleri normal bir şekilde sessizce geçiştirdiklerinde, bu loser'lığın iyice apaçık gözükeceğini bildikleri için her kulvarda
yarıştan çekiliş konseptini iyice rezil bir seviyeye çıkardılar.
sahalarında kupa kaldırdık. "biz eğer bu geceye bok atmazsak her 12 mayıs'ta bizi itin götüne sokarlar" ezikliği ile güya ters psikoloji yaparak "12 mayıs'ı unutma" diye polis araçlarını devirip, stadı yaktıkları vandallığı "bize oyunlar oynadılar" diye bir mağduriyete çevirmeye çalıştılar.
4. yıldızı aldık. 20 yıldır yıldız yarışında öne geçmek için götlerini yırttılar. öne geçebileceklerini hissettikleri her fırsatta da yıldız yarışının propagandasını yaptılar. hatta futbolda yetişemeyince kendi kıçlarından yıldız kuralı uydurup, basketbol federasyonuna dayatıp, euroleague şampiyonluğu sonunda armalarına yıldız koydular. ancak futbolda bu yarışı da kaybedince akıllarınca oyunu bozmaya, 5 yıldız saçmalığıyla sulandırmaya, en sonunda da yıldızsız logo ayağına yarışı ortadan kaldırmaya çalıştılar.
şikeden hüküm giydiler. usülsüz kanıt toplamadan bozulan davayı çarpıtıp, "komplo kurdular" diye her 3 temmuz bayram kutlar gibi kutlayıp, şikeci etiketlerini üstlerinden atmaya çalıştılar.
kadıköy serisini 4 yılda 3 galibiyetle yok ettik. istisnasız her maç sonunda "kara gece" mandavallarıyla ellerindeki tek -görece- üstünlük istatistiğinin yok oluşunu ört bas etmeye çalıştılar.
10 sene şampiyon olamadılar. "biz 10 sene şampiyon olamıyorsak bu sadece sportif sebeplerle açıklanamaz" diyerek bizle denk olma ihtimallerini çoktan kaybettikleri gerçeğini yok saydırmayı denediler.
ve geldik 2023-2024 sezonuna... eşi benzeri görülmemiş bir algı operasyonu, rakipleri sindirme, saha içinde benzeri olmayan bir kayrılma, futbol camiasını hiç olmadığı kadar germe, federasyon çalışanlarını dövmekle tehdit etme, hakem tehdit etme... gibi sayabileceğim yüzlerce zorbalığa rağmen dahi kaybedeceklerini anlayınca yolun sonuna geldiklerini fark ettiler. o yüzden de kendi yaptıkları her şeyi ısrarla troll ordularıyla bize atfetmeye çalışıyorlar.
"bu rezilliği artık 'hakemler gs'yi koruyor, fetöö, 3 temmuz...' geyikleriyle de ört bas edemeyiz, çok daha büyük bir yaygara ve 'insanlar bir şey sansın' yangını ile ancak örtmeye çalışabiliriz." diyerek, müthiş bir korkuyla "ligden çekilme" geyiklerine başladılar. çünkü biliyorlar ki bu sezon tüm bunlara rağmen şampiyon olamazlarsa loser'lıkları kapıya kilit vurduracak kadar dibe vurdurmuş olacak kendilerini. o yüzden bu histeri ile her şey beklerim kendilerinden.
bizi şampiyon olarak görmektense, suyu bulandırmak için gerekirse ikinci ligde oynamayı göze alacak kadar şirazeleri kaydı. ama sanmayın ki bu sefer izin vereceğiz suyu bulandırmanıza.
anlı şanlı şampiyonluğumuzu günlerce, gecelerce kutlayacağız. siz de karanlığınızda boğulacaksınız. inanın sikimizde olmayacaksınız. bitti geçti o günler... ve içten içe köşelerde ağlayacaksınız "en büyük sadece ve sadece galatasaray, oyun bitti." diye...