sözlükte günün konuğu yapılmaya çalışılmasını anlamsız bulduğum
scout şefimiz...
tamam herkes gergin, transfer yok, yönetim şöyle kötü, taylan böyle bizim seviyemiz değil... hadi bunların hepsini anladım diyelim; ki anlamıyorum bir çoğunu; bu adam size ne etti arkadaşım... hayatında
scoutingin reelde nasıl yapıldığını, bir scout departmanının nasıl işlediğini bilmeden; mesnetsizce türkiye de bu işi en iyi yapan insana saldırmak da ne ola ki?
bilmeyenler için amme hizmeti;
scout şefi bilgi akışından ve organizasyondan sorumludur... fellik fellik maç/ülke gezmez, çok majör bir durum yoksa oyuncu bile izlemez çoğu zaman... esas görevi sahadaki
scoutlardan gelen bilgi-belge-istatistikleri derleyip, toparlayıp, kataloglayıp ihtiyaç dahilinde bunları sportif profesyonellere sunmak olan bir beyaz yaka yönetici işidir... gidilecek turnuvalar, izlenecek ligler, özel olarak izlenecek oyuncu/takımlar hakkında son karar mercii bile değildir çoğu zaman... bir plan program yapar, yönetimden bütçe ister buna istinaden ve verilen bütçe içerisinde hareket eder. raporladığı oyuncuların %99'unu kimsenin ruhu bile duymaz... o dönemin sportif personeli kendi takım/oyun yapısına uygun görmeyebilir ya da yönetim
paramız yok diyip efektif bir şekilde kullanmayabilir ve bu onların işini doğru yapmadığı anlamına gelmez.
kaldı ki kendisi analitik ve istatistik konusunda çok ama çok başarılıdır, ve bu bizim açımızdan en büyük şansımız... piyasada gezen bütün bu işler ile uğraşan herkes ağız birliği etmişçesine kendisini bu konularda överler zaman zaman.
ha keza hem kendisi hem de
scouting departmanımız
roberto mancini,
fatih terim ,
okan buruk gibi teknik direktörlerimizin methiyelerine mazhar olmuşlardır... bu adamların hepsinin iyi dediği şeye bok atmak, en amiyane tabirle "nereye saldıracağımı bilmiyorum, en yalnız bunlar gözüküyor, en az defansı burada görürüm o yüzden bunlara sallayayım" demek gibi oluyor ki baya
kekremsi...